- Konum
- İzmir
-
- Üyelik Tarihi
- 9 Haz 2015
-
- Mesajlar
- 12,474
-
- MFC Puanı
- 1,810
İçindeki İnanca Güven
Verdiğin emeklerin karşılığını yavaş yavaş almaya başladın değil mi? Herşey kendiliğinden olmaya başladı. Problemler giderek azaldı ve sen tecrübelerinle daha çok hakimsin. Ve artık öne çıkma zamanın geldiğini biliyorsun. Herşey o kadar açık ki bir adım at ve yepyeni bir dünya ile tanış.
Sanki senin bunu yapmanı beklercesine bir aksilikler sinsilesi de pusuda yatmış bekliyor. Sürüncemede kalmış konuşmaların gerginliği, iyi zamanlarda verilen sözlere beklenen yanıtlar ve kaynak bulunamayan ödemeler zinciri. Hepsinin üzerindeki ağırlığı bizi yine "otur oturduğun yere" moduna atıyor değil mi?
Kaç zamandır bunu beklediğini biliyorsun ama ilerlemenin en acı şekli bu olsa gerek. Yolun başına kaç kişi çıktığın önemli değil başından beri yalnız olduğunu bilmek sana ekstra bir güç verecektir. Öylesine gariptir ki bu yolculuk kime ve neye güveneceğin her an şekil değiştirir. Kendine o kadar güvenme sen de değişirsin. Çünkü değişmezsen hayatta kalamazsın.
Bir bakmışsın ki artık ne eski senden eser kalmış ne de olmayı istediğin kişisin. Arada kalmışlığın endişesi ve güven duyacak bir el arayarak günler geçiyor. Bildiğin herşeyi unutturacak kadar pişmanlık günleri...
Ama biliyorsun değil mi ? Tüm bunlar olmasaydı şu anki sen olmayacaktın. Bu yazıyı yıllar sonra okuyup geçmişine bakıyormuşsun gibi hissetmen için yazdım. Başına gelmemiş olabilir ama gelmeyecek diye bir kural yok. Herşeyin önlemini alamazsın ama kendine olan güvenini kazanırsan seni yıldırabilecek olanların gücünü kırarsın. En önemlisi de içindeki inanca güvenirsen sadece buralarda kalmayacağını çok iyi anlarsın. Hem de çok çok iyi...
Verdiğin emeklerin karşılığını yavaş yavaş almaya başladın değil mi? Herşey kendiliğinden olmaya başladı. Problemler giderek azaldı ve sen tecrübelerinle daha çok hakimsin. Ve artık öne çıkma zamanın geldiğini biliyorsun. Herşey o kadar açık ki bir adım at ve yepyeni bir dünya ile tanış.
Sanki senin bunu yapmanı beklercesine bir aksilikler sinsilesi de pusuda yatmış bekliyor. Sürüncemede kalmış konuşmaların gerginliği, iyi zamanlarda verilen sözlere beklenen yanıtlar ve kaynak bulunamayan ödemeler zinciri. Hepsinin üzerindeki ağırlığı bizi yine "otur oturduğun yere" moduna atıyor değil mi?
Kaç zamandır bunu beklediğini biliyorsun ama ilerlemenin en acı şekli bu olsa gerek. Yolun başına kaç kişi çıktığın önemli değil başından beri yalnız olduğunu bilmek sana ekstra bir güç verecektir. Öylesine gariptir ki bu yolculuk kime ve neye güveneceğin her an şekil değiştirir. Kendine o kadar güvenme sen de değişirsin. Çünkü değişmezsen hayatta kalamazsın.
Bir bakmışsın ki artık ne eski senden eser kalmış ne de olmayı istediğin kişisin. Arada kalmışlığın endişesi ve güven duyacak bir el arayarak günler geçiyor. Bildiğin herşeyi unutturacak kadar pişmanlık günleri...
Ama biliyorsun değil mi ? Tüm bunlar olmasaydı şu anki sen olmayacaktın. Bu yazıyı yıllar sonra okuyup geçmişine bakıyormuşsun gibi hissetmen için yazdım. Başına gelmemiş olabilir ama gelmeyecek diye bir kural yok. Herşeyin önlemini alamazsın ama kendine olan güvenini kazanırsan seni yıldırabilecek olanların gücünü kırarsın. En önemlisi de içindeki inanca güvenirsen sadece buralarda kalmayacağını çok iyi anlarsın. Hem de çok çok iyi...