Organik beslenme hakkında bilinmesi gerekenler
Organik beslenme, sağlıklı yaşam söz konusu olunca akla gelen ilk şeylerden biri. Peki sağlıklı yaşam ile ilişkilendirilen bu popüler beslenme biçiminin gerçekten sağlıklı yaşam ile ilgisi var mı?
Parlak olmaları iyi değil
Festivalde de söyleşi konularından birisi olan sağlıklı beslenmeye her daim dikkat etmeniz gerekli. Üstelik gün geçtikçe artan hastalıklar, çevre kirliliği ve bazı gıda maddelerinin zararlarıyla ilgili duyduğumuz ve okuduğumuz birçok haber kafamızı karıştırıyor. Durum tam da böyleyken organik gıda konusu her daim gündemden düşmüyor. Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, günümüzde ailemize yüksek kalitede yiyecekler sunmamızın en önemli yolu organik gıdaları tercih etmekten geçiyor.
Organik olmayan ürünleri hiç tercih etmemeli miyiz?
Bu konu hakkındaki araştırmalar uzun yıllardır sürüyor. Araştırmalar bir kenara dursun, net olan bir şey varsa o da doğru meyve ve sebzeleri organik seçiyorsanız, vücut sağlığınız için büyük bir adım atmışsınız demektir. Herhangi bir markette meyve sebze bölümünü gezdiğinizde ne görüyorsunuz? Durun, ben söyleyeyim; parlak, pürüzsüz, rengarenk meyve ve sebzeler. Raflarda muhteşem göründüklerinin farkındayım ama olması gereken bu değil. Çünkü bitkiler de insanlar gibi, doğal kusurlara sahiptir. Bitki dünyasında, bizlerin kullandığı güzellik ürünlerine eşdeğer olan şey; çiftçilerin böcekleri, yabani otları, mantar saldırılarını ve çürümeyi önlemek için kullandığı onlarca kimyasal maddedir. Saldırılara karşı savunmasız olan bitkiler daha fazla kimyasal ilaca ihtiyaç duyarlar. Bazılarıysa doğuştan şanslıdır. Onlar kimyasallardan etkilenmez.
Daha az kimyasal içerirler
İngiliz Beslenme Dergisi'ndeki son meta analizine göre, organik meyve ve sebzeler genel sağlığınızı önemli ölçüde olumlu etkiler. Çünkü organik besinler daha fazla antioksidan, daha az kimyasal madde içerir. Organik beslenmek gibi akıllı yaşam tarzı seçimleri, modern yaşamın ve günümüz hayatının tüm stres ve gerginliğiyle baş etmenin en iyi yoludur.
Neden organik gıdayı tercih edelim?
Organik gıdalar beslenme tarzımızda yeni bir eğilim oluşturmuştur. Organik gıdalar, sorumlu birer tüketici olan bizlerin tüketilen gıdaların içeriği konusunda bilinçlenmesine katkıda bulunur. Organik meyve ve sebzeler çok sıkı denetimlerden geçerek üretilmektedir. Bu durum da bizi organik gıda tüketimine iten en önemli nedenlerden biri olmuştur. Organik et satmak amacıyla beslenen hayvanların bulunduğu otlaklarda zirai ilaçlar ve diğer kimyasal spreyler kullanılmaz. Organik yem ve yiyeceklerle beslenen hayvanların etleri de sağlıklı olur.
Alışveriş listesi hazırlayın
Doğru alışveriş yapmanın ilk ve altın kuralı, ihtiyaç listesi hazırlamaktır. Markete gittiğiniz andan itibaren listenize odaklanmanız, ihtiyacınız olmayan şeyleri almanızın önüne geçer. Eğer sadece yiyecek alışverişi yapacaksanız, hazırlayacağınız listede besin piramidine dikkat edin. Meyveler, sebzeler, tam tahıllılar, süt, et, balık ve baklagiller listenizde muhakkak yer almalıdır. Sağlıksız atıştırmalıklara ve benzer ürünlere kesinlikle listenizde yer vermeyin. Daha önce, tüm marketlerin giriş kapılarının sağda olduğunu ve marketi dolaşırken saat yönünün tersine hareket ettiğinizi fark ettiniz mi? Alışveriş yaparken saat yönünün tersine hareket etmenin etkilerini araştıran bilim adamları, son derece ilginç bir neticeye varmışlar. Araştırmanın sonucuna göre; saat yönünü takip ederek alışveriş yaptığınızda, sadece ihtiyacınız olan şeyleri alıyorsunuz! Saat yönünün tersine hareket ettiğinizdeyse, orta koridorlara dizilmiş ve birçoğu sağlıksız yiyeceklerle dolu sepetlere karşı koyamıyorsunuz. Düzeni tersine çevirmek, odaklanmanızı güçleştirerek ihtiyaç dışında ve dikkatsiz alışveriş yapmanıza sebep oluyor. Market ziyaretinde, sağ kapıdan girmiş olsanız da alışverişe soldan başlayın.
Aç karnına alışverişe çıkmayın
Bir diğer altın kural ise, aç karnına alışverişe çıkmamaktır. Eğer açsanız, midenizin arzuları, beyninizin emirlerinin önüne geçer. Bu gibi durumlarda da sağlıklı yiyecekler, sebze ve meyveler; almayı isteyeceğiniz son şeyler olacaktır. Bu nedenle karnınızı doyurup markete gidin ve listenize sadık kalarak alışveriş yapın.
Meyve-sebze alırken dikkat
Markete girer girmez sizi ilk karşılayan reyon; meyve, sebzelerin dizildiği raflardır. Bu reyonların bazıları içeride, bazıları hemen kapının önünde yani sokakta yer alırlar. Sokakta olanlardan mutlaka uzak durun. Eminim sokak tozu, egzoz dumanı ve benzer kirlere bulanan bu gıda maddelerini evinize götürmek istemezsiniz. Siz, marketin içine kurulan manav reyonlarından alışveriş yapın. Manav alışverişinizi yaparken, tezgahtara danışmayı kesinlikle ihmal etmeyin. Unutmayın onlar, tüm reyona hakim tek kişidirler. Sebze ve meyvelerinizi pazardan almaktansa marketten alıyor olmak, alacaklarınızı dokunarak seçme imkanını verdiğinden, en doğru alışverişi yapmanızı sağlar. İhtiyaç listenizi hazırlarken, sebze ve meyvelerin isimlerinin yanında mutlaka adet de yazın. Böylece ihtiyacınızdan fazlasını almamış olursunuz.