- Konum
- ىαкαяyλ
-
- Üyelik Tarihi
- 27 Kas 2009
-
- Mesajlar
- 24,120
-
- MFC Puanı
- 79
Topraklar ana başlıklar altında şöyle özetlenebilir..
1-Taşlı topraklar; Taşlı topraklar: İçeriği % 80 taş ve az miktarda topraktan oluşur. Kolay havalanırlar. Fakat su tutma kapasiteleri ve besin ihtiyaçları azdır.
2-Kumlu topraklar; Kumlu topraklar:% 80 kum ihtiva ederler İşlenmeleri kolaydır. Su tutmadıklarından bol sulama gerektirirler buda topaktaki besinin yıkanıp gitmesine neden olur besince fakir ve genelliklede asit topraklarıdırAyrıca suyla birleşince çamur dediğimiz madde oluşur.
3-Tınlı topraklar; yarıdan fazlası kum ve % 3050 arasıda kilden meydana gelirler. Tava gelmeleri ve işlenmeleri kolay olduğundan tarım için elverişli topraklardır.
4-Killi topraklar; Killi topraklar: İçeriğinin yarıdan fazlasını kil oluşturur. Su tutma kapasiteleri yüksektir. Bu nedenle geç tava gelirler. Tava gelmeden işlenmesi halinde toprak tekstürü zarar görür Ağır topraklar olup işlenmeleri zordur Kurak zamanlarda toprak katı bir hal alır.
5-Marnlı topraklar; Marnlı topraklarİçinde kum, kil,çakıl ve humus bulunur Bağcılık bakımından uygun topraklardır.
6-Humuslu topraklar; Humuslu topraklar:Toprak sadece oluştuğu kayanın mineralleri değil bitkilerin dal kök yaprak gibi kısımlarıda içerirse böyle toprağa humuslu toprak denir. Siyah renkte bir topraktır Koyu renk olduğu için çabuk ısınıp kolay tava gelirlersu tutma kapasiteleri iyidirBesin maddelerince zengindirler. Tava gelince kolay işlenirler.
7- Kireçli topraklar; Kireçli topraklar:kil,kum humus ve kireç ihtiva ederlerkalın bir kaymak tabakası bağlarlarsuyu geçirmezlerzor işlenen bir toprak çeşididir.
Toprağın Oluşu : Genel olarak kabul edilen bir teoriye göre Dünya Güneş ten kopmuş ateşten bir kütle idi. Boşlukta dönerken zamanla soğuyan bu kütlenin üzeri sert bir kabuk halini almıştır. Bu sert kabuğu teşkil eden kayaların milyonlarca yıl boyunca çeşitli etkilerle ufalanıp ayrışması ve sonradan içerisine organik maddelerin karışmasından topraklar hasıl olmuştur. Bu parçalanmada fiziksel, kimyasal ve biyolojik faaliyetler müştereken rol oynamışlardır. Halen de bu kuvvetler etkilerini göstermekte ve toprakların oluşu devam etmektedir. Etrafımıza baktığımızda küçük bir arazi parçasında bile çeşitli topraklar görürüz. Bu farklılığın değişik sebepleri vardır. Toprakta bulunan maddelerin pek çoğu yeryüzünü kaplayan kayalardan meydana geldiğine göre, toprağın cinsi onu hasıl eden kayanın yapısı ile yakından ilgilidir. Fakat iklimin, canlıların, arazinin düz veya engebeli oluşunun yani topoğrafik durumunun ve zamanın etkilerinin de meydana gelen toprağın cinsinde kaya kadar önemli rolü vardır.
Erozyon
Erozyon, diğer adıyla aşınım, yer kabuğunu oluşturan kayaçların, başta akarsular olmak üzere türlü dış etkenlerle yıpratılıp yerinden koparılarak eritilmesi veya bir yerden başka bir yere taşınması olayıdır.
