- Konum
- BERTUNA
-
- Üyelik Tarihi
- 2 Haz 2020
-
- Mesajlar
- 5,338
-
- MFC Puanı
- 16,230
AtatürkAtatürkün Hz. Muhammed hakkındaki görüşleri
Atatürkün farklı dönemlerde Hz. Muhammed hakkında farklı görüşler dile getirmiştir.
İşte bunlardan birkaçı:
1.Atatürk ve Din Eğitimi adıyla Ahmet Gürbaşın yazdığı kitaptan bir anı:
1930 yıllarında, İslam düşmanı bir şarkiyatçının Hz. Muhammed hakkında yazdığı bir kitabı tercüme eden bir yazar, eserini Atatürke takdim eder. Atatürk kitabı inceledikten sonra tarihçi Prof. Dr. Şemsettin Günaltayı çağırtır ve kitap hakkında fikrini sorar. Günaltayın cevabı:
- Ele alınacak bir şey değil, bir facia olur Paşam.
Atatürk Günaltay ın sözünü bitirmesini beklemeden yerinden fırlar ve yanında bulunan Başvekil İsmet Paşaya dönerek:
- Bu paçavrayı toplatın ve tercümeyi yapanı da devlet hizmetinde kullanılmamak üzere hükümet kapısından uzaklaştırın, der.
2. Hz. Muhammedi bana, cezbeye tutulmuş sönük bir derviş gibi tanıttırmak gayretine kapılan bu gibi cahil adamlar, onun yüksek şahsiyetini ve başarılarını asla kavrayamamışlardır.Cezbeye tutulmuş bir derviş, Uhud Muharebesi´nde en büyük bir komutanın yapabileceği bir planı nasıl düşünür ve tatbik edebilir? Tarih, hakikatleri tahrif eden bir sanat değil, belirten bir ilim olmalıdır. Bu küçük harpte bile askeri dehası kadar siyasi görüşü ile de yükselen bir insanı, cezbeli bir derviş gibi tasvire yeltenen cahil serseriler, bizim tarih çalışmamıza katılamazlar.
3.Muhammedin Peygamberlik vazifesinin nasıl başladığını izah etmek en nazik ve en müşkül meseledir. Muhammedin bir melek ile Allah ile hakikaten konuşmuş olduğu kanaatinde bulunanlar olduğu gibi Muhammedin, isteyerek böyle söylediğini de ileri sürenler olmuştur. Bu faziyeleri bir tarafa bırakmak ve meseleyi ilim ve mantık çerçevesi içinde mütaala etmek daha doğru olur. Kuran sureleri, Muhammede açık semada peyda olmuş bir şimşek gibi günün birinde, birdenbire bir taraftan inmiş değillerdir. Muhammedin beyan ettiği sureler, uzun bir devirde dini tefekkürlerinin mahsulü olmuştur.Muhammed bu surelere birçok çalıştıktan ve tedkikler yaptıktan sonra edebi bir şekil vermiştir.
Atatürk'ün Hazreti Muhammed (sav) ile İlgili Düşünceleri
Atatürk yeni Türk Devleti'ni kurarken milliyetçilik ülküsünden hareket etmiş, fakat bu milliyetçiliğin ancak imanlı, güzel ahlaklı, Müslüman Türk halkının desteği ve çabasıyla başarılı olacağını vurgulamıştır. Yaptığı birçok konuşmada İslam'ın önemine değinmiş, Milli Mücadele'ye başlarken ve milliyetçilik ateşini yakarken en büyük yardımı din adamlarından aldığını söylemiştir. Atatürk milli mücadelede Peygamber Efendimizin yüce ahlakının, mücadeleci ruhunun, en güzel örnek olduğunu sık sık tekrarlamıştır.
İşte Atatürk'ün Hazreti Muhammed (sav) ile ilgili bazı sözleri:
"O, Allah'ın birinci ve en büyük kuludur. O'nun izinde bugün milyonlarca insan yürüyor. Benim, senin adın silinir; fakat sonsuza kadar O ölümsüzdür."
"Büyük inkılap yaratan Hazreti Muhammed'e karşı beslenilen sevgi, ancak O'nun koyduğu fikirleri, esasları korumakla tecelli edebilir."
"Bütün dünyanın Müslümanları Allah'ın son peygamberi Hazreti Muhammed'in gösterdiği yolu takip etmeli ve verdiği talimatları tam olarak takip etmeli. Tüm Müslümanlar Hazreti Muhammed'i örnek almalı ve kendisi gibi hareket etmeli. İslamiyet'in hükümlerini olduğu gibi yerine getirmeli. Zira bu şekilde insanlar kurtulabilir ve kalkınabilir."
