-
- Üyelik Tarihi
- 8 Ara 2012
-
- Mesajlar
- 17,522
-
- MFC Puanı
- 3,901
Kırgızlar arasında oluşan Manas Destanı, bugün de bütün canlılığı ile devam etmektedir. Manas destanının 11 ile 12. yüzyıllar arasında meydana geldiği düşünülmektedir. Bu destanın ana kahramanı Manas da, tıpkı Oğuz Kağan destanının İslâmî rivayetindeki ve Satuk Buğra Han gibi İslamiyeti yaymak için mücadele eden bir yiğittir. Böyle olmakla birlikte Manas destanında Müslümanlık öncesi Türk kültür, inanç ve kabullerinin tamamını sergilenmektedir. Bazı varyantları dört yüz bin mısra olan Manas destanı Türk-Bozkır medeniyetinin Kazak -Kırgız dairesinin kültür abidesi niteliğindedir.
Büyük Türkolog Wilhelm Radloff (1837-1918) bu destanla ilgili ilk derlemeyi, Kırgızistanın Tokmak şehri güneyindeki Sarı Bağış boyuna mensup bir Manasçıdan 1869′da yapmıştır. Radloffun derlediği yedi bölümlük Manas Destanı, toplam 11 bin 454 mısradan oluşur. Fakat Manasçıların okuduğu dize sayısı, 16 bin mısra civarındadır. Bu yönüyle dünyanın en uzun destanıdır.
Kırgız Türklerinin ulusal kahramanı Manasın etrafında örgülenen Manas Destanının ilk bölümünden itibaren; Manasın doğumu, daha beşikte iken konuşmaya başlaması, kâfirleri yeneceğini söylemesi, büyüyüp delikanlı olunca Çinlileri yenmesi, Müslüman yiğit Almanbetle tanışıp, birlikle birçok savaşa girmeleri, Manasın evlenmesi, düşmanları tarafından iki defa öldürülmesine rağmen tekrar dirilmesi, Mekkeyi ziyaret ve Kâbeyi tavaf etmesi, lirik bir üslupla anlatılır.
Manas Destanının Bölümleri
1.Bölüm: Manasın Doğuşu
Radloffun Kara Kırgızların Sarı Bağış boyuna mensup bir Manasçıdan derlediği ilk bölümdeki (164 mısra) önemli noktalar şunlardır: Manasın soyu ve doğum yeri (m. 1-9); Çıyrıçının (Manasın annesi) çocuğunun olmaması ve babası Cakıp Hanın bir çocuk vermesi için Tanrıya yalvarması (m. ı 0-41); yeni doğan çocuğa Manas adının verilmesi ve çocuğun geleceği hakkında çeşitli kehanetlerde bulunulması (m. 42-65); beşikte konuşmaya başlayan Manasın kafirleri yeneceğini bildirmesi (m. 62-72); ileride iyi bir savaşçı olması için yetiştirilmek maksadıyla Cakıp Han tarafından Bakay Hanın görevlendirilmesi (m. 73-148); Manasın çabucak büyüyüp yiğit bir delikanlı olması, Hokand ve Buharayı haraca bağlaması ve Kaşgarda bulunan Çinlileri Turfana, Turfandakileri Aksuya sürmesi (m. 150-164).
