Rapunzel
MFC Üyesi
-
- Üyelik Tarihi
- 11 Mar 2015
-
- Mesajlar
- 5,320
-
- MFC Puanı
- -445
Duygu, düşünce ve davranış boyutunda eşsizlik ve bireyselliğimizin kaynağı kişiliğimizdir. Kişilik konusuna çok farklı yaklaşımlar ve geliştirilen farklı kuramlar var. Gelin şimdi psikoloji tarihi boyunca ortaya atılan kişilik kuramlarının en önemlilerini biraz daha yakından inceleyelim ve kendimize ayna tutmaya çalışalım.
Psikologlar kişiliği, bireyi biricik kılan duygu, düşünce ve davranışlar bağlamında ele alırlar. Kişilik bireyseldir ve büyük kısmı itibarıyla bireyin hayatında sürekliliği vardır. Kişiliği neyin oluşturduğuyla ilgili çeşitli yorumlar olsa da, bu alanda kabul edilen ortak bazı temel özellikler şunlardır: Davranışta genel olarak belirgin bir düzen ve tutarlılık... İnsanlar bir durumun farklı hallerinde, benzer ya da aynı davranışı gösterirler. Kişilik, insanın çevresine yönelik tavır ve davranışları üzerinde etkilidir (aynı zamanda belirli biçimlerde davranma nedenidir). Kişilik, psikolojik bir kavram olmakla beraber, biyolojik süreçlerin de kişilik üzerinde önemli etkisi vardır. Davranışlarıın yanı sıra duygular, düşünceler ve kişiler arası ilişkiler de kişiliğin göstergesidir.
Özellik Kuramları
Kişiliğin nasıl geliştiğini anlamaya yönelik, çoğu derinlemesine tartışılmış, çeşitli kuram ve ekoller vardır: Özgür irade ve bireysel tecrübeleri ön plana alan hümanist kuramlar (Maslovvun İhtiyaçlar Hiyerarşisi gibi), erken dönem deneyimlere ve bilinçdışına vurgu yapan psikanalitik kuramlar (Sigmund Freudun çalışmaları gibi), Birey ve çevresiyle olan ilişkileri kişiliğin gelişimine yol açar, diyen davranışçı kuramlar (klasik ve edimsel koşullanma gibi) ve kişilerarası farklılıklara dikkat çektiği için özellikle dikkate değer olan özellik kuramları
Özellik kuramlarına göre kişilik, kişiye özeldir ve kişinin belli bir durumda belli bir tarzda davranmasının nedeni olan özelliklerinden oluşur. Bu özelliklere karakter adı verilir. Özellik kuramları, bireyi oluşturan kişilik özelliklerinin tespit ve ölçümüne odaklanmıştır. Psikoloji tarihi boyunca pek çok Kişilik Kuramı ortaya atılmıştır. En önemlileri şunlardır:
Allport'un Kişilik Kuramı
Harvardlı psikolog Gordon Allport kendi kişilik kuramını geliştirdi. Allport, bir sözlük üzerinden çalıştı ve kişilik özelliği ifade eden kelimeleri araştırdı. 4500ün üzerinde kelimeden oluşan bir listeye ulaşan Allport, bu özellikleri üç kategoriye ayırdı:
1) Kardinal Özellikler
Bireyin tüm kişiliğini kontrol ve ifade eden özelliklerdir. Dolayısıyla kişinin kendisiyle eşanlamlı gibidirler ve çok nadirdirler. Bu özellikler narsisist olma ve Makyavelci olma gibi nitelikleri içerir.
2) Merkezi Özellikler
Dostluk, nezaket, dürüstlük gibi genel özellikleri içerir.
3) İkincil Özellikler
Konuşma yapacak bir kimsenin gergin ve sinirli olması gibi, belli koşul ve durumlarda kendini gösteren özelliklerdir.
Cattell'in 16 Kişilik Faktörü
Gordon Allportun kuramı üzerinde çalışan psikolog Raymond Cattell, Allportun 4200den fazla özellik içeren listesini, benzer olanları birleştirerek ve yaygın olmayanları eleyerek 171 özellikte topladı. Cattell, daha sonra bu özellikleri kullanarak bir anket düzenledi ve bunu çok geniş bir örneklem üzerinde uyguladı. Toplam 16 kişilik özelliğinin, tüm kişiliklerin kaynağı olduğu ve her insanın bu özellikleri farklı oranlarda taşıdığı sonucuna vardı. Cattellin belirlediği 16 kişilik özelliği şunlardı:
1) Soyuta Odaklılık
Çözüme odaklı ve pratik olmaya karşı düşünce yönelimli olmak.
