• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Karikatür VS Siyaset Açmazı (Leman 1000.Sayı Olayı)

TRWE_2012

Süper Moderatör
Üyelik Tarihi
2 Haz 2020
Konular
3,091
Mesajlar
5,890
MFC Puanı
20,830
Leman...
13.Ocak.2011

Kasım 1991'de, bir kronik hastalık edindik kendimize. Adı Leman'dı. Oğuz Aral'ın kanatları altından ayrılan gençler "Artık bu dergideyiz" diyorlardı. Bugün Leman, 1000. özel sayısıyla Kemal Kılıçdaroğlu'ndan Cem Yılmaz'a, Tuncel Kurtiz'den Ertuğrul Özkök'e sürpriz konuklarıyla selam veriyor tarihine. Özel sayı, yarın bayilerde...

Gırgır dergisinde pişip Limon dergisine düşen yazarlar çizerler, 1991’de Leman’ı çıkardılar. Tuncay Akgün, Gökhan Dabak, Erdil Yaşaroğlu, Galip Tekin, Kemal Aratan, Mehmet Çağçağ, Güneri İçoğlu, Kaan Ertem ve daha nice isim “Artık Buradayız” diyorlardı. Güneş gazetesi bünyesinde, Asil Nadir sermayesindeki Limon, Asil Nadir’le birlikte batmıştı. Artık, bağımsız Leman vardı. 16 Kasım 1992’de ilk yaşını, “Daha yapılacak çok çizik var ve daha çok genciz” diye duyuruyordu dergi. “Zalimler, gaddarlar, laleler, işkenceciler, sülükler korksun. Leman 1 Yaşında” yazıyordu kapakta. 20 yıl öncesine kıyasla daha az zalim, daha az sülük, daha az gaddar değilse de dünya, hızla değiştiği aşikar. 90’lardan 2010’a Leman arşivini karıştırdığınızda, kapaklar yeterince konuşuyor. Her şeye rağmen “politik” 90’lardan, “lüküs hayat oh ne rahat” 2000’lere, Özal sonrası insanları eşliğinde çizgilerle, Türkiye tarihi Leman bir nevi… ‘Erdener Abi’den ‘Daral ve Timsah’ ikilisi karikatür tiplemelerine, yine Leman’ın yarattığı tabirle “Yurdum İnsanı”nı tanıma kılavuzu… Özellikle ilk dönemleri, İnsan hakları köşesinden anti medya köşesine, hapishane mektuplarından “Cinsel Faşizme Hayır”, “Arkadaşıma Dokunma!” kampanyalarına, dönemin 80 artığı gençliğine politik rehber niteliğinde. Gençler Nihat Genç’le holding patronlarına karşı yoksulların mücadele yöntemlerini öğrenirken, Cezmi Ersöz’ün “İçinizdeki sese kulak verin” çağrılarıyla duygu dolup taşıyorlar.

Leman, böyle geniş bir skala. Kendi halinde Gırgır’dan sonra, zamanla 100 bine varan tirajıyla bir kitle dergisi olmaya aday. İlk sayısında, Limon’dan doğru düzgün para almamaya başlamış tayfaya yardım olsun diye çamaşır, tıraş köpüğü, çorap vs gönderirken okuyucu, 90’ların ortalarında Beyoğlu’ndaki dergi binası Leman Kültür adıyla gençliğin ‘trendy’ buluşma mekanlarından. 1994’te ilk taşınıldığında neredeyse her çizere bir oda şeklinde bomboş olan bina, dolup taşıyor. Tuncel Kurtiz’in Bedrettin’i oynadığı, Cem Yılmaz’ın şöhret basamaklarına ilk adımı attığı, Ata Demirer’in, Erol Günaydın’ın çıktığı Leman Kültür, dönemin çok da alışık olmadığı bir gösteri merkezine dönüşüveriyor. İçerik kadar, Leman karakterlerinin basıldığı tişörtlerden kupalara, yan ürünleriyle de zenginleşiyor dergi zamanla. 2002’de, bir zamanlar Gırgır’dan ayrılıp Leman’ı kuranların yaptığı gibi bir grup, dergiden ayrılıp Penguen’i kuruyor. Penguen’den ayrılanlar Uykusuz’u. Zamanla Leman da Gırgır gibi, bir nevi çatı oluyor genç mizah âlemine. Kimler gelip geçmiyor ki Leman tarihinden.

Cem Yılmaz karikatürlerde dediğini sahneye taşıyor, ünlendikçe ünleniyor. Can Yücel son 5 yılında ölümüne kadar esirgemiyor yazılarını, Eşber Yağmurdereli Leman’da anlatıyor derdini.

