HIV Nedir?
HIV kelimesinin açılımı, Human Immmunodeficiency Virus (İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü). Bu ifade, bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açabilen bir virüs anlamına geliyor.
AIDS nedir?
AIDS ise, Acquired Immune Deficiency Syndrome (Edinilmiş Bağışıklık Yetmezliği Sendromu) kelimelerinin kısaltması.Yani HIV enfeksiyonunun bağışıklık sistemini yetersiz hale getirdiği ve hastalık belirtilerinin başladığı duruma verilen isim.
HIV, doğrudan bağışıklık sistemine zarar verir. AIDS ise HIVin tedavi ile baskılanmadığı durumda bağışıklık sistemini zayıflatmasından sonra ortaya çıkıyor
Birleşmiş Milletler HIV/AIDS Ortak Programı (UNAIDS) 2015 yılı raporuna göre, dünyada 2015 yılı içinde yaklaşık 2,1 milyon kişi HIV ile enfekte oldu. 36,7 milyon HIV taşıyıcısı bulundu ve 1,1 milyon kişi AIDSten kaynaklı hastalıklar tablosu nedeniyle hayatını kaybetti. Tüm dünyada HIV ile yaşayan yetişkinlerde tedaviye erişim oranı %41, çocuklarda %32 hamilelerde %73. Dünya Sağlık Örgütünün 10 ülkeden topladığı verilere göre HIV pozitif kişilerin % 60dan fazlası HIV ile yaşadığından habersiz.
Türkiyede 1987 yılından beri kan ve kan ürünleri HIV yönünden test edilmekte. Sağlık Bakanlığı konu ile ilgili dönem dönem yaptığı açıklamalarda, Hastalık, virüsü taşıyan kişilerle birlikte oturmak, yemek yemek, aynı iş yerinde çalışmak, aynı okulda okumak, el sıkışmak, tokalaşmak, telefon, kitap, defter gibi araçları, ortak duş-banyo alanlarını ve tuvaletleri kullanmakla bulaşmaz diyerek herkesi bu konuda bilinçli olmaya çağırıyor.
Yıllar içerisinde toplumda HIV/AIDS konusundaki bilinç ve farkındalık artmış olsa da hala yaygın şekilde kullanılan yanlış iddialar bulunmakta.
1) HIV testi, HIV bulaşmasına neden oluyor
Bazı iddialara göre HIV testinin kendisi kişilere virüs bulaştırıyor. Ancak hâlihazırda HIV ile yaşayan birinin iğnesi tekrar kullanılmadığı takdirde, HIV testi yaptırarak virüsü almanız mümkün değil.
2) Oturduğunuz klozetten HIV bulaşabilir
HIV klozetten, çataldan, el sıkışmakla, kapı kolunu tutmakla yani gündelik temaslarla bulaşmıyor. HIVin en bilinen bulaşma şekilleri korunmasız seks, virüsle yaşayan kişinin kanına ya da vücut sıvılarına başkasının maruz kalması, annenin hamileliği sırasında virüsü çocuğuna geçirmesi, kan nakli sırasında virüs taşıyan kişiden kan alınması.
3) HIV tedavi edilebilir
HIVle yaşayan kişilerin virüsü kontrol altına alabileceği ilaçlar bulunuyor ve bu ilaçlar virüsün etkilerini azaltmaya yardımcı oluyor. Bu tür tedaviler ömrü uzatıyor ya da AIDSin gelişmesini engelliyor. Ancak bilim insanları HIVi tamamen vücuttan atabilecek bir tedavi yöntemi henüz geliştiremedi.
Panjab University, Sumit Malhotra
Panjab University, Sumit Malhotra
4) Eğer HIV pozitifseniz, en kısa sürede AIDSten hayatınızı kaybedersiniz
Eskiden, HIV teşhisi, virüs bulaşmış kişinin bağışıklık sistemi neredeyse çöktüğünde anlaşılabiliyordu. Virüsün etkileri nedeniyle yıllar içerisinde kişiler hayatını kaybediyordu. Ancak bu artık doğru değil. İlaçlar, hayat tarzındaki değişiklikler, terapiler vücudun virüsü kontrol altında tutmasını sağlıyor ve HIVin AIDSe dönüşmesinin önüne geçiliyor.
