- Konum
- Karı$ık..
-
- Üyelik Tarihi
- 7 Mar 2013
-
- Mesajlar
- 2,021
-
- MFC Puanı
- 297
Tarihten iki ayrı coğrafyaya damlayan
İki ayrı yürekte durmadan kanayan
Seydunayla Şahrud
Yüreklerin akarken bıraktığı izi
Birbirlerinin gözlerinde aradılar.
Yoktu.
İki iklim farkıydılar
Ne zaman göz göze değseler
Yangın çıkmayacak denli uzaktılar.
Yalnızca aynaların dökülen sırrına yansırdı
Üçüncü bir kente düşmüş suretleri..
Şahrud gökyüzü geliniydi.
Yüzüne bulut inse dolardı masal gözleri.
Bir solukluk rüzgarda bile
Usul usul kanardı gelincik bedeni.
Seyduna yeryüzü cehennemi.
Ölüm, çağrılı uçurumlarda sınardı sevdasını
Yalnız ufuk çizgisinde buluşurlardı,
Onu da güneş günde iki kez ateşe verirdi..
İki iklim ayrıldılar.
"Ya Şahrud! dedi Seyduna
"Gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm.
Ardına bakma, gözyaşımla vurulursun.
Su gibi git.
Şahrudun yüzüne keder mayın gibi durdu.
Ve zaman gözlerinin su yeşilinde kuruldu.
Hüzün bir Buda heykeli gibi çırılçıplak,
Yüzlerine oturdu.
Rivayet odur ki,
Şahrud vardığı denizlerde hala
Seyduna türküleriyle uyanmakta,
Seyduna, Şahrudun gözlerinden kalan
Masalla yaşlanmakta...
Biliyorum! sen yine parmak uçlarında üşüyosun,aramızda kıvrılıp yatan uzaklıga inat,ayaklarınla kasıklarımın kasıgasını,ellerinle yüregimde yaktıgın ateşi düşlüyorsun.sularımız sızıp karışıyor ay karanlıkta ve çırıl çıplak bir ırmaga dönüşüyor yatagımızda apansız,parmakların tıkır tıkır işliyor iştahla,biliyorsun yaşamaktır aşk, geceyle gündüzün sessiz geçişimidir bir uyku bogazında,DELİCE BİR YANGIN PARMAKLARININ BUZULUNDA........)
Birbirinden çok farklı, birbirinden çok ayrı, bir okadar ırak ve bir okadar da sevdalı iki unsurun, iki duygunun, iki mükemmeliyetin sevdasının türkü türkü işlendiği bir motiftir 'seyduna türküleri'... Ak ile karanın, ateş ile suyun, hançer ile yüreğin sevdasıdır....seyduna ile şahrudun sevdasıdır...
Seyduna türküleri, bazen bulutsuzluk özlemine benzer bazende umudunu yitirenlerin umut ilhamı. Seyuduna ve Şahrud bir çeşmeden akan göz yaşı vediğer bi çeşmeden akan kanın arasındadan geçen berrak ırmaktır. Bir başkadaır Seyduna ve Şahrud adamı çok uzaklara götürür.
Kara bir ağıt'tır Seyduna türküleri...
İki ayrı yürekte durmadan kanayan
Seydunayla Şahrud
Yüreklerin akarken bıraktığı izi
Birbirlerinin gözlerinde aradılar.
Yoktu.
İki iklim farkıydılar
Ne zaman göz göze değseler
Yangın çıkmayacak denli uzaktılar.
Yalnızca aynaların dökülen sırrına yansırdı
Üçüncü bir kente düşmüş suretleri..
Şahrud gökyüzü geliniydi.
Yüzüne bulut inse dolardı masal gözleri.
Bir solukluk rüzgarda bile
Usul usul kanardı gelincik bedeni.
Seyduna yeryüzü cehennemi.
Ölüm, çağrılı uçurumlarda sınardı sevdasını
Yalnız ufuk çizgisinde buluşurlardı,
Onu da güneş günde iki kez ateşe verirdi..
İki iklim ayrıldılar.
"Ya Şahrud! dedi Seyduna
"Gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm.
Ardına bakma, gözyaşımla vurulursun.
Su gibi git.
Şahrudun yüzüne keder mayın gibi durdu.
Ve zaman gözlerinin su yeşilinde kuruldu.
Hüzün bir Buda heykeli gibi çırılçıplak,
Yüzlerine oturdu.
Rivayet odur ki,
Şahrud vardığı denizlerde hala
Seyduna türküleriyle uyanmakta,
Seyduna, Şahrudun gözlerinden kalan
Masalla yaşlanmakta...
Biliyorum! sen yine parmak uçlarında üşüyosun,aramızda kıvrılıp yatan uzaklıga inat,ayaklarınla kasıklarımın kasıgasını,ellerinle yüregimde yaktıgın ateşi düşlüyorsun.sularımız sızıp karışıyor ay karanlıkta ve çırıl çıplak bir ırmaga dönüşüyor yatagımızda apansız,parmakların tıkır tıkır işliyor iştahla,biliyorsun yaşamaktır aşk, geceyle gündüzün sessiz geçişimidir bir uyku bogazında,DELİCE BİR YANGIN PARMAKLARININ BUZULUNDA........)
Birbirinden çok farklı, birbirinden çok ayrı, bir okadar ırak ve bir okadar da sevdalı iki unsurun, iki duygunun, iki mükemmeliyetin sevdasının türkü türkü işlendiği bir motiftir 'seyduna türküleri'... Ak ile karanın, ateş ile suyun, hançer ile yüreğin sevdasıdır....seyduna ile şahrudun sevdasıdır...
Seyduna türküleri, bazen bulutsuzluk özlemine benzer bazende umudunu yitirenlerin umut ilhamı. Seyuduna ve Şahrud bir çeşmeden akan göz yaşı vediğer bi çeşmeden akan kanın arasındadan geçen berrak ırmaktır. Bir başkadaır Seyduna ve Şahrud adamı çok uzaklara götürür.
Kara bir ağıt'tır Seyduna türküleri...