PeriKızı
Moderatör
-
- Üyelik Tarihi
- 22 May 2019
-
- Mesajlar
- 8,658
-
- MFC Puanı
- 26,764
Bir grup araştırmacı, kavak ağaçlarına gen aktarımı yaparak sıradan kavaklara kıyasla daha hızlı büyüyen ve daha çok karbondioksit soğuran transgenik ağaçlar üretti.
Küresel iklim değişikliğini yavaşlatmanın yolu, atmosferdeki karbondioksit miktarını azaltmaktan geçiyor. Bu amaçla uygulanabilecek en basit yöntemlerden biri ağaç dikmek. Çünkü yeşil bitkiler fotosentezle besin üretirken atmosferden aldıkları karbondioksidi kullanıyor. Üstelik atmosferden alınan karbonun önemli bir kısmı gövdenin büyümesinde kullanıldığından kısa süre içinde yeniden atmosfere karışmıyor.
Bitkilerin hangi hızla atmosferden karbon soğurabileceğini sınırlandıran çeşitli etkenler var. Bu etkenlerin en önemlilerinden biri hiç kuşkusuz fotosentez hızı. Neredeyse tüm bitkiler, fotosentez sırasında fosfoglikolat olarak adlandırılan zehirli bir yan ürünün ortaya çıktığı bir mekanizma kullanıyor. Bu durum, büyüme için kullanılabilecek enerjinin bir kısmının zehirli yan ürünlerin zararsız hâle getirilmesi için harcanmasına neden oluyor.
Living Carbon adlı biyoteknoloji firmasında çalışan araştırmacılar fotosentezi daha verimli hâle getirmek için gen aktarımına yönelmişler.
Yeni genler, ortaya çıkan zehirli fosfoglikolatı büyüme sırasında kullanılan şekerlere dönüştürerek fotosentezi daha verimli hâle getiriyor.
Araştırmacılar, transgenik kavakları sıradan kavaklarla beraber dört ay boyunca kapalı bir ortamda büyütmüşler. Sonuçta transgenik kavakların sıradan kavaklara kıyasla 1,5 kat daha hızlı büyüdüğü ve %53 daha hızlı kütle kazandığı tespit edilmiş.
Elde edilen sonuçların sadece laboratuvar ortamı ile sınırlı olduğu, açık havadaki ağaçların aynı hızla büyümek için daha fazla suya ve gübreye ihtiyaç duyabileceği belirtiliyor. Ayrıca başka ağaçlar tarafından güneş ışığı almaları engellediğinde ağaçların büyümesinin yavaşlayabileceği söyleniyor.
Küresel iklim değişikliğini yavaşlatmanın yolu, atmosferdeki karbondioksit miktarını azaltmaktan geçiyor. Bu amaçla uygulanabilecek en basit yöntemlerden biri ağaç dikmek. Çünkü yeşil bitkiler fotosentezle besin üretirken atmosferden aldıkları karbondioksidi kullanıyor. Üstelik atmosferden alınan karbonun önemli bir kısmı gövdenin büyümesinde kullanıldığından kısa süre içinde yeniden atmosfere karışmıyor.
Bitkilerin hangi hızla atmosferden karbon soğurabileceğini sınırlandıran çeşitli etkenler var. Bu etkenlerin en önemlilerinden biri hiç kuşkusuz fotosentez hızı. Neredeyse tüm bitkiler, fotosentez sırasında fosfoglikolat olarak adlandırılan zehirli bir yan ürünün ortaya çıktığı bir mekanizma kullanıyor. Bu durum, büyüme için kullanılabilecek enerjinin bir kısmının zehirli yan ürünlerin zararsız hâle getirilmesi için harcanmasına neden oluyor.
Living Carbon adlı biyoteknoloji firmasında çalışan araştırmacılar fotosentezi daha verimli hâle getirmek için gen aktarımına yönelmişler.
Yeni genler, ortaya çıkan zehirli fosfoglikolatı büyüme sırasında kullanılan şekerlere dönüştürerek fotosentezi daha verimli hâle getiriyor.
Araştırmacılar, transgenik kavakları sıradan kavaklarla beraber dört ay boyunca kapalı bir ortamda büyütmüşler. Sonuçta transgenik kavakların sıradan kavaklara kıyasla 1,5 kat daha hızlı büyüdüğü ve %53 daha hızlı kütle kazandığı tespit edilmiş.
Elde edilen sonuçların sadece laboratuvar ortamı ile sınırlı olduğu, açık havadaki ağaçların aynı hızla büyümek için daha fazla suya ve gübreye ihtiyaç duyabileceği belirtiliyor. Ayrıca başka ağaçlar tarafından güneş ışığı almaları engellediğinde ağaçların büyümesinin yavaşlayabileceği söyleniyor.