- Konum
- İstanbul
-
- Üyelik Tarihi
- 27 Tem 2013
-
- Mesajlar
- 813
-
- MFC Puanı
- 14
20-30 yaşları arasında, kadınlarda daha yaygın görülen diğer somatoform bozukluklarının aksine erkeklerde daha fazla görülür. Bazı insanları aile, arkadaşlar ve doktorlara danışmaya iten düşünceleri ve fiziksel hisleri vardır. Diğerleri hastalığı hatırlatan etmenlerden o kadar korkarlar ki küçük gibi görünen sorunlarda tıbbi profesyonellere görünmeyi reddedebilir, hatta bazen ciddi durumlarda da ihmalkarlaşıp tanı için doktora gitmeyebilirler. Yine bazı insanlar hasta oldukları için hastalık kapmaktan korkarlar. Ama diğer bazıları hüzün ve depresyon içinde, hayati tehlike taşıyan bir hastalıklarının olduğundan ve hiçbir doktorun kendilerine yardımcı olamayacağından emin yaşarlar. Bazılarıysa hastalığın, geçmişte yaptıkları hatalardan kaynaklandığına inanırlar.
Hipokondri genellikle diğer psikolojik bozukluklara eşlik eder. Hayatlarının bir bölümünde genelleşmiş anksiyete bozukluğunun yanı sıra klinik depresyon, obsesif-kompülsif bozukluk (OKB), fobiler ve bedenselleştirme rahatsızlığı hipokondrisi olan kişilere en fazla eşlik eden durumlardır. Otizm/Asperger bunun başka bir belirtisi olabilir.
Hipokondriyak çoğu insan, obsesif-kompülsif bozukluk belirtilerine oldukça benzer olan kompülsif kontrolle takip edilen bir düşünceler döngüsü deneyimler. Ama hipokondriyak insanlar hasta olmaktan, OKB hastalarıysa bir hastalık kapmaktan veya başkalarına bulaştırmaktan korkarlar. Bazı insanlarda her ikisi de olsa da, ikisi birbirinden farklıdır.
Hipokondriyak hastalar, ciddi bir tıbbi hastalığın belirtileriyle karıştırılabilecek kendi fiziksel belirtilerinin depresyon ve anksiyete tarafından üretildiğinin genellikle farkında değildir. Örneğin, depresyonu olan hastalar genellikle yaşamlarının genelinde iştahta, kiloda değişimler, yorgunluk, cinselliğe karşı azalan ilgi ve motivasyon deneyimi yaşarlar. Yoğun anksiyete, hızlı kalp atışları, kalp çarpıntıları, terleme, kas gerilmesi, mide rahatsızlığı ve uyuşma veya vücudun belirli bölgelerinde (eller, alın vb) karıncalanmayla ilişkilendirilir.
Hipokondri genellikle diğer psikolojik bozukluklara eşlik eder. Hayatlarının bir bölümünde genelleşmiş anksiyete bozukluğunun yanı sıra klinik depresyon, obsesif-kompülsif bozukluk (OKB), fobiler ve bedenselleştirme rahatsızlığı hipokondrisi olan kişilere en fazla eşlik eden durumlardır. Otizm/Asperger bunun başka bir belirtisi olabilir.
Hipokondriyak çoğu insan, obsesif-kompülsif bozukluk belirtilerine oldukça benzer olan kompülsif kontrolle takip edilen bir düşünceler döngüsü deneyimler. Ama hipokondriyak insanlar hasta olmaktan, OKB hastalarıysa bir hastalık kapmaktan veya başkalarına bulaştırmaktan korkarlar. Bazı insanlarda her ikisi de olsa da, ikisi birbirinden farklıdır.
Hipokondriyak hastalar, ciddi bir tıbbi hastalığın belirtileriyle karıştırılabilecek kendi fiziksel belirtilerinin depresyon ve anksiyete tarafından üretildiğinin genellikle farkında değildir. Örneğin, depresyonu olan hastalar genellikle yaşamlarının genelinde iştahta, kiloda değişimler, yorgunluk, cinselliğe karşı azalan ilgi ve motivasyon deneyimi yaşarlar. Yoğun anksiyete, hızlı kalp atışları, kalp çarpıntıları, terleme, kas gerilmesi, mide rahatsızlığı ve uyuşma veya vücudun belirli bölgelerinde (eller, alın vb) karıncalanmayla ilişkilendirilir.