- Konum
- İzmir
-
- Üyelik Tarihi
- 29 Eyl 2015
-
- Mesajlar
- 1,638
-
- MFC Puanı
- 94
Kasırga
Büyük çaplı ve çok şiddetli Beufort ölçeğine göre saatte 75 milden fazla hızla ve dönerek esen tropik rüzgâr . Doğu Büyük Okyanus ve Güney Atlantik hâriç subtropikal ve tropikal iklim kuşağındaki bütün sıcak denizlerde sıksık meydana gelir . Ağustos , eylül aylarında Antillerde görülür . Batı Büyük Okyanus'unda Tayfun adını alır . Başlangıç ve mevsim sonu kasırgaları , Karaiplerin batısında görülür . Orta Amerika kıyılarının biraz açıklarında Büyük Okyanusunda ve Meksika Körfezinde de sık sık rastlanır .
Kasırgalar , mahallî fırtınalar kadar şiddetli sayılmazlar . Orta kuşakta meydana gelen ekstratropik siklonlar kadar da geniş çaplı değildirler . Fakat bunlar nisbeten geniş çapta ve kesafette olursa , bütün fırtınaların en tehlikelisi ve tahrip edicisi hâlini alırlar . Atlantikte ortalama yılda yedi kasırga vuku bulduğundan doğu Büyük Okyanus'ta de yaklaşık aynı sayıda kasırga vuku bulur . 1890-1910 arası çok , 1910-1930 arası az , 1930-1950 arası çok sık kasırga vuku bulmuştur . Kasırgaların ekseni kuzeybatı istikametinde eser .
Meydana geliş ve hareket
Kuzey Atlantikteki kasırgalar ekseriyetle hazirandan ekime kadar olur . Bu müddet zarfında deniz yüzeyinde sıcak ve rutubet en fazla haldedir . Mayıs ve kasım aylarında daha az , diğer aylarda ise pek seyrek meydana gelir . Kuzey Atlantik bölgesinde yılda meydana gelen ortalama tropik siklon miktarı sekizdir . Bunun beşi ise kasırga tipindedir . Eylül ayında Atlantik Okyanusunun güneyindeki büyük subtropikal anti-siklon bölgesinde tropik fırtınalar eser . Antisiklon bölgesinin güneyinde esen doğu rüzgârları tarafından tahrik edilerek birkaç günlüğüne batı istikametine kayar . Fırtınaların çoğu antisiklon bölgesinin batı ucundan kıvrılarak bâzıları Amerika'yı kasıp kavurur . Diğerleri ise kıyıdan geçer . Diğer fırtınalar kıvrılmadan batı istikametinde doğruca eserek Meksika Körfezini veya Orta Amerika'yı tesiri altına alır . Mevsimin başında ve sonunda patlak veren kasırgalar meydana geldikten sonra kuzey istikametinde eserler . Fırtınaların hızı ortalama 80-240 km'yi bulur .
Rüzgâr ve yağış
Tropik bir siklonun kasırga olarak adlandırılabilmesi için hızının en azından 117 km/saat olması gerekir . Ekseriya saate 240 km'den fazla hıza sâhiptirler . Sebeb oldukları direkt zarardan başka rüzgarlar felaketlere yol açan büyük deniz dalgalarına ve denizin kabarmasına sebep olurlar . Carolis hareketleri adı verilen hareketler sebebiyle kuzey yarım kürede esen rüzgârlar saat yelkovanının tersi istikametinde , güney yarım kürede ise saat yelkovanı istikametindedir . Kasırgalarla birlikte yağış da gelir . Tropik bir rüzgâr kuşağının ortalama yağış miktarı 75-150 mm'dir . Daha çok yağış düştüğü de olur . Böyle yağışlar karaların iç kısımlarında ciddî sellere sebebiyet verir .
