George akıllıdır, işini bilir. Tabiatı sever. Lennie ise dev kuvvetine sahiptir. Fakat ruhen çocuktur. Halleri davranışları çocukçadır,aptalcadır.Lennie’n in yumuşak buldugu her şeyi okşama alişkanligi vardir.Bu yüzden son işlerindende ayrılmak zorunda kaldılar.Lennie Georgenin tüm uyarılarına rağmen çalıştıkları çiftlikteki tüm tavşanları bu alışkanlık yüzünden öldürünce son işlerindende ayrılmak zorunda kaldılar.İki arkadaş yola koyuldular.Yolda George lnnie'e başına açtığı dert için devamlı bağırıp durdu (Haksızda sayılmazdı). Bu ikisi Soledad kasabasinin çiftliginden bir iş haberi alirlar ve hemen yola Soledad 'a doğru yola koyulurlar. Oraya vardiklarinda bu çiftligin patronu bunlari pekte iyi karşilamaz.Daha işe girmeden onları azarlamaya başlamıştır bile.Patronla kalmayip birde patronun oglu çikar başlarina dert. Kendisi ufak tefek oldugundan Lennie gibi iri vücutlu insanlara gicik kapar ve bu tip insanlari hiç sevmez. Adamin adiCurley’dir. Ama bu Curley’nin başinda da bir dert vardir. Yeni evlendigi karisi. Çiftlikte fingirdemedigi adam kalmadi derler onun için ve gözünü yeni gelen George Ve Lennie’ye dikmiştir...
George ve Lennie yeni çalıştıkları yerde tatlı tatlı hayaller kurmaya başlarlar.Bu hayalde kendilerine ait küçük bir çiftlikte'de yaşıyorlar.Ayrıca kendilerine ait birkümesleri bile var.İlerleyen günlerde bu hayali gerçeğe dönüştürmek için para biriktirmeye karar verdiler.Çiftlikte lennie'i bir çok kez uyarmış onun izni olmadan hiçbir şey yapmamasını söylemiştir,aptal Lennie'de bunu kabul etmiştir.Çiftlikte pek çok arkadaş edinmişlerdir. Çiftlikteki en iyi arkadaşlari Slim’dir (özellikle George’un) Çiftliğin bunağı ise Candy denilen bir eli bileğinden kesilmiş olan bazıları için işe yaramayan yaşlı bir adamdır.George ve Lennie’nin planları bu çiftlikte bir ay çalışıp kendilerine bir çiftlik satın almaktır. Tabii Candy’i ve Candy’nin biriktirdiği parasını yanların alarak…
Çiftlikte çalışma koşulları cidden çok zordu.sabahın erken saatlerinde kalkıp bütün gün çalışıyorlardı.Ama akşamları aralarında düzenledikleri eğlencelerle bu yorgunluğu atıyorlardı.Ama Crooks bunların hiçbirine katılamıyordu.Herkes onu zenci olması dolayından dışlıyordu.Zavallı Crooks kimseyle konuşamıyor içine kapanık yaşıyordu.George onun bu durumuna üzülüyordu.
Bir gün Slim'in köpeğinin yavruları olur.Slim yavrulardan bir kaç tanesini dağıtır.Birinide Lennie alır(Tabi George'in izniyle).Lennie köpeği çok sever,ama George bunun sonunun diğeri gibi olacağını bildiğinden köpekleri sadece akşamüstü birkaç dakikalığına ve ahırda görmesine izin verir.George yatakhaneya döndüğünde Whit 'in ağladığını görür.Çünkü bir işçi köpeğini çok kötü kokuyor gerekçesiyle öldürmüştü,zavallı adam perişan bir durumda idi.
George Crooks la arkadaşlık etmeye başlar.Ama bu okadar kolay olmamıştrı.Çünkü adam herkesten onu dışlayacakları korkusuyla çekinir.Bu yüzden sadece George ile konuşur.Ertesi gün Lennie köpeği öldürdü ama bunu George'a söylemez.ölü köpeğin başını okşamaya devam etti.Diğer yandan da çiftlik hayallerine devam eder.
