Enes
MFC Üyesi
-
- Üyelik Tarihi
- 17 Ağu 2014
-
- Mesajlar
- 1,628
-
- MFC Puanı
- 815
Tofaş, Fiatın model ailesindeki, 131 Serisinden Tempraya, Siena ve Mareadan Albea ve son olarak Türkiye de kendi sınıfının en çok satan modeli Lineaya uzanan bir sedan otomobil geçmişine sahip bulunuyor.Fiat Linea projesinin yollara çıktığı 2007den bugüne kadar yaklaşık 250 bin adetlik üretim rakamına ulaştığını söyleyen Tofaş EOsu Cengiz Eroldu pazarın ihtiyaçlarına göre sedan otomobiller geliştirmek ve sunmak konusunda Tofaşın Fiat dünyası içinde önemli bir tecrübe edindiğine dikkat çekti.
Fiat Egeanın Doğuşu
2009 yılında Sergio Marchionne ve Mustafa Koçun yer aldığı Tofaş yönetim kurulu toplantısında, yeni bir sedan model daha geliştirmek için aksiyona geçilmesine yönelik karar aldıklarını söyleyen Eroldu şöyle devam etti:
Zira Tofaşın sürekli iyileştirme yolculuğu, 2006 yılında dünya standardında üretim programı WCM devreye girmeden başlamıştı. Tecrübemiz ve tüm üretim ekibimizin çalışkanlığı sayesinde, Tofaşın, Fiat Grubu içinde Dünya Klasında Bronz Ödül alan ilk üretim merkezi olması yalnızca iki yılını aldı. Gümüş Seviyeyi elde etmesi ise bir sonraki yıl gerçekleşti. Şu anda bildiğiniz üzere dünyada çok az tesisin ulaştığı, üretimde neredeyse mükemmelliği temsil eden Altın Madalyanın sahibiyiz. Ve Dünya Klasında Üretim yöntemini, tedarik zincirimize de yaymaya başladık.
Amaç etkinliği artırmak
Fiat Lineayla birlikte pazarda yer alacak ve pazar etkinliklrini artıracak yeni bir sedan otomobil yapma fikriyle yola çıktıklarını vurgulayan Eroldu, Tamamen yeni bir modeli Bursada sıfırdan yapmaya kalktığımızda, en uygun ekonomik koşullara ulaşmak için çok yönlü model geliştirme süreçlerine başladık. Bu çalışmalar bize neyi yapıp yapmamamız noktasında çok değerli öğretiler kazandırdı.Bu süreçleri tamamlayıp 2. aşamaya geçtiğimizde ise uzun vadeli rekabetçilik misyonumuz noktasında dünyanın pek çok noktasında satışa sunulabilecek, tamamen yeni bir model geliştirme fikri ağırlık kazandı. Bu noktada, ortaya çıkacak tek bir modelin hem müşteri hem ülke regülasyonlarını ortak biçimde karşılayabilmesi için farklı farklı ülke pazarları için de çalışmalar yapmaya karar verdik.dedi.
Zorlu standartizasyon çalışmalarının sonlanmasıyla 2013 haziranda global anlamda kompakt sınıfa hitap edecek yeni bir ürün tanımını net bir şekilde ortaya koyabildiklerini belirten Eroldu şöyle devam etti:
Ekim ayına geldiğimizde ise, projenin onaylanmasıyla 356 kod adını taşıyan proje, resmen doğmuş oldu. Bu aşamada Tofaşın Ar-Gesinin rüştünü ispat ettiği en önemli unsur, tamamen yeni bir platform geliştirilmesiydi. Bu Tofaş tarihinde de bir ilk oldu. Bu yeni platform, Fiatın bir anda başbaşka modellerine de ev sahipliğine vesile oldu. Zira yeni sedan modelimizin platformunun başarısı, hemen peşi sıra hatchback ve station wagon karoserli modellerin doğuşuna vesile oldu.
6 ay ortak çalışma
Tofaş tarafından geliştirilen yeni kompakt sedanın tasarımı yapılırken Tofaş mühendisleri 6 ay boyunca Fiat Chrysler Automobiles Stil Merkezinde farklı ülkelerden tasarımcılarla çalışmış. Örneğin eşkenar dörtgen şeklinde bir depo kapağı tasarlandı. Ancak fizibıl olmama ihtimali çok yüksek olmasına rağmen Tofaş Ar-Gedeki arkadaşlar, tasarımı çok beğendikleri için bu konuyu o kadar hassas ele alalarak tasarımın korunmasını sağlamış. Eroldu şöyle devam ediyür:
Örneğin, bagaj kapağındaki tasarım, lazerle yapılan hassas bir sac kesimi gerektiyordu. Bize milyonlarca euro yatırım yapılması lazım dense de bunun yolunu bulup 400 bin Euroluk bir yatırımla çözmeyi başardık. Diğer pazarlara hazırlık için düşük kaliteli yakıtlarla çalışabilen motor ve sağdan direksiyonlu araç için gerekli yatırımları yaptık.Bu süreçteki platform çalışmalarının yanı sıra flex line adını verdiğimiz esnek üretim hattını devreye almamız en büyük kazanımlarımızdan biri oldu. Böylelikle yeni ürün devreye alma sürecinde hatları durdurmadan gerekli revizyonlar yapılabilir hale geldi. Gelecekte çok sayıda farklı modeli aynı anda üretebileceğiz.
