Kaplumbağa Hastalıkları
Arkadaşlar her şeyden önce yanlış anlaşılmamak için şöyle bir açıklama yapmam gerek. Herhangi bir hastalık her canlıdan her canlıya geçebilme riskini taşır.Bünyesel yapısında yaşaması için çok önemli olan bir bakteri veya başka bir olgu diğer canlılar için zararlı olabilir.İnsandan insana geçen birçok hastalık olduğu gibi diğer canlılardan bize ve bizlerden onlara da geçebilen hastalıklar mevcuttur.
Önemli olan riskleri bilmemiz ve bunun önlemlerini alıp her iki taraf için mutlu bir birliktelik kurmaktır. Herhangi bir bakteri veya hastalık riskinden dolayı sakın ama sakın beraber yaşadığımız canlılardan vazgeçmeyin.Nasıl grip olan bir insanın yanına yaklaşırken dikkatli oluyorsak veya kışın daha iyi giyinip birçok hastalığı önlemeye çalışıyorsak dostlarımızdan bize geçebilecek hastalıkları öğrenip onlarla daha mutlu bir şekilde yaşamalıyız.
Kaplumbağaların yaklaşık %85’i Salmonllosis bakterisi taşır.Bu bakteri kertenkele ve yılanlarda da görülür.Kaplumbağalar bu bakteriyi zaman zaman dışkılarıyla atarlar.Bu bakteriden kendimizi koruma yolları oldukça basittir:
Kaplumbağalarda kabuk hastalıkları
Kaplumbağa kabuğu en içte kemiksi kapsül, onun üstünde damarlaşmış deri ve en üstte boynuzumsu geniş tabaka ile kaplıdır.Yumuşak kabuklu kaplumbağalarda bu dış katman yumuşak deriden oluşurken, bazı türlerde deri benzeri bir yapıya sahiptir.Kaplumbağalarda kabuk değişimi pullu kısımdan başlar, değişim tek seferde tamamlanır.
Deri değişimini aksatan başlıca nedenler düşük nem, dış parazit enfeksiyonları, beslenme yetersizliği, enfeksiyöz hastalıklar, değişim sırasında mekanik yardım için gerek duyduğu keskin cisimlerin bulunmamasıdır.Deri değiştirilirken çoğunlukla göz etrafı, kuyruk ve parmaklara takılır.Bu durumda deri çekerek ayrılmaz.Bölgeye antibiyotikli pomatlar sürülerek derinin yumuşaması ve kendiliğinden düşmesi beklenir.Vücudun diğer kısımlarındaki yapışmalarda ise, bölge 25-28 derecelik suyla birkaç kez yıkanır, deri yumuşayınca gazlı bez tutularak yavaşça çekilir.
Kaplumbağalarda, başlıca kabuk deformiteleri vitamin mineral eksikliğinde, diğer diyet dengesizliklerinde, yara veya hastalık nedeniyle oluşmuş lezyonlardan meydana gelir.Su kaplumbağalarının kabukları sıklıkla algle kaplanır.Bu yaşam şekli kaplumbağaya koruyuculuk sağlar.Kapalı alanda tutulan kaplumbağalarda algler kabuğa nüfuz eder ve altındaki kemikte erozyona neden olur.Periyodik ve uygun bakım yapıldığında hastalık önlenebilir.Betadin solüsyonu kabuk temizliğinde kullanılabilir.Akvaryumda bitki üremesine yol açmayacak aydınlatma sistemi kullanılmalıdır.
Eğer kaplumbağanızın gözleri şistiyse: Su kaplumbağalarının uygun koşullarda suyunu temiz tutup güneşlendirdikten sonra gözünde bir problem olmaz.Eğer bir enfeksiyon kaptıysa yine çaresi “uygun ortam” ve “güneş” olacaktır.Terramicin göz merhemi kullanılmalıdır.İki çeşit olur.Karıştırmayınız.Miktarını çok az ayarlamalısınız ve unutmayın ki göz hastalıklarının ana sebebi ya A vitamini eksikliği ya da üşütmedir.Merhemin yanında bir de koşulları da gözden geçirmelisiniz.Suyun derecesini de 30 dereceye getirmekte fayda var. Eğer bir gözü kapalıysa genelde vitamin sorunu, ikisi de kapalıysa üşütme ve akciğer sorunundan kaynaklanıyordur. Veterinere danışmakta fayda var.Gözleri kapalıysa eğer yemlerini göremiyor olabilirler.Yemlerinizi elinizle vermeniz gerekebilir.Bir de çok küçük ise küçük yem vermelisiniz kolay yiyebilmesi için.Ayrıca yemin yumuşaması için bir gece önceden üstüne vitamin damlatıp(hem yumuşar),sabah kolaylıkla verebilirsiniz.Unutmadan teramisin göz kremi her gün sürülebilir(Ama çok az miktarda).
