Sessiz bir akşam üstüne denk geldi yazacaklarım..

Usul usul değil bu kez,

Çığlık çığlığa haykıracak kilit altına alınmış mısralarım..

Ne varsa senli, ne varsa sana dair

Kaybettiğim bir imlada bozguna uğrayacak bu kez..

Sesin, nefesin, tenin..

Ne varsa tanıdık gelen buz gibi bir yangında eriyecek parmaklarımın ucunda.

Çalan kapılarım sana açılmayacak,

Telefonda şaşkın bir - Alo duymayacaksın bundan sonra.

Kurduğum cümleler, cümlelerimdeki harfler silinecek sonra..

Camdaki buğuya çizilen baş harfine asacağım senden kalan ne varsa..!

Göz kapaklarına komşu tüm hatıraların bedelsiz verilirken,

Gecelerinin ayazına çıplak çıkacak bundan sonra ayakların..

Tenindeki jilet kesiği yaralarından sızarken yüzsüzlüğün,

Dudaklarımın arasından çıkmayı umacak adın..

Sevmek kolaydı..

Hiç yüksünmedim; koşulsuz güvenip, koşaradım sana geldim.

Yoldun, yolumdun, yolculuğumdun..

Biriktirdiğim can kenarı sevdalarımı bile isteye nefesine yüklemiştim..

Ellerinde çırpınırken kalbim,

Kesiliyordu nefesim..

Kutlarım..

Kendimi sayende kaybettim..!

Akşamdan geceye evrilirken son kez yazıyorum..

Şehrin kaldırımlarına düşen yüzlerini toplayabilirsin artık;

Bırak insanlar sen gibi bakıp, konuşmasın bundan sonra.

Çıkmaz sokakların hala kapılarına çıkmasına aldırma,

Adım atan olmayacak bundan sonra..

Eksileceksin önce

Sandığın kadar zaman almayacak bitişin.

Yoldum, yolumdun, yolculuğumdun..

Hoşçakal aşkım..!

Küpe olsun kulaklarına bu son mısra;

Gittim, gidiyorum..

Seni, ağzımda bıraktığın son damla tükürüğünde boğuyorum..

..

Bazen bir gece, bir şarkı yeter
Gitmelere, dönmelere.

Bazen yıllar, ömürler yetmez
Sevmelere, sevilmelere.

Dibin notu; Fondaki şarkının yansımalarıdır okudukların..