Üç kişinin hayali kendi topraklarini işlemek, kimsenin emri altina girmemektir. Lennie’nin tek isteği ise evlerindeki tavşanlara kendisi bakmak istemesidir.Çiftlikte akşamüstü iş bittikten sonra nal oyunu oynanır. Milletin tek eğlencesi bu oyundur.O
sırada Lennie samanlıkta öldürdüğü köpeğin başını okşar. Daha sonra Lennie’nin yanına Curley’nin fingirdek karısı gelir. Lennie kadınla biraz konuştuktan sonra kadın “benim saçımda yumuşaktır gel benimkini de okşa” demiştir. Lennie tuttugu saçi birakmadigi için kadin korkuya kapilmiştir ve çigliklar atarak samanligi ayaga kaldirir. Lennie’de buna sinirlenerek kadının ağzını kapatır ve onu nefessizlikten öldürür.Oradan hızlıca kaçar. Bunun üzerine çiftlikteki herkes başta Curley olmak üzere Lennie’yi aramaya çıkarlar. Lennie ise daha önceden başlarına bir olay gelirse George ile anlaştıkları çalılıkların arkasına kaçmıştır. George’u buldukları yerde öldüreceklerini bilmektedir. Lennie çocuk ruhlu olduğu için kendini savunması çok zordur. George kahrolurken Lennie’nin saklandığı yere gelmiştir bile. Lennie elindeki küçük ölü köpek yavrusuyla onu beklemektedir. George Lennie’nin arkasına ona hüzünlü hüzünlü bakar. Lennie sahip olacakları evi ve bakacağı tavşanları hayal ederken bir el silah sesi duyulur.Curley ve çalışanlar yanlarına geldikleri zaman Lennie’yi yerde ölü olarak yattığını görürler ve George’a aptal aptal bakarlar.George olayın etkisinden kurtulamaz ve teselli için Slim’le birlikte olay yerinden uzaklaşirlar​

YAZAR HAKKINDA BİLGİ…
STEINBECK, JOHN(ERNST): (d.27 şubat 1902,Salinas,California-ö.20 Aralik 1968,New York Kenti, ABD)
1962 Nobel Edebiyat Ödülü’nü olan ABD’li romancı,Büyük Bunalım yıllarında geçen göçmen tarım işçilerinin kötü yaşam koşullarını anlattığı
The Grapes of Wroth (1939, Gazap Üzümleri,1948,1986)adlı romanıyla
ünlüdür.1920-26 arasında aralıklı olarak California’daki Standford Üniversitesi’ne devam etti, ama mezun olamadı. Kitaplarıyla başarıya
ulaşmadan önce işçi olarak çalışırken yazmayı sürdürdü. Bu sırada edindiği deneyimler yapıtlarında işçilerin yaşamlarını gerçekçi biçimde anlatabilmesinde önemli rol oynadı. Geniş okur kitlesince beğenilen ilk yapıtı, Meksika asıllı Amerikalıları sevecen bir bakışla anlattığı Tortilla Flat’ti (1935;Kenar Mahalle, 1944,1968/ Yukarı Mahalle,1951,1984)Bu kitabındaki sevecen Mizah, sonraki romanı In Dubious Battle’da(1936;Bitmeyen Kavga,!949,1985) yerini keskin, uzlaşmaz bir bakişa birakti. Bu romaninda Steinbeck tarim işçilerinin grevini ve greve önderlik eden iki Marksisti anlatiyordu. Yayimlandigi yil oyunlaştirilan ve filme alinan kisa romani Of Mice and Men (1937,Fareler ve Insanlara Dair, 1945/Fareler ve Insanlar Üzerine,1967/ Fareler ve Insanlar,1951,1988)ise iki göçmen işçi arasindaki garip, karmaşik ilişkinin trajik öyküsüydü. Pulitzer Ödülü’nü kazanan Gazap Üzümleri de 1940’ta sinemaya aktarıldı. Romanda Steinbeck, Oklohoma Dust Bowl’dan California’ya göç eden yoksul bir aileyi ve onları sömüren acımasız tarım ekonomisini anlatıyordu.
Steinbeck’in önü daha çok 1930’larda yazdığı işçilerin yaşamını anlatan doğalcı romanlardan kaynaklanır. Bu romanlarda zengin simgesel yapılar kurmuş arketip olarak nitelendirilebilecek efsanevi karakterler.​