Göz şişmesinin iki sebebi vardır: Biri vitamin eksikliği diğeri akciğer hastalığı (üşütme, solunum yollarlı enfeksiyonu). Eğer kaplumbağanızın hastalığı akciğerden kaynaklanıyorsa antibiyotik gereklidir.Vitamin eksikliğinden kaynaklanıyorsa vitamin takviyesinde bulunulmalıdır ayrıca bulunduğu ortamdaki suyun ısısı 30 dereceye getirilmelidir.Bol bol güneş ve ultraviyole ışıkta durmalıdırlar.Akşamları 2-3 saat kayasının üstünde ısıtıcı lambada yatmalıdırlar.Ayrıca teramisin göz kremini günde bir defa olmak üzere gözlerine uygulamak çok yararlı olacaktır.Eğer bu denilenleri yaparsanız kaplumbağanız en fazla 7 gün içinde iyileşecektir.Ama durum daha kötüyse yani gözleri kapandıysa antibiyotik tedavisi uygulanması gerekmektedir.Durum gerçekten çok ilerlemiş ise diğer kaplumbağalarınızı(varsa) ayrı bir yere alın.Mikrobik bir hastalık olma ihtimaline karşı akvaryumunuzu sıcak sirkeli suyla güzelce yıkamalısınız ya da kaya tuzu kullanılabilir.Bütün içindekilerle birlikte kaya,filtre,ısıtıcı ne varsa.
Eğer kaplumbağanızın gözlerinde sulanma ve beyazlanma varsa: Bunun için eczanede “gent gut” göz damlası vardır.Günde bir damla olacak şekilde her iki gözüne de damlatın.Yararının olacağı düşüncesindeyim çünkü bir arkadaş bu yolla kaplumbağalarını iyileştirmiştir.
Eğer kaplumbağanızın kabuğunda mantar oluştuysa: Eczanelerde satılan sprey şeklinde ilaçlar vardır, bunların adlarını veterinerden alabilirsiniz.İlacı sürdüğünüz zaman sudan çıkartmalı ve mantar sebebiyle yumuşamış olan kabuğun o kısmını kazımalısınız.İlaç etki edene kadar bir müddet kuru kalmalıdır.Çoğunlukla çenesinin alt kısmında ayrıca siyah bir leke de oluşur ki bunun da aynı şekilde tedavi edilmesi lazımdır, mantar dıştan içe doğru yayıldığı için hem kaplumbağaya acı verir ve bir süre sonra ölümle sonuçlanabilir.Derisindeki mantar için sprey değil merhem tavsiye edilir.Veteriner ile mutlaka görüşmeniz gerekecektir.Bunun yanında ellerinizi mutlaka mantar kremi veya spreyi ile dezenfekte etmelisiniz.Akvaryumun/teraryumun da ayrıca dezenfekte edilmesi gerekir.Çok az miktarda kaya tuzunu suya koymak da mantar oluşumu engeller.Veterinerler batikon tarzı bir dezenfektan önermektedirler.Bunun yanında deri üzerinde mantar belirtileri için yine teramyicin veya furacin kullanılabilir.
Eğer kabuğunda yumuşama varsa: Bol bol güneşlendirilmeleri ve de vitamin kullanılması gereklidir.Akvaryumunda mutlaka ısıtıcı bulunması gerekir.Sıcaklık sabit 28 derecede tutulmalıdır.Suyuna calcium granül katmanız önerilir.Kabuk sertleştirici bir çeşit vazelin gibidir ve güneşlendirirken sürerseniz güneş ışınları kabuğa temas edemez.Bu yüzden eğer iyi bir beslenme, vitamin ve güneş/uv varsa kabuk sertleştirici gerekmez.Yani kabuk sertleştirici sürerseniz kaplumbağanın kabuğu sertleşmiyor.Tek ilacı güneş/uv ve vitamn suyunun temiz tutulmasıdır.Kabuk sertleştirici kullanıyorsanız “aquanın” kabuk sertleştiricisini tavsiye ediyorum.