5) Eğer virüsle yaşayan kişinin partneri de HIV ile yaşıyorsa korunmasız seks yapabilirler
Eğer iki kişi de HIV pozitif ise bu onların teşhis konulmadan önceki davranışlarını ve hayat tarzlarını değiştirebilecekleri anlamına gelmez. Virüsle yaşayan kişilerin AIDS olmaması için en önemli şey, iki kişinin de sağlık uzmanlarının tavsiyelerini dinleyerek hastalığın üstesinden gelmeleri. Çünkü virüsün farklı tipleri var ve farklı virüs tipleri arasındaki transferden kaynaklı dirence çapraz direnç deniyor. Elinizden geldiğince bu virüsü başkasına geçirmemek için uğraşmalısınız. Bunun en önemli unsurları ise korunmasız seks yapmamak. Kanamanız olması gibi durumlarda vücut sıvılarının başka birisine bulaşmaması için uyarılarda bulunmak.
6) Oral seks yaparak HIV kapamaz ya da bulaştıramazsınız
HIV uzmanlarının en çok duyduğu mitlerden birisi de bu virüsün oral seksle bulaşmayacağı yönündeki iddia. Oral seks sırasında HIV ile yaşayan kişide kesik ya da çizik oluşursa partnere tıpkı vajinal ya da anal sekste olduğu gibi virüs bulaşır. Vajinal sıvı ve meninin içinde virüsün bulunması da bulaşma riskini arttırır. Oral seks sırasında prezervatif kullanmak bu riski düşürecektir.
7) Sivrisinekler HIV yayar
Sivrisineklerin Batı Nil virüsü ya da sıtma gibi hastalıkları yaydığı bilinse de HIV taşıdığı ya da bulaştırdığına rastlanmamıştır. Eğer sivrisinekler HIV bulaştırabilseydi çocuklarda, ergenlerde, HIVle karşılaşma riski düşük kişilerde daha yaygın olması beklenirdi. Aynı zamanda HIVin sadece insanlarda barınabilen bir virüs tipi olduğu düşünülüyor.
8) HIV taşısaydınız bunu bilirdiniz
HIV ile yaşayan insanlar kendilerini mutlaka hasta hissetmez. Herhangi bir semptom görülmeden de, HIVe sahip olmak mümkün. HIV testi yaptırmak, birisinin HIV pozitif olup olmadığını belirlemenin tek yoludur.
9) HIV ve AIDSe aynı virüs neden olmaz
Bazı kişiler HIV ve AIDSe aynı virüsün neden olmadığını iddia ediyor. Bu doğru değil. Tedavi edilmediğinde, HIV muhtemelen bağışıklık sisteminin çökmesi anlamına gelen Edinilmiş Bağışıklık Yetmezliği Sendromuna (AIDS) ilerleyecektir. Ama HIV tedavisi ile, virüsle yaşayan çoğu insan AIDSin gelişme süresini uzatabilir veya önleyebilir.
10) Eğer HIV için ilaç kullanıyorsanız, virüsü yaymazsınız
İlaç kullanıyor dahi olsanız, HIV ile yaşayan kişi başkalarıyla korunmasız seks yaptığı, kullanmış olduğu iğneyi paylaştığı, başkalarını kanına ya da diğer vücut sıvılarına maruz bıraktığı takdirde virüsü bulaştırır.
dünya-aids-günü
Al Jazeera
11) HIV pozitif olmam çünkü eşcinsel değilim
Cinsel yöneliminiz ne olursa olsun HIV ile enfekte olabilirsiniz. HIV cinsiyet ayrımı yapmaz.
12) HIV pozitif kadınlar bebek sahibi olamazlar, olmamalılar
HIV taşıyıcılığını kronik bir tıbbi durum seviyesine indirgeyen ilaçların bulunduğu 1996dan bu yana HIV pozitif kadınlar çok basit önlemlerle HIV negatif bebek sahibi olabilirler. Ancak dikkat etmeleri gereken şeyler bulunmaktadır. HIV pozitif anne, gebeliği süresince de tedavi olmaya devam ederse bu oran %0,5in altına kadar düşürülebilmektedir. HIV pozitif gebenin, doğumu sezaryen ile yapılması önerilmektedir. Bebeğin doğumdan sonra belli süre tedavi olması, hekim kontrolü altında olması gerekmektedir. Emzirme ile HIV, bebeğe bulaşabileceğinden, anne, bebeğini emzirmemelidir.
13) HIV ile yaşayanlar her işte çalışamaz ve çalıştıkları yere bunu bildirmek zorundadırlar
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 48inci maddesine göre herkes, dilediği alanda çalışma ve sözleşme yapma hürriyetine sahiptir. Dolayısıyla HIVle yaşayanların diledikleri alanda çalışma hakları vardır. HIV ile yaşayan bireylerin HIV statülerini çalıştıkları iş yerine bildirme zorunlulukları yasal olarak mevcut değildir. İşe girişte başvurucudan HIV testi istenmesi yasal değildir.
