-
- Üyelik Tarihi
- 5 Nis 2013
-
- Mesajlar
- 4,580
-
- MFC Puanı
- 855
Fast food tarzı aşırı kalorili besinlerden oluşan bir öğle öğünü yapma, ofis kutlamaları, abur-cubur ikramları, ara öğün yapmama, masada su yerine çay, kahve, gazlı içecekler, meyve suyu gibi besinleri tüketme gibi sebepler de başta obezite olmak üzere birçok hastalığın görülme sıklığını artırmaktadır.
Uluslararası çalışma örgütü(ILO) 2005 raporuna göre kötü beslenme kalitesiz çalışan havuzu ve düşük verim yaratır. Bu da firmaların rekabet gücünü azaltarak ulusal verimliliğe negatif etki eder. ComPsych tarafından Amerikada değişik sektörlerdeki 1000in üzerinde çalışan ile yapılan araştırma sonuçları, sağlıklı beslenenlerin kötü beslenenlere kıyasla 10 kat daha enerjik, 2 kat daha mutlu ve 3 kat daha verimli olduğunu göstermektedir.
Peki, iş yerinde doğru ve sağlıklı beslenmek için neler yapmalıyız?
Sağlıklı yaşamın anahtarı sağlıklı kahvaltı..
Kahvaltı yapmamak kan şekeri düşüklüğü, huzursuzluk, gerginlik, konsantrasyon bozukluğu, uyku hali, algılama güçlüğü, çarpıntı ve bilinç bozukluklarına neden olabilmektedir. Yumurta, peynir içeren klasik kahvaltını yanı sıra süt ve tahıl gevreklerini de tercih edebilirsiniz.
Susuz kalmayın..
Çay ve kahve tüketiminiz artık su tüketiminizin yerini almışsa bunu sıraya almanın zamanı gelmiş demektir. 1 bardak çay tüketiminizin ardından 1 bardak su tüketmeniz, günlük içtiğiniz su miktarını artıracaktır. Her sabah iş yerinize gittiğiniz zaman ve her akşam iş yerinizden ayrılırken 1 bardak su tüketin.
Sağlıklı ve doyurucu öğle yemeği tüketin..
Hiç vaktiniz yok, ne yemeğe çıkabiliyor ne de dışarıdan yemek isteyebiliyorsunuz. Bu durumda aç kaldığınız için öncelikle şekeriniz düşüyor, ardından da veriminiz. Doğru beslenmek için kişiler iradenin yanı sıra onların gereksinimlerini anlayan ve hayatlarını kolaylaştıran destekçilere ihtiyaç duyarlar. Kısıtlı bir zamanda güzel bir menü yaratmak sanıldığı kadar kolay olmaz. İşinizin yoğun ve stres seviyenizin yüksek olduğu dönemlerde öğlen yemeği günün temposuna ayak uyduracak özellikte olmalı ve size güç vermelidir.
Atıştırmalıklar bulundurun..
Ara öğünler hem metabolizmanızın hızlanmasını hem de açlık atakları yaşamamanızı sağlar, bu nedenle 3 saat aralıklarla sağlıklı atıştırmalıklar tüketin. Kuru meyveler, galeta, grissini, ceviz, badem, fındık gibi besinleri çekmecenizde bulundurmanızda fayda var.
Hareketinizi artırın..
Uzun süre hareketsiz kalmak metabolizmayı yavaşlatan en önemli etmen. Bu nedenle masanızda 2 saatten fazla hareketsiz oturmayın. Masa başında yapabileceğiniz egzersizler, gün içerisinde asansör yerine merdiven kullanmanız, servis kullanıyorsak 2 durak önce inip yürümeniz harcadığınız enerjinin artmasını sağlayacaktır.
İş yerinde doğru beslenmenin nasıl olması gerektiğini aslında hepimiz biliyoruz. Bol su tüketmek, karbonhidrat, protein ve yağ dengesi sağlanmış bir kahvaltı ve öğle yemeği, uzun süre aç kalmaya engel olacak sağlıklı ara öğünlerin oluşturduğu dengeli ve düzenli beslenmek. Ancak yoğun iş temposunun getirdiği zaman kısıtlaması ve yorgunluk, her yeni gün için lezzetli ve çeşitli menüler bulmanın zorluğu gibi nedenler sağlıklı beslenmeyi bildiğimiz ama bir türlü hayatımıza sokamadığımız bir felsefe haline getirmekte..
