-
- Üyelik Tarihi
- 3 Nis 2015
-
- Mesajlar
- 4,042
-
- MFC Puanı
- 245
Vatandaşa yardım edeceklerine gırtlağına kadar borçlandırıyorlar
Korona nedeniyle milyonlarca kişi işinden oldu.
“İşinden oldu” derken işsiz kaldı anlamında yazmıyorum, elbette işini kaybedenler olduğu gibi büyük bir kitle şu anda işini yapamıyor, çalışamıyor.
Bu nedenle de geliri neredeyse sıfıra düştü.
Hele bir yerde çalışan ya da kendi hesabına iş yapanların durumu “sıfıra sıfır elde var sıfır” durumunda.
Böyle bir durumda “gelişmiş medeni ülkeler” kendi vatandaşlarına destek oluyor.
Koronanın büyük hasar yarattığı Amerika sırf bu amaçla 2 trilyon dolarlık bir destek ayırdı. Almanya, Fransa, İngiltere gibi ülkeler koronaya karşı mücadele için her biri 500 milyar Euro’nun üzerinde kaynak yarattılar.
AKP iktidarının şu ana kadar ayırdığı bütçe 100 milyar lira, bunun döviz karşılığı ise dünkü kur üzerinden 10 milyar doları biraz geçiyor.
İktidar ilk etapta zaten sosyal yardım yaptığı 2 milyon kişiye 1000’er lira dağıttı.
Sonra 1000’er lira daha dağıtıldı.
Tepkiler artıp da “Asıl mağdurlar ne olacak?” feryatları yükselmeye başlayınca bu kez “3’üncü faza geçtik” dediler, talep toplamaya başladılar.
e-Devlet üzerinden talep edenler bir çok ahiret sorusuna cevap verdikten sonra muhtemelen 1000 liralık bir desteğe kavuşacak, tabii kaçı orası da bilinmez.
Vatandaşına hızlı biçimde destek çıkamayan AKP iktidarı bunun yerine ne yapıyor?
Güya kamu bankalarını yücelterek vatandaşı gırtlağına kadar borçlandırıyor.
Herhalde dikkat ediyorsunuzdur, damat bakan bir kaç gündür özel bankalardan yakınıyor.
Neden?
Çünkü bu bankalar kaynaklarını halka borç vermek için kullanmıyormuş.
Buna karşı AKP’nin yönettiği kamu bankaları kredi verme rekoru kırmışlar.
Yandaş tetikçi medyada dün şu haber büyük gururla duyuruldu kamuoyuna:
“Türkiye’nin virüs salgını ile ilgili finansal mücadelesine özveri içerisinde kesintisiz destek veren kamu bankalarının sanayiciden tüketiciye, küçük esnaftan çitçiye sahip çıkan yaklaşımları bankacılık sektörünün kredi hacmini tarihi bir eşiğe taşıdı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) verilerine göre Türk bankacılık sektörünün toplam kredi hacmi 17 Nisan 2020 tarihi itibarıyla 3 trilyon lirayı aşarak tarihi zirveye çıktı.”
Habere göre son iki haftada vatandaş 95 milyar lira daha borçlanmış.
Tabii bu 3 trilyonluk kredinin içinde şirketlere verilen büyük çaptaki krediler de var ama asıl önemli olan halkın ihtiyaç kredisi olarak aldığı paranın aşırı yükselmesi.
Yandaş medya 3-17 Nisan arasında verilen 95 milyar liralık kredinin neredeyse tamamının kamu bankaları tarafından karşılandığını “özel bankalar ise elini taşın altına koymadığını” belirtiyor.
Sanki bu iyi bir şeymiş gibi de “Kamu bankacılığı rekor kırdı” başlıkları atıyorlar.
Oysa insanlar canlarını kurtarmak, ailelerini geçindirmek için gırtlaklarına kadar borçlanıyorlar.
Şimdilik “Borç ödemelerini de erteledik” masalı anlatılıyor ama sayılı gün çok çabuk geçecek.
