Neler yeni
MEGAForum - Teknoloji Forumu

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı yada giriş yapmalısınız. Forum üye olmak tamamen ücretsizdir.

  • Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Mülakatta sorulan klasik soru: İş dışı zamanınızı nasıl değerlendirirsiniz

EsiLa

MFC Üyesi
Konum
Dünya
  • Üyelik Tarihi
    30 Eyl 2015
  • Mesajlar
    3,135
  • MFC Puanı
    510
Zaman bugün kıymeti çok az anlaşılmış bir kavram. Özellikle Türkiye’de birçok kişininhala saat bile taşımaması beni hayrete düşürür. Zaman bugün rekabette ve insan hayatında en büyük değerdir.
Zamanımızı niye yönetmek ve planlamak istemeyiz? Neden insanlar,hafta sonlarında zaman kavramından uzak yaşamayı tercih ederler?
10 senedir iş hayatında olan gözlemlerimi sizlerle paylaşmak isterim. Hayatımın büyük kısmını satış ve pazarlama konularında çalışarak geçirdim. Bir kişinin zamanını nasıl geçirdiği, o kişi hakkında size bir çok ipucu verir. Küçük yaşlardan itibaren bana en büyük sermaye ve rekabet gücü olan zamanı en iyi şekilde kullanmam öğretildi. Çoğu zaman çevremdeki insanlar “Senin yaptıklarını düşününce bile yoruluyorum.” veya iş hayatında “ senin ikizin yok değil mi, doğru söyle” derler.
“Çok yoğunum”, “ Vaktim yok”, “Çok isterdim”, Sonra bakarız “ , “Bilmiyorum “ veya “Spor yapmayı çok istiyorum, ama zamanım yok“ gibi birçok bahane ile kendimizi sürekli kandırırız ve kendimizi haklı görmek isteriz. Aslında, zamanımızı yönetmek hayatımızı ve kendimizi yönetmektir; istediklerimizi gerçekleştirmek, sevdiklerimize, hobilerimize, en önemlisi kendimize zaman ayırmaktır.

Bugün işe alımlarda en önemli kriterlerden biri, iş dışındaki hobilerimiz ve zamanımızı nasıl değerlendirdiğimizdir. İnsanın iş hayatındaki başarısı, iş dışında zamanını nasıl değerlendirdiğiyle orantılıdır.


İş hayatı ile ilgili 20 tavsiyemi sizlerle paylaşmak isterim,

1. Sabah güne erken başlayın (6 saat uykuyla yaşamayı öğrenin) ve sabah mutlaka bir şeyler okuyun. Güne erken başlarsanız, siz günü kontrol edersiniz. Güne trafiğe yakalanmamak için 15 dakika erken başlamak size çok zaman kazandıracaktır. Gelir düzeyiniz müsaitse evinizin ve işinizin birbirine yakın olmasına gayret edin (Tabiiki spor klübünüzün de).

2. Akşam toplantınız veya sosyal bir faaliyetiniz varsa sporunuzu sabah erken veya öğle saatlerinde yapın. Evinizde koşu bandı veya bisiklet bulunsun. Yoğun zamanlar ve karlı günler için!

3. Güne mutlaka kuvvetli bir kahvaltıyla ve pozitif düşünerek başlayın. Bu, gün boyu enerjinizi sürdürmenizi sağlayacaktır. Yapmış olduğunuz faaliyet kadar, onun kalitesi de önemlidir.

4. Aile, hobi ve tüm iş dışı randevularınızı, iş randevusu gibi ajandanıza yazın ve bunları gerekmedikçe değiştirmeyin. Zamansızlığın en büyük nedeni plansızlıktır!

5. Sabah işe girdiğinizde mutlaka herkese “günaydın” veya “nasılsın” deyin ve tüm şirketi turlayın. Bu şirket büyüklüğüne göre 10-15 dakikanızı alacak ama size elemanlarınız hakkında birçok bilgi toplamanıza ve önemli konuları size aktarmalarına firsat verecek, güven ilişkilerinizi arttıracaktır.

6. Kısa konuşmayı öğrenin. Kısa konuşmak çok kişiyle görüşmenizi sağlayacağı gibi, insanlarla güven ilişkinizi artıracaktır. Bu, iş veya sosyal alanda farketmez!

7. Şirket toplantılarını mümkün olduğunca erken, kahvaltı veya öğlen yemeği zamanı yapın. Gündemi önceden belirleyin ve hedef sürenizi aşmayın.

8. İlk randevunuzu sabah erken saatte evinize en yakın ( şirket evinizden uzak ise veya trafik problemi yaşıyorsanız) ve en sonuncusunu evinize en yakın yerde alın. Bu şekilde iki fazla ziyaret yapmış olursunuz.