2) Endişe
Güvenli ve rahat olmaya karşı endişeli ve güvensiz olmak.
3) Baskınlık
Etkin olmaya karşı edilgen olmak.
4) Duygusal Denge
Çabuk etkilenen ve duyguca dengesiz olmak yerine duyguca dengeli ve sakin olmak.
5) Canlılık
Coşkulu ve spontane olmaya karşı ciddi ve tedbirli olmak.
6) Değişimlere Açıklık
Esnek ve yeni deneyimlere açık olmak yerine geleneksel ve alışılmışa bağlı olmak.
7) Mükemmeliyetçilik
Organize, özdisiplinli olmak yerine esnek ve çelişkili olmak.
8) Ketumluk
Açıklık ve art niyetsiz olmaya karşı diplomatik olmak.
9) Problem Çözme
Soyut ve daha zekice düşünmek yerine somut ve daha az zeki düşünür olmak.
10) Kurallara Bağlılık
Kurallara bağlı olmaya karşı kuralları sorgulayan olmak.
11) Kendine Güven
Bireysel ve kendine yeter olmaya karşı gruba bağımlı olmak.
12) Duyarlılık
Nesnel ve gerçekçi düşünmeye karşı öznel ve duygusal düşünmek.
13) Sosyal Girişkenlik
Utangaç ve çekingen olmaya karşı rahat ve cesur olmak.
14) Gerginlik
Rahat ve sabırlı olmaya karşı gergin ve sabırsız olmak.
15) İhtiyatlılık
Güvenmek ve şüphe etmemeye karşı şüpheci ve güvensiz olmak.
16) Sıcakkanlılık
Mesafeli ve eleştirel olmak yerine ilgili ve sıcak olmak.
Eysenck'in Üç Boyutlu Modeli
Psikolog Hans Eysenck, 1947de diğer kişilik kuramlarından bağımsız bir kişilik modeli ortaya attı ve modelini 1970lerin sonlarına doğru daha da geliştirdi. Bu model, bütün insanların üç özelliği paylaştığı fikrine dayanıyordu:
1) İçedönüklüğe Karşı Dışadönüklük: Içedönüklük, bireyin ilgisini içsel deneyimlerine yöneltmesi, yalnızlığı ve sessizliği tercih etmesidir. Dışadönük bireylerde ise ilgi çevreye, çevredeki insanlara yöneliktir. Dışadönük insanlar daha sosyal ve sıcakkanlı olurlar.
2) Nevrotizme Karşı Duygusal İstikrar: Eysenck'e göre nevrotik kişiler duygusallaşmaya ve altüst olmaya yatkındırlar. Duygusal bir istikrarlılığa sahip olan insanlar ise duygusal anlamda sabit kalabilirler.
3) Psikotizm: Psikotik bireylerin saldırganlık, antisosyallik, duyarsızlık gibi eğilimleri vardır ve gerçeklikle bağları kopuktur.
Beş Büyük Faktör
Kişilik kuramcıları bugün, Cattelin Kuramında çok fazla sayıda özellik maddesi bulunduğunu, Eysenckin Kuramında ise çok az sayıda özellik maddesi bulunduğunu düşünüyor. Bunların yerine pek çoğu, Beş Büyük Faktör Kuramını kabul ediyorlar.
1) Dışadönüklük: Bireyin sosyallik düzeyi.
2) Uyumluluk: Bireyin sevgi, güven, dostluk gibi olumlu sosyal davranış düzeyi.
3) Sorumluluk: Bireyin organize olabilme, düşüncelilik, dürtü kontrolü düzeyi.
4) Nevrotizm: Bireyin duygusal denge düzeyi.
5) Açıklık: Bireyin hayal kurma, yaratıcılık, çeşitli ilgi alanları ve merak boyutu.
