-
- Üyelik Tarihi
- 12 Kas 2020
-
- Mesajlar
- 2,474
-
- MFC Puanı
- 29,290
Gymnasium, Antik Yunan ve Roma’da gençlerin düşünsel ve bedensel yönden eğitildikleri, öğrenim gördükleri ve spor etkinliklerinde bulundukları yapıya verilen isimdir. Halkın soyunarak beden eğitimi yaptığı bir yer anlamına gelmektedir.
İlk gymnasiumların biçimleri konusunda bilgi azdır. Vitruvius’a göre bu yapı palaestra, gymnas ve stad denilen üç kısımdan ibaretti. Fakat Vitruvius gymnasiumlardan hiç söz etmemiş, bunu yerine palaestra kelimesini kullanmıştır. Palaestra için şu tanımlamayı yapmıştır: Peristylli; dört köşeli, geniş bir avludur. Üç tarafındaki revakların altında oturma sıraları bulunur. Çifte revağa bakan diğer tarafta ise sıra odalar yer almaktadır. Palaestra kısmının yanında yer alan, daha büyük uzun dörtgen şeklinde ve etrafı revaklarla çevrili, üstü açık olan meydanı da gymnas olarak tanımlamaktadır.
Genellikle kent yönetimince inşa ettirilen bu gymnasiumlar geniş bir spor tesisi niteliğindedir. Yapıldıkları dönemin koşullarında öncelikle iyi asker yetiştirilmesi gözetilse de fiziksel eğitimle ruhsal ve zihinsel eğitim arasında yetkin bir uyumun sağlanmasına da özen gösterilmiştir. Bu gün Almanya da lise ve dengi okullar Gymnasium ismi ile isimlendirilmiştir. Gymnasium’larda genellikle öğleye kadar güreş, boks, ‘pankras’, disk atma, uzun atlama, koşu gibi bedensel etkinlikler yapılmış, öğleden sonra ise dil ve gramer, güzel konuşma (retorik), coğrafya, matematik ve müzik dersleri görülmüştür.
Gymnasium Mimarisinin Ortaya Çıkışı
Antik dönemde gymnasiumların bir kurum olarak, ilk kez Dorlar tarafından kurulduğunu ileri süren Oehler, ilk gymnasiumların İ.Ö. VII. yy.da yapılmaya başlandığını iddia eder. Gerçekten de bugüne kadar arkeolojik verilerden ve antik kaynaklardan saptanabilen en erken gymnasiumların Atina’da (Akademia, Lykeion ve Kynosarges) saptanmış olmasına karşılık, gymnasium Girit ve Sparta kökenlidir.
Wycherley ise gymnasiumun ilk oluşumunu agoranın ilk evresinde bulur. Wycherley, erkek çocukların beden eğitimi ve spor yarışmaları yaptıkları, oyunlar oynadıkları ve yaşlıların da toplanarak onları izledikleri agora meydanlarından zamanla gymnasium yapılarının ortaya çıktığını iddia eder. Zaman içinde gelişen gymnasiumlar, agora ve stoalar gibi Antik dönem kent yaşamının vazgeçilmez merkezlerinden biri olmuşlardır.
.Delorme de gymnasiumun gelişimini incelerken, çocukların ve gençlerin atletik yarışmalar düzenleyip oyunlar oynadıkları, antrenman yaptıkları, halkın da bunları izlemek için toplandıkları “Köy Sahaları’’ nın varlığını ileri sürerek, destekler görülür.
Delorme’ye göre gymnasiumun, Dor gelenekleri veya Panhelenik oyunlarla bir ilgisi olmayıp, aslında antik Grek şehrinin oluşumuna yol açan politik ve sosyal olayların bir sonucudur. Ordudaki ‘Phalanx’ sayısı artınca vatandaşların rasyonel bir askeri eğitimden geçmeleri gerektiğinden bu amaç için kullanılacak yapılara ihtiyaç duyulduğundan inşa edilmeye başlanmıştır.
