- Konum
- ىαкαяyλ
-
- Üyelik Tarihi
- 27 Kas 2009
-
- Mesajlar
- 24,120
-
- MFC Puanı
- 79
Nerden?
Çok sorulan bu sorunun cevabını tam olarak kim verebiliyordur ki? Aslında nerden diye soran kişi de acaba ne tür bir karşılık duymak istiyordur bilinmez.
Son zamanlarda internet üzerinde sohbet odalarına, oyun odalarına sık takılmaya başladım. Oyun için veya sohbet için, önce kendine bir oda açmakla işe başlıyorsunuz. Daha sonra açtığınız odaya sohbet edecek veya oynayacak birilerinin gelmesine kalıyor iş.
İlk günlerde bayağı acemi idim. Biraz paniklemiştim. Odaya gelen ilk etapta NERDEN diye soruyordu. Ne diyeceğimi bilemedim. Yalan söylesem fark edilir mi korkusu, doğru söylesem acaba tanıdık çıkar mı korkusu yaşadım. Sanki yaptığım iş büyük bir suçmuş gibi. Derken bu işe de alıştım. Onlar sormadan ben soruyordum duruma göre de cevap veriyordum.
İlerleyen günlerde bu soru beni boğmaya, sıkmaya başladı. Nerden olmanın ne önemi vardı ki? Önemli olan yaşam içinde bir kayboluşluğun, tükenmişliğin getirisi ile karşı karşıya gelinmişlik değil miydi? Öyle bir kayboluşluk ki bu ne okuryazar olmaya, ne cahilliğe, ne mevki sahibi olmaya bakıyor. Her şey net başında kendine sohbet edecek bir arkadaş bulmaya, önce seviyeli yapılan birkaç konuşmaya, daha sonra asılmalara kabul görürse kameralı görüşmelere hatta sanal alemde birlikteliklere kadar varıyor. Bu kayboluşluk değil de nedir?
Maalesef nerden olmanın hiçbir önemi yok ki. Dünyanın herhangi bir yerinden olabilirim. Yeter ki kaybolmamış olayım. Kim olduğumu, ne olduğumu, ne yapacağımı, neler yapabileceğimi unutmamış olayım.
Devrimiz teknoloji devri. Zekâ seviyemiz ve öğrenme kabiliyetimiz asrın en üst seviyelerinde ama neye yarar ki bu teknoloji içinde kaybolmuşken. İyisini ve kötüsünü ayırt edemez iken.
MEMLEKET NERE demenin ne önemi var ki?
Çok sorulan bu sorunun cevabını tam olarak kim verebiliyordur ki? Aslında nerden diye soran kişi de acaba ne tür bir karşılık duymak istiyordur bilinmez.
Son zamanlarda internet üzerinde sohbet odalarına, oyun odalarına sık takılmaya başladım. Oyun için veya sohbet için, önce kendine bir oda açmakla işe başlıyorsunuz. Daha sonra açtığınız odaya sohbet edecek veya oynayacak birilerinin gelmesine kalıyor iş.
İlk günlerde bayağı acemi idim. Biraz paniklemiştim. Odaya gelen ilk etapta NERDEN diye soruyordu. Ne diyeceğimi bilemedim. Yalan söylesem fark edilir mi korkusu, doğru söylesem acaba tanıdık çıkar mı korkusu yaşadım. Sanki yaptığım iş büyük bir suçmuş gibi. Derken bu işe de alıştım. Onlar sormadan ben soruyordum duruma göre de cevap veriyordum.
İlerleyen günlerde bu soru beni boğmaya, sıkmaya başladı. Nerden olmanın ne önemi vardı ki? Önemli olan yaşam içinde bir kayboluşluğun, tükenmişliğin getirisi ile karşı karşıya gelinmişlik değil miydi? Öyle bir kayboluşluk ki bu ne okuryazar olmaya, ne cahilliğe, ne mevki sahibi olmaya bakıyor. Her şey net başında kendine sohbet edecek bir arkadaş bulmaya, önce seviyeli yapılan birkaç konuşmaya, daha sonra asılmalara kabul görürse kameralı görüşmelere hatta sanal alemde birlikteliklere kadar varıyor. Bu kayboluşluk değil de nedir?
Maalesef nerden olmanın hiçbir önemi yok ki. Dünyanın herhangi bir yerinden olabilirim. Yeter ki kaybolmamış olayım. Kim olduğumu, ne olduğumu, ne yapacağımı, neler yapabileceğimi unutmamış olayım.
Devrimiz teknoloji devri. Zekâ seviyemiz ve öğrenme kabiliyetimiz asrın en üst seviyelerinde ama neye yarar ki bu teknoloji içinde kaybolmuşken. İyisini ve kötüsünü ayırt edemez iken.
MEMLEKET NERE demenin ne önemi var ki?