Mağfiret ayı Ramazanı fırsat bilen Müslümanlar, ibadetlerini de artırıyor. Ancak ibadetleri zayıflama, stres atma gibi ihtiyaçlar için yapmak ibadetin ruhuna ters düşüyor. İbadette hikmetin sadece teşvik edici olması gerektiğini kaydeden ilahiyatçılar, merkeze Allah rızasını almayı tavsiye ediyor.
Ramazana girerken bazılarından Ramazanda hazır açken kilo da veririm gibi cümleler duyulur. Bazısı da zayıflamak için Ramazanı bir fırsat olarak görüyor. Ancak ibadetleri sağlık, huzur ve rahatlama gibi bazı hikmetleri sebebiyle yapmak Cenab-ı Hakkın o ibadetteki muradının göz ardı edilmesine yol açıyor. İbadette illet ve hikmetin birbirine karıştırılmaması gerektiğini söyleyen ilahiyatçı Doç. Dr. Kadir Paksoy, İllet, Allahın emretmesi, ibadetleri Ona karşı yapmamız gereken bir vazifemiz olarak görüp o şekilde yapmaktır. Hikmet ise bu ibadeti yapmakla kendisine ve çevresine sağlamış olduğu faydalar ve maslahatlardır. açıklamasını yapıyor. İbadetlerin ilk olarak Allah emrettiği için yapılması gerektiğini vurgulayan Paksoy, İbadetler Cenab-ı Allahın emri olarak yerine getirilmeli. Beraberinde sağlamış olduğu faydalar da ibadetlerin teşvikçisi olarak düşünülmeli. diyor.
Allahın rızası için yapılan ibadetlerin neticesinin gerçek manada elde edilebileceğine değinen Paksoy, Fakat bir insan kaslara fayda sağlıyor, bedene sağlık kazandırıyor, insanı dinç kılıyor, beyine daha çok oksijen gidiyor gibi sebeplerle namaz kılsa ve illet dediğimiz Allahın emrini gözetmese boş yere namaz kılmış olur. şeklinde değerlendiriyor. Orucun da aynı şekilde düşünülmesi gerektiğini kaydeden Paksoy, Biz orucu perhiz için, sağlık ve bedene bir kısım faydaları için tutar ve Allahın rızasını gözetmezsek, boş yere aç ve susuz kalmış oluruz. diyor.
Sadece hikmetleri için ibadet etmenin kulluk neşvesinden uzak bir kültür olacağını söyleyen Paksoy, Peygamber Efendimizin (sas) Nice oruç tutan vardır ki onların yanına sadece açlıkları kâr kalır. ifadelerini hatırlatıyor. Paksoy, Amellerini Allah rızası için yapayanlara, Siz gidin kimin için yaptıysanız, kimin menfaatini gözeterek yapmışsanız onlardan karşılık alın. Cenab-ı Hak için olmadığı için size karşılık yoktur. denilecektir. şeklinde konuşuyor.
Ramazana girerken bazılarından Ramazanda hazır açken kilo da veririm gibi cümleler duyulur. Bazısı da zayıflamak için Ramazanı bir fırsat olarak görüyor. Ancak ibadetleri sağlık, huzur ve rahatlama gibi bazı hikmetleri sebebiyle yapmak Cenab-ı Hakkın o ibadetteki muradının göz ardı edilmesine yol açıyor. İbadette illet ve hikmetin birbirine karıştırılmaması gerektiğini söyleyen ilahiyatçı Doç. Dr. Kadir Paksoy, İllet, Allahın emretmesi, ibadetleri Ona karşı yapmamız gereken bir vazifemiz olarak görüp o şekilde yapmaktır. Hikmet ise bu ibadeti yapmakla kendisine ve çevresine sağlamış olduğu faydalar ve maslahatlardır. açıklamasını yapıyor. İbadetlerin ilk olarak Allah emrettiği için yapılması gerektiğini vurgulayan Paksoy, İbadetler Cenab-ı Allahın emri olarak yerine getirilmeli. Beraberinde sağlamış olduğu faydalar da ibadetlerin teşvikçisi olarak düşünülmeli. diyor.
Allahın rızası için yapılan ibadetlerin neticesinin gerçek manada elde edilebileceğine değinen Paksoy, Fakat bir insan kaslara fayda sağlıyor, bedene sağlık kazandırıyor, insanı dinç kılıyor, beyine daha çok oksijen gidiyor gibi sebeplerle namaz kılsa ve illet dediğimiz Allahın emrini gözetmese boş yere namaz kılmış olur. şeklinde değerlendiriyor. Orucun da aynı şekilde düşünülmesi gerektiğini kaydeden Paksoy, Biz orucu perhiz için, sağlık ve bedene bir kısım faydaları için tutar ve Allahın rızasını gözetmezsek, boş yere aç ve susuz kalmış oluruz. diyor.
Sadece hikmetleri için ibadet etmenin kulluk neşvesinden uzak bir kültür olacağını söyleyen Paksoy, Peygamber Efendimizin (sas) Nice oruç tutan vardır ki onların yanına sadece açlıkları kâr kalır. ifadelerini hatırlatıyor. Paksoy, Amellerini Allah rızası için yapayanlara, Siz gidin kimin için yaptıysanız, kimin menfaatini gözeterek yapmışsanız onlardan karşılık alın. Cenab-ı Hak için olmadığı için size karşılık yoktur. denilecektir. şeklinde konuşuyor.