Gymnasiumun en önemli bölümü palaestra’dır. Palaestra, basit anlamı ile üstü açık avludur. Gymnasiumlarda, dövüş sporları ve atlama karşılaşmaları palaestra’da yapılırdı. Özellikle geç dönemlere doğru gymnasium ile palaestra kavramları o kadar iç içe girmiştir ki çoğu zaman aynı yapı için her iki terim de kullanılmıştır. Palaestra sözcüğü geleneksel olarak gymnasiumdan daha küçük yapılar için kullanmıştır.
Ephebeion
Ephebeion, palaestra gibi gymnasiumun önemli yapı ögesidir. Delorme’ye göre. Ephebeionlar genellikle gymnasiumun kuzey kanadının ortasına yapılıyordu; güneye bakan cephesi açık olup değişik sayılarda olabilen destek sütunları üst yapı elemanlarını taşır, bu şekilde ephebeionun hem aydınlanması hem de palaestrayı görmesi sağlanırdı; diğer üç duvarın önünde taş, mermer veya ahşap banklar bulunurdu. Ephebeion, gymnasium’un en merkezi ögesidir ve burada öğrencilere spor dersleri ve kültürel eğitim verilmiştir.
Apodyterion
Apodyterion, gymnasiumun kuzey kanadına sıralanmış önemli bir diğer mekandır. Apodyterion, gençlerin silah ve giysilerini çıkarıp giydikleri bazen de sadece dinlendikleri alanlardır. Delorme, apodyterionların erken dönemlerde ephebeion işlevi gördüğünü iddia etmiştir. Ona göre fiziksel eğitimin ağırlıklı yapıldığı dönemlerde, palaestraya ek yalnız apodyterion vardı. Daha sonraki dönemlerde ephebeion yapılmış olmalıydı.
Loutron
Loutron, soğuk suyun aktığı banyo yapılan mekanlara verilen isimdir.
Konisterion
Konisterion, güreşçilerin antrenmanlarını yaptıkları diğer bir deyişle pudralama işleminin yapıldığı mekanlara verilen isimdir.
Elaiothesion
Elaiothesion, güreşçilerin yağlanma işlemini yaptıkları mekanlara verilen isimdir.
Korykeion
Korykeion, boksörlerin kum torbalarıyla çalışma yaptıkları mekanlara verilen isimdir.
Sphairisterion
Sphairisterion’da denen kısımda ise bir tür top oyunu oynanan mekanlara verilen isimdir.
İlk gymnasiumların biçimleri konusunda bilgi azdır. Vitruvius’a göre bu yapı palaestra, gymnas ve stad denilen üç kısımdan ibaretti. Fakat Vitruvius gymnasiumlardan hiç söz etmemiş, bunu yerine palaestra kelimesini kullanmıştır. Palaestra için şu tanımlamayı yapmıştır: Peristylli; dört köşeli, geniş bir avludur. Üç tarafındaki revakların altında oturma sıraları bulunur. Çifte revağa bakan diğer tarafta ise sıra odalar yer almaktadır. Palaestra kısmının yanında yer alan, daha büyük uzun dörtgen şeklinde ve etrafı revaklarla çevrili, üstü açık olan meydanı da gymnas olarak tanımlamaktadır.
Genellikle kent yönetimince inşa ettirilen bu gymnasiumlar geniş bir spor tesisi niteliğindedir. Yapıldıkları dönemin koşullarında öncelikle iyi asker yetiştirilmesi gözetilse de fiziksel eğitimle ruhsal ve zihinsel eğitim arasında yetkin bir uyumun sağlanmasına da özen gösterilmiştir. Bu gün Almanya da lise ve dengi okullar Gymnasium ismi ile isimlendirilmiştir. Gymnasium’larda genellikle öğleye kadar güreş, boks, ‘pankras’, disk atma, uzun atlama, koşu gibi bedensel etkinlikler yapılmış, öğleden sonra ise dil ve gramer, güzel konuşma (retorik), coğrafya, matematik ve müzik dersleri görülmüştür.
Gymnasium Mimarisinin Ortaya Çıkışı
Antik dönemde gymnasiumların bir kurum olarak, ilk kez Dorlar tarafından kurulduğunu ileri süren Oehler, ilk gymnasiumların İ.Ö. VII. yy.da yapılmaya başlandığını iddia eder. Gerçekten de bugüne kadar arkeolojik verilerden ve antik kaynaklardan saptanabilen en erken gymnasiumların Atina’da (Akademia, Lykeion ve Kynosarges) saptanmış olmasına karşılık, gymnasium Girit ve Sparta kökenlidir.
