- Konum
- Karı$ık..
-
- Üyelik Tarihi
- 7 Mar 2013
-
- Mesajlar
- 2,021
-
- MFC Puanı
- 297
Bundan yüz yıl önce, New Yorklu kahve tüccarı Thomas Sullivan çay ticaretine girişmiş. Ama işler pek iyi olmadığından biraz tasarruf yapayım diye düşünmüş ve çayını tanıtmak için muhtemel alıcılara yolladığı eşantiyonlardan kısmaya karar vermiş. Çayı, eski usul bol bulamaç, torbalara doldurup yollamak yerine küçük miktarlarda, minik ipek poşetlere koyarak yollamaya ba
şlamış. Ama alıcılar Sullivanın eli sıkılığını yanlış anlamış. Poşetleri kesip içindeki çayı demliğe koymaları gerekirken, poşeti olduğu gibi demliğe atıvermişler.
Sullivanın icadı ABDde kısa zamanda tutulmuş. Çay tiryakileri kitleler halinde poşet çaya dönmüş. Ve ipek poşet de 1930da yerini kağıda bırakmış.
Fakat, poşet çayın, ABDden İngiltereye gelişi tam 50 yıl gecikmeli. Çünkü İngiliz çay tiryakileri bu ABD icadına uzun süre kuşkuyla yaklaşmışlar. Yine de bugün İngilterede poşet çaysız bir yaşam düşünmek çok zor. Ülkede bir günde içilen 130 milyon fincan çayın yüzde 96sı poşet çünkü.
şlamış. Ama alıcılar Sullivanın eli sıkılığını yanlış anlamış. Poşetleri kesip içindeki çayı demliğe koymaları gerekirken, poşeti olduğu gibi demliğe atıvermişler.
Sullivanın icadı ABDde kısa zamanda tutulmuş. Çay tiryakileri kitleler halinde poşet çaya dönmüş. Ve ipek poşet de 1930da yerini kağıda bırakmış.
Fakat, poşet çayın, ABDden İngiltereye gelişi tam 50 yıl gecikmeli. Çünkü İngiliz çay tiryakileri bu ABD icadına uzun süre kuşkuyla yaklaşmışlar. Yine de bugün İngilterede poşet çaysız bir yaşam düşünmek çok zor. Ülkede bir günde içilen 130 milyon fincan çayın yüzde 96sı poşet çünkü.