"OTANTİK BAHÇE"
merhabalar arkadaşlar,çikolatalı gofret kaldığı yerden devam ediyor...
hatunla buluşma yerinde hala beklemekteyim buluşma yeri derken evlerinin üst sokağı saat 09:00 gibi buluşacaktık bekliyorum bekliyorum bekliyorum derken saate bi baktım saat: 09:05 geçiyor geçe geçe o zaman diliminde sadece 5 dk geçmiş allahım zaman sanki hiç geçmiyor derken hatun karşıda göründü telefona sarıldım hemen hatunu aradım
ben: günaydın
hatun: günaymadın
ben:her zamanki gibi çok incesin yolun karşısında beyaz doğanla bekliyorum
hatun:tamam
(ve işte o an hatun karşımda salına salına bana geliyor,geliyor geliyor geliyor ve geldi aramızda artık o bimin uyuz kasası ve hiç bi engel yok elimi uzatıyorum ve eli ellerimde merhabalaştıktan sonra tatlı bi tebessümle hatunun ağzından dökülen kelimeler)
hatun: demek o sendin
ben: (yok babamdı dermiyim hiç ) evet derken arabaya bindik ve yeşilyurta doğru gidiyoruz akşamdan araçta sırasıyla çalacak parçalarıda ayarladım yanlız gözüm yolu görmüyor sevinçten ) yanımda bıdılıyor birşeyler söylüyor
hatun: senin kadar inatcı birini görmedim
ben: bende senin gibi birini görmemiştim
hatun: salak diyip gülüyor
(havadan sudan muhabbetlerle kahvaltı yapacağımız yere geldik,yeşilyuırttaki Otantik bahçe mekana gidenler varsa bilir kapalı çardaklar var,kahvaltımız geldi çaydanlık geldi derken çayı kim dolduracak adam çaydanlıkla çayı bıraktı gitti ben onun yüzüne bakıyorum o benim)
ben: çayı benim doldurmamı beklemiyorsun heralde bir bayan olarak
hatun: neden beklemeyeyim hem sana daha yakın
(derken ikimizdede buluşmanın verdiği stresle kavganın kıvılcımını başlattık ve kıvılcım o kadar büyüdü ki konuşmanın sonunu ne yazıkki hayal edebiliyordum ( arkadaşlar yazmaya devam edeceğim şimdi dizi izleyecem gece paylaşırmıyım uzun bir bölüm bakarız
merhabalar arkadaşlar,çikolatalı gofret kaldığı yerden devam ediyor...
hatunla buluşma yerinde hala beklemekteyim buluşma yeri derken evlerinin üst sokağı saat 09:00 gibi buluşacaktık bekliyorum bekliyorum bekliyorum derken saate bi baktım saat: 09:05 geçiyor geçe geçe o zaman diliminde sadece 5 dk geçmiş allahım zaman sanki hiç geçmiyor derken hatun karşıda göründü telefona sarıldım hemen hatunu aradım
ben: günaydın
hatun: günaymadın
ben:her zamanki gibi çok incesin yolun karşısında beyaz doğanla bekliyorum
hatun:tamam
(ve işte o an hatun karşımda salına salına bana geliyor,geliyor geliyor geliyor ve geldi aramızda artık o bimin uyuz kasası ve hiç bi engel yok elimi uzatıyorum ve eli ellerimde merhabalaştıktan sonra tatlı bi tebessümle hatunun ağzından dökülen kelimeler)
hatun: demek o sendin
ben: (yok babamdı dermiyim hiç ) evet derken arabaya bindik ve yeşilyurta doğru gidiyoruz akşamdan araçta sırasıyla çalacak parçalarıda ayarladım yanlız gözüm yolu görmüyor sevinçten ) yanımda bıdılıyor birşeyler söylüyor
hatun: senin kadar inatcı birini görmedim
ben: bende senin gibi birini görmemiştim
hatun: salak diyip gülüyor
(havadan sudan muhabbetlerle kahvaltı yapacağımız yere geldik,yeşilyuırttaki Otantik bahçe mekana gidenler varsa bilir kapalı çardaklar var,kahvaltımız geldi çaydanlık geldi derken çayı kim dolduracak adam çaydanlıkla çayı bıraktı gitti ben onun yüzüne bakıyorum o benim)
ben: çayı benim doldurmamı beklemiyorsun heralde bir bayan olarak
hatun: neden beklemeyeyim hem sana daha yakın
(derken ikimizdede buluşmanın verdiği stresle kavganın kıvılcımını başlattık ve kıvılcım o kadar büyüdü ki konuşmanın sonunu ne yazıkki hayal edebiliyordum ( arkadaşlar yazmaya devam edeceğim şimdi dizi izleyecem gece paylaşırmıyım uzun bir bölüm bakarız