“Ayşegül Firarda”

2000’lerle birlikte “Leman değişti, eskisi gibi değil” eleştirileri de gelmeye başlıyor. Zamanla bünyesinden ‘Öküz’ dergisini, ‘L-Manyak’ı, ‘Yeni Harman’ı, ‘Kaçak Yayın’ı, ‘Red’i, Leman ve Cadde yayınevlerini çıkaran Leman, bir mizah dergisi olmaktan öte, bir nevi butik medya grubu artık. 90’lı yıllarda Doğu ve Güneydoğu’da 2000 okulun karakol yapıldığı kapağıyla milenyum itibariyle coşkun magazin programları, sınırsız tüketim aşkı, televole kültürüyle 17-18 yaşında evinden kaçan genç kızları anlatan “Ayşegül Firarda” kapağı karşılaştırıldığında, değişenin sadece Leman olmadığını da görebilirsiniz. Dolayısıyla Irak’a asker gönderilme meselesi kadar ‘Asmalı Konak’ histerisi, Popstar yarışması da yer buluyor dergide. 3 Aralık 1994’te, Bosna’daki Sırp vahşetine karşı sesi çıkmayan AB, BM ve NATO’yu “Boklaşmış Milletler” adıyla kapağına taşıyan Leman, 12 Ağustos 2005’te donla denize giren “göbeğini kaşıyanlar”ın da yanında. Dönemin meşhur hiti “Deledondale” eşliğinde “Dele don dale hele donlarla denize girene bak hele” diyor Leman ve Kadir Topbaş mayoları sattırıyor plajdaki seyyar satıcıya. Aynı Leman, aynı yıl, “Siyasetin eline yeni oyuncak Tübitak da diyebiliyor.

Bezgin Bekir’den Daral’a

“Facebook’tan twitter’a sosyal ağlarla dört taraftan sarıldığımız bir zamanda Leman’ın değişimini herkes kendince sorgulayacaktır lakin derginin popüler kültür üzerindeki etkisini kimseler inkar etmeyecektir. İyidir kötüdür tartışılır ama her şeyden öte bir dil vermiştir bize. Klişelere ‘Erdener Abi’ , “Kıllanan Adam” gibi başkaldıracaktır gençlik. Reklamcısından sit-com’cusuna Leman diliyle yapacaktır esprilerini. 90’lar itibariyle Özal ve temsil ettiklerine “başkaldıran” Leman, yuppiler’e, yükselen değerlere cevabı, dönemin yarattığı tiplerle verir. Fabrikatör oğlu Daral ile “seks araba para” üçlemesini şiar edinmiş işsiz Timsah, gelecekte başımıza neler geleceğini anlatır. Bezgin Bekir, bir 68’linin ruh halini söyler değişen zamanlarda. Ender Özkahraman’ın çizgileriyle doğudan, Trakya taraflarından çizen Ferhan Güver’le batıdan haberdar oluruz. Saçı uzun olduğu için sokakta dövülürken insanlar, Heavy Metal’cilerinden o parti senin bu parti benim “Seks seks seks” diye dolaşan tipleriyle “özgür gençlik’i kucaklarız. ‘Derin devlet’ tabiri de, ‘Gönül Adamı’ı da bize, Leman’dan mirastır.

Özal davaları

Recep Tayyip Erdoğan tarafından tazminat davası açılan ilk karikatürist Leman’dan Şeref Selvi. ”Erdoğan’a ısdırap verdiği için” 10 milyar cezaya mahkum ediliyor. Sonraki yıllarda Erdoğan’ın kene olarak çizildiği kapak sebebiyle açılan davayı dergi kazanıyor. “Batının ilmini, bilimini alın” diyen Erdoğan’a karşı yaptığı kapakla da 8 milyar tazminat ödemeye mahkum ediliyor. Dava şu an AİHM’de. Sanılmasın ki karikatürlerle uğraşan tek başbakan Erdoğan Leman’ın tarihinde. Özal’dan da çok çekmiş dergi. Çok dava açmışlığı, hatta bir çizeri hapse attırmışlığı var büyük “liberal” Özal’ın. 1000. sayısında politik meseleler bulamayacağız derginin. Sebebi emeği geçenlerin “bu sayı zamansız olsun” isteği. Nihat Genç “fırtınalı” uzun mu uzun bir yazı ile selam veriyor özel sayıda. Cem Yılmaz çeşitli karikatürlerini,Tuncel Kurtiz, Ertuğrul Özkök gibi sürpriz isimler saygılarını sunuyor. En büyük sürprizse kuşkusuz Arınç’ı Leman’a havale eden Kılıçdaroğlu’nun “Ben iktidarda olsam da muhalefete devam edin!” mesajı. Can Barslan, Mehmet Çağçağ, Tuncay Akgün gibi 1000 sayı boyunca Leman da olanlar da, Bahadır Baruter’den Galip Tekin’e, Ersin Karabulut’tan met-üst’e yolu Leman’dan geçmişler de bir arada 1000. sayıda. Son olarak kolay iş değil bir mizah dergisi için 1000. sayısı görmek diyor ve kutluyoruz.

Kaynak Makale :

Kod:
http://www.gnoxis.com/redirect-to/?redirect=http%3A%2F%2Fwww.hurriyetkampus.com%2F1000-sayi-fena-halde-leman.aspx%3FpageID%3D238%26nID%3D5534%26NewsCatID%3D191
 
Üst