Günlük hayatı olumsuz etkileyen kulak çınlaması bir çok hastalığa bağlı olarak gelişebiliyor.

Kulak çınlaması toplumda sıklıkla görülüyor ve kulak çınlaması yaklaşık 3 kişiden birini olumsuz etkiliyor. Kulak çınlamasının genellikle 30 yaş üstünde daha sık görüldüğünü belirten Anadolu Sağlık Merkezi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Kazkayası, kulak çınlamasına dair detaylar hakkında bilgi verdi.

Hipertansiyon ve kas spazmları kulak çınlaması sebebi

Kulak çınlamasının objektif ve subjektif olarak iki şekilde görülüyor. Objektif kulak çınlamasında ses hem hasta hem de başkaları tarafından duyulabilirken subjektif kulak çınlamasında ses sadece hasta tarafından duyulabiliyor. Objektif kulak çınlama sebepleri arasında hipertansiyon ve tümör gibi damarsal sebeplerin ve kas spazmları gibi nöromüsküler nedenlerin olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kazkayası, "Subjektif kulak çınlaması sebepleri ise dış kulak yolu, kulak zarı, orta kulak ve içerisindeki kemikçikler ile işitme organındaki patolojik problemlerden kaynaklanır. Bunlar sinir ve damar tümörleri, meniere hastalığı, kulak kireçlenmesi, kafa travması ve akustik travma, ototoksik ilaçlar, kulak enfeksiyonları olabilir” dedi.

Vitamin eksikliği ve şeker hastalığı kulak çınlamasına neden olabiliyor

Özellikle baş dönmesi ve işitme kaybının eşlik ettiği çınlama iç kulakta bir tümör sonucu olabiliyor. Bunun yanında vitamin eksiklikleri, iz element eksiklikleri (bakır, demir, çinko), hipotiroidi ve şeker hastalığı gibi sorunlar azımsanmayacak derecede kulak çınlamasına sebep olabilir.

Tansiyon ve şeker kontrol altında tutulmalı

Kulak çınlaması tedavisinin korunma ile başladığını belirten Prof. Dr. Mustafa Kazkayası, "Kulak çınlamasına yol açabilecek ses travması ve bazı ilaçlardan uzak durulmalı, tansiyon ve şeker kontrol altında tutulmalı” dedi. Son yıllarda maskeleme tedavisinin uygulandığını ve bu uygulamanın çınlamayı geçirmemekle birlikte çınlamanın huzursuz edici sesinden kurtulduklarını ve bir dereceye kadar fayda gördüklerini vurguladı.