Wycherley ise gymnasiumun ilk oluşumunu agoranın ilk evresinde bulur. Wycherley, erkek çocukların beden eğitimi ve spor yarışmaları yaptıkları, oyunlar oynadıkları ve yaşlıların da toplanarak onları izledikleri agora meydanlarından zamanla gymnasium yapılarının ortaya çıktığını iddia eder. Zaman içinde gelişen gymnasiumlar, agora ve stoalar gibi Antik dönem kent yaşamının vazgeçilmez merkezlerinden biri olmuşlardır.
.Delorme de gymnasiumun gelişimini incelerken, çocukların ve gençlerin atletik yarışmalar düzenleyip oyunlar oynadıkları, antrenman yaptıkları, halkın da bunları izlemek için toplandıkları “Köy Sahaları’’ nın varlığını ileri sürerek, destekler görülür.
Delorme’ye göre gymnasiumun, Dor gelenekleri veya Panhelenik oyunlarla bir ilgisi olmayıp, aslında antik Grek şehrinin oluşumuna yol açan politik ve sosyal olayların bir sonucudur. Ordudaki ‘Phalanx’ sayısı artınca vatandaşların rasyonel bir askeri eğitimden geçmeleri gerektiğinden bu amaç için kullanılacak yapılara ihtiyaç duyulduğundan inşa edilmeye başlanmıştır.
Gymnasium’un Bölümleri
PalaestraGymnasiumun en önemli bölümü palaestra’dır. Palaestra, basit anlamı ile üstü açık avludur. Gymnasiumlarda, dövüş sporları ve atlama karşılaşmaları palaestra’da yapılırdı. Özellikle geç dönemlere doğru gymnasium ile palaestra kavramları o kadar iç içe girmiştir ki çoğu zaman aynı yapı için her iki terim de kullanılmıştır. Palaestra sözcüğü geleneksel olarak gymnasiumdan daha küçük yapılar için kullanmıştır.
Ephebeion
Ephebeion, palaestra gibi gymnasiumun önemli yapı ögesidir. Delorme’ye göre. Ephebeionlar genellikle gymnasiumun kuzey kanadının ortasına yapılıyordu; güneye bakan cephesi açık olup değişik sayılarda olabilen destek sütunları üst yapı elemanlarını taşır, bu şekilde ephebeionun hem aydınlanması hem de palaestrayı görmesi sağlanırdı; diğer üç duvarın önünde taş, mermer veya ahşap banklar bulunurdu. Ephebeion, gymnasium’un en merkezi ögesidir ve burada öğrencilere spor dersleri ve kültürel eğitim verilmiştir.
Apodyterion
Apodyterion, gymnasiumun kuzey kanadına sıralanmış önemli bir diğer mekandır. Apodyterion, gençlerin silah ve giysilerini çıkarıp giydikleri bazen de sadece dinlendikleri alanlardır. Delorme, apodyterionların erken dönemlerde ephebeion işlevi gördüğünü iddia etmiştir. Ona göre fiziksel eğitimin ağırlıklı yapıldığı dönemlerde, palaestraya ek yalnız apodyterion vardı. Daha sonraki dönemlerde ephebeion yapılmış olmalıydı.
Loutron
Loutron, soğuk suyun aktığı banyo yapılan mekanlara verilen isimdir.
Konisterion
Konisterion, güreşçilerin antrenmanlarını yaptıkları diğer bir deyişle pudralama işleminin yapıldığı mekanlara verilen isimdir.
Elaiothesion
Elaiothesion, güreşçilerin yağlanma işlemini yaptıkları mekanlara verilen isimdir.
Korykeion
Korykeion, boksörlerin kum torbalarıyla çalışma yaptıkları mekanlara verilen isimdir.
Sphairisterion
Sphairisterion’da denen kısımda ise bir tür top oyunu oynanan mekanlara verilen isimdir.