- Konum
- ىαкαяyλ
-
- Üyelik Tarihi
- 27 Kas 2009
-
- Mesajlar
- 24,120
-
- MFC Puanı
- 79
A- ROMAN HAKKINDA BİLGİLER
1- Romanın Adı: Sinekli Bakkal
2- Romanın Yazarı: Halide Edib Adıvar
3- Basıldığı Yer ve Tarih: Özgür Yayınları, Mart 2004
4- Sayfa Sayısı: 458
B- ROMANDAKİ OLAYIN İNCELENMESİ
1- Olayın Özeti:
İmamın kızı Emine ile Tevfik çocukluktan beri birbirlerine aşıktırlar. Emine sonunda Tevfike kaçar ve İmam Emineyi evlatlıktan reddeder. Fakat bir süre sonra araları bozulur. Emine bir gece Tevfiki arkadaşlarına kendi taklidini yaptığını görünce terk eder.. Tevfik bir süre sonra yaptığına pişman olur ve Eminenin kapısında dolanmaya, derdini mahalleli kadınlara anlatmaya başlar. Mahalleli Tevfiki komisere şikayet eder. Şikayet padişaha kadar gider. Tevfik Geliboluya sürülür.
Emine hamiledir. Tevfik ve Eminenin bir kızları olur. Adını Rabia koyarlar. İmam ve Emine Rabianın sesinin çok güzel olduğunu fark eder. İmam, torununu hafız yapmaya karar verir. Rabianın ünü çabuk yayılır. Zaptiye Nazırı Selim Paşanın karısı Sabiha Hanım Rabiayı dinlemek ister ve kandilde Kuran okuması için çağırır.
Selim Paşa, Sabiha Hanımdan kendisi gibi bir erkek evlat ister. Oğlu Hilmi ise çelimsiz, peltek bir oğlandır. Ayrıca Hilmi ileride babasının hiç tasvip etmediği bir şekilde Jön Türklere katılır. Sabiha Hanım başka çocuk doğurmayınca Paşa da gizlice bir buğday tüccarının kızıyla evlenir. Fakat ikinci karısı da Hilmiden daha çelimsiz bir kız doğuruken ölür. Selim Paşa daha bu durumu karısıa anlatamadan Sabiha Hanım her şeyi bildiğini söyler. Selim Paşanın anasız kalan kızını da yanına alıp büyütmeyi teklif eder.
Sabiha Hanım, Rabianın eğitiminin kendi konaklarında devam etmesini ister. İmam da bu teklifi kabul eder. Bir gün Rabia, Selim Paşanın uşağı Şevket Ağayla İmamın evine dönerken, Tevfikin evinde ışık görür. Rabia babasının döndüğünü anlar. Öğleden sonraları konak yerine Tevfikin evine gitmeye başlar. Bu durum fark edilince Emine konağa gider. Selim Paşa, İmam ve Emineye çocuğun seçme hakkı olduğunu söyler. Rabia Tevfikle yaşamayı tercih eder. İmam tüm kazancını Rabiadan elde ettiği için bu durumu kabul etmez. Tevfik, İmama Rabianın tüm gelirini vermeyi teklif eder. İmam bu durumda Rabianın gitmesini kabul eder. Aylar sonra mahalle kadınları Tevfike Eminenin kötü durumda olduğunu, Emine ile Rabiayı barıştırmak gerektiğini anlatırlar. Tevfik, Rabiayı Emineye gönderir. Bunu zaten istemeyen Rabia, Eminenin evinde hiç iyi karşılanmaz. Emine onu istemediğini söyler ve evinden kovar. Bu Rabia ile annesinin son görüşmesi olur.
Selim Paşanın bahçıvanının yeğeni Bilal, Manastırdan İstanbula gelir. Bir gün Sinekli Bakkaldan geçerken Rabiayı görür. Onunla tanışmak ister. Fakat Rabia ona pek iyi davranmaz ama sonra araları düzelir.
Tevfik haftada üç gün mahalle kıraathanesinde Karagöz oynatmaya başlamıştır. Bu arada Rabia büyümüş, güzel, genç bir kız olmuştur. Etrafındakiler de bunun farkındadırlar. Rabia ile Bilal yakınlaşmaya başlar. Bilal hep gelecekte nasıl büyük ve zengin bir insan olacağından bahsetmektedir. En büyük hayali ise Selim Paşa gibi bir zorba olmaktır. Rabia bu durumu öğrenince Bilale küser. Bilal de Rabianın kendisini kıskanması için Selim Paşanın kızı Mihriyle evlenmeye karar verir. Fakat amacına ulaşamayacaktır.
