Neler yeni
MEGAForum - Teknoloji Forumu

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı yada giriş yapmalısınız. Forum üye olmak tamamen ücretsizdir.

Son 200 Yılda İnsan Vücudunda Değişen 6 Şey

DarkWoman

MFC Üyesi
Konum
Germany
  • Üyelik Tarihi
    27 Kas 2019
  • Mesajlar
    13,326
  • MFC Puanı
    58,692
1800’lü yıllardan beri insanlar büyük bir gelişme gösterdi. Teknolojinin gelişmesi, aynı oranda insan vücudunda da önemli farklılıklara neden oldu. Bugün sizlere, insan vücudunun son 200 yılda evrim geçirdiği şeylerden bahsedeceğiz.

İnsan türünün kökeni ve evrimi, genelde binlerce hatta milyonlarca yıllık süreçle anlatılır. Çünkü büyük çaplı değişiklikler için uzun bir süre gereklidir. Gerçekte ise sadece 200 yıllık süreçte dahi insan türünün değişikliği gözlemlenebilir.

İnsan vücudu, son 200 yıl içinde pek çok değişikliğe uğradı. Dönemin şartlarının değişmesi, teknoloji sayesinde hayatın daha da fazla kolaylaşması, tüm dünyayı etkileyen büyük savaşlar, GDO’lu ürünler. Sayabileceğimiz iyi veya kötü pek çok etken insanların hızlı bir şekilde evrim geçirmesine neden oldu. Bugün sizlere, insan vücudunun son 200 yıl içinde yaşadığı 6 önemli değişiklikten bahsedeceğiz. Hazırsanız başlayalım.

İnsanlar, son 150 yılda nasıl evrim geçirdi?


Daha uzun boy



1eed7adfd692b9affa7215badd22f9ff7917dd89.jpeg





İnsan boyunun son 200 yılda büyük ölçüde arttığına dair kanıtlar yer alıyor. Özellikle Güney Koreli kadınlarda bu fark ortalama 20,2 cm gibi devasa bir sayı. İran’da ise erkekler 200 yıl öncesine göre ortalama 16,5 cm daha uzun oluyorlar.


Vücut sıcaklığı


c646e50f61ab2c8aaeef704ae1ebbacbd496495a.jpeg




Küresel ısınma uzun bir süredir Dünya’nın sıcaklığının artmasına neden oluyor. Vücudumuzda ise küresel ısınmayla ters orantılı bir soğuma söz konusu. Yani Dünya daha fazla ısındıkça insan vücudu soğuyor. 21. yüzyılda yaşayan erkeklerin 1800’lü yıllarda yaşayanlara göre 1.06 fahrenayt daha soğuk olduğu doğrulandı. Kadınlarda ise bu düşüş 0.58 fahrenayt olarak hesaplandı.


Erken ergenlik

5b1dc6244cee4157b649acd12a7dd75066cdce3a.jpeg




Eskiye göre günümüzdeki çocukların daha önceden ergenliğe girdiğini fark ettiniz mi? Bu olay bilimsel araştırmayla da doğrulandı. California Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre, kızların yüzde 15’i 7 yaşında ergenliğe giriyor. Bu oran 20. yüzyılın başlarında kaydedilen kayıtlardan 2 yıl daha erken. Çocukların daha önce ergenliğe girmesi daha hızlı büyümelerine neden oluyor. Bu da günümüzde yaşından büyük gösteren gençleri doğruluyor.


Hayat


7861c8f3fba4b58330fa973a6567bafe9092b592.jpeg




Beslenme, hijyen, sağlık sistemi ve teknolojinin gelişmesi gibi pek çok faktör, insan vücudunun yaşam süresinin daha uzun olmasını sağladı. İspanya’daki Santalucia Enstitüsü tarafından yayınlanan bir raporda, insan hayatının 120 yaşına kadar uzayabileceği öngörülüyor. 20. yüzyılın başlarında ise insan nüfusunun sadece yüzde 26,2’si 65 yaşının üzerine geçiyordu. Elbette burada çeşitli salgın hastalıkların önlenememesi, büyük savaşlar gibi etkenler devreye giriyor. Ayrıca, günümüzde gelişen sağlık sistemi sayesinde pek çok hastalık tedavi edilebilirken, eskiden pek çok insan çaresizlik içinde erkenden hayatını kaybediyordu.

Kaybolmakta olan vücut parçaları

7c0ca14326a9aa11d7c13e61484ff355e6624d8b.jpeg




İnsan vücudu, yaşadığı yaşam koşullarına göre ihtiyaç duymadığı organları da zamanla ortadan kaldırıyor. Örneğin, son dönemlerde pek çok insan yirmilik dişleri olmadan doğmaya başladı. Bunun nedeni, tükettiğimiz ürünlerin eskiye göre daha kolay çiğnenebilir olmasından kaynaklanıyor. Çenemizi daha az yorarak yiyebildiğimiz yiyecekler sayesinde 20’lik dişlere ihtiyacımız kalmadı. Evrim de nesilden nesile geçerken bu detayı ortadan kaldırıyor. Pek çoğumuzun vücudunda artık olmayan bir diğer vücut parçası ise palmaris longus kası. Dirsekten bileğe kadar uzanan bu kas, temelde tırmanmak için kullanılıyordu.


Obezite


7f9e01c4e3817f887bedcb75736b3bc792ab0c93.jpeg




İnsanların yaşam süresi yükselmiş olsa da bu daha sağlıklı olduğumuz anlamına gelmiyor. Evet yaşıyoruz, ancak bunun karşılığında daha sağlıksız bir hayat geçiriyoruz. Dünya Sağlık Örgütü, obezitenin 1975 yılına göre üç kat arttığını duyurdu. 2016 verilerine göre 1,9 milyardan fazla yetişkinin fazla kilolu olduğu belirtilirken 650 milyondan fazlasının obez olduğu açıklanmıştı. Uzmanlar, bu kontrolsüz artışın yeme alışkanlığı, fiziksel aktivite azlığı, eğitim, şehir planlaması, çevre, ulaşım ve pek çok diğer etkene bağlı olduğunu söyledi.
 
Üst Alt