-
- Üyelik Tarihi
- 12 Kas 2020
-
- Mesajlar
- 2,474
-
- MFC Puanı
- 29,290
Susurluk kazası ya da Susurluk skandalı, 3 Kasım 1996'da saat 19:25 sularında Balıkesir-Bursa karayolunda Susurluk ilçesi Çatalceviz mevkiinde meydana gelen trafik kazası sonucu, devlet-polis-mafya ilişkilerinin ortaya çıkması ile patlak veren skandal. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli skandallarındandır.
Kazanın ardından kamuoyu, "devlet, siyaset, mafya" üçgeninde yasa dışı ilişkilerin ortaya çıkartılmasını talep etti. "Sürekli Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık" ismi verilen sivil toplum eylemleriyle ve medyanın desteği ile üstü örtülen ilişkilerin ve faaliyetlerin açıklanması talep edildi.
DYP Şanlıurfa milletvekili Sedat Edip Bucak, İstanbul Kemalettin Eröge Polis Okulu Müdürü Hüseyin Kocadağ, Mehmet Özbay sahte kimlikli Abdullah Çatlı ile 1970 doğumlu Gonca Us, 1 Kasım 1996 günü akşam saatlerinde Kuşadası Onura Otel'e gelmişlerdir. Bucak'a ait 06 AC 600 plakalı Mercedes marka siyah renkli otomobille Hüseyin Kocadağ yönetiminde İstanbul'a gitmek üzere yola çıkan grup, 3 Kasım 1996 günü saat 19.25 sularında Susurluk ilçesi Çatalceviz mevkiinde benzin istasyonundan yola çıkan Hasan Gökçe yönetimindeki 20 RC 721 plakalı kamyona çarparak trafik kazası yapmıştır. Bu kaza, basın literatürüne "Susurluk skandalı" veya "Susurluk kazası" olarak geçmiştir.
Kazada, Mercedes'i kullanan Hüseyin Kocadağ, üzerinde Mehmet Özbay kimliği bulunan Abdullah Çatlı ve Melahat Özbay sahte kimlikli Gonca Us ölmüş, DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Bucak yaralı olarak kurtulmuştur. Olay sonrası DGM Sedat Edip Bucak hakkında soruşturma açmış ve hakkında 2 yıl hapis cezası istenmiştir.
I. Susurluk raporu ve eleştirileri
Birinci Susurluk Raporu, MİT tarafından hazırlanmış ve doğruluğu üzerinde pek çok kuşkular bulunan bir rapordur. En çok milliyetçi çizgideki Alparslan Türkeş'in Susurluk beyanatı[2] dahil pek çok siyasi kesimden raporun doğruluğunun şüpheli olduğu biçiminde tepkiler almıştır. Manipülasyon olduğu da beyan edilmiştir.
II. Susurluk Raporu
Birinci Susurluk Raporu üzerine Başbakan Mesut Yılmaz Başbakanlık Müsteşarı Kutlu Savaş'a yeni Susurluk Raporu hazırlattırmıştır.
III. Susurluk Raporu
TBMM tarafından görevlendirilen Mehmet Elkatmış başkanlığında CHP'den de Fikri Sağlar'ın katıldığı Susurluk Komisyonu da bir rapor hazırlamıştır.
Kazanın ardından kamuoyu, "devlet, siyaset, mafya" üçgeninde yasa dışı ilişkilerin ortaya çıkartılmasını talep etti. "Sürekli Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık" ismi verilen sivil toplum eylemleriyle ve medyanın desteği ile üstü örtülen ilişkilerin ve faaliyetlerin açıklanmasını talep etti.
Gelişmelerin ardından hazırlanan 1. Susurluk Raporu'nun olayı kapatmaya yönelik olmasının anlaşılması üzerine ülke çapında akşamları ışık kapatma olayları başlamıştır.
1. Susurluk Raporun doğruluğu üzerine kuşkular oluştuğundan Başbakan Mesut Yılmaz tarafından Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş'a 2. Susurluk Raporu hazırlatılmıştır.
Kazada, Mercedes'i kullanan Hüseyin Kocadağ, üzerinde Mehmet Özbay sahte kimliği bulunan, Interpol Kırmızı Bülteni ile aranan Abdullah Çatlı ve Melahat Özbay sahte kimlikli, sevgilisi Gonca Us ölmüş, DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Bucak yaralı olarak kurtulmuştur. Olay sonrası DGM, Bucak aşiretine mensup olan milletvekili Sedat Edip Bucak hakkında soruşturma açmış ve hakkında 2 yıl hapis cezası istemiştir.
Susurluk olayıyla ilgili olarak MİT'e Susurluk Raporu hazırlatılmış ve bu rapor gazetelere yansıtılmıştır. Bu raporda yanlış ve ilgisiz konular sıralanmış ve kamuoyu tarafından Susurluk olayının kapatılması için yazıldığı günün gazetelerinde konuşulmuştur. Raporda "Aynı yıl kurulan 54. Hükümet (Refah Partisi - Doğru Yol Partisi Koalisyonu) bünyesinde ise İçişleri Bakanlığı görevinde bulunmuş olup, 8 Kasım 1996 tarihinde görevinden istifa etmiştir." denerek Mehmet Ağar İçişleri Bakanı olarak gösterilmiştir. Aydınlık Gazetesi'nde çıkartılan bir haber esas alınarak da hiç ilgisi olmayan kişilerin de rapora dahil edildiği, olayın kapatılmaya çalışıldığı eleştirisi de yapılmıştır.
İlk Susurluk Raporu'nun doğruluğu üzerinde kuşkular vardır.
İlgisiz kimselerde karıştırılarak Susurluk skandalının sulandırıldığı iddia edilmiştir.