Tarımda kullanılan alanların %70′i özelliklerini kaybederek dünya genelinde toplam kara üzerinde %30 civarında çölleşmeye sebep olmuştur. Dünyada erozyon sebebiyle çölleşme tehlikesi bulunan 110 ülke bulunmaktadır. Bu çerçevede Birleşmiş Milletler Çevre Programı tarafından yapılan hesaplamalarla, dünyada çölleşme ve erozyonun önüne geçebilmek için yılda 42 milyar dolar harcanması gerektiği bulunmuştur.
Türkiye topraklarının ise, %90′ı su erozyonu, %1′i de rüzgâr erozyonuna maruz kalmaktadır. Tarım topraklarında bu oran su erozyonu için %75 civarındadır. Türkiyedeki erozyon sonucunda yılda 500 milyon ton verimli toprak kaybedilmektedir.
Doğal şartlarda gerçekleştiğinde kaybedilen verimli topraklar, doğal döngü çerçevesinde telafi edilebilmektedir Erozyon bilinçsizlik ve insan etkisiyle telafi edilemez boyutlara ulaşabilmektedir. Erozyonun etkisi sebebiyle kaybedilen verimli topraklar tarımsal üretim kapasitesinin düşmesine sebep olmaktadır. Erozyonun oluşması doğal faktörler ile gerçekleşmekte ancak erozyonun telafi edilemez zararlara sebep olması, insanların bu faktörleri hızlandırmasıyla gerçekleşmektedir.
Erozyon çeşitlerinden olan su erozyonu en etkili erozyondur. Bu erozyonda yağmur damlalarının aşındırmasının yanında yüzey akışa geçen sularında önemli bir etkisi bulunmaktadı.r Diğer bir erozyon çeşidi olan rüzgar erozyonu ise rüzgarın etkisiyle gerçekleşen aşınım ve taşınım olayıdır.
Erozyonun verimli toprakların kaybına yol açmasının yanında peri bacalarının oluşumuna yol açaması, doğal bir güzelliğin meydana gelerek turizm bölgeleri oluşturmasına ve bir tezat oluşturmasına neden olmaktadır. Uzun yıllar sonunda özel erozyon çeşitlerinden olan korunmuş sütun erozyonu bu oluşumlara sebep olmaktadır.
1-Taşlı topraklar; Taşlı topraklar: İçeriği % 80 taş ve az miktarda topraktan oluşur. Kolay havalanırlar. Fakat su tutma kapasiteleri ve besin ihtiyaçları azdır.
2-Kumlu topraklar; Kumlu topraklar:% 80 kum ihtiva ederler İşlenmeleri kolaydır. Su tutmadıklarından bol sulama gerektirirler buda topaktaki besinin yıkanıp gitmesine neden olur besince fakir ve genelliklede asit topraklarıdırAyrıca suyla birleşince çamur dediğimiz madde oluşur.
3-Tınlı topraklar; yarıdan fazlası kum ve % 3050 arasıda kilden meydana gelirler. Tava gelmeleri ve işlenmeleri kolay olduğundan tarım için elverişli topraklardır.
4-Killi topraklar; Killi topraklar: İçeriğinin yarıdan fazlasını kil oluşturur. Su tutma kapasiteleri yüksektir. Bu nedenle geç tava gelirler. Tava gelmeden işlenmesi halinde toprak tekstürü zarar görür Ağır topraklar olup işlenmeleri zordur Kurak zamanlarda toprak katı bir hal alır.
5-Marnlı topraklar; Marnlı topraklarİçinde kum, kil,çakıl ve humus bulunur Bağcılık bakımından uygun topraklardır.
6-Humuslu topraklar; Humuslu topraklar:Toprak sadece oluştuğu kayanın mineralleri değil bitkilerin dal kök yaprak gibi kısımlarıda içerirse böyle toprağa humuslu toprak denir. Siyah renkte bir topraktır Koyu renk olduğu için çabuk ısınıp kolay tava gelirlersu tutma kapasiteleri iyidirBesin maddelerince zengindirler. Tava gelince kolay işlenirler.