Kişilik konusuna çok farklı yaklaşımlar ve geliştirilen farklı kuramlar olsa da, kesin olan şudur ki, kişilik son derece önemli bir konudur ve bireyin yaşamında büyük ölçüde aynı kalır. Duygu, düşünce ve davranış boyutunda eşsizlik ve bireyselliğimizin kaynağı kişiliğimizdir.
Psikologlar kişiliği, bireyi biricik kılan duygu, düşünce ve davranışlar bağlamında ele alırlar. Kişilik bireyseldir ve büyük kısmı itibarıyla bireyin hayatında sürekliliği vardır. Kişiliği neyin oluşturduğuyla ilgili çeşitli yorumlar olsa da, bu alanda kabul edilen ortak bazı temel özellikler şunlardır: Davranışta genel olarak belirgin bir düzen ve tutarlılık... İnsanlar bir durumun farklı hallerinde, benzer ya da aynı davranışı gösterirler. Kişilik, insanın çevresine yönelik tavır ve davranışları üzerinde etkilidir (aynı zamanda belirli biçimlerde davranma nedenidir). Kişilik, psikolojik bir kavram olmakla beraber, biyolojik süreçlerin de kişilik üzerinde önemli etkisi vardır. Davranışlarıın yanı sıra duygular, düşünceler ve kişiler arası ilişkiler de kişiliğin göstergesidir.
Özellik Kuramları
Kişiliğin nasıl geliştiğini anlamaya yönelik, çoğu derinlemesine tartışılmış, çeşitli kuram ve ekoller vardır: Özgür irade ve bireysel tecrübeleri ön plana alan hümanist kuramlar (Maslovvun İhtiyaçlar Hiyerarşisi gibi), erken dönem deneyimlere ve bilinçdışına vurgu yapan psikanalitik kuramlar (Sigmund Freudun çalışmaları gibi), Birey ve çevresiyle olan ilişkileri kişiliğin gelişimine yol açar, diyen davranışçı kuramlar (klasik ve edimsel koşullanma gibi) ve kişilerarası farklılıklara dikkat çektiği için özellikle dikkate değer olan özellik kuramları
Özellik kuramlarına göre kişilik, kişiye özeldir ve kişinin belli bir durumda belli bir tarzda davranmasının nedeni olan özelliklerinden oluşur. Bu özelliklere karakter adı verilir. Özellik kuramları, bireyi oluşturan kişilik özelliklerinin tespit ve ölçümüne odaklanmıştır. Psikoloji tarihi boyunca pek çok Kişilik Kuramı ortaya atılmıştır. En önemlileri şunlardır:
Allport'un Kişilik Kuramı
Harvardlı psikolog Gordon Allport kendi kişilik kuramını geliştirdi. Allport, bir sözlük üzerinden çalıştı ve kişilik özelliği ifade eden kelimeleri araştırdı. 4500ün üzerinde kelimeden oluşan bir listeye ulaşan Allport, bu özellikleri üç kategoriye ayırdı:
1) Kardinal Özellikler
Bireyin tüm kişiliğini kontrol ve ifade eden özelliklerdir. Dolayısıyla kişinin kendisiyle eşanlamlı gibidirler ve çok nadirdirler. Bu özellikler narsisist olma ve Makyavelci olma gibi nitelikleri içerir.
2) Merkezi Özellikler
Dostluk, nezaket, dürüstlük gibi genel özellikleri içerir.
3) İkincil Özellikler
Konuşma yapacak bir kimsenin gergin ve sinirli olması gibi, belli koşul ve durumlarda kendini gösteren özelliklerdir.
Cattell'in 16 Kişilik Faktörü
Gordon Allportun kuramı üzerinde çalışan psikolog Raymond Cattell, Allportun 4200den fazla özellik içeren listesini, benzer olanları birleştirerek ve yaygın olmayanları eleyerek 171 özellikte topladı. Cattell, daha sonra bu özellikleri kullanarak bir anket düzenledi ve bunu çok geniş bir örneklem üzerinde uyguladı. Toplam 16 kişilik özelliğinin, tüm kişiliklerin kaynağı olduğu ve her insanın bu özellikleri farklı oranlarda taşıdığı sonucuna vardı. Cattellin belirlediği 16 kişilik özelliği şunlardı:
1) Soyuta Odaklılık
Çözüme odaklı ve pratik olmaya karşı düşünce yönelimli olmak.