2.Bölüm: Almambetin Müslüman Olup Er Kökçöyü Terk Etmesi ve Manasa Katılması
İkinci bölüm 1862 mısradan oluşmaktadır. Bu bölüm kendi içinde de iki kısma ayrılır. Birinci kısım Almambet isimli kahramanın, doğumundan Müslüman olup Manasın yanına gitmesine kadar geçen süredeki hadiseleri (m. 1-1131) ihtiva etmektedir. Almambet, Oyrot kabilesinden Kara Hanın oğludur. Dünyaya geldiğinde Ala Dağ isimli sıra dağlar korkudan eğilir, akar sular korkudan durur. Bütün bu olağanüstü hadiseler onun ileride büyük bir kahraman olacağına işarettir. Bir gün Er Kökçö isimli kahraman, sağ taraftan Manasın, sol taraftan da Kara Nogoy Camgırçının sıkıştırması sonucu, maiyeti ile birlikte Oyrotların bulunduğu bölgeye gitmeye karar verir. Isık Kölün kenarına vardığında Almambet ile karşılaşır. Almambeti karşısında gören Er Kökçö, önce korkuya kapılır; ancak bir müddet sonra bu karşılaşma Almambeti karşısında gören Er Kökçö, önce korkuya kapılır; ancak bir müddet sonra bu karşılaşma Almambetin Müslüman olmasıyla sonuçlanır. Lamaist-Buddhist dinine mensup Oyrotların soylu kahramanı Almambet, Er Kökçö sayesinde Müslüman olmuştur. O artık Müslüman bir köle olmayı, kafir bir han olmaya tercih etmektedir. Ancak babası ve annesi Almambetin Müslüman olmasını hiç de hoş karşılamaz. Sonuçta Almambet babasını öldürerek Er Kökçöye katılır. Destanın bu bölümü dramatik olaylara da sahne olur. Çünkü Er Kökçönün adamları, Almambetin Er Kökçöye katılmasını çekemediklerinden, Almambetin Er Kökçöyü karısı Ak-erkeç ile aldattığını iddia ederler. Prof. Dr. Gürsoy-Naskali bu ithamı, Germen destanı Nibelungenliedde geçen bir olaya benzetir. Germen destanında da kimsenin karşı koymaya cesaret edemediği bir kahraman, ev sahibinin sadakatli karısıyla birlikte olmakla suçlanmaktadır; ancak ev sahibi koca işin iç yüzünü bilmekle birlikte hadiselere açıkça müdahale edemez. Bizim kahramanımız Er Kökçö ise hem kendi kıskanç mizacının, hem de çevresindekilerin çevirdiği oyunun tuzağına düşerek Almambet gibi kendisine çok büyük bir güç katan kahramanı elinden kaçırır. Bu itham karşısında dengesini korumaya çalışan Almambet, sonunda Er Kökçönün rakibi Manasın yanına gitmeye karar verir.
Bu bölümün ikinci kısmı ise Almambetin Manasın yanına geldikten sonraki olayları ihtiva etmektedir (m. 1132-1862). Almambet in geleceğini haber alan Manas, yüksek bir yerden onun gelişini seyretmeye başlar. Almambet iyice yaklaştığında, Manasın çizmesiyle çökerttiği ize rastlar. Ayağı ile izin üzerine bastığında, Manasın ayak izinin daha büyük olduğunu görür. Bu hadise Almambet ile Manas arasındaki güç dengesini, Manastan yana ortaya koymaktadır. Bundan sonra Manasın yiğitleri Almambetin etrafını sararlar ve atının dizginlerini elinden alırlar; fakat Almambet meydan okurcasına dizginleri yiğit1erin ellerinden çeker. Bu hadise de Almambetin Manastan sonra ikinci büyük kahraman olacağına işarettir. Almambet ile Manasın buluşmasında bir de mucizevı bir hadise cereyan eder: Manas, Almambeti annesi ve babası ile tanıştırdığında, annesinin kurumuş memelerinden süt gelir. Bu hadise sonucunda Almambet ile Manas süt kardeş olurlar.
3.Bölüm: Manas ile Er Kökçönün Dövüşü, Manasın Kanıkey ile Evlenmesi, Ölümü ve Yeniden Dirilişi
Üçüncü bölüm (2686 mısra) de iki kısımdan oluşmaktadır. 351 mısradan oluşan birinci kısımda Manas, sürüleri bahane ederek Er Kökçö ile teke tek dövüşür. Fakat Er Kökçönün Manası tüfekle vurması sonucunda Manas ilk defa ölümü tadar. ilk defa ölümü tadar diyoruz, zira destanda Manas iki defa daha ölecektir. Birinci ölümünde kırk yiğidi Manası yer altı dünyasından geri getirir. Bu bölümün ikinci kısmında (m. 352-2686) Manasın babası Cakıp, uzun yollar kat ederek Manasa bir eş arar. Sonuçta Temir Hanın Kanıkey adlı kızı Manasa eş olarak seçilir. Beşinci bölümde etraflı bir şekilde anlatılan Manasın Közkaman ve Kökçököz isimli eşkıyalar tarafından zehirlenmesi hadisesinden bu bölümde de bahsedilir. Bu defa zehirlenerek ölen Manasa atı, köpeği ve doğanı yas tutar. Tanrı, hayvanların bu üzüntüsü karşısında Manasın hayatını ikinci defa bağışlar.