7- Kireçli topraklar; Kireçli topraklar:kil,kum humus ve kireç ihtiva ederlerkalın bir kaymak tabakası bağlarlarsuyu geçirmezlerzor işlenen bir toprak çeşididir.
Toprağın Oluşu : Genel olarak kabul edilen bir teoriye göre Dünya Güneş ten kopmuş ateşten bir kütle idi. Boşlukta dönerken zamanla soğuyan bu kütlenin üzeri sert bir kabuk halini almıştır. Bu sert kabuğu teşkil eden kayaların milyonlarca yıl boyunca çeşitli etkilerle ufalanıp ayrışması ve sonradan içerisine organik maddelerin karışmasından topraklar hasıl olmuştur. Bu parçalanmada fiziksel, kimyasal ve biyolojik faaliyetler müştereken rol oynamışlardır. Halen de bu kuvvetler etkilerini göstermekte ve toprakların oluşu devam etmektedir. Etrafımıza baktığımızda küçük bir arazi parçasında bile çeşitli topraklar görürüz. Bu farklılığın değişik sebepleri vardır. Toprakta bulunan maddelerin pek çoğu yeryüzünü kaplayan kayalardan meydana geldiğine göre, toprağın cinsi onu hasıl eden kayanın yapısı ile yakından ilgilidir. Fakat iklimin, canlıların, arazinin düz veya engebeli oluşunun yani topoğrafik durumunun ve zamanın etkilerinin de meydana gelen toprağın cinsinde kaya kadar önemli rolü vardır.
Erozyon
Erozyon, diğer adıyla aşınım, yer kabuğunu oluşturan kayaçların, başta akarsular olmak üzere türlü dış etkenlerle yıpratılıp yerinden koparılarak eritilmesi veya bir yerden başka bir yere taşınması olayıdır.
Tarımda kullanılan alanların %70′i özelliklerini kaybederek dünya genelinde toplam kara üzerinde %30 civarında çölleşmeye sebep olmuştur. Dünyada erozyon sebebiyle çölleşme tehlikesi bulunan 110 ülke bulunmaktadır. Bu çerçevede Birleşmiş Milletler Çevre Programı tarafından yapılan hesaplamalarla, dünyada çölleşme ve erozyonun önüne geçebilmek için yılda 42 milyar dolar harcanması gerektiği bulunmuştur.
Türkiye topraklarının ise, %90′ı su erozyonu, %1′i de rüzgâr erozyonuna maruz kalmaktadır. Tarım topraklarında bu oran su erozyonu için %75 civarındadır. Türkiyedeki erozyon sonucunda yılda 500 milyon ton verimli toprak kaybedilmektedir.
Doğal şartlarda gerçekleştiğinde kaybedilen verimli topraklar, doğal döngü çerçevesinde telafi edilebilmektedir Erozyon bilinçsizlik ve insan etkisiyle telafi edilemez boyutlara ulaşabilmektedir. Erozyonun etkisi sebebiyle kaybedilen verimli topraklar tarımsal üretim kapasitesinin düşmesine sebep olmaktadır. Erozyonun oluşması doğal faktörler ile gerçekleşmekte ancak erozyonun telafi edilemez zararlara sebep olması, insanların bu faktörleri hızlandırmasıyla gerçekleşmektedir.
Erozyon çeşitlerinden olan su erozyonu en etkili erozyondur. Bu erozyonda yağmur damlalarının aşındırmasının yanında yüzey akışa geçen sularında önemli bir etkisi bulunmaktadı.r Diğer bir erozyon çeşidi olan rüzgar erozyonu ise rüzgarın etkisiyle gerçekleşen aşınım ve taşınım olayıdır.
Erozyonun verimli toprakların kaybına yol açmasının yanında peri bacalarının oluşumuna yol açaması, doğal bir güzelliğin meydana gelerek turizm bölgeleri oluşturmasına ve bir tezat oluşturmasına neden olmaktadır. Uzun yıllar sonunda özel erozyon çeşitlerinden olan korunmuş sütun erozyonu bu oluşumlara sebep olmaktadır.