OBERON
MFC Üyesi
-
- Üyelik Tarihi
- 20 Kas 2016
-
- Mesajlar
- 3,156
-
- MFC Puanı
- 41
Periyodik çizelgede V B grubunda yer alan Molibden, tungsten ve krom ile aynı grupta bulunur. Oldukça sert olmasına karşın kolaylıkla değerlendirilebilen molibden tel haline getirilerek kullanılmaktadır. Genel görünümü açısından gümüş beyazı renge sahip olan element, özellikleri açısından krom ve tungstene benzemektedir.
Mo simgesine sahip olan elementin atom numarası 42 olup atom ağırlığı 92,96’dır. Molibdenin onlarca kullanım alanı bulunmasına karşın en dikkat çekeni, yüksek sıcaklıklara karşı dayanıklılık göstermesi nedeniyle demir – çelik endüstrisinde değerlendirilmesidir. 1778 tarihinde Peter Hjelm tarafından keşfedilen Molibden, akkor oranda oksitlenmektedir.
Soğuk havaya karşı dirençli olan Molibden, nitrik ve sülfürik asitten etkilenirken klor içerisine alınması durumunda yanmaya başlayacaktır. Yüksek sıcaklıklarda değerlendirildiğinde ise su buharının ayrıştırılmasında etkili olduğu görülebilmektedir. Elde edilişine bakıldığında metalik halde bulunmaması nedeniyle bileşik halde işlenerek alınır.
Bakır ve volframın işlenme aşamalarında yan ürün olarak elde edilen bu element metalik molibden olarak amonyum molibdatın hidrojen ile indirgenmesi sonucunda elde edilen molibden tozunun eritilmesiyle kullanılabilir hale getirilir. Toplamda yedi ayrı izotopu bulunan Molibdenin sırasıyla ABD, Rusya, Şili, Yugoslavya, Kanada, Çin, Meksika ve Norveç gibi ülkelerde üretildiği bilinmektedir.
Kullanım alanlarına bakıldığında gerek esneme noktasının yüksek gerekse de yüksek sıcaklıklara dayanıklı olması nedeniyle daha çok ara ürün olarak değerlendirildiği görülür. Çelik ile değerlendirildiğinde çeliğin sertleşmesine yardımcı olan Molibden, cam üretme fırınları içerisinde elektrot olarak kullanılabilmektedir. Ayrıca yaygın olarak Paladyum ile benzer şekilde uçak sanayinde, gemi araçlarında, ateşli silahların namlusunda ve elektrik, elektronik ürünlerde değerlendirildiği görülebilir.
Mo simgesine sahip olan elementin atom numarası 42 olup atom ağırlığı 92,96’dır. Molibdenin onlarca kullanım alanı bulunmasına karşın en dikkat çekeni, yüksek sıcaklıklara karşı dayanıklılık göstermesi nedeniyle demir – çelik endüstrisinde değerlendirilmesidir. 1778 tarihinde Peter Hjelm tarafından keşfedilen Molibden, akkor oranda oksitlenmektedir.
Soğuk havaya karşı dirençli olan Molibden, nitrik ve sülfürik asitten etkilenirken klor içerisine alınması durumunda yanmaya başlayacaktır. Yüksek sıcaklıklarda değerlendirildiğinde ise su buharının ayrıştırılmasında etkili olduğu görülebilmektedir. Elde edilişine bakıldığında metalik halde bulunmaması nedeniyle bileşik halde işlenerek alınır.
Bakır ve volframın işlenme aşamalarında yan ürün olarak elde edilen bu element metalik molibden olarak amonyum molibdatın hidrojen ile indirgenmesi sonucunda elde edilen molibden tozunun eritilmesiyle kullanılabilir hale getirilir. Toplamda yedi ayrı izotopu bulunan Molibdenin sırasıyla ABD, Rusya, Şili, Yugoslavya, Kanada, Çin, Meksika ve Norveç gibi ülkelerde üretildiği bilinmektedir.
Kullanım alanlarına bakıldığında gerek esneme noktasının yüksek gerekse de yüksek sıcaklıklara dayanıklı olması nedeniyle daha çok ara ürün olarak değerlendirildiği görülür. Çelik ile değerlendirildiğinde çeliğin sertleşmesine yardımcı olan Molibden, cam üretme fırınları içerisinde elektrot olarak kullanılabilmektedir. Ayrıca yaygın olarak Paladyum ile benzer şekilde uçak sanayinde, gemi araçlarında, ateşli silahların namlusunda ve elektrik, elektronik ürünlerde değerlendirildiği görülebilir.