- Konum
- ىαкαяyλ
-
- Üyelik Tarihi
- 27 Kas 2009
-
- Mesajlar
- 24,120
-
- MFC Puanı
- 79
Ölü Falına
"Fincan Falı" , "Ruh çağırma" , "Nekromansi" de denir.
Antik Çağlardan beri ölülerin ruhlarını çağırıp, onlar aracılığıyla geleceği öğrenmeye çalışmak oldukça yoğun bir yöntemdir. Heredot'un da sözünü ettiği bu yöntem, XV. yüzyılda İspanya'nın bazı kentleri (Sevilya, Toledo, Salamanke) dışındaki mağaralarda öğretilmiştir!..
Bu iş için önce, boyutları eşit 29 tane kağıt kesilir. Her birine Alfabe'deki harflerin biri yazılır sonra bu kağıtlar üzerinde yeşil örtü olan mesela daire şeklinde yerleştirilir. Tam orta da normal boyutlarda bir fincan yüzüstü konur.
Soru sormak isteyenler masanın çevresindeki sandalyelere otururlar. Sağ ellerinin işaret parmaklarını fincanın üstüne bastırmak şartıyla koyarlar. Ancak, solak olanların sol el işaret parmaklarını koymaları gerekir. Bu işlemler yapılacağı sırada tam bir sessizlik olmalı, sigara ve benzerleri içilmemelidir, hatta ışıklarda mümkün olduğu kadar az olmalıdır. Masada bulunanlardan sadece birinin tek bir soru sorma hakkı vardır. Soruyu soracak olan isterse bunu diğerlerine açıklamaz. Herkes fincanın üzerine doğru düşüncelerini yoğunlaştırır. Bir süre sonra fincan harflere doğru gider. Gittiği her harf yazılır. Sonuçta bir kelime veya cümle meydana gelir.
Arzu edilirse harfler yazılmaz, sadece fincanın bir tarafına "Evet" , diğer tarafına "Hayır" yazılır soru ona göre sorulur cevabı alınır. Fincanın hareketi masanın etrafında oturanların inancına ve ve sezme güçlerine bağlıdır.
Fincanla ruh çağırıldığı zaman cinler gelir, ölüler değil!
Gelen cinler ya yalan söyleyerek orada bulunanlarla alay ederler, ya da kendi istediklerini söylerler. Çünkü cinlerden kafir olanlar, ellerine geçirdikleri bu fırsatı kaçırmak istemezler!
"Fincan Falı" , "Ruh çağırma" , "Nekromansi" de denir.
Antik Çağlardan beri ölülerin ruhlarını çağırıp, onlar aracılığıyla geleceği öğrenmeye çalışmak oldukça yoğun bir yöntemdir. Heredot'un da sözünü ettiği bu yöntem, XV. yüzyılda İspanya'nın bazı kentleri (Sevilya, Toledo, Salamanke) dışındaki mağaralarda öğretilmiştir!..
Bu iş için önce, boyutları eşit 29 tane kağıt kesilir. Her birine Alfabe'deki harflerin biri yazılır sonra bu kağıtlar üzerinde yeşil örtü olan mesela daire şeklinde yerleştirilir. Tam orta da normal boyutlarda bir fincan yüzüstü konur.
Soru sormak isteyenler masanın çevresindeki sandalyelere otururlar. Sağ ellerinin işaret parmaklarını fincanın üstüne bastırmak şartıyla koyarlar. Ancak, solak olanların sol el işaret parmaklarını koymaları gerekir. Bu işlemler yapılacağı sırada tam bir sessizlik olmalı, sigara ve benzerleri içilmemelidir, hatta ışıklarda mümkün olduğu kadar az olmalıdır. Masada bulunanlardan sadece birinin tek bir soru sorma hakkı vardır. Soruyu soracak olan isterse bunu diğerlerine açıklamaz. Herkes fincanın üzerine doğru düşüncelerini yoğunlaştırır. Bir süre sonra fincan harflere doğru gider. Gittiği her harf yazılır. Sonuçta bir kelime veya cümle meydana gelir.
Arzu edilirse harfler yazılmaz, sadece fincanın bir tarafına "Evet" , diğer tarafına "Hayır" yazılır soru ona göre sorulur cevabı alınır. Fincanın hareketi masanın etrafında oturanların inancına ve ve sezme güçlerine bağlıdır.
Fincanla ruh çağırıldığı zaman cinler gelir, ölüler değil!
Gelen cinler ya yalan söyleyerek orada bulunanlarla alay ederler, ya da kendi istediklerini söylerler. Çünkü cinlerden kafir olanlar, ellerine geçirdikleri bu fırsatı kaçırmak istemezler!