Neler yeni
MEGAForum - Teknoloji Forumu

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı yada giriş yapmalısınız. Forum üye olmak tamamen ücretsizdir.

  • Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Felsefi Düşüncenin Amacı ve Yöntemi, Gelişimi

_MaVi_

MFC Üyesi
  • Üyelik Tarihi
    17 May 2013
  • Mesajlar
    474
  • MFC Puanı
    0
Felsefi Düşüncenin Amacı ve yöntemi, Gelişimi

Felsefi düşünce insanın evreni içinde kendi varlığını merak etmesiyle ve bu konuda sorular sormasıyla başlar. Felsefe için merak etmek ve soru sormak yeterli değildir. Sorulara sistemli bir açıklama getirmek de önemlidir. Aynı zamanda getirilecek olan açıklamanın sistemli veya sistemsiz olması gerektiği de felsefenin bir sorusudur. Felsefi düşünüş sıradan düşünüşten tamamen farklıdır onun ayırt edici özelliği kavramsal ve soyut olma çabasıdır. Felsefi düşüncenin yöntemleri insana hemen her konuda akıl yürütebilmesi için gerekli temelleri sağlar. Felsefe eleştirel bir düşünüş biçimidir. Felsefi düşünce önceden kazanılmış bilgiler üzerine bir düşüncedir.

Felsefe diğer disiplenlerden sorgulama yöntemiyle ayrılır. Filozoflar, ilginç, harika veya şaşırtıcı buldukları bir konudaki şüpheleriyle ilgili anlaşılır örnekler verebilmek için, genellikle sorularını problemler veya bilmeceler olarak çerçevelendirirler. Bu sorular genellikle bir inanca ait varsayımlarla veya insanların karar vermek için kullandıkları yöntemlerle ilgilidir.

Filozoflar problemleri mantıksal bir şekilde ortaya koyarlar. Tarihsel olarak geleneksel mantığın kıyaslarını, Frege ve Russell'dan itibaren de sembolik mantık kullanır ve daha sonra kritik okuma ve fikir yürütmelerle bir sonuca doğru ilerlerler. Sokrat gibi, tartışmayla, veya diğerlerinin ileri sürdükleri fikirlere cevap vererek, veya dikkatli kişisel düşünmeyle cevap ararlar. Filozoflar bu yöntemlerin birbirine göre üstünlükleirini tartışa gelmişler, örneğin felsefi "çözümlerin" nesnel, kesin yani gerçeklik hakkında bilgi veren mi; yoksa konuştuğumuz dilin mantığına açıklık kazandıran veya hatta kişisel terapi mi olduğunu sorgulamışlardır.

Dil filozofun en önemli aracıdır. Analitik felsefede felsefi yöntemle ilgili tartışmalar felsefe ve dille ilgiliydi. Kıta Avrupa'sı felsefesinde de benzer kaygılar vardır. Meta-felsefe, yani felsefenin felsefesi, felsefi problemlerin, felsefi çözümlerin ve problemden çözüme gidişteki yöntemlerin doğasını araştırır. Bu tartışmalar aynı zamanda dil ve yorum üzerine yapılan tartışmalarla da ilgilidir.Yani felsefe düşünce ve mantık bilimi olup her şey hakkında birçok şey bilme sanatıdır.

Gelişimi
Eski Yunanda dinsel hayranlığın zamanla evrenin ilkelerine ve öğelerine ilişkin bir meraka dönüşmesi, felsefi düğünce biçiminin temelini oluşturdu. Önce içinde yaşadıkları evreni anlamaya çalışanlar, daha sonra içinde yaşadıkları toplumun ve birlikte yaşadıkları insanların yapısını anlamaya çalıştılar. Toplumsal ilişkilerden doğan sorunlar ve bunların çözümü öncelik kazandı. Kozmolojik spekülasyonların yerini ahlaki ve siyasi kuramlar aldı. Sokratesin insanlara ne olduklarını göstermek için sorduğu sorular Platon ve Aristoteleste felsefe sistemleri haline geldi. Hıristiyanlık felsefeye yeni bir görev yükledi. Augustinus ve Kilise Babalan Platon ve Aristotelesi kendi amaçları doğrultusunda yorumlayarak yaratılış, inanç, us ve gerçek gibi konuları açıklamada kullandılar. 12. yüzyılda yapılan Aristoteles çevirileri, 13. yüzyılın Skolastik felsefesine yolu açtı ve Albertus Magnus, Thomas Aquinas , Roger Bacon ve Duns Şcotus gibi filozofların düşünce sistemlerini etkiledi. Ortaçağın sonlarına doğru, tümellerin bir gerçeklik olarak varlığını reddeden adcı Ockhamlı William ve mistik deneyimlerinden yola çıkarak Tanrının Tanrı olarak varlığını insanların ona yakanları ile bağımlı kılan Üstat Eckhart, yeni bir düşünce biçimine yol açtılar.



Bentham
Rönesansla birlikte felsefe laikleşti ve "ilahiyatın hizmetçisi" olmaktan çıktı. Bu kez doğal dünyanın gizleri ve derinliği gibi konulara eğilmeye başladı. 17. yüzyılın önde gelen filozoftan doğabilimlerinin temellerini araştırmaya koyuldu. Onların başarıları da Aydınlanma çağı filozoflarını bilgi felsefesine ve zihnin yapısını incelemeye yöneltti. Deneycilik ve usçuluk arasındaki uçurum gittikçe açıldı ve bilginin kaynağı sorunu uzun süre birincil araştırma konusu oldu. 19. yüzyılda Alman idealizmi doruğuna ulaşırken, olguculuk ve maddecilik onun karşısında yer aldı. Bu sistemlerin dışında kalan bağımsız düşünce biçimlerinin örnekleri de ( Schopenhauer ve Nietzsche gibi) gene bu yüzyılda ön plana çıktı.


Edmund Husserl
20. yüzyılda bir yandan Marksizm hem düşünce sistemlerini, hem de toplum yapısını etkilerken bir yandan da kara Avrupa sında ortaya çıkan varoluşçuluk ile Anglo-sakson geleneğinin ürünü olan analitik felsefe yüzyıla damgalarını bastı.
 
Üst Alt