Hazret-i Ali Bin Ebi Talib
Dördüncüsü Alidir, raşid halifelerin,
Ehl-i beytin ilki ve damâdı Peygamberin.
Odur irfan kaynağı, keramet hazinesi,
Odur Hakk'ın aslanı, evliyanın reisi.
İlmi çoktur, şu hadis, onun vesikasıdır,
(Ben ilmin şehriyim, Aliye kapısıdır.)
Âyet-i kerimeyle edildi medhü senâ,
Kılavuz olmuştur o, bilcümle Müslümana.
Âriflerin önderi, salihlerin rehberi,
Şüphesiz onu sever, âlemlerin serveri,
Bil ki onu sevmeyen Ehl-i sünnet değildir,
Haricidir, sapıktır, ehl-i Cennet değildir.
Namaz kıldırır iken getirmişti tekbiri,
Şehit etti Aliyi haricilerden biri.
İmâm-ı Ali Haydar, sevilir gökte yerde,
Şöylece övülmüştür hadis-i şeriflerde:
(Aliyi seven mümin, sevmeyen münafıktır,
Böyle kimseler ancak, Cehenneme layıktır.
Bilin, Aliyi sevmek, imanın alameti,
Onu seven müminler bulmuştur selameti.
Aliyi seven kimse beni sevmiştir elbet,
Ona düşmanlık eden, bana etmiştir elbet.
Onu üzen, inciten beni incitmiş olur,
Beni inciten ise, Rabbi incitmiş olur.
Bil Aliye muhabbet, bana muhabbet demek,
Bana muhabbet ise Hakk'a muhabbet demek.
Onun güzel yüzüne bakmak ibadet olur,
Onun sevgisi kula, büyük saadet olur.
Aliye bir sıkıntı vermek için uğraşan,
Muhakkak bilmeli ki, kendi olur perişan.
Kadınların üstünü Fatımat-üz-Zehra'yı,
Rabbim bana emretti ona nikâhlamayı.
Her peygamberin nesli kendisinden gelmiştir,
Benimkini ise Hak, Aliden halk etmiştir.
Bana Aliden daha sevgilidir Fatıma,
Fakat Ali kıymetli, azizdir ondan daha.
Alinin yakınlığı bana aynen şöyledir,
Harunun Musa ile yakınlığı gibidir.)
Hoca der ki, ya Rabbi sevgisini ver bize!
Onun şefaatini nasip et hepimize.
Dördüncüsü Alidir, raşid halifelerin,
Ehl-i beytin ilki ve damâdı Peygamberin.
Odur irfan kaynağı, keramet hazinesi,
Odur Hakk'ın aslanı, evliyanın reisi.
İlmi çoktur, şu hadis, onun vesikasıdır,
(Ben ilmin şehriyim, Aliye kapısıdır.)
Âyet-i kerimeyle edildi medhü senâ,
Kılavuz olmuştur o, bilcümle Müslümana.
Âriflerin önderi, salihlerin rehberi,
Şüphesiz onu sever, âlemlerin serveri,
Bil ki onu sevmeyen Ehl-i sünnet değildir,
Haricidir, sapıktır, ehl-i Cennet değildir.
Namaz kıldırır iken getirmişti tekbiri,
Şehit etti Aliyi haricilerden biri.
İmâm-ı Ali Haydar, sevilir gökte yerde,
Şöylece övülmüştür hadis-i şeriflerde:
(Aliyi seven mümin, sevmeyen münafıktır,
Böyle kimseler ancak, Cehenneme layıktır.
Bilin, Aliyi sevmek, imanın alameti,
Onu seven müminler bulmuştur selameti.
Aliyi seven kimse beni sevmiştir elbet,
Ona düşmanlık eden, bana etmiştir elbet.
Onu üzen, inciten beni incitmiş olur,
Beni inciten ise, Rabbi incitmiş olur.
Bil Aliye muhabbet, bana muhabbet demek,
Bana muhabbet ise Hakk'a muhabbet demek.
Onun güzel yüzüne bakmak ibadet olur,
Onun sevgisi kula, büyük saadet olur.
Aliye bir sıkıntı vermek için uğraşan,
Muhakkak bilmeli ki, kendi olur perişan.
Kadınların üstünü Fatımat-üz-Zehra'yı,
Rabbim bana emretti ona nikâhlamayı.
Her peygamberin nesli kendisinden gelmiştir,
Benimkini ise Hak, Aliden halk etmiştir.
Bana Aliden daha sevgilidir Fatıma,
Fakat Ali kıymetli, azizdir ondan daha.
Alinin yakınlığı bana aynen şöyledir,
Harunun Musa ile yakınlığı gibidir.)
Hoca der ki, ya Rabbi sevgisini ver bize!
Onun şefaatini nasip et hepimize.