Arkadaşlar her şeyden önce yanlış anlaşılmamak için şöyle bir açıklama yapmam gerek. Herhangi bir hastalık her canlıdan her canlıya geçebilme riskini taşır.Bünyesel yapısında yaşaması için çok önemli olan bir bakteri veya başka bir olgu diğer canlılar için zararlı olabilir.İnsandan insana geçen birçok hastalık olduğu gibi diğer canlılardan bize ve bizlerden onlara da geçebilen hastalıklar mevcuttur.
Önemli olan riskleri bilmemiz ve bunun önlemlerini alıp her iki taraf için mutlu bir birliktelik kurmaktır. Herhangi bir bakteri veya hastalık riskinden dolayı sakın ama sakın beraber yaşadığımız canlılardan vazgeçmeyin.Nasıl grip olan bir insanın yanına yaklaşırken dikkatli oluyorsak veya kışın daha iyi giyinip birçok hastalığı önlemeye çalışıyorsak dostlarımızdan bize geçebilecek hastalıkları öğrenip onlarla daha mutlu bir şekilde yaşamalıyız.
Kaplumbağaların yaklaşık %85’i Salmonllosis bakterisi taşır.Bu bakteri kertenkele ve yılanlarda da görülür.Kaplumbağalar bu bakteriyi zaman zaman dışkılarıyla atarlar.Bu bakteriden kendimizi koruma yolları oldukça basittir:
- Kaplumbağanızın dışkısını elle temizlemeyin.
- Kaplumbağanızı elinize alırsanız mutlaka elinizi iyice yıkayın.
- Yemek yenilen yerlerde kaplumbağanızın dolaşmasına izin vermeyin.
- Yemek yerken kaplumbağanızı ellemeyin.
- Kendi kullandığınız eşyaları kaplumbağanızla paylaşmayın.
Kaplumbağalarda kabuk hastalıkları
Kaplumbağa kabuğu en içte kemiksi kapsül, onun üstünde damarlaşmış deri ve en üstte boynuzumsu geniş tabaka ile kaplıdır.Yumuşak kabuklu kaplumbağalarda bu dış katman yumuşak deriden oluşurken, bazı türlerde deri benzeri bir yapıya sahiptir.Kaplumbağalarda kabuk değişimi pullu kısımdan başlar, değişim tek seferde tamamlanır.
Deri değişimini aksatan başlıca nedenler düşük nem, dış parazit enfeksiyonları, beslenme yetersizliği, enfeksiyöz hastalıklar, değişim sırasında mekanik yardım için gerek duyduğu keskin cisimlerin bulunmamasıdır.Deri değiştirilirken çoğunlukla göz etrafı, kuyruk ve parmaklara takılır.Bu durumda deri çekerek ayrılmaz.Bölgeye antibiyotikli pomatlar sürülerek derinin yumuşaması ve kendiliğinden düşmesi beklenir.Vücudun diğer kısımlarındaki yapışmalarda ise, bölge 25-28 derecelik suyla birkaç kez yıkanır, deri yumuşayınca gazlı bez tutularak yavaşça çekilir.
Kaplumbağalarda, başlıca kabuk deformiteleri vitamin mineral eksikliğinde, diğer diyet dengesizliklerinde, yara veya hastalık nedeniyle oluşmuş lezyonlardan meydana gelir.Su kaplumbağalarının kabukları sıklıkla algle kaplanır.Bu yaşam şekli kaplumbağaya koruyuculuk sağlar.Kapalı alanda tutulan kaplumbağalarda algler kabuğa nüfuz eder ve altındaki kemikte erozyona neden olur.Periyodik ve uygun bakım yapıldığında hastalık önlenebilir.Betadin solüsyonu kabuk temizliğinde kullanılabilir.Akvaryumda bitki üremesine yol açmayacak aydınlatma sistemi kullanılmalıdır.
Eğer kaplumbağanızın gözleri şistiyse: Su kaplumbağalarının uygun koşullarda suyunu temiz tutup güneşlendirdikten sonra gözünde bir problem olmaz.Eğer bir enfeksiyon kaptıysa yine çaresi “uygun ortam” ve “güneş” olacaktır.Terramicin göz merhemi kullanılmalıdır.İki çeşit olur.Karıştırmayınız.Miktarını çok az ayarlamalısınız ve unutmayın ki göz hastalıklarının ana sebebi ya A vitamini eksikliği ya da üşütmedir.Merhemin yanında bir de koşulları da gözden geçirmelisiniz.Suyun derecesini de 30 dereceye getirmekte fayda var. Eğer bir gözü kapalıysa genelde vitamin sorunu, ikisi de kapalıysa üşütme ve akciğer sorunundan kaynaklanıyordur. Veterinere danışmakta fayda var.Gözleri kapalıysa eğer yemlerini göremiyor olabilirler.Yemlerinizi elinizle vermeniz gerekebilir.Bir de çok küçük ise küçük yem vermelisiniz kolay yiyebilmesi için.Ayrıca yemin yumuşaması için bir gece önceden üstüne vitamin damlatıp(hem yumuşar),sabah kolaylıkla verebilirsiniz.Unutmadan teramisin göz kremi her gün sürülebilir(Ama çok az miktarda).
