Hayatta sınırlar insanı pasifize eder...
Düşünme eylemi, akletme eylemi sınır konulamayacak eylemlerdir...
Andromeda sistemi nasıl sınırlandırılmamış ise insanın sorgulamasıda, düşünmeside sınırlandırılmamalı...
Sorguladıkça, düşünebilme yetisi artar...
Sorguladıkça, üretenilme yeteneği ortaya çıkar...
Sorguladıkça doğruya ulaşma, farklı alternatifler , çözümler geliştirebilme olasılığı artar...
İnsan ne kendine nede sorgulayabilme yetisine bir sınır koymamalı...
Tabi sorgulamayı bilen için...

Neden yazmalıyız?

Yani aslında diyorsunuz ki bir derdimiz var...
Derdimiz var ki yazıyoruz...
Güne, gündeme dair söyleyeceklerimiz var...

Susadığım için Okuyorum...
Acıktığım için okuyorum...
Uykusuz kaldığım için okuyorum...
Aşk olduğum için okuyorum...
Özlediğim için okuyorum...
....

Okumaya dair okadar çok sebebim var ki...

Ama neden okuruz dersek ;

Geçmisin yükünü sırtımıza alarak geleceğe bakmak için,
Anlamak için...
Anlamlandırmak için...
Duyurmak için...
Haberdar olmak için,
Bütünleşmek için...
Var olmak için...
Üretmek için...
Tüketmek için...
Binlerce neden yazabilirim...

Ama temelde tek şey için...

Kirlenmiş şu dünyada, nefes almak için...

Şair Ruhlu olsaydın ne yazmak istemezdin?

Kişinin Rabbini bulmasından daha büyük huzur görmedim...
Şaşkın ve yol bilmez iken, o kranlıklarımı aydınlatan oldu...
Çıkmazlarıma bir yol, kuşatılmışlıklarıma bir hicret oldu...
Ve huzuru bulduğumda şunu öğrendim; İbrahimi hşdayete götüren Gökyüzü kaybolmaz, Brni aydınlatan kitapların şarjı hiç bitmez, bu bana gerçek özgürlüğü öğretti , özgürlük ucuz olduğunu, huzurun bedel istediğini öğretti...

Sizce Bu gidiş nereye?

Hayatta hiç bir şey oluruna bırakılacak kadar değersiz değildir. Bizler suyun akışına karşı kürek çekmedikçe güzel şeyler olmaz... Bizim istediklerimiz ve olması gerekenler için akıntıya karşı kürek çekmek gerek...
Hayat değerli, onu değersiz kılmaya çalışanların eline bırakılmayacak kadar değerli...
İlişkilerimiz...
Sorumluluklarımız...
Koşuşturmalarımız...
Vs vs
Oluruna bırakmak bunlardan vaz geçmek, köleleşmek demektir...

Özel soru...
Daha önce hiç karşılaştık mı?

Bir an için Yek ablamı dedim...

Klasiklik...
Zaman ve şartlar değişse bile değerini korumayı başarmış, söz, fiil, etlem, eser, sanat, sanatçı..
Farklılığı yakalamış, farkındalık oluşturmuş, zaman üstüne hitap edip zamanı duraganlaşturan, statükocu bir söyleminde adıdır aynı zamanda...

Ezberlenmiş, bazende sıradanlaşmış...

Aslında nereden baktığımız, nasıl yaklaştığmızla alakalı...

Paralel evren hakkında ne düşünüyorsunuz?

Görürseniz çok selam söyleyin...
Değeri yanımda sandığından fazladır ablamın...
Aklı başında insan sayısı çok azaldı buralarda...

Aslında çevremizde var olan herşey... Yaşadığımız alanların tamamı diyebiliriz...
Önemli olan bizim sosyal hayat içerisindeki şahitliğimiz, yani tavır, davranış ve dururumuzdur...

Evet, ama sadece spor amaçlı...
Bisikletçiler gurubumuz var

Dağ tırmanışı yaparmısınız?