Tevfik hastalanmıştır. Bu sırada Rabia hutbe okumaya gitmediği için İmama para gitmez. Emine yoksulluk içinde ölür.
Tevfik ortaoyunlarındaki Mirasyedi karakterini değiştirmiş, gizliden gizliye onun yerine Dahiliye Nazırı Zati Beyi oynatmaktadır. Zati Bey bu durumu bir şekilde duyar ve Tevfiki konağına çağırıp uyarır. Bu arada Selim Paşa padişahın gözünde gittikçe düşmekte Zati Bey ise gittikçe yükselmektedir. Padişah, Selim Paşaya Hilmi ve arkadaşlarını araştırması vazifesini verir. Hilmi Beyruta gider. Selim Paşa Hilminin peşine adam gönderir. Beyruttan gelen haberler olumsuz değildir. Hilminin hiçbir yabancı evrak almadığı ve hiçbir olaya karışmadığı haberi gelir.
Bir gece Tevfik kadın kılığında Fransız Postanesine gider. Çıkışta yakalanır ve Selim Paşanın karşısına çıkarılır. Şama sürülecektir. Bu arada Hilmi de Şam Vali Muavinliğine atanır.
Peregrininin annesi ölür ve Peregrini ülkesine döner. Bir sene kadar sonra dönünce Rabiaya evlenme teklifi eder. Müslümanlığı kabul eder. Yeni adı Osman olur.
Rabia ile Osman evlenir. Fakat evlilikleri bekledikleri kadar mutlu sürmez. Aksine Vehbi Dedenin söylediği gibi kültürler arası fark ortaya çıkar. Mutsuzluk dışında kavgalar da başlar. Fakat ettikleri kavgalar hiçbir zaman uzun sürmez. Çünkü birbirlerini hala sevmektedirler.
Rabia hamiledir. Doktorlar, bebeğin sezeryanla alınması gerektiğini bunun az da olsa tehlikeli olduğunu söylerler. Osman bebeği aldırmak ister. Rabiayı kaybetmek istemiyordur. Rabia ise bebeğini doğurmak istemektedir. Rabia doğumu sağ salim atlatır.
Bu arada 1908 ihtilali olmuş, padişah devrilmiştir. Tüm sürgünler evlerine geri dönerler. Bunların içinde Tevfik de vardır. Tevfik ve diğer sürgünler bir anda halkın kahramanı olmuşlardır. Torun sahibi olduğunu Tevfik damadından öğrenir. Gözlerinden iki yaş yanaklarına damlar.
2- Karakterler (Asıl ve Yardımcı Karakterler) Karakterlerin Ruhsal ve Fiziksel Özellikleri:
Asıl Karakterler
RABİA: Çocukluğu dedesi İmam ve annesi Eminenin terbiyesinde geçmiştir. Çocukluğunu yaşayamamıştır. Dedesi tarafından sürekli olarak cehennem tasvirleriyle büyütülmüştür. On bir yaşında hıfzını dedesine dinletmiştir. İstanbulun en küçük, fakat üslubuyla ve sesiyle en meşhur hafızı olmuştur. On bir-on iki yaşlarında Vehbi Dededen ders almaya başlar; kısa sürede tef, ud, kanun gibi alaturka sazları süratle ve kabiliyetle öğrenir. Alaturka pek çok şarkıyı da güzel bir şekilde söyleyebilmektedir. Daha sonra Peregriniden de batı müziği dersleri almaya başlar ve bunda da başarılı olur. Hatta doğu ve batı müziğini kendi üslubuyla birleştirir. Babasıyla kalmaya başladıktan sonra ise neşeli ve sanatkar yönü daha baskın bir şekilde ortaya çıkar.
Karar verdi mi peşini bırakmayan; kendisine ihtiyacı olanlara yardımseverdir. Sinekli Bakkala her şeyiyle bağlıdır. Aynı zamanda giydiği her kıyafete şahsiyetinden bir şeyler katan bir özelliği vardır. Uyuşamadığı noktalarda, tartışma esnasında, inatçı ve kesinlikle cevap vermeyen bir yapıya sahip; aynı zamanda kabullenmediği şeyleri asla yapmayacak kadar inatçı ve güçlüdür. Açıklayamadığı ve gücünün yetmediği konularda kadere, alınyazısına son derece bağlıdır. Olumlu özelliklerin çoğunu kendinde toplamış bir kadın tiplemesidir.