1 milyarlık satınalma
Yan sanayii üzerinde de önemli bir değer yarattıklarına dikkat zeken Eroldu, Sedan, hatchback ve station wagon modelleri ile birlikte, 200ün üzerinde yerli ve yurtdışı tedarikçiden, proje ömrü boyunca yıllık ortalama 1 milyar Euronun üzerinde satınalma hacmi oluşturuyoruz. Bu hacmin %75in den fazlasını yerli tedarikçilerimizden temin edeceğiz dedi.
Fiat Egeanın Doğuşu
2009 yılında Sergio Marchionne ve Mustafa Koçun yer aldığı Tofaş yönetim kurulu toplantısında, yeni bir sedan model daha geliştirmek için aksiyona geçilmesine yönelik karar aldıklarını söyleyen Eroldu şöyle devam etti:
Zira Tofaşın sürekli iyileştirme yolculuğu, 2006 yılında dünya standardında üretim programı WCM devreye girmeden başlamıştı. Tecrübemiz ve tüm üretim ekibimizin çalışkanlığı sayesinde, Tofaşın, Fiat Grubu içinde Dünya Klasında Bronz Ödül alan ilk üretim merkezi olması yalnızca iki yılını aldı. Gümüş Seviyeyi elde etmesi ise bir sonraki yıl gerçekleşti. Şu anda bildiğiniz üzere dünyada çok az tesisin ulaştığı, üretimde neredeyse mükemmelliği temsil eden Altın Madalyanın sahibiyiz. Ve Dünya Klasında Üretim yöntemini, tedarik zincirimize de yaymaya başladık.
Amaç etkinliği artırmak
Fiat Lineayla birlikte pazarda yer alacak ve pazar etkinliklrini artıracak yeni bir sedan otomobil yapma fikriyle yola çıktıklarını vurgulayan Eroldu, Tamamen yeni bir modeli Bursada sıfırdan yapmaya kalktığımızda, en uygun ekonomik koşullara ulaşmak için çok yönlü model geliştirme süreçlerine başladık. Bu çalışmalar bize neyi yapıp yapmamamız noktasında çok değerli öğretiler kazandırdı.Bu süreçleri tamamlayıp 2. aşamaya geçtiğimizde ise uzun vadeli rekabetçilik misyonumuz noktasında dünyanın pek çok noktasında satışa sunulabilecek, tamamen yeni bir model geliştirme fikri ağırlık kazandı. Bu noktada, ortaya çıkacak tek bir modelin hem müşteri hem ülke regülasyonlarını ortak biçimde karşılayabilmesi için farklı farklı ülke pazarları için de çalışmalar yapmaya karar verdik.dedi.
Zorlu standartizasyon çalışmalarının sonlanmasıyla 2013 haziranda global anlamda kompakt sınıfa hitap edecek yeni bir ürün tanımını net bir şekilde ortaya koyabildiklerini belirten Eroldu şöyle devam etti:
Ekim ayına geldiğimizde ise, projenin onaylanmasıyla 356 kod adını taşıyan proje, resmen doğmuş oldu. Bu aşamada Tofaşın Ar-Gesinin rüştünü ispat ettiği en önemli unsur, tamamen yeni bir platform geliştirilmesiydi. Bu Tofaş tarihinde de bir ilk oldu. Bu yeni platform, Fiatın bir anda başbaşka modellerine de ev sahipliğine vesile oldu. Zira yeni sedan modelimizin platformunun başarısı, hemen peşi sıra hatchback ve station wagon karoserli modellerin doğuşuna vesile oldu.
6 ay ortak çalışma
Tofaş tarafından geliştirilen yeni kompakt sedanın tasarımı yapılırken Tofaş mühendisleri 6 ay boyunca Fiat Chrysler Automobiles Stil Merkezinde farklı ülkelerden tasarımcılarla çalışmış. Örneğin eşkenar dörtgen şeklinde bir depo kapağı tasarlandı. Ancak fizibıl olmama ihtimali çok yüksek olmasına rağmen Tofaş Ar-Gedeki arkadaşlar, tasarımı çok beğendikleri için bu konuyu o kadar hassas ele alalarak tasarımın korunmasını sağlamış. Eroldu şöyle devam ediyür:
Örneğin, bagaj kapağındaki tasarım, lazerle yapılan hassas bir sac kesimi gerektiyordu. Bize milyonlarca euro yatırım yapılması lazım dense de bunun yolunu bulup 400 bin Euroluk bir yatırımla çözmeyi başardık. Diğer pazarlara hazırlık için düşük kaliteli yakıtlarla çalışabilen motor ve sağdan direksiyonlu araç için gerekli yatırımları yaptık.Bu süreçteki platform çalışmalarının yanı sıra flex line adını verdiğimiz esnek üretim hattını devreye almamız en büyük kazanımlarımızdan biri oldu. Böylelikle yeni ürün devreye alma sürecinde hatları durdurmadan gerekli revizyonlar yapılabilir hale geldi. Gelecekte çok sayıda farklı modeli aynı anda üretebileceğiz.
1 milyarlık satınalma
Yan sanayii üzerinde de önemli bir değer yarattıklarına dikkat zeken Eroldu, Sedan, hatchback ve station wagon modelleri ile birlikte, 200ün üzerinde yerli ve yurtdışı tedarikçiden, proje ömrü boyunca yıllık ortalama 1 milyar Euronun üzerinde satınalma hacmi oluşturuyoruz. Bu hacmin %75in den fazlasını yerli tedarikçilerimizden temin edeceğiz dedi.