Neler yeni
MEGAForum - Teknoloji Forumu

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı yada giriş yapmalısınız. Forum üye olmak tamamen ücretsizdir.

  • Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Osmanlıdan Ramazan gelenekleri

AdoniS

MFC Üyesi
  • Üyelik Tarihi
    12 Tem 2014
  • Mesajlar
    639
  • MFC Puanı
    11


Diş kirası

Osmanlı döneminde zengin köşk veya konaklarda iftar daveti verilirdi.

Bunun yanında fakir halk içinde de sofralar hazırlanır, çat kapı gelen Allah misafiri içeriye alınırdı. İftarın verildiği köşk ve konak evler, ziyafet evi halini alırdı.

Misafirler iftarını edip teravihe gitmek üzereyken, hane sahibi tarafından kadife keseler içerisinde gümüş tabaklar, kehribar tesbihler, oltu taşlı ağızlıklar, gümüş yüzükler diş kirası olarak hediye edilirdi.

Fakir fukaraya ise, hane sahibinin zenginliği ve cömertliğine bağlı olarak, gümüş akçe veya altın paralar bir kadife kese içerisinde ikram edilirdi. Hepimizin bu Ramazan, bu güzel geleneği sürdürerek yeniden yaşatmamız dileğiyle…

Münâcâtlar

Münâcâtlar dînî musikimizin formlarından olup besteli de okunmaktadır.

Ramazan aylarında teravih namazından sonra müezzinler tarafından minarede, çoğunlukla Arapça yazılmış, Allah’tan niyaz ifade eden manzum münâcâtlar okunur, duâ kapılarından toplu duâlarla istifade edilmeye çalışılırdı.

Baklava Alayı

En maharetli baklava ustalarının Saray’da bulunduğuna kuşku yok.

Saray’da baklavanın önemi devlet törelerine girmiş olmasındandı. 17. yüzyılın sonlarında veya 18. yüzyılın başlarında “Baklava Alayı Geleneği” ortaya çıkmıştır.

Ramazan ayının ortasında, padişahın askere iltifatı olarak, Saray’dan Yeniçeri Ocağı’na baklava giderdi.

Her on askere bir sini baklava hazırlanır ve Saray mutfağı önünde dizilirdi. Silahtar Ağa, bir numaralı yeniçeri olan padişah adına ilk siniyi teslim aldıktan sonra, diğer sinilerin her birini ikişer asker nizamî olarak yüklenirdi.

Her bölüğün âmirleri önde, baklava sinilerini taşıyanlar arkada, açılan kapılardan dışarı çıkarak kışlalara doğru yürüyüşe geçerlerdi.

Baklavayı Osmanlı saltanatının bir sembolü haline getiren bu gelenek, Yeniçeri Ocağı ile birlikte tarihe karıştı. En son baklava alayı, Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılmasından iki ay önce yapılmıştı.


ForumHatti YÖNETİMİ !
 
Üst Alt