-
- Üyelik Tarihi
- 31 Ocak 2013
-
- Mesajlar
- 1,978
-
- MFC Puanı
- 53
Nüfûsu: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu 299.251 olup, 144.144ü ilçe merkezlerinde, 155.107si köylerde yaşamaktadır. Yüzölçümü 11.903 km2 olup, nüfus yoğunluğu 25tir.
Örf ve âdetleri: Selçuklu hükümdârı Alparslanın kumandanlarından Mengücek Bey Bizanslıları yenerek Erzincan, Kemah ve civar bölgeyi fethedince, Bayat, Kayı, Alkaevli ve Karnevli gibi Tükmen aşîretleri bu bölgeye yerleşmiş ve az miktarda bulunan Hıristiyan halk İstanbul ve civârına göç etmişlerdir. 1071 Malazgirt Zaferinden sonra Türkleşen bu bölgede Türk-İslâm kültürü hâkimdir. Yakın zamâna kadar evler kerpiçten yapılmış, şiddetli soğuktan korunmak için tezek yakılmıştır. Mahallî kıyâfette kadınlar üst üste iki astarlı entari, üç etek, şalvar, keten gömlek, bele takılan şal ve kemer, başa peştemal ve yazma sarılması giyerler. Bâzı yerlerde ise ihram ve çarşaf giyilir. Erkekler ise bol paçalı pantolon, kenarları işli yakasız avcı yeleği, bele sarılan yün kuşak ile ayağa giyilen sivri uçlu yemeni kullanırlar.
Mahallî yemekleri: Dut pekmezi yanısıra eşgili (ekşili), kelecoş, lapa, kırdo ve gah yahnisi meşhûrdur. Evlerde reçel, pekmez ve pestil yapılır.
Mahallî sanatlar: Erzincana âit pekçok türkü ve zengin halk oyunları mevcuttur. Tamzara, Hoşbilezik, Tümerağa, Kasap ve Sıklama meşhur olanlarıdır. Halk edebiyâtı, bilmece, atasözü ve mânileri çok zengindir. Birçok halk şâiri yetişmiştir. El sanatları yaygındır. Eğinde dokunan çizgili kumaşlar manusa, kilim ve cicimler meşhurdur. Asırlar boyunca bakır dövme, şimdi de bakır işlemeciliği önemli el sanatlarındandır. Bakırcılık Erzincanda çok yaygın ve köklü bir geçmişe sâhiptir. Bakırcı atölyelerinde yapılan bakır eşyâlar, Türk motif, zevk, sanat ve inceliğini sergiler. Kuşaklar boyu süren bakırcılık çok ilerlemiştir. Tepsi, vazo, saksı, güğüm ve bardak gibi eşyâlar dış ülkelere ihraç edilir. Erzincanın bakırı, kara üzümü, Eğin halısı meşhurdur.
Eğitim: Erzincan Mengücükler devrinde kültür merkezi olmuştur. Osmanlı devrinde eğitim çok ileri seviyede olup, 1914den önce 120 muhtelif okul ve 55 medrese ile 1906da Harbiye (Harp Okulu) bulunuyordu. Savaş ve zelzeleler sebebiyle eğitim ve sanâyi geriledi. Son senelerde eğitim yeniden gelişmeye başlamıştır. Okur-yazar nisbeti % 80e yükselmiştir. Okulsuz köy kalmamıştır. İl genelinde 518 ilkokul, 37 ortaokul, 14 lise, 7 Meslekî ve Teknik lisede öğretim yapılmaktadır. Erzincanda Erzurum Atatürk Üniversitesine bağlı 2 yüksek okul (Eğitim Yüksek Okulu ve Meslek Yüksek Okulu), 1 fakülte (Hukuk Fakültesi) vardır.
Örf ve âdetleri: Selçuklu hükümdârı Alparslanın kumandanlarından Mengücek Bey Bizanslıları yenerek Erzincan, Kemah ve civar bölgeyi fethedince, Bayat, Kayı, Alkaevli ve Karnevli gibi Tükmen aşîretleri bu bölgeye yerleşmiş ve az miktarda bulunan Hıristiyan halk İstanbul ve civârına göç etmişlerdir. 1071 Malazgirt Zaferinden sonra Türkleşen bu bölgede Türk-İslâm kültürü hâkimdir. Yakın zamâna kadar evler kerpiçten yapılmış, şiddetli soğuktan korunmak için tezek yakılmıştır. Mahallî kıyâfette kadınlar üst üste iki astarlı entari, üç etek, şalvar, keten gömlek, bele takılan şal ve kemer, başa peştemal ve yazma sarılması giyerler. Bâzı yerlerde ise ihram ve çarşaf giyilir. Erkekler ise bol paçalı pantolon, kenarları işli yakasız avcı yeleği, bele sarılan yün kuşak ile ayağa giyilen sivri uçlu yemeni kullanırlar.
Mahallî yemekleri: Dut pekmezi yanısıra eşgili (ekşili), kelecoş, lapa, kırdo ve gah yahnisi meşhûrdur. Evlerde reçel, pekmez ve pestil yapılır.
Mahallî sanatlar: Erzincana âit pekçok türkü ve zengin halk oyunları mevcuttur. Tamzara, Hoşbilezik, Tümerağa, Kasap ve Sıklama meşhur olanlarıdır. Halk edebiyâtı, bilmece, atasözü ve mânileri çok zengindir. Birçok halk şâiri yetişmiştir. El sanatları yaygındır. Eğinde dokunan çizgili kumaşlar manusa, kilim ve cicimler meşhurdur. Asırlar boyunca bakır dövme, şimdi de bakır işlemeciliği önemli el sanatlarındandır. Bakırcılık Erzincanda çok yaygın ve köklü bir geçmişe sâhiptir. Bakırcı atölyelerinde yapılan bakır eşyâlar, Türk motif, zevk, sanat ve inceliğini sergiler. Kuşaklar boyu süren bakırcılık çok ilerlemiştir. Tepsi, vazo, saksı, güğüm ve bardak gibi eşyâlar dış ülkelere ihraç edilir. Erzincanın bakırı, kara üzümü, Eğin halısı meşhurdur.
Eğitim: Erzincan Mengücükler devrinde kültür merkezi olmuştur. Osmanlı devrinde eğitim çok ileri seviyede olup, 1914den önce 120 muhtelif okul ve 55 medrese ile 1906da Harbiye (Harp Okulu) bulunuyordu. Savaş ve zelzeleler sebebiyle eğitim ve sanâyi geriledi. Son senelerde eğitim yeniden gelişmeye başlamıştır. Okur-yazar nisbeti % 80e yükselmiştir. Okulsuz köy kalmamıştır. İl genelinde 518 ilkokul, 37 ortaokul, 14 lise, 7 Meslekî ve Teknik lisede öğretim yapılmaktadır. Erzincanda Erzurum Atatürk Üniversitesine bağlı 2 yüksek okul (Eğitim Yüksek Okulu ve Meslek Yüksek Okulu), 1 fakülte (Hukuk Fakültesi) vardır.