((Alıntı ))
HIV kelimesinin açılımı, Human Immmunodeficiency Virus (İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü). Bu ifade, bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açabilen bir virüs anlamına geliyor.
AIDS nedir?
AIDS ise, Acquired Immune Deficiency Syndrome (Edinilmiş Bağışıklık Yetmezliği Sendromu) kelimelerinin kısaltması.Yani HIV enfeksiyonunun bağışıklık sistemini yetersiz hale getirdiği ve hastalık belirtilerinin başladığı duruma verilen isim.
HIV, doğrudan bağışıklık sistemine zarar verir. AIDS ise HIVin tedavi ile baskılanmadığı durumda bağışıklık sistemini zayıflatmasından sonra ortaya çıkıyor
Birleşmiş Milletler HIV/AIDS Ortak Programı (UNAIDS) 2015 yılı raporuna göre, dünyada 2015 yılı içinde yaklaşık 2,1 milyon kişi HIV ile enfekte oldu. 36,7 milyon HIV taşıyıcısı bulundu ve 1,1 milyon kişi AIDSten kaynaklı hastalıklar tablosu nedeniyle hayatını kaybetti. Tüm dünyada HIV ile yaşayan yetişkinlerde tedaviye erişim oranı %41, çocuklarda %32 hamilelerde %73. Dünya Sağlık Örgütünün 10 ülkeden topladığı verilere göre HIV pozitif kişilerin % 60dan fazlası HIV ile yaşadığından habersiz.
Türkiyede 1987 yılından beri kan ve kan ürünleri HIV yönünden test edilmekte. Sağlık Bakanlığı konu ile ilgili dönem dönem yaptığı açıklamalarda, Hastalık, virüsü taşıyan kişilerle birlikte oturmak, yemek yemek, aynı iş yerinde çalışmak, aynı okulda okumak, el sıkışmak, tokalaşmak, telefon, kitap, defter gibi araçları, ortak duş-banyo alanlarını ve tuvaletleri kullanmakla bulaşmaz diyerek herkesi bu konuda bilinçli olmaya çağırıyor.
Yıllar içerisinde toplumda HIV/AIDS konusundaki bilinç ve farkındalık artmış olsa da hala yaygın şekilde kullanılan yanlış iddialar bulunmakta.
1) HIV testi, HIV bulaşmasına neden oluyor
Bazı iddialara göre HIV testinin kendisi kişilere virüs bulaştırıyor. Ancak hâlihazırda HIV ile yaşayan birinin iğnesi tekrar kullanılmadığı takdirde, HIV testi yaptırarak virüsü almanız mümkün değil.
2) Oturduğunuz klozetten HIV bulaşabilir
HIV klozetten, çataldan, el sıkışmakla, kapı kolunu tutmakla yani gündelik temaslarla bulaşmıyor. HIVin en bilinen bulaşma şekilleri korunmasız seks, virüsle yaşayan kişinin kanına ya da vücut sıvılarına başkasının maruz kalması, annenin hamileliği sırasında virüsü çocuğuna geçirmesi, kan nakli sırasında virüs taşıyan kişiden kan alınması.
3) HIV tedavi edilebilir
HIVle yaşayan kişilerin virüsü kontrol altına alabileceği ilaçlar bulunuyor ve bu ilaçlar virüsün etkilerini azaltmaya yardımcı oluyor. Bu tür tedaviler ömrü uzatıyor ya da AIDSin gelişmesini engelliyor. Ancak bilim insanları HIVi tamamen vücuttan atabilecek bir tedavi yöntemi henüz geliştiremedi.
Panjab University, Sumit Malhotra
Panjab University, Sumit Malhotra
4) Eğer HIV pozitifseniz, en kısa sürede AIDSten hayatınızı kaybedersiniz
Eskiden, HIV teşhisi, virüs bulaşmış kişinin bağışıklık sistemi neredeyse çöktüğünde anlaşılabiliyordu. Virüsün etkileri nedeniyle yıllar içerisinde kişiler hayatını kaybediyordu. Ancak bu artık doğru değil. İlaçlar, hayat tarzındaki değişiklikler, terapiler vücudun virüsü kontrol altında tutmasını sağlıyor ve HIVin AIDSe dönüşmesinin önüne geçiliyor.