İlk raporun doğruluğu üzerine kuşkular oluştuğundan, Başbakan Mesut Yılmaz tarafından Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş'a verilen talimatla 2. Susurluk hazırlatılmıştır.[2] 8 Aralık 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
Kazanın ardından kamuoyu, "devlet, siyaset, mafya" üçgeninde yasa dışı ilişkilerin ortaya çıkartılmasını talep etti. "Sürekli Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık" ismi verilen sivil toplum eylemleriyle ve medyanın desteği ile üstü örtülen ilişkilerin ve faaliyetlerin açıklanması talep edildi.
DYP Şanlıurfa milletvekili Sedat Edip Bucak, İstanbul Kemalettin Eröge Polis Okulu Müdürü Hüseyin Kocadağ, Mehmet Özbay sahte kimlikli Abdullah Çatlı ile 1970 doğumlu Gonca Us, 1 Kasım 1996 günü akşam saatlerinde Kuşadası Onura Otel'e gelmişlerdir. Bucak'a ait 06 AC 600 plakalı Mercedes marka siyah renkli otomobille Hüseyin Kocadağ yönetiminde İstanbul'a gitmek üzere yola çıkan grup, 3 Kasım 1996 günü saat 19.25 sularında Susurluk ilçesi Çatalceviz mevkiinde benzin istasyonundan yola çıkan Hasan Gökçe yönetimindeki 20 RC 721 plakalı kamyona çarparak trafik kazası yapmıştır. Bu kaza, basın literatürüne "Susurluk skandalı" veya "Susurluk kazası" olarak geçmiştir.
Kazada, Mercedes'i kullanan Hüseyin Kocadağ, üzerinde Mehmet Özbay kimliği bulunan Abdullah Çatlı ve Melahat Özbay sahte kimlikli Gonca Us ölmüş, DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Bucak yaralı olarak kurtulmuştur. Olay sonrası DGM Sedat Edip Bucak hakkında soruşturma açmış ve hakkında 2 yıl hapis cezası istenmiştir.
I. Susurluk raporu ve eleştirileri
Birinci Susurluk Raporu, MİT tarafından hazırlanmış ve doğruluğu üzerinde pek çok kuşkular bulunan bir rapordur. En çok milliyetçi çizgideki Alparslan Türkeş'in Susurluk beyanatı[2] dahil pek çok siyasi kesimden raporun doğruluğunun şüpheli olduğu biçiminde tepkiler almıştır. Manipülasyon olduğu da beyan edilmiştir.
II. Susurluk Raporu
Birinci Susurluk Raporu üzerine Başbakan Mesut Yılmaz Başbakanlık Müsteşarı Kutlu Savaş'a yeni Susurluk Raporu hazırlattırmıştır.
III. Susurluk Raporu
TBMM tarafından görevlendirilen Mehmet Elkatmış başkanlığında CHP'den de Fikri Sağlar'ın katıldığı Susurluk Komisyonu da bir rapor hazırlamıştır.
Kazanın ardından kamuoyu, "devlet, siyaset, mafya" üçgeninde yasa dışı ilişkilerin ortaya çıkartılmasını talep etti. "Sürekli Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık" ismi verilen sivil toplum eylemleriyle ve medyanın desteği ile üstü örtülen ilişkilerin ve faaliyetlerin açıklanmasını talep etti.
Gelişmelerin ardından hazırlanan 1. Susurluk Raporu'nun olayı kapatmaya yönelik olmasının anlaşılması üzerine ülke çapında akşamları ışık kapatma olayları başlamıştır.
1. Susurluk Raporun doğruluğu üzerine kuşkular oluştuğundan Başbakan Mesut Yılmaz tarafından Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş'a 2. Susurluk Raporu hazırlatılmıştır.
Kazada, Mercedes'i kullanan Hüseyin Kocadağ, üzerinde Mehmet Özbay sahte kimliği bulunan, Interpol Kırmızı Bülteni ile aranan Abdullah Çatlı ve Melahat Özbay sahte kimlikli, sevgilisi Gonca Us ölmüş, DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Bucak yaralı olarak kurtulmuştur. Olay sonrası DGM, Bucak aşiretine mensup olan milletvekili Sedat Edip Bucak hakkında soruşturma açmış ve hakkında 2 yıl hapis cezası istemiştir.
Susurluk olayıyla ilgili olarak MİT'e Susurluk Raporu hazırlatılmış ve bu rapor gazetelere yansıtılmıştır. Bu raporda yanlış ve ilgisiz konular sıralanmış ve kamuoyu tarafından Susurluk olayının kapatılması için yazıldığı günün gazetelerinde konuşulmuştur. Raporda "Aynı yıl kurulan 54. Hükümet (Refah Partisi - Doğru Yol Partisi Koalisyonu) bünyesinde ise İçişleri Bakanlığı görevinde bulunmuş olup, 8 Kasım 1996 tarihinde görevinden istifa etmiştir." denerek Mehmet Ağar İçişleri Bakanı olarak gösterilmiştir. Aydınlık Gazetesi'nde çıkartılan bir haber esas alınarak da hiç ilgisi olmayan kişilerin de rapora dahil edildiği, olayın kapatılmaya çalışıldığı eleştirisi de yapılmıştır.
İlk Susurluk Raporu'nun doğruluğu üzerinde kuşkular vardır.
İlgisiz kimselerde karıştırılarak Susurluk skandalının sulandırıldığı iddia edilmiştir.
İlk raporun doğruluğu üzerine kuşkular oluştuğundan, Başbakan Mesut Yılmaz tarafından Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş'a verilen talimatla 2. Susurluk hazırlatılmıştır.[2] 8 Aralık 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.