9. Trafiğin yoğun olduğu saatlere randevu almayın. Ofisinizden çok uzaktaki randevularınızı gün ortasına almayın ( saat 15:00 veya 16.00 gibi)

10. Şehir dışı ziyaretlerinizde günde minimum 4 randevu alın (bunun için çok önceden planlamanız lazım).

11. Her randevuyu almadan düşünün , gerçekten gerekli mi? Telefonda halledebileceğiniz görüşmeler için boşuna zaman kaybetmeyin. Mümkünse ofisinize davet edin.

12. Mutlaka bir randevu defteriniz veya ajandanız olsun. Randevularınızı minimum 3 hafta sonrası için alın. Çoğu satış temsilcisi, aynı hafta için randevu almak istediklerinden ziyaret hedeflerini tutturamazlar. Çok önceden aldığınız randevuları muhakkak 1 gün öncesinden tekrar teyit edin.

13. İşinizle ilgili her türlü faaliyete, toplantıya katılmaya gayret gösterin. Ama, bu toplantıların tümüne değil, en çok sosyalleşeceğiniz saatlerine hiç katılamıyorsanız, kokteyl veya öğlen yemeğine katılın.

14. Telefon ve tüm görüşmelerinizi minimumda tutun. Randevu alırken veya ziyaret başında karşınızdakinin zamanını ve zamanınız azsa kendi zamanınızı nazikçe belirtin.

15. Ailenizin ve yakın arkadaşlarınızın önemli davetlerini, cenazelerini, hasta ziyaretlerini, doğum günlerini ve evlilik yildönümlerini, şirket açılışlarını sakın kaçırmayın. Zamanı yaratın.

16. Önceliklerinize hedef ve zaman verin ve hergün üzerinden geçin. Kafanızdaki zaman bazen gerçekçi olmayabilir. Tecrübe ile bu konuda başarınızı arttırabilirsiniz.

17. Hayır demesini bilin ve mümkün olduğu kadar iş arkadaşlarınızın sizi çalışırken bölmelerine izin vermeyin. Bu konuda bir süre sonra sizi gereksiz şekilde rahatsız etmeyeceklerdir.

18. Seyahatlerde mutlaka kitap okuyun veya laptop’unuzdaki maillerinizi temizleyin. Yanınızda daima dergi ve kitap taşıyın. Vaktinizi boşa geçirmeyin!

19. Kahvaltı veya öğle yemeklerini boş geçirmeyin. İş arkadaşlarınızla veya çalışanlarınızla geçirin, hatta ailenizle!

20. İş, aile, sosyal hayat ve kendinize ayırdığınız zamanı dengede tutun. Bu sizi daha mutlu, dengeli, yaratıcı ve pozitif yapacaktır. Unutmayın zamanı her zaman daha iyi yönetebilirsiniz, ama bunu istemeniz ve üzerinde çalışmanız gerekir. İş hayatında zamanı nasıl yönettiğiniz, günümüzde en büyük rekabetçi güçtür.

Yazımı ufak bir öyküyle noktalamak isterim.
Bir gün Amerika Başkanı Abraham Lincoln’e sormuşlar. Üniversitemizde bir konuşma yapmanız lazım, bizi inşallah kırmazsınız. Roosevelt “herhalde zamanımız var” demiş. 2 hafta demişler. O zaman “herhalde 2-3 saat konuşma sürem vardır” demiş. Hayır efendim, 15 dakika süreniz var, demişler. Roosevelt dönmüş, “bakın” demiş, “eğer 2 saat konuşmam gerekiyorsa, 2 hafta hazırlık süresi yeter. Ama eğer 15 dakika konuşmamı isterseniz, minimum 2 ay önceden hazırlık yapmam lazım.“

Öykünün özeti şu,
Bugün mükemmel olmak için , önceden planlamak, öncelikleri belirlemek ve zamanı çok iyi kullanmak lazım.

Özel hayatınızda veya iş hayatınızda ne yaparsanız yapın, zamanızın değerini bilerek kullanın. İnsanlar yoğun oldukları için değil, plansız ve programsız oldukları için, sorumluluk almamak için ailelerine, yakın arkadaşlarına , en önemlisi kendilerine zaman ayıramazlar.

Çok geç olmadan 20 kuralı uygulamanızı öneririm.

