• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Müze nedir? Müzecilik Nedir? Müze Çeşitleri ve Müze Eğitimi

mum

Özel Üye
Üyelik Tarihi
3 Nis 2008
Konular
2,214
Mesajlar
2,424
MFC Puanı
1,030
"Müze" kelimesi eski Yunanca'dan alınmış bir kelime olup bilimler tapınağı anlamına gelmektedir. Bu anlamda ilk müze Hellenistlik devri kültür merkezlerinden M.Ö. 300 yılında İskenderiye'de I.Ptolemaios zamanında meydana getirilmiştir. Bu devirde sanata, bilime önem veren okullar bir araya gelerek müzeleri meydana getiriyordu. Dolayısıyla bu yerlerde bugün olduğu gibi eski çağlara ait sanat eserleri bulunmazdı. Bu gün bildiğimiz müzelerse insanların fikren gelişmeleri sanat eserlerine karşı ilgilerin uyanması sonunda meydana gelmiştir. Bilhassa orta çağın skolastik zihniyetlerinden kurtulan insanlar, daha hızlı ulaşım imkanı veren taşıtlar sayesinde daha sık seyahat ederek eski dünyanın kültür varlıklarıyla yakından temas etme imkanı bulmuşlardır.

İlk medeni müze 1683 yılında İngiltere'de Oxford Üniversitesinde kurulmuştur. Elias Asyhmole'nin koleksiyonlarından faydalanarak kurulan bu müzeye " Ashmolel Müzesi " adı verilmiştir. Bir üniversite bünyesinde kurulan müzeler XVII.yüzyılda bütün vatandaşların faydalanabileceği birer müessese haline getirilmiştir.

Önceden sanat eserlerinin toplanıp muhafaza edildiği bir yer olan müzeler bu gün genel öğretimin, her yaştaki insanların düzenli olarak bilgi aldıkları bir program dahilinde bilgi aldıkları birer kültür müessesidir. Bu amaca hizmet etmek için müzeler her zaman koleksiyonlarını artırmakta ve bunları halkın en iyi bir şekilde istifadesine sunmaktadır. Bu bakımdan müzeler tek bir ifade ile birer kültür müesseseleridir.

Müze; "Toplumun bilimsel ve kültürel geçmişini yansıtan ve geleceğini biçimleyecek öğeleri araştıran, toplayan koruyan , sergileyen , belgeleyen, yaşatan ve yönlendiren yaygın bir eğitim kurumudur" (Atagök, 1990 ).
Müzelerin amaç ve görevleri ülkemizde T.C. Kültür Bakanlığı Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nce hazırlanan, Müzeler İç Hizmetler Yönetmeliğinde şu şekilde belirlenmiştir:
"Madde 5- Her müzede, kendi alanı ile ilgili ilmi, eğitim, teknik ve yönetim hizmetlerini başarı ile uygulamak , yürütmek ve yurt kalkınmasına yardımcı olmak amacıyla;
a) Mevcut eserlerle, mümkün olduğu ölçüde kronolojik bir sistem içinde ilmi teşhir yapılır.

b) Depolardaki eserler sağlıklı bir şekilde korunur, depolar ilmi çalışmalara imkan verecek şekilde düzenlenir.

c) Kadrosunda bulunan uzman elemanları ile taşınır ve taşınmaz kültür varlıkları üzerinde ilmi araştırmalar yapılır, tanıtılması sağlanır.

d) Müzede ve müze dışında eğitsel eğitici kurslar, konferanslar, geziler düzenlenir. Çevrenin kültür hayatının geliştirilmesine , kültürel ve turistik değerlerimizin halka tanıtılmasına , eski eser kaçakçılığı, tahrip ve gizli kazılarla yurdun milli değerlerini yok edici faaliyetlerin önlenmesine çalışır.

e) 2863 sayılı Kanun kapsamına giren korunması gerekli taşınır kültür varlıklarının müzelere kazandırılması için gerekli tedbirler alınır.

f) 2863 sayılı Kanun kapsamına giren taşınır ve taşınmaz kültür varlıklarının korunması ve değerlendirilmesi sağlanır.

MÜZECİLİK NEDİR?

Müzecilik ilk olarak müzelerin batıda , soyluların kişisel zevk için çeşitli sanat eserlerini ya da kumandanların ganimetlerini bir araya toplamaları sonucunda ortaya çıkmıştır.
Müzeciliğin ilk ortaya çıktığı tarihlerde biriktirme toplama dışında hiçbir amaca hizmet etmediği görülmektedir. İnsanların kendi evlerinde, tapınaklarda , kiliselerde toplanan eserlerin zamanla halka sunulmaya bşlanması ile müzeciliğin amaçlarında çok boyutluluğun ilk adımları atılmıştır.

" Doğa bilimlerinden güzel sanatlara kadar çok geniş bir alana yayılan koleksiyonculuk çabaları, bugün artık tasnif etme , kataloglama , yerleştirme, tanıtma ve eğitici işlevlere açık tutma gibi, yalnız müzeciliği ilgilendiren uzmanlık düzeyindeki bilgilere dönüşmüştür. Bu bilgiler, genellikle geçen yüzyılda hızlanan endüstri devriminin ortaya çıkardığı yeni uzmanlık alanlarıyla da yakından ilgilidir. Böylece müzecilik birtakım eşsiz parçaları toplamaktan ibaret olan geleneksel dar ölçülerin dışına taşmış , yeni ve çağdaş bir müzecilik kavramı, bu yüzyılın başlarından itibaren ortaya çıkmıştır"( Özsezgin,1985 ).
 
Üst