-
- Üyelik Tarihi
- 14 Ocak 2014
-
- Mesajlar
- 1,409
-
- MFC Puanı
- 354
Küçük çocuk Tanrı ile karşılaşmak istiyordu. Tanrı'nın çok uzaklarda olduğunu, ona varmak için uzun bir yoldan yürümek gerektiğini de biliyordu.
Bir gün sırt çantasına çörek ve meyve suyu kutuları doldurup yola koyuldu.
Evinden az ilerdeki parka oturmuş güvercinlere yem veren yaşlı bir adama
rastladı. Çocuk yaşlı adamın yanına oturup sırt çantasını açtı.
Tam meyve suyundan içecekti ki , yaşlı adamın acıkmış olacağını düşündü.
Çantasından bir çörek çıkarıp ona verdi. Adam mutlu bir şekilde çöreği kabul etti. Çocuğa gülümsedi. Adamın gülümsemesi o kadar güzeldi ki; çocuk bunu tekrar görmek istedi. Adama bu defa meyve suyu ikram etti.
Adam çocuğa yine gülümseyerek karşılık verdi. Çocuk son derece mutlu olmuştu. Bütün gün öyle oturup çörek yediler, gülümsediler,t ek bir sözcük bile etmediler.
Hava kararmaya başlayınca, çocuk eve dönmek gerektiğini düşündü.
Ayağa kalktı, bir iki adım yürüdü, sonra geri döndü adama doğru koştu, ona
sımsıkı sarıldı.
Evine girdi.
Çocuğun yüzündeki mutluluğu gören annesi merak etti.
- Seni bu kadar mutlu edecek ne yaptın? diye sordu.
- Tanrı ile yemek yedim. diye yanıt verdi.
Annesinin başka soru sormasını beklemeden devam etti:
- Biliyor musun?.. Tanrı, gördüğüm en güzel gülümsemeye sahip...
Öte yandan, yine çocuk gibi mutluluktan gözleri parlayan adam da evine döndü. Oğlu, babasının yüzündeki bu mutlu ifadeyi görünce sordu;
- Baba, seni bu kadar mutlu edecek ne yaptın bugün?...
- Parkta Tanrı ile yemek yedim....
- Biliyor musun, umduğumdan çok daha genç...
BÜTÜN DÜNYA DERGİSİ