Atatürkün farklı dönemlerde Hz. Muhammed hakkında farklı görüşler dile getirmiştir.
İşte bunlardan birkaçı:
1.Atatürk ve Din Eğitimi adıyla Ahmet Gürbaşın yazdığı kitaptan bir anı:
1930 yıllarında, İslam düşmanı bir şarkiyatçının Hz. Muhammed hakkında yazdığı bir kitabı tercüme eden bir yazar, eserini Atatürke takdim eder. Atatürk kitabı inceledikten sonra tarihçi Prof. Dr. Şemsettin Günaltayı çağırtır ve kitap hakkında fikrini sorar. Günaltayın cevabı:
- Ele alınacak bir şey değil, bir facia olur Paşam.
Atatürk Günaltay ın sözünü bitirmesini beklemeden yerinden fırlar ve yanında bulunan Başvekil İsmet Paşaya dönerek:
- Bu paçavrayı toplatın ve tercümeyi yapanı da devlet hizmetinde kullanılmamak üzere hükümet kapısından uzaklaştırın, der.
2. Hz. Muhammedi bana, cezbeye tutulmuş sönük bir derviş gibi tanıttırmak gayretine kapılan bu gibi cahil adamlar, onun yüksek şahsiyetini ve başarılarını asla kavrayamamışlardır.Cezbeye tutulmuş bir derviş, Uhud Muharebesi´nde en büyük bir komutanın yapabileceği bir planı nasıl düşünür ve tatbik edebilir? Tarih, hakikatleri tahrif eden bir sanat değil, belirten bir ilim olmalıdır. Bu küçük harpte bile askeri dehası kadar siyasi görüşü ile de yükselen bir insanı, cezbeli bir derviş gibi tasvire yeltenen cahil serseriler, bizim tarih çalışmamıza katılamazlar.
3.Muhammedin Peygamberlik vazifesinin nasıl başladığını izah etmek en nazik ve en müşkül meseledir. Muhammedin bir melek ile Allah ile hakikaten konuşmuş olduğu kanaatinde bulunanlar olduğu gibi Muhammedin, isteyerek böyle söylediğini de ileri sürenler olmuştur. Bu faziyeleri bir tarafa bırakmak ve meseleyi ilim ve mantık çerçevesi içinde mütaala etmek daha doğru olur. Kuran sureleri, Muhammede açık semada peyda olmuş bir şimşek gibi günün birinde, birdenbire bir taraftan inmiş değillerdir. Muhammedin beyan ettiği sureler, uzun bir devirde dini tefekkürlerinin mahsulü olmuştur.Muhammed bu surelere birçok çalıştıktan ve tedkikler yaptıktan sonra edebi bir şekil vermiştir.
Atatürk'ün Hazreti Muhammed (sav) ile İlgili Düşünceleri
Atatürk yeni Türk Devleti'ni kurarken milliyetçilik ülküsünden hareket etmiş, fakat bu milliyetçiliğin ancak imanlı, güzel ahlaklı, Müslüman Türk halkının desteği ve çabasıyla başarılı olacağını vurgulamıştır. Yaptığı birçok konuşmada İslam'ın önemine değinmiş, Milli Mücadele'ye başlarken ve milliyetçilik ateşini yakarken en büyük yardımı din adamlarından aldığını söylemiştir. Atatürk milli mücadelede Peygamber Efendimizin yüce ahlakının, mücadeleci ruhunun, en güzel örnek olduğunu sık sık tekrarlamıştır.
İşte Atatürk'ün Hazreti Muhammed (sav) ile ilgili bazı sözleri:
"O, Allah'ın birinci ve en büyük kuludur. O'nun izinde bugün milyonlarca insan yürüyor. Benim, senin adın silinir; fakat sonsuza kadar O ölümsüzdür."
"Büyük inkılap yaratan Hazreti Muhammed'e karşı beslenilen sevgi, ancak O'nun koyduğu fikirleri, esasları korumakla tecelli edebilir."
"Bütün dünyanın Müslümanları Allah'ın son peygamberi Hazreti Muhammed'in gösterdiği yolu takip etmeli ve verdiği talimatları tam olarak takip etmeli. Tüm Müslümanlar Hazreti Muhammed'i örnek almalı ve kendisi gibi hareket etmeli. İslamiyet'in hükümlerini olduğu gibi yerine getirmeli. Zira bu şekilde insanlar kurtulabilir ve kalkınabilir."