Hayatın sizi değil, sizin hayatı yönetmeniz dileğiyle…
 

"hiç"

MFC Üyesi
  • Üyelik Tarihi
    7 Ara 2015
  • Mesajlar
    65
  • MFC Puanı
    4
" Neden insanlar,hafta sonlarında zaman kavramından uzak yaşamayı tercih ederler?"… neden ?
çünkü düşünce yok…
ingilterede küçükçocukların bile an az bir haftalık planları olurmuş. Toplumumuzda böyle bir şey yok. Hayat denilen bu oyunun kurallarını bilmediğimiz için dolayısıyla nasıl oynanacağını da bilmiyoruz. Öğretilmiyor. Hedef belirlemenin , plan yapmanın önemini bilmiyoruz. Herşeyden önce Pazardan nasıl alışveriş yapılacağını bilmiyoruz. Nasıl kavun , karpuz seçileceğini, bayat balığın nasıl anlaşılacağını bimiyoruz. Domates tezgahlarının şemsiyeleri neden kırmızı renktedir biliyormusun. para kazanmak bir sanattır. Bilmediğimiz şey ise para harcamanın da bir sanat olduğu. yahudiler şöyle dermiş; ucuz mal alacak kadar zengin değilim. Piyasa araştırmasının ne olduğunu bilmiyoruz. Aldığımız elbisenin yıkama koşullarına bakmayı akıl edemiyor dahası işaretlerinin ne anlama geldiğini bilmiyoruz. Öğrenilmesindeki inceliğini göremiyoruz. ( düşüncede atlıyorum. Arayı kapatırsın J ) Çok önceden köy enstitüleri varmış. Derslerini öğrenince aklım çıktı sandım. Toplum bilim, tarla tarımı, ev idaresi, eğitimbilim, askerlik, ruh bilim. Köy enstitüsünde ruh bilim. Ne alaka. Daha sonra kaldırılmış. ilkokuldayken iğne iplik dersi vardı. Elbiseye düğme dikmesini öğretmişlerdi. Terziye ihtiyaç olmaksızın Pantolonun paçasını daraltabiliyorum. Okullarda hedef belirlemek plan kurmak vs. öğretilmiş olsaydı eminimki hayatımızı mükemmel şekilde yönetirdik. Aşağıdaki videoda türkiyedeki eğitim sistemini yönetenlerin hain olabileceği anlatılıyor.
https://www.youtube.com/watch?v=emgufjjdu70


Zamanı yönetmeden önce insan kendisini yönetmeyi becerebilmelidir. İnsanı ne yönetir .? saçma soru gibi duruyor. Herkesin cevabı “ ben kendim yönetiyorum” olacaktır. Hayır. Pek az insanı aklı, pek çoğunu duyguları, geri kalan ezici çoğunluğu ise alışkanlıkları yönetir. Alışkanlıklarımızı ne belirler. Bilinçli olarak hangi alışkanlığı edindik. ( aklımda deli sorular :) ) Kendimizden memnunmuyuz. Arkadaşlarıma herzaman şunu sormuşumdur. Kedin gibi biriyle evlenmek istermisin. Cevap hayır. Öyleyse neden kendini değiştirmiyorsun. Cevap yok. Can çıkar huy çıkmaz demişler. Tüm bunlardan öte çok ciddi bir sorun ile karşı karşıyayız. Ne yazıkki Farkına varmaya ömür bile yetmiyor :(
 

kuzguncuk

MFC Üyesi
  • Üyelik Tarihi
    30 Ocak 2016
  • Mesajlar
    34
  • MFC Puanı
    11
Yazı baştan aşağı çok güzel. Günde en az 12 saat çalışıyorum 6 saat uyuduğumda Allah'a şükrediyorum çünkü evde 2 yaramaz ne zaman yatarsa ancak o saatte yatıyor ve sabahları erken kalkıyorum. Telefonde uzun konuşmayı hiç sevmem sözüm öz ve kısadır zaten. Spor yapmaya hiç zamanım olmuyor eskiden aşırı sosyal yaşayan biriyken malum evlilik ve çocuklar olunca hayatım açıkçası tepetaklak oldu diyebilirim. :) Eskiden bazen otobüsle işe giderken her gün 40 sayfa kitap okuyordum ama şimdi kendi arabamla gittiğim için uzun süredir okuyamıyorum bu benim için üzücü. Siyaseti hiç sevmem ama ülke şartları böyleyken çok planlıda olamıyorum artık çünkü hayatı akışına bıraktım. Bu arada yazı gerçekten çok güzel.
 

Ros

MFC Üyesi
  • Üyelik Tarihi
    6 May 2016
  • Mesajlar
    1,178
  • MFC Puanı
    196
Güzel yazı ve insanlar bunların hepsini biliyor fakat uygulamaya koymakta zorlanıyoruz.
 
Üst Alt