Sual: Bazı Mushaflarda, âyetlerin okunuşu sayfa kenarına Latin harfleriyle yazılıyor. Böyle yazmak ve okumak, namaz sûrelerini buradan öğrenmek uygun olur mu?
CEVAP
İbni Hacer-i Mekkî hazretleri buyuruyor ki: Kuran-ı kerimi, Arapçadan başka harfle yazmak, Kur'an yerine bunu okumak, sözbirliğiyle haramdır. (Böyle yazılırsa öğrenmeyi kolaylaştırır) demek yanlıştır. Kolay olsa da, caiz değildir. (Fetâvâ-i fıkhiyye)
Doğru okunmadığında, Kuran-ı kerimin mânâsı değişerek, yanlış mânâların çıktığı hâller çoktur. Mesela, Hallâk kelimesi, Hı ile okunduğunda yaratıcı, Ha ile okunduğunda, berber mânâsına gelmektedir.
Arapçadaki harflerin karşılığı Latin harflerinde yoktur. Arapçada üç tane S, üç tane Z harfi vardır. Biri kalın Zı, ikincisi ince okunan Ze, üçüncüsü Zaldır. Bunların üçü ayrı ayrı söylenir. Rükû tesbihinde Zı ile azîm denir ki, (Rabbim büyüktür) demektir. Eğer ince Ze ile azîm denilirse, hâşâ, (Rabbim benim düşmanımdır) demek olur.
Bunun için, her Müslümanın namaz kılacak kadar, sûreleri, duaları, düzgün okumasını bilen birinden öğrenmesi gerekir. Latin harfleriyle yazılmış hâlinden öğrenmiş olsa bile, mutlaka bilen birine kontrol ettirip, yanlışların düzeltilmesi gerekir. Bunları Latin harfleriyle düzgün olarak ezberlemek mümkün değildir. Kuran-ı kerimi de aslından okumalıdır. Aslından okunmazsa, sevab kazanalım derken, günaha girilebilir. Okumayı öğrenmek, hiç zor değildir. Sitemizdeki Sesli elifba da öğrenmeye yardımcı olur.
CEVAP
İbni Hacer-i Mekkî hazretleri buyuruyor ki: Kuran-ı kerimi, Arapçadan başka harfle yazmak, Kur'an yerine bunu okumak, sözbirliğiyle haramdır. (Böyle yazılırsa öğrenmeyi kolaylaştırır) demek yanlıştır. Kolay olsa da, caiz değildir. (Fetâvâ-i fıkhiyye)
Doğru okunmadığında, Kuran-ı kerimin mânâsı değişerek, yanlış mânâların çıktığı hâller çoktur. Mesela, Hallâk kelimesi, Hı ile okunduğunda yaratıcı, Ha ile okunduğunda, berber mânâsına gelmektedir.
Arapçadaki harflerin karşılığı Latin harflerinde yoktur. Arapçada üç tane S, üç tane Z harfi vardır. Biri kalın Zı, ikincisi ince okunan Ze, üçüncüsü Zaldır. Bunların üçü ayrı ayrı söylenir. Rükû tesbihinde Zı ile azîm denir ki, (Rabbim büyüktür) demektir. Eğer ince Ze ile azîm denilirse, hâşâ, (Rabbim benim düşmanımdır) demek olur.
Bunun için, her Müslümanın namaz kılacak kadar, sûreleri, duaları, düzgün okumasını bilen birinden öğrenmesi gerekir. Latin harfleriyle yazılmış hâlinden öğrenmiş olsa bile, mutlaka bilen birine kontrol ettirip, yanlışların düzeltilmesi gerekir. Bunları Latin harfleriyle düzgün olarak ezberlemek mümkün değildir. Kuran-ı kerimi de aslından okumalıdır. Aslından okunmazsa, sevab kazanalım derken, günaha girilebilir. Okumayı öğrenmek, hiç zor değildir. Sitemizdeki Sesli elifba da öğrenmeye yardımcı olur.