Uluslararası çalışma örgütü(ILO) 2005 raporuna göre kötü beslenme kalitesiz çalışan havuzu ve düşük verim yaratır. Bu da firmaların rekabet gücünü azaltarak ulusal verimliliğe negatif etki eder. ComPsych tarafından Amerikada değişik sektörlerdeki 1000in üzerinde çalışan ile yapılan araştırma sonuçları, sağlıklı beslenenlerin kötü beslenenlere kıyasla 10 kat daha enerjik, 2 kat daha mutlu ve 3 kat daha verimli olduğunu göstermektedir.
Peki, iş yerinde doğru ve sağlıklı beslenmek için neler yapmalıyız?
Sağlıklı yaşamın anahtarı sağlıklı kahvaltı..
Kahvaltı yapmamak kan şekeri düşüklüğü, huzursuzluk, gerginlik, konsantrasyon bozukluğu, uyku hali, algılama güçlüğü, çarpıntı ve bilinç bozukluklarına neden olabilmektedir. Yumurta, peynir içeren klasik kahvaltını yanı sıra süt ve tahıl gevreklerini de tercih edebilirsiniz.
Susuz kalmayın..
Çay ve kahve tüketiminiz artık su tüketiminizin yerini almışsa bunu sıraya almanın zamanı gelmiş demektir. 1 bardak çay tüketiminizin ardından 1 bardak su tüketmeniz, günlük içtiğiniz su miktarını artıracaktır. Her sabah iş yerinize gittiğiniz zaman ve her akşam iş yerinizden ayrılırken 1 bardak su tüketin.
Sağlıklı ve doyurucu öğle yemeği tüketin..
Hiç vaktiniz yok, ne yemeğe çıkabiliyor ne de dışarıdan yemek isteyebiliyorsunuz. Bu durumda aç kaldığınız için öncelikle şekeriniz düşüyor, ardından da veriminiz. Doğru beslenmek için kişiler iradenin yanı sıra onların gereksinimlerini anlayan ve hayatlarını kolaylaştıran destekçilere ihtiyaç duyarlar. Kısıtlı bir zamanda güzel bir menü yaratmak sanıldığı kadar kolay olmaz. İşinizin yoğun ve stres seviyenizin yüksek olduğu dönemlerde öğlen yemeği günün temposuna ayak uyduracak özellikte olmalı ve size güç vermelidir.
Atıştırmalıklar bulundurun..
Ara öğünler hem metabolizmanızın hızlanmasını hem de açlık atakları yaşamamanızı sağlar, bu nedenle 3 saat aralıklarla sağlıklı atıştırmalıklar tüketin. Kuru meyveler, galeta, grissini, ceviz, badem, fındık gibi besinleri çekmecenizde bulundurmanızda fayda var.
Hareketinizi artırın..
Uzun süre hareketsiz kalmak metabolizmayı yavaşlatan en önemli etmen. Bu nedenle masanızda 2 saatten fazla hareketsiz oturmayın. Masa başında yapabileceğiniz egzersizler, gün içerisinde asansör yerine merdiven kullanmanız, servis kullanıyorsak 2 durak önce inip yürümeniz harcadığınız enerjinin artmasını sağlayacaktır.
İş yerinde doğru beslenmenin nasıl olması gerektiğini aslında hepimiz biliyoruz. Bol su tüketmek, karbonhidrat, protein ve yağ dengesi sağlanmış bir kahvaltı ve öğle yemeği, uzun süre aç kalmaya engel olacak sağlıklı ara öğünlerin oluşturduğu dengeli ve düzenli beslenmek. Ancak yoğun iş temposunun getirdiği zaman kısıtlaması ve yorgunluk, her yeni gün için lezzetli ve çeşitli menüler bulmanın zorluğu gibi nedenler sağlıklı beslenmeyi bildiğimiz ama bir türlü hayatımıza sokamadığımız bir felsefe haline getirmekte..