4.Bölüm: Bok-murun (Sümüklü Burun)
2197 mısradan oluşmaktadır. Bok-murun güçlü yiğit Er Töştük ile bir perinin oğludur. Yaşlı Kırgız Ham Kökötöy, Bok-murunu kendisine varis seçer. Bok-murun, Kökötöyün ölümünden sonra bir cenaze yemeği düzenler. Bu törene uzaktan yakından herkes çağırılır, hatta düşman Kalmuklar dahi davet edilir. Bokmurun bu tören sonunda hanlığa layık görülmeyi beklemekte, Bok-murun adı yerine kendisine bir yiğit ismi verilmesini dahi ümit etmektedir. Ancak, işler planladığı gibi gitmez. Törende Manas ön plana çıkarken, Bok-murun silik kalır. Yine bu bölümde Bok-murunun elçisi Cas-uul, santranç oyununda Almambele yenilerek bahsi kaybettiği için Manas tarafından öldürülür. Bozkır kanununa göre elçinin öldürülmesi affedilmeyecek suç olmasına rağmen, Bokmurun, Manasın bu davranışı karşısında hiçbir şey yapamaz. Böylece hiçbir zaman Kökötöyün yerine han olamayacağını da ispatlamış olur.
5.Bölüm: Közkaman
2540 mısradan oluşur. Bu bölümde, üçüncü bölümde de bahsedilen Közkaman ve Kökçököz isimli eşkıyalar tarafından Manasın zehirlenme hadisesi etraflı bir şekilde anlatılmaktadır. Zehirlenen Manası kayın pederi Temir Hanın kendi yaptığı ilaçlar kurtarır. İkinci kez hayata dönen Manas, Mekkeye giderek tavafta bulunur. Yine bu bölümde Almambet, Kalmuk prensesi Altınay ile evlenir.
6.Bölüm: Sernetey in Doğuşu
Altıncı bölüm 1078 mısradan oluşmaktadır. Bu bölümde artık ihtiyar Manası hasta yatağında görüyoruz. Kanıkey ile evleneli otuz iki yılolmuştur ve Kanıkey yedi aylık hamiledir. Ancak Manas, doğacak çocuğunu görerneden üçüncü defa ölür. Manası Talas ırmağının boyunda, Sulpukor (Zülfikar) dağı başına gömerler. Manas ölmeden önce, doğacak çocuğunu, her zaman yardımlarını gördüğü kırk yiğidine emanet etmiştir. Manasın ölümünden sonra Kanıkey, türlü badireler atlatır. Bilhassa Manasın kardeşleri Abeke ve Köböş ile babası Cakıp, Kanıkeye rahat yüzü göstermez. Çünkü At ölse, postu miras kalır; ağabey ölse, yenge miras kahr. diyen Cakıp, Kanıkeyi iki oğlundan biri ile evlendirmek istemektedir. Kanıkey ise böyle bir evliliğe şiddetle karşı koyar. Bir müddet sonra Kanıkeyin bir oğlu olur. Bu sefer de Cakıp ve oğulları çocuğu öldürmek isterler. Ancak Kanıkey çocuğu ile kaçmayı başarır. Kanıkey ile çocuğunu bulamayan Cakıp ve oğulları ise Kanıkeyin oturduğu evi ateşe verirler. Kanıkey güç bela babasının evine gidebilir. Kanıkeyin babası bütün halkı toplayarak bir ziyafet düzenler. Bu ziyafette ak sakallı bir ihtiyar tarafından çocuğa Semetey Han adı verilir. Semetey Han delikanlılık çağına gelince, babası Manasın yurduna giderek, mirasını ele geçirmek ister. Bunun üzerine Kanıkey oğlunu Manası da yetiştiren Bakaya gönderir. Semetey, Bakayın da yardımı ile, Cakıp ve oğullarını öldürerek Manasın mirasına sahip olur.