Büyüklük ve yapı
Çok yüksek hıza sâhib olan bulutların taşıdığı yağmur , nisbeten daha sâkin bir bölge olan kasırganın dönen kısmının arkasına düşer . Kasırga boydan boya 50-800 km genişliğindedir . Büyük kasırgalarda havanın sirkülasyonu 12 . 000 m'den daha üst bölgelere kadar tesir eder . Hattâ bâzı kasırgalarda bu tesir stosferde dahi görülebilir . Sağnak yağmur getiren kümülüs ve kümülonimbüs bulutları rüzgâr kuşağında spiral bir şekil almaya meyillidirler . Şekiller radar ekranında görülebilmekte ve böylece muhtemel bir kasırganın gelişi anlaşılmaktadır . Kara istasyonları , uçaklar ve denizdeki gemiler , radarlar vâsıtasıyla kasırgaları tâkip edebilmektedirler . Kasırganın dönen kısmın arkasına ( gözüne ) yaklaşıldıkça rüzgârın hızı kesilir ama tamâmen durmaz . Yağış durur . Ortadaki bulutlar kaybolur , alçak bulutlar ekseriyetle kalır . Aralarından güneş ışıkları geçer . Kuşlar kasırga gözüne kapılır ve sürüklenir . Kasırga gözü geçtikten bir saat sonra aksi istikamette daha kuvvetli bir rüzgâr eser .
Kasırganın orta kısmı ( otağında ) ısı normalden 10°-15°C daha yüksektir . Çünkü buradaki hava daha az faaldir . Yanlardaki yüksek hava basıncından merkezdeki alçak hava basıncına doğru kuvvetli bir hava akımı meydana gelir . Fakat bu iç hava akımı adı verilen hadisenin kuvveti kısmende olsa sürtünme ile hafifler . Kasırganın göz ve odak merkezi kısmından dış kısımlara bilhassa yukarıya doğru santrafüj kuvvetler vâsıtasıyla bir hava akımı meydana gelir . Bu bölgede rüzgâr hızı azalır . Deniz seviyesindeki şiddetli siklonik akıma tezat teşkil ederek antisiklonik bir akım meydana gelir . Kasırgalar basit bir buharla çalışan motora benzetilebilir . Kasırgayı hareket ettiren dinamo iç hava akımıdır . Hareketini ısı değişiklikleri sağlamaktadır . Mal ve can kaybına sebep olan kasırgalar üzerinde senelerdir çalışmalar yapılmaktadır . Sun'i peykler vasıtası ile kasırgaların doğuşu , takip ettiği yollar , büyüklüğü ve zararları hakkında yardımcı bilgiler alınmaktadır .
Büyük çaplı ve çok şiddetli Beufort ölçeğine göre saatte 75 milden fazla hızla ve dönerek esen tropik rüzgâr . Doğu Büyük Okyanus ve Güney Atlantik hâriç subtropikal ve tropikal iklim kuşağındaki bütün sıcak denizlerde sıksık meydana gelir . Ağustos , eylül aylarında Antillerde görülür . Batı Büyük Okyanus'unda Tayfun adını alır . Başlangıç ve mevsim sonu kasırgaları , Karaiplerin batısında görülür . Orta Amerika kıyılarının biraz açıklarında Büyük Okyanusunda ve Meksika Körfezinde de sık sık rastlanır .
Kasırgalar , mahallî fırtınalar kadar şiddetli sayılmazlar . Orta kuşakta meydana gelen ekstratropik siklonlar kadar da geniş çaplı değildirler . Fakat bunlar nisbeten geniş çapta ve kesafette olursa , bütün fırtınaların en tehlikelisi ve tahrip edicisi hâlini alırlar . Atlantikte ortalama yılda yedi kasırga vuku bulduğundan doğu Büyük Okyanus'ta de yaklaşık aynı sayıda kasırga vuku bulur . 1890-1910 arası çok , 1910-1930 arası az , 1930-1950 arası çok sık kasırga vuku bulmuştur . Kasırgaların ekseni kuzeybatı istikametinde eser .