Koronanın atlatılmaya başlandığı günlerde insanlar bir de aldıkları bu borçların baskısı altında kalacaklar.
Korona nedeniyle milyonlarca kişi işinden oldu.
“İşinden oldu” derken işsiz kaldı anlamında yazmıyorum, elbette işini kaybedenler olduğu gibi büyük bir kitle şu anda işini yapamıyor, çalışamıyor.
Bu nedenle de geliri neredeyse sıfıra düştü.
Hele bir yerde çalışan ya da kendi hesabına iş yapanların durumu “sıfıra sıfır elde var sıfır” durumunda.
Böyle bir durumda “gelişmiş medeni ülkeler” kendi vatandaşlarına destek oluyor.
Koronanın büyük hasar yarattığı Amerika sırf bu amaçla 2 trilyon dolarlık bir destek ayırdı. Almanya, Fransa, İngiltere gibi ülkeler koronaya karşı mücadele için her biri 500 milyar Euro’nun üzerinde kaynak yarattılar.
AKP iktidarının şu ana kadar ayırdığı bütçe 100 milyar lira, bunun döviz karşılığı ise dünkü kur üzerinden 10 milyar doları biraz geçiyor.
İktidar ilk etapta zaten sosyal yardım yaptığı 2 milyon kişiye 1000’er lira dağıttı.
Sonra 1000’er lira daha dağıtıldı.
Tepkiler artıp da “Asıl mağdurlar ne olacak?” feryatları yükselmeye başlayınca bu kez “3’üncü faza geçtik” dediler, talep toplamaya başladılar.
e-Devlet üzerinden talep edenler bir çok ahiret sorusuna cevap verdikten sonra muhtemelen 1000 liralık bir desteğe kavuşacak, tabii kaçı orası da bilinmez.
Vatandaşına hızlı biçimde destek çıkamayan AKP iktidarı bunun yerine ne yapıyor?
Güya kamu bankalarını yücelterek vatandaşı gırtlağına kadar borçlandırıyor.
Herhalde dikkat ediyorsunuzdur, damat bakan bir kaç gündür özel bankalardan yakınıyor.
Neden?
Çünkü bu bankalar kaynaklarını halka borç vermek için kullanmıyormuş.
Buna karşı AKP’nin yönettiği kamu bankaları kredi verme rekoru kırmışlar.
Yandaş tetikçi medyada dün şu haber büyük gururla duyuruldu kamuoyuna:
“Türkiye’nin virüs salgını ile ilgili finansal mücadelesine özveri içerisinde kesintisiz destek veren kamu bankalarının sanayiciden tüketiciye, küçük esnaftan çitçiye sahip çıkan yaklaşımları bankacılık sektörünün kredi hacmini tarihi bir eşiğe taşıdı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) verilerine göre Türk bankacılık sektörünün toplam kredi hacmi 17 Nisan 2020 tarihi itibarıyla 3 trilyon lirayı aşarak tarihi zirveye çıktı.”
Habere göre son iki haftada vatandaş 95 milyar lira daha borçlanmış.
Tabii bu 3 trilyonluk kredinin içinde şirketlere verilen büyük çaptaki krediler de var ama asıl önemli olan halkın ihtiyaç kredisi olarak aldığı paranın aşırı yükselmesi.
Yandaş medya 3-17 Nisan arasında verilen 95 milyar liralık kredinin neredeyse tamamının kamu bankaları tarafından karşılandığını “özel bankalar ise elini taşın altına koymadığını” belirtiyor.
Sanki bu iyi bir şeymiş gibi de “Kamu bankacılığı rekor kırdı” başlıkları atıyorlar.
Oysa insanlar canlarını kurtarmak, ailelerini geçindirmek için gırtlaklarına kadar borçlanıyorlar.
Şimdilik “Borç ödemelerini de erteledik” masalı anlatılıyor ama sayılı gün çok çabuk geçecek.
Koronanın atlatılmaya başlandığı günlerde insanlar bir de aldıkları bu borçların baskısı altında kalacaklar.