7.Bölüm: Semetey
Son bölüm (1927 mısra), adından da anlaşılacağı üzere Semeteyi ve bir ölçüde de oğlu Seyteki anlatmaktadır. Bu bölümde Semetey başa geçtikten sonra işleri iyi idare edemez. Töre bilmezliği yüzünden Manasın yiğitlerini de gücendirir. Hatta bir rüya ile ikaz edilene kadar ölmüş babasının hatırasına saygıda kusur eder. Bütün bu hatalarının sonucunda Cedigerin oğlu Er-kıyaza yenilir ve kaybolur. Oğlu Seytek, Er-kıyaz tarafından öldürülmek üzere iken, annesi Ay-çürök, kuğu şekline gireceğini ve babası Akın Han ile yiğitlerini çağıracağını söyleyerek Er-kıyazı tehdit eder ve oğlunun hayatının kurtarır. Seytek büyüyünce Er-kıyazı öldürür ve atası Manasın yaşadığı Talas Ovasından Taşkente kadar olan yerlerde hüküm sürer.
edebiyatogretmeni
Büyük Türkolog Wilhelm Radloff (1837-1918) bu destanla ilgili ilk derlemeyi, Kırgızistanın Tokmak şehri güneyindeki Sarı Bağış boyuna mensup bir Manasçıdan 1869′da yapmıştır. Radloffun derlediği yedi bölümlük Manas Destanı, toplam 11 bin 454 mısradan oluşur. Fakat Manasçıların okuduğu dize sayısı, 16 bin mısra civarındadır. Bu yönüyle dünyanın en uzun destanıdır.
Kırgız Türklerinin ulusal kahramanı Manasın etrafında örgülenen Manas Destanının ilk bölümünden itibaren; Manasın doğumu, daha beşikte iken konuşmaya başlaması, kâfirleri yeneceğini söylemesi, büyüyüp delikanlı olunca Çinlileri yenmesi, Müslüman yiğit Almanbetle tanışıp, birlikle birçok savaşa girmeleri, Manasın evlenmesi, düşmanları tarafından iki defa öldürülmesine rağmen tekrar dirilmesi, Mekkeyi ziyaret ve Kâbeyi tavaf etmesi, lirik bir üslupla anlatılır.
Manas Destanının Bölümleri
1.Bölüm: Manasın Doğuşu
Radloffun Kara Kırgızların Sarı Bağış boyuna mensup bir Manasçıdan derlediği ilk bölümdeki (164 mısra) önemli noktalar şunlardır: Manasın soyu ve doğum yeri (m. 1-9); Çıyrıçının (Manasın annesi) çocuğunun olmaması ve babası Cakıp Hanın bir çocuk vermesi için Tanrıya yalvarması (m. ı 0-41); yeni doğan çocuğa Manas adının verilmesi ve çocuğun geleceği hakkında çeşitli kehanetlerde bulunulması (m. 42-65); beşikte konuşmaya başlayan Manasın kafirleri yeneceğini bildirmesi (m. 62-72); ileride iyi bir savaşçı olması için yetiştirilmek maksadıyla Cakıp Han tarafından Bakay Hanın görevlendirilmesi (m. 73-148); Manasın çabucak büyüyüp yiğit bir delikanlı olması, Hokand ve Buharayı haraca bağlaması ve Kaşgarda bulunan Çinlileri Turfana, Turfandakileri Aksuya sürmesi (m. 150-164).
2.Bölüm: Almambetin Müslüman Olup Er Kökçöyü Terk Etmesi ve Manasa Katılması
İkinci bölüm 1862 mısradan oluşmaktadır. Bu bölüm kendi içinde de iki kısma ayrılır. Birinci kısım Almambet isimli kahramanın, doğumundan Müslüman olup Manasın yanına gitmesine kadar geçen süredeki hadiseleri (m. 1-1131) ihtiva etmektedir. Almambet, Oyrot kabilesinden Kara Hanın oğludur. Dünyaya geldiğinde Ala Dağ isimli sıra dağlar korkudan eğilir, akar sular korkudan durur. Bütün bu olağanüstü hadiseler onun ileride büyük bir kahraman olacağına işarettir. Bir gün Er Kökçö isimli kahraman, sağ taraftan Manasın, sol taraftan da Kara Nogoy Camgırçının sıkıştırması sonucu, maiyeti ile birlikte Oyrotların bulunduğu bölgeye gitmeye karar verir. Isık Kölün kenarına vardığında Almambet ile karşılaşır. Almambeti karşısında gören Er Kökçö, önce korkuya kapılır; ancak bir müddet sonra bu karşılaşma Almambeti karşısında gören Er Kökçö, önce korkuya kapılır; ancak bir müddet sonra bu karşılaşma Almambetin Müslüman olmasıyla sonuçlanır. Lamaist-Buddhist dinine mensup Oyrotların soylu kahramanı Almambet, Er Kökçö sayesinde Müslüman olmuştur. O artık Müslüman bir köle olmayı, kafir bir han olmaya tercih etmektedir. Ancak babası ve annesi Almambetin Müslüman olmasını hiç de hoş karşılamaz. Sonuçta Almambet babasını öldürerek Er Kökçöye katılır. Destanın bu bölümü dramatik olaylara da sahne olur. Çünkü Er Kökçönün adamları, Almambetin Er Kökçöye katılmasını çekemediklerinden, Almambetin Er Kökçöyü karısı Ak-erkeç ile aldattığını iddia ederler. Prof. Dr. Gürsoy-Naskali bu ithamı, Germen destanı Nibelungenliedde geçen bir olaya benzetir. Germen destanında da kimsenin karşı koymaya cesaret edemediği bir kahraman, ev sahibinin sadakatli karısıyla birlikte olmakla suçlanmaktadır; ancak ev sahibi koca işin iç yüzünü bilmekle birlikte hadiselere açıkça müdahale edemez. Bizim kahramanımız Er Kökçö ise hem kendi kıskanç mizacının, hem de çevresindekilerin çevirdiği oyunun tuzağına düşerek Almambet gibi kendisine çok büyük bir güç katan kahramanı elinden kaçırır. Bu itham karşısında dengesini korumaya çalışan Almambet, sonunda Er Kökçönün rakibi Manasın yanına gitmeye karar verir.
