- Konum
- ىαкαяyλ
-
- Üyelik Tarihi
- 27 Kas 2009
-
- Mesajlar
- 24,120
-
- MFC Puanı
- 79
Geçen hafta Cemal Reşit Rey Konser Salonunda gerçekleştirilen Üstad Senfonisi konserinin arka planında yaşananlar sanatçıların her durumda kullandığı show must go on her halukarda gösteri devam etmeli klişesinin ne kadar samimi olduğunu ortaya koydu. Uğur Işılakın orkestrasındaki bir grup sanatçı, eyleme katılacaklarını gerekçe göstererek konsere 48 saat kala sanatçıyı yalnız bıraktı.İbb Kültür Daire Başkanlığı şehirdeki pek çok etkinlik iptal edilirken konserin arkasında durdu. İbb Kent Orkestrasındaki müzisyenlerin katılımıyla sahne alabilen Işılak, sanatçıların omurgasızlığına sert tepki gösterdi. Işılaka Üstad Senfonisinin arka planında yaşananları sorduk.
-Üstad Senfonisini geçen hafta Üstadın 30. Vefat Yıldönümünde seslendirdiniz. Gezi olayları nasıl etkiledi konseri?
Daha önce Erzurumda, Adıyamanda, Bayburtta, Konyada konserlerimiz olmuştu. İstanbulda ilk kez sahne aldık. İbb konserle ilgili duyurularını yapmıştı ancak iptal edileceğine dair söylentiler dolaşmış.
-İBB de o günlerde pek çok sanat etkinliği iptal edilirken geri adım atmadı sanırım...
İbb ve Kültür Daire Başkanlığı ile sürekli irtibattaydık böyle bir iptal durumu yoktu. Ama böyle bir dedikodu yayıldığı zaman ona daha fazla itibar edenler oluyor. Bu aslında bu piyasanın ne kadar omurgasız, ne kadar sanattan uzak, sanatı sözkonusu ederek aslında zehrini kustuğunu gösteren bir durum.
-Orkestranızdaki bazı sanatçılar konsere 48 saat kala sahneye çıkmaktan vazgeçmiş.
Evet, bizim bu konser için prova yaptığımız bir ekip, yaylı grubu vardı. Büyük orkestrasyonla çıkacaktık. Bunlar Biz eyleme katılıyoruz, programa gelmiyoruz dediler, bizi yarı yolda bırakanlar oldu. Cemal Reşit Reyde küçülttük orkestrayı. Orada 55-60 kişi olacaktı. O gün 20 kişi yoktu. Hemen o kısa süre içerisinde programı yapabilmek için ne kadar profesyonel müzisyen arkadaşımız varsa onları çağırdık. İbb Kent Orkestrası da destek verdi.
O mesajı ömrümce unutmam
-En acı, kişisel olaylarda bile show must go on denir oysa...
Tabi... Bununla beraber yeni orkestraya dahil olanların şefi mesaj atarak Uğur Işılakın hükümete yakın bir isim olduğu söyleniyor. Bundan dolayı programa katılmayacağız diyor. O mesajlar duruyor bende. Ölene kadar duracak o mesajlar. Bu camianın ne olduğunu şu son olaylarda çok daha net gördüm. Onların nasıl birTürkiye arzuladığını da çok iyi biliyorum. Kin beslemek benim mizacıma ters ama böyle şeyleri unutmamak gerekiyor. Sanat, özgürlük, demokrasi adı altında konuşan bu adamların büyük bir çoğunluğunun samimi olmadığını, omurgasızlığını 25 yıldır müşahade ediyorum. Artık küçük bir azınlığın koca bir ülkeyi idare etme döneminin kapandığını düşünüyorum. Başbakan bu ülkede bu kadar seviliyorsa omurgalı olduğu için seviliyor. Bana kalırsa şu ana kadar mevcut Başbakanların arasında takiye yapmayan tek Başbakan Tayyip Erdoğandır. İkili oynamadığı için seviliyor.
-Üstad Senfonisini geçen hafta Üstadın 30. Vefat Yıldönümünde seslendirdiniz. Gezi olayları nasıl etkiledi konseri?
Daha önce Erzurumda, Adıyamanda, Bayburtta, Konyada konserlerimiz olmuştu. İstanbulda ilk kez sahne aldık. İbb konserle ilgili duyurularını yapmıştı ancak iptal edileceğine dair söylentiler dolaşmış.
-İBB de o günlerde pek çok sanat etkinliği iptal edilirken geri adım atmadı sanırım...
İbb ve Kültür Daire Başkanlığı ile sürekli irtibattaydık böyle bir iptal durumu yoktu. Ama böyle bir dedikodu yayıldığı zaman ona daha fazla itibar edenler oluyor. Bu aslında bu piyasanın ne kadar omurgasız, ne kadar sanattan uzak, sanatı sözkonusu ederek aslında zehrini kustuğunu gösteren bir durum.
-Orkestranızdaki bazı sanatçılar konsere 48 saat kala sahneye çıkmaktan vazgeçmiş.
Evet, bizim bu konser için prova yaptığımız bir ekip, yaylı grubu vardı. Büyük orkestrasyonla çıkacaktık. Bunlar Biz eyleme katılıyoruz, programa gelmiyoruz dediler, bizi yarı yolda bırakanlar oldu. Cemal Reşit Reyde küçülttük orkestrayı. Orada 55-60 kişi olacaktı. O gün 20 kişi yoktu. Hemen o kısa süre içerisinde programı yapabilmek için ne kadar profesyonel müzisyen arkadaşımız varsa onları çağırdık. İbb Kent Orkestrası da destek verdi.
O mesajı ömrümce unutmam
-En acı, kişisel olaylarda bile show must go on denir oysa...
Tabi... Bununla beraber yeni orkestraya dahil olanların şefi mesaj atarak Uğur Işılakın hükümete yakın bir isim olduğu söyleniyor. Bundan dolayı programa katılmayacağız diyor. O mesajlar duruyor bende. Ölene kadar duracak o mesajlar. Bu camianın ne olduğunu şu son olaylarda çok daha net gördüm. Onların nasıl birTürkiye arzuladığını da çok iyi biliyorum. Kin beslemek benim mizacıma ters ama böyle şeyleri unutmamak gerekiyor. Sanat, özgürlük, demokrasi adı altında konuşan bu adamların büyük bir çoğunluğunun samimi olmadığını, omurgasızlığını 25 yıldır müşahade ediyorum. Artık küçük bir azınlığın koca bir ülkeyi idare etme döneminin kapandığını düşünüyorum. Başbakan bu ülkede bu kadar seviliyorsa omurgalı olduğu için seviliyor. Bana kalırsa şu ana kadar mevcut Başbakanların arasında takiye yapmayan tek Başbakan Tayyip Erdoğandır. İkili oynamadığı için seviliyor.