Meydana geliş ve hareket
Kuzey Atlantikteki kasırgalar ekseriyetle hazirandan ekime kadar olur . Bu müddet zarfında deniz yüzeyinde sıcak ve rutubet en fazla haldedir . Mayıs ve kasım aylarında daha az , diğer aylarda ise pek seyrek meydana gelir . Kuzey Atlantik bölgesinde yılda meydana gelen ortalama tropik siklon miktarı sekizdir . Bunun beşi ise kasırga tipindedir . Eylül ayında Atlantik Okyanusunun güneyindeki büyük subtropikal anti-siklon bölgesinde tropik fırtınalar eser . Antisiklon bölgesinin güneyinde esen doğu rüzgârları tarafından tahrik edilerek birkaç günlüğüne batı istikametine kayar . Fırtınaların çoğu antisiklon bölgesinin batı ucundan kıvrılarak bâzıları Amerika'yı kasıp kavurur . Diğerleri ise kıyıdan geçer . Diğer fırtınalar kıvrılmadan batı istikametinde doğruca eserek Meksika Körfezini veya Orta Amerika'yı tesiri altına alır . Mevsimin başında ve sonunda patlak veren kasırgalar meydana geldikten sonra kuzey istikametinde eserler . Fırtınaların hızı ortalama 80-240 km'yi bulur .
Rüzgâr ve yağış
Tropik bir siklonun kasırga olarak adlandırılabilmesi için hızının en azından 117 km/saat olması gerekir . Ekseriya saate 240 km'den fazla hıza sâhiptirler . Sebeb oldukları direkt zarardan başka rüzgarlar felaketlere yol açan büyük deniz dalgalarına ve denizin kabarmasına sebep olurlar . Carolis hareketleri adı verilen hareketler sebebiyle kuzey yarım kürede esen rüzgârlar saat yelkovanının tersi istikametinde , güney yarım kürede ise saat yelkovanı istikametindedir . Kasırgalarla birlikte yağış da gelir . Tropik bir rüzgâr kuşağının ortalama yağış miktarı 75-150 mm'dir . Daha çok yağış düştüğü de olur . Böyle yağışlar karaların iç kısımlarında ciddî sellere sebebiyet verir .
Büyüklük ve yapı
Çok yüksek hıza sâhib olan bulutların taşıdığı yağmur , nisbeten daha sâkin bir bölge olan kasırganın dönen kısmının arkasına düşer . Kasırga boydan boya 50-800 km genişliğindedir . Büyük kasırgalarda havanın sirkülasyonu 12 . 000 m'den daha üst bölgelere kadar tesir eder . Hattâ bâzı kasırgalarda bu tesir stosferde dahi görülebilir . Sağnak yağmur getiren kümülüs ve kümülonimbüs bulutları rüzgâr kuşağında spiral bir şekil almaya meyillidirler . Şekiller radar ekranında görülebilmekte ve böylece muhtemel bir kasırganın gelişi anlaşılmaktadır . Kara istasyonları , uçaklar ve denizdeki gemiler , radarlar vâsıtasıyla kasırgaları tâkip edebilmektedirler . Kasırganın dönen kısmın arkasına ( gözüne ) yaklaşıldıkça rüzgârın hızı kesilir ama tamâmen durmaz . Yağış durur . Ortadaki bulutlar kaybolur , alçak bulutlar ekseriyetle kalır . Aralarından güneş ışıkları geçer . Kuşlar kasırga gözüne kapılır ve sürüklenir . Kasırga gözü geçtikten bir saat sonra aksi istikamette daha kuvvetli bir rüzgâr eser .
Kasırganın orta kısmı ( otağında ) ısı normalden 10°-15°C daha yüksektir . Çünkü buradaki hava daha az faaldir . Yanlardaki yüksek hava basıncından merkezdeki alçak hava basıncına doğru kuvvetli bir hava akımı meydana gelir . Fakat bu iç hava akımı adı verilen hadisenin kuvveti kısmende olsa sürtünme ile hafifler . Kasırganın göz ve odak merkezi kısmından dış kısımlara bilhassa yukarıya doğru santrafüj kuvvetler vâsıtasıyla bir hava akımı meydana gelir . Bu bölgede rüzgâr hızı azalır . Deniz seviyesindeki şiddetli siklonik akıma tezat teşkil ederek antisiklonik bir akım meydana gelir . Kasırgalar basit bir buharla çalışan motora benzetilebilir . Kasırgayı hareket ettiren dinamo iç hava akımıdır . Hareketini ısı değişiklikleri sağlamaktadır . Mal ve can kaybına sebep olan kasırgalar üzerinde senelerdir çalışmalar yapılmaktadır . Sun'i peykler vasıtası ile kasırgaların doğuşu , takip ettiği yollar , büyüklüğü ve zararları hakkında yardımcı bilgiler alınmaktadır .