Bu bölümün ikinci kısmı ise Almambetin Manasın yanına geldikten sonraki olayları ihtiva etmektedir (m. 1132-1862). Almambet in geleceğini haber alan Manas, yüksek bir yerden onun gelişini seyretmeye başlar. Almambet iyice yaklaştığında, Manasın çizmesiyle çökerttiği ize rastlar. Ayağı ile izin üzerine bastığında, Manasın ayak izinin daha büyük olduğunu görür. Bu hadise Almambet ile Manas arasındaki güç dengesini, Manastan yana ortaya koymaktadır. Bundan sonra Manasın yiğitleri Almambetin etrafını sararlar ve atının dizginlerini elinden alırlar; fakat Almambet meydan okurcasına dizginleri yiğit1erin ellerinden çeker. Bu hadise de Almambetin Manastan sonra ikinci büyük kahraman olacağına işarettir. Almambet ile Manasın buluşmasında bir de mucizevı bir hadise cereyan eder: Manas, Almambeti annesi ve babası ile tanıştırdığında, annesinin kurumuş memelerinden süt gelir. Bu hadise sonucunda Almambet ile Manas süt kardeş olurlar.
3.Bölüm: Manas ile Er Kökçönün Dövüşü, Manasın Kanıkey ile Evlenmesi, Ölümü ve Yeniden Dirilişi
Üçüncü bölüm (2686 mısra) de iki kısımdan oluşmaktadır. 351 mısradan oluşan birinci kısımda Manas, sürüleri bahane ederek Er Kökçö ile teke tek dövüşür. Fakat Er Kökçönün Manası tüfekle vurması sonucunda Manas ilk defa ölümü tadar. ilk defa ölümü tadar diyoruz, zira destanda Manas iki defa daha ölecektir. Birinci ölümünde kırk yiğidi Manası yer altı dünyasından geri getirir. Bu bölümün ikinci kısmında (m. 352-2686) Manasın babası Cakıp, uzun yollar kat ederek Manasa bir eş arar. Sonuçta Temir Hanın Kanıkey adlı kızı Manasa eş olarak seçilir. Beşinci bölümde etraflı bir şekilde anlatılan Manasın Közkaman ve Kökçököz isimli eşkıyalar tarafından zehirlenmesi hadisesinden bu bölümde de bahsedilir. Bu defa zehirlenerek ölen Manasa atı, köpeği ve doğanı yas tutar. Tanrı, hayvanların bu üzüntüsü karşısında Manasın hayatını ikinci defa bağışlar.