5) Eğer virüsle yaşayan kişinin partneri de HIV ile yaşıyorsa korunmasız seks yapabilirler
Eğer iki kişi de HIV pozitif ise bu onların teşhis konulmadan önceki davranışlarını ve hayat tarzlarını değiştirebilecekleri anlamına gelmez. Virüsle yaşayan kişilerin AIDS olmaması için en önemli şey, iki kişinin de sağlık uzmanlarının tavsiyelerini dinleyerek hastalığın üstesinden gelmeleri. Çünkü virüsün farklı tipleri var ve farklı virüs tipleri arasındaki transferden kaynaklı dirence çapraz direnç deniyor. Elinizden geldiğince bu virüsü başkasına geçirmemek için uğraşmalısınız. Bunun en önemli unsurları ise korunmasız seks yapmamak. Kanamanız olması gibi durumlarda vücut sıvılarının başka birisine bulaşmaması için uyarılarda bulunmak.
6) Oral seks yaparak HIV kapamaz ya da bulaştıramazsınız
HIV uzmanlarının en çok duyduğu mitlerden birisi de bu virüsün oral seksle bulaşmayacağı yönündeki iddia. Oral seks sırasında HIV ile yaşayan kişide kesik ya da çizik oluşursa partnere tıpkı vajinal ya da anal sekste olduğu gibi virüs bulaşır. Vajinal sıvı ve meninin içinde virüsün bulunması da bulaşma riskini arttırır. Oral seks sırasında prezervatif kullanmak bu riski düşürecektir.
7) Sivrisinekler HIV yayar
Sivrisineklerin Batı Nil virüsü ya da sıtma gibi hastalıkları yaydığı bilinse de HIV taşıdığı ya da bulaştırdığına rastlanmamıştır. Eğer sivrisinekler HIV bulaştırabilseydi çocuklarda, ergenlerde, HIVle karşılaşma riski düşük kişilerde daha yaygın olması beklenirdi. Aynı zamanda HIVin sadece insanlarda barınabilen bir virüs tipi olduğu düşünülüyor.
8) HIV taşısaydınız bunu bilirdiniz
HIV ile yaşayan insanlar kendilerini mutlaka hasta hissetmez. Herhangi bir semptom görülmeden de, HIVe sahip olmak mümkün. HIV testi yaptırmak, birisinin HIV pozitif olup olmadığını belirlemenin tek yoludur.
9) HIV ve AIDSe aynı virüs neden olmaz
Bazı kişiler HIV ve AIDSe aynı virüsün neden olmadığını iddia ediyor. Bu doğru değil. Tedavi edilmediğinde, HIV muhtemelen bağışıklık sisteminin çökmesi anlamına gelen Edinilmiş Bağışıklık Yetmezliği Sendromuna (AIDS) ilerleyecektir. Ama HIV tedavisi ile, virüsle yaşayan çoğu insan AIDSin gelişme süresini uzatabilir veya önleyebilir.
10) Eğer HIV için ilaç kullanıyorsanız, virüsü yaymazsınız
İlaç kullanıyor dahi olsanız, HIV ile yaşayan kişi başkalarıyla korunmasız seks yaptığı, kullanmış olduğu iğneyi paylaştığı, başkalarını kanına ya da diğer vücut sıvılarına maruz bıraktığı takdirde virüsü bulaştırır.
dünya-aids-günü
Al Jazeera
11) HIV pozitif olmam çünkü eşcinsel değilim
Cinsel yöneliminiz ne olursa olsun HIV ile enfekte olabilirsiniz. HIV cinsiyet ayrımı yapmaz.
12) HIV pozitif kadınlar bebek sahibi olamazlar, olmamalılar
HIV taşıyıcılığını kronik bir tıbbi durum seviyesine indirgeyen ilaçların bulunduğu 1996dan bu yana HIV pozitif kadınlar çok basit önlemlerle HIV negatif bebek sahibi olabilirler. Ancak dikkat etmeleri gereken şeyler bulunmaktadır. HIV pozitif anne, gebeliği süresince de tedavi olmaya devam ederse bu oran %0,5in altına kadar düşürülebilmektedir. HIV pozitif gebenin, doğumu sezaryen ile yapılması önerilmektedir. Bebeğin doğumdan sonra belli süre tedavi olması, hekim kontrolü altında olması gerekmektedir. Emzirme ile HIV, bebeğe bulaşabileceğinden, anne, bebeğini emzirmemelidir.
13) HIV ile yaşayanlar her işte çalışamaz ve çalıştıkları yere bunu bildirmek zorundadırlar
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 48inci maddesine göre herkes, dilediği alanda çalışma ve sözleşme yapma hürriyetine sahiptir. Dolayısıyla HIVle yaşayanların diledikleri alanda çalışma hakları vardır. HIV ile yaşayan bireylerin HIV statülerini çalıştıkları iş yerine bildirme zorunlulukları yasal olarak mevcut değildir. İşe girişte başvurucudan HIV testi istenmesi yasal değildir.
((Alıntı ))