2) Endişe
Güvenli ve rahat olmaya karşı endişeli ve güvensiz olmak.
3) Baskınlık
Etkin olmaya karşı edilgen olmak.
4) Duygusal Denge
Çabuk etkilenen ve duyguca dengesiz olmak yerine duyguca dengeli ve sakin olmak.
5) Canlılık
Coşkulu ve spontane olmaya karşı ciddi ve tedbirli olmak.
6) Değişimlere Açıklık
Esnek ve yeni deneyimlere açık olmak yerine geleneksel ve alışılmışa bağlı olmak.
7) Mükemmeliyetçilik
Organize, özdisiplinli olmak yerine esnek ve çelişkili olmak.
8) Ketumluk
Açıklık ve art niyetsiz olmaya karşı diplomatik olmak.
9) Problem Çözme
Soyut ve daha zekice düşünmek yerine somut ve daha az zeki düşünür olmak.
10) Kurallara Bağlılık
Kurallara bağlı olmaya karşı kuralları sorgulayan olmak.
11) Kendine Güven
Bireysel ve kendine yeter olmaya karşı gruba bağımlı olmak.
12) Duyarlılık
Nesnel ve gerçekçi düşünmeye karşı öznel ve duygusal düşünmek.
13) Sosyal Girişkenlik
Utangaç ve çekingen olmaya karşı rahat ve cesur olmak.
14) Gerginlik
Rahat ve sabırlı olmaya karşı gergin ve sabırsız olmak.
15) İhtiyatlılık
Güvenmek ve şüphe etmemeye karşı şüpheci ve güvensiz olmak.
16) Sıcakkanlılık
Mesafeli ve eleştirel olmak yerine ilgili ve sıcak olmak.
Eysenck'in Üç Boyutlu Modeli
Psikolog Hans Eysenck, 1947de diğer kişilik kuramlarından bağımsız bir kişilik modeli ortaya attı ve modelini 1970lerin sonlarına doğru daha da geliştirdi. Bu model, bütün insanların üç özelliği paylaştığı fikrine dayanıyordu:
1) İçedönüklüğe Karşı Dışadönüklük: Içedönüklük, bireyin ilgisini içsel deneyimlerine yöneltmesi, yalnızlığı ve sessizliği tercih etmesidir. Dışadönük bireylerde ise ilgi çevreye, çevredeki insanlara yöneliktir. Dışadönük insanlar daha sosyal ve sıcakkanlı olurlar.
2) Nevrotizme Karşı Duygusal İstikrar: Eysenck'e göre nevrotik kişiler duygusallaşmaya ve altüst olmaya yatkındırlar. Duygusal bir istikrarlılığa sahip olan insanlar ise duygusal anlamda sabit kalabilirler.
3) Psikotizm: Psikotik bireylerin saldırganlık, antisosyallik, duyarsızlık gibi eğilimleri vardır ve gerçeklikle bağları kopuktur.
Beş Büyük Faktör
Kişilik kuramcıları bugün, Cattelin Kuramında çok fazla sayıda özellik maddesi bulunduğunu, Eysenckin Kuramında ise çok az sayıda özellik maddesi bulunduğunu düşünüyor. Bunların yerine pek çoğu, Beş Büyük Faktör Kuramını kabul ediyorlar.
1) Dışadönüklük: Bireyin sosyallik düzeyi.
2) Uyumluluk: Bireyin sevgi, güven, dostluk gibi olumlu sosyal davranış düzeyi.
3) Sorumluluk: Bireyin organize olabilme, düşüncelilik, dürtü kontrolü düzeyi.
4) Nevrotizm: Bireyin duygusal denge düzeyi.
5) Açıklık: Bireyin hayal kurma, yaratıcılık, çeşitli ilgi alanları ve merak boyutu.
Kişilik konusuna çok farklı yaklaşımlar ve geliştirilen farklı kuramlar olsa da, kesin olan şudur ki, kişilik son derece önemli bir konudur ve bireyin yaşamında büyük ölçüde aynı kalır. Duygu, düşünce ve davranış boyutunda eşsizlik ve bireyselliğimizin kaynağı kişiliğimizdir.