4.Bölüm: Bok-murun (Sümüklü Burun)
2197 mısradan oluşmaktadır. Bok-murun güçlü yiğit Er Töştük ile bir perinin oğludur. Yaşlı Kırgız Ham Kökötöy, Bok-murunu kendisine varis seçer. Bok-murun, Kökötöyün ölümünden sonra bir cenaze yemeği düzenler. Bu törene uzaktan yakından herkes çağırılır, hatta düşman Kalmuklar dahi davet edilir. Bokmurun bu tören sonunda hanlığa layık görülmeyi beklemekte, Bok-murun adı yerine kendisine bir yiğit ismi verilmesini dahi ümit etmektedir. Ancak, işler planladığı gibi gitmez. Törende Manas ön plana çıkarken, Bok-murun silik kalır. Yine bu bölümde Bok-murunun elçisi Cas-uul, santranç oyununda Almambele yenilerek bahsi kaybettiği için Manas tarafından öldürülür. Bozkır kanununa göre elçinin öldürülmesi affedilmeyecek suç olmasına rağmen, Bokmurun, Manasın bu davranışı karşısında hiçbir şey yapamaz. Böylece hiçbir zaman Kökötöyün yerine han olamayacağını da ispatlamış olur.
5.Bölüm: Közkaman
2540 mısradan oluşur. Bu bölümde, üçüncü bölümde de bahsedilen Közkaman ve Kökçököz isimli eşkıyalar tarafından Manasın zehirlenme hadisesi etraflı bir şekilde anlatılmaktadır. Zehirlenen Manası kayın pederi Temir Hanın kendi yaptığı ilaçlar kurtarır. İkinci kez hayata dönen Manas, Mekkeye giderek tavafta bulunur. Yine bu bölümde Almambet, Kalmuk prensesi Altınay ile evlenir.
6.Bölüm: Sernetey in Doğuşu
Altıncı bölüm 1078 mısradan oluşmaktadır. Bu bölümde artık ihtiyar Manası hasta yatağında görüyoruz. Kanıkey ile evleneli otuz iki yılolmuştur ve Kanıkey yedi aylık hamiledir. Ancak Manas, doğacak çocuğunu görerneden üçüncü defa ölür. Manası Talas ırmağının boyunda, Sulpukor (Zülfikar) dağı başına gömerler. Manas ölmeden önce, doğacak çocuğunu, her zaman yardımlarını gördüğü kırk yiğidine emanet etmiştir. Manasın ölümünden sonra Kanıkey, türlü badireler atlatır. Bilhassa Manasın kardeşleri Abeke ve Köböş ile babası Cakıp, Kanıkeye rahat yüzü göstermez. Çünkü At ölse, postu miras kalır; ağabey ölse, yenge miras kahr. diyen Cakıp, Kanıkeyi iki oğlundan biri ile evlendirmek istemektedir. Kanıkey ise böyle bir evliliğe şiddetle karşı koyar. Bir müddet sonra Kanıkeyin bir oğlu olur. Bu sefer de Cakıp ve oğulları çocuğu öldürmek isterler. Ancak Kanıkey çocuğu ile kaçmayı başarır. Kanıkey ile çocuğunu bulamayan Cakıp ve oğulları ise Kanıkeyin oturduğu evi ateşe verirler. Kanıkey güç bela babasının evine gidebilir. Kanıkeyin babası bütün halkı toplayarak bir ziyafet düzenler. Bu ziyafette ak sakallı bir ihtiyar tarafından çocuğa Semetey Han adı verilir. Semetey Han delikanlılık çağına gelince, babası Manasın yurduna giderek, mirasını ele geçirmek ister. Bunun üzerine Kanıkey oğlunu Manası da yetiştiren Bakaya gönderir. Semetey, Bakayın da yardımı ile, Cakıp ve oğullarını öldürerek Manasın mirasına sahip olur.
7.Bölüm: Semetey
Son bölüm (1927 mısra), adından da anlaşılacağı üzere Semeteyi ve bir ölçüde de oğlu Seyteki anlatmaktadır. Bu bölümde Semetey başa geçtikten sonra işleri iyi idare edemez. Töre bilmezliği yüzünden Manasın yiğitlerini de gücendirir. Hatta bir rüya ile ikaz edilene kadar ölmüş babasının hatırasına saygıda kusur eder. Bütün bu hatalarının sonucunda Cedigerin oğlu Er-kıyaza yenilir ve kaybolur. Oğlu Seytek, Er-kıyaz tarafından öldürülmek üzere iken, annesi Ay-çürök, kuğu şekline gireceğini ve babası Akın Han ile yiğitlerini çağıracağını söyleyerek Er-kıyazı tehdit eder ve oğlunun hayatının kurtarır. Seytek büyüyünce Er-kıyazı öldürür ve atası Manasın yaşadığı Talas Ovasından Taşkente kadar olan yerlerde hüküm sürer.
edebiyatogretmeni