Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Gün doğmadan,
Deniz daha bembeyazken çıkacaksın yola.
Kürekleri tutmanın şehveti avuçlarında,
İçinde bir iş görmenin saadeti,
Gideceksin;
Gideceksin ırıpların çalkantısında.
Balıklar çıkacak yoluna, karşıcı;
Sevineceksin.
Ağları silkeledikçe
Deniz gelecek eline pul pul;
Ruhları sustuğu...
Alkolü Bırak Beni Bırakma
O yüzden terk etme beni!
Hayat denilen ameliyata alınırken
Dudaklarından ağzıma ver soluğun narkozu!
Baygın düşelim koşan atları seyrederken
Fenalık geçirelim bir balıkçı lokantasında
İki yudum rakı arasında!
Çok usta iki satranç oyuncusu gibi oturalım
yatağın başucuna...
Bu gece bir başkayım
sen geldin aklıma
hiç gitmiyorsun ya
özlem dolu yüreğime koynuma
gül serdin o diyardan bu diyara
sarmaş dolaş oldun yine bana
tütende sen yananda
dudakta dilimde sen
can olup çiğerimde gezende
bu gece yine sen oldum sevgili
o buğulu gamlı aşk ile bakan gözlerin
gözlerin...
AŞK
Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git.
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin.
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık.
Sevgideydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı.
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştü.
Bir sevişmek gelmiş bir daha...
Mavi Liman
Çok yorgunum, beni bekleme kaptan.
Seyir defterini başkası yazsın.
Çınarlı, kubbeli, mavi bir liman.
Beni o limana çıkaramazsın...
Nazım Hikmet Ran
Sessiz Gemi
Artık demir almak günü gelmişse zamandan
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil, ne de bir kol.
Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli,
Biçare gönüller! Ne giden...
Ey bir emre hazırlanan simsiyah gecede
Karanlığı emip emip de gebe kalan
Ey her depremden sonra biraz daha doğrulan
Herkesin
Veba girmiş bir şehrin hem halkı
Hem seyircisi olduğu bir günde
Ey düştüğü yerden kalkmaya hazırlanan ülke.
Her damlası bir zafer müjdecisi
Bir posta eri gibi
Yağmur...
Seni düşünürken
Bir çakıl taşı ısınır içimde
Bir kuş gelir yüreğimin ucuna konar
Bir gelincik açılır ansızın
Bir gelincik sinsi sinsi kanar
Seni düşünürken
Bir erik ağacı tepeden tırnağa donanır
Deliler gibi dönmeğe başlar
Döndükçe yumak yumak çözülür
Çözüldükçe ufalır küçülür
Çekirdeği henüz...
...
Kapalıydı kapılar, perdeler örtük
Silah sesleri uzakta boğuk boğuk
Bir yüzüm ayrılığa, bir yüzüm hayata dönük
Bu gün de ölmedim anne.
Üstüme bir silah doğruldu sandım
Rüzgar, beline dolandığında bir dalın
Korktum, güldüm, kendime kızdım
Bu gün de ölmedim anne.
...
Ahmet Erhan
Ben Eylül'ü severim
Usuldan yağan yagmurları
Kitap kokan odaları
Pencereden uçuşup masama konan yaprakları...
Fincanda mis gibi kokan kahveyi,
Gri bulutların arkasına saklanan nazlı güneşi
Hüzünlü Eylül şiirlerini...
Göç etmeye baslayan kuşları,
Uykuya hazırlanan tabiatı,
Hafiften esen ılık...
Akşam Şiiri
Birden hatırlarsın,
O da seni - - birden bazan:
Nerde, ne yapar şimdi
Parlar bir özlem anılar arasından.
Bu akşam ne garip sözcük
Sanki ilk duydum, yadırgıyorum:
Akşam. Bilmem bulur muyum
Yollara baksam?
Söner yangın birazdan
Yatışır özlem.
Bir gün karşılaşırız
Bir gün, bir yarım...
Ölmek Zor
Ve Gözlerin gelir geçer içimden
Su içerken sen
Sokulurken akşam kızıllığına,ekmeği bölerken
Yalnızsam yıllar nasıl geçmişse aradan
Unutmak kolay sanmışsa şarkılar
Şiirler yalan yazmışsa ayrılığı
Kör olsun sözlerim unuttuysam adını
An gibi aklımdasın
Gelir geçer gemiler
Belki sende...
Acilar büyütülerek unutulur sevdigim
yüzünden kopunca bir buzul çiglik
ellerin buz tutmuş iki yarim şarki olur
ve ben yoksulluk kokulu bir gidiş birakirim sana
Beni adresime sorsun esmer bakişlarin
dönsen de bulamazsin nasilsa gitsen de
Kentlerden sakindigim bekçi duruşlarimi ara
emaresi...
Mevsim Sonbahar
çiçekli badem ağaçlarını unut.
değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
ıslak saçlarını güneşte kurut
olgun meyvelerin baygınlığıyla parıldasın
nemli, ağır kızıltılar…
sevgilim, sevgilim,
mevsim
sonbahar…
Nazım Hikmet Ran
Sonbahar Oluyorum
Gitme, sonbahar oluyorum, sonrası hiç
Ağaçlar bükmesinler n’olursun boyunlarını
Neden akşam oluyorum tren kalkınca
Kırlangıçlar birdenbire çekip gidince
Mendiller sallanınca neden tıkanıyorum
Öyle çok acımasız ki öyle birdenbire ki
Az önceki çiçekler nasıl da diken diken...