Göz şişmesinin iki sebebi vardır: Biri vitamin eksikliği diğeri akciğer hastalığı (üşütme, solunum yollarlı enfeksiyonu). Eğer kaplumbağanızın hastalığı akciğerden kaynaklanıyorsa antibiyotik gereklidir.Vitamin eksikliğinden kaynaklanıyorsa vitamin takviyesinde bulunulmalıdır ayrıca bulunduğu ortamdaki suyun ısısı 30 dereceye getirilmelidir.Bol bol güneş ve ultraviyole ışıkta durmalıdırlar.Akşamları 2-3 saat kayasının üstünde ısıtıcı lambada yatmalıdırlar.Ayrıca teramisin göz kremini günde bir defa olmak üzere gözlerine uygulamak çok yararlı olacaktır.Eğer bu denilenleri yaparsanız kaplumbağanız en fazla 7 gün içinde iyileşecektir.Ama durum daha kötüyse yani gözleri kapandıysa antibiyotik tedavisi uygulanması gerekmektedir.Durum gerçekten çok ilerlemiş ise diğer kaplumbağalarınızı(varsa) ayrı bir yere alın.Mikrobik bir hastalık olma ihtimaline karşı akvaryumunuzu sıcak sirkeli suyla güzelce yıkamalısınız ya da kaya tuzu kullanılabilir.Bütün içindekilerle birlikte kaya,filtre,ısıtıcı ne varsa.
Eğer kaplumbağanızın gözlerinde sulanma ve beyazlanma varsa: Bunun için eczanede “gent gut” göz damlası vardır.Günde bir damla olacak şekilde her iki gözüne de damlatın.Yararının olacağı düşüncesindeyim çünkü bir arkadaş bu yolla kaplumbağalarını iyileştirmiştir.
Eğer kaplumbağanızın kabuğunda mantar oluştuysa: Eczanelerde satılan sprey şeklinde ilaçlar vardır, bunların adlarını veterinerden alabilirsiniz.İlacı sürdüğünüz zaman sudan çıkartmalı ve mantar sebebiyle yumuşamış olan kabuğun o kısmını kazımalısınız.İlaç etki edene kadar bir müddet kuru kalmalıdır.Çoğunlukla çenesinin alt kısmında ayrıca siyah bir leke de oluşur ki bunun da aynı şekilde tedavi edilmesi lazımdır, mantar dıştan içe doğru yayıldığı için hem kaplumbağaya acı verir ve bir süre sonra ölümle sonuçlanabilir.Derisindeki mantar için sprey değil merhem tavsiye edilir.Veteriner ile mutlaka görüşmeniz gerekecektir.Bunun yanında ellerinizi mutlaka mantar kremi veya spreyi ile dezenfekte etmelisiniz.Akvaryumun/teraryumun da ayrıca dezenfekte edilmesi gerekir.Çok az miktarda kaya tuzunu suya koymak da mantar oluşumu engeller.Veterinerler batikon tarzı bir dezenfektan önermektedirler.Bunun yanında deri üzerinde mantar belirtileri için yine teramyicin veya furacin kullanılabilir.
Eğer kabuğunda yumuşama varsa: Bol bol güneşlendirilmeleri ve de vitamin kullanılması gereklidir.Akvaryumunda mutlaka ısıtıcı bulunması gerekir.Sıcaklık sabit 28 derecede tutulmalıdır.Suyuna calcium granül katmanız önerilir.Kabuk sertleştirici bir çeşit vazelin gibidir ve güneşlendirirken sürerseniz güneş ışınları kabuğa temas edemez.Bu yüzden eğer iyi bir beslenme, vitamin ve güneş/uv varsa kabuk sertleştirici gerekmez.Yani kabuk sertleştirici sürerseniz kaplumbağanın kabuğu sertleşmiyor.Tek ilacı güneş/uv ve vitamn suyunun temiz tutulmasıdır.Kabuk sertleştirici kullanıyorsanız “aquanın” kabuk sertleştiricisini tavsiye ediyorum.