Ev dekorasyonunda en sık yapılan 7 hata
Evinizde şık bir tasarım yaratmak için bu dekorasyon hatalarından kaçının.
Evinizde şık bir tasarım yaratmak için bu dekorasyon hatalarından kaçının.
Dekorasyon konusunda çok sık düşülen belli başlı bazı hatalar var. Bu temel hataları bilip bunlardan kaçınarak evinizi çok daha profesyonel bir bakış açısıyla dekore edebilirsiniz.
İşte dekorasyonda en sık yapılan 7 hata...
Takım halinde mobilya almak
Ah o mobilya mağazaları yok mu; kampanyalarla yeni evli çiftlere salon takımı, yatak odası takımı aldıran... O tuzaklara düşmeyin! Evet belki biraz daha ucuz ama değer mi? Her şeyiniz bir anda olmayıversin. Önce kanepenizi alın, paranız oldukça diğerlerini tamamlarsınız. Yavaş yavaş, beğenerek, içinize sinerek, sakin sakin seçerek alırsınız. Takım halinde alınan mobilyaları geçtim, tüm mobilyaların aynı ağaçtan olduğu dekorasyon şekli de çok sıkıcı! Arada farklı bir renk, bir doku, farklı bir döneme ait bir mobilya, antika bir parça ya da bitpazarından alınmış bir sehpa görmek istiyor insan. Eklektik stil adı verilen bu çeşitlilik, evinize hareket katacak.
Renkten kaçmak
Dekorasyonda renk kullanmaktan kaçınmak, hata yaparım diye klişe renklere yönelmek de çok büyük hatalardan. Toprak tonları, bej, kese kağıdı rengi, fildişi beyazı gibi artık duymaktan bile sıkıldığımız o renklerle hata yapmazsınız belki ama kendinizi ve evinize gelenleri sıkıcılıktan öldürebilirsiniz. Renkten kaçmayın. İlla bir duvarı sarıya boyayın demiyoruz ama yastıkları renkli seçerek, araya canlı renkte aksesuarlar ekleyerek evinize ve hayatınıza renk katabilirsiniz.
Televzyonu baş köşeye koymak
Salondaki en önemli duvara televizyonu yerleştirmek, hele yan taraflarında amaçsız raflarıyla o acayip televizyon üniteleriyle koca bir duvarı işgal etmek, yapılabilecek en büyük hatalardan. Bütün oturma takımının televizyon izlenmesi amacıyla televizyona yönelmiş olduğu düzende televizyon izlenmediği sırada ne komik bir görüntü olduğu ortada. Bir kara deliğe bakan koltuklar... Televizyonun yalnızca düğmesine bastığımızda hayatımıza giren bir eşya olduğunu hatırlayıp, dekorasyonda o ölçüde pay vermek gerektiğini hatırlamak gerekiyor.
Tek bir aydınlatmaya yüklenmek
Tek bir avizeyle, hatta çok büyük heybetli bir avizeyle, evin bütün aydınlatma ihtiyacını çözeceğini düşünmek de hatalardan biri. Farklı ışık kaynaklarının, endirekt aydınlatmaların dekorasyona katkısı büyük. Çok büyük tek bir aydınlatma mekanın ışık ihtiyacını çözmeye yetmeyeceği gibi dikkati yalnızca oraya yönelterek, dekorasyonda algı dağılmasına da yola açıyor. Abajur ve lambaderlerle farklı ışık kaynakları yaratıp, mekana farklı elemanlar katabilir ve böylelikle endirekt ışık kaynakları da elde etmiş olursunuz.
Bütün mobilyalaı duvara dayamak
Mekan küçükse yapacak çok da fazla bir şey yok dediğinizi duyar gibiyim. Ama yine de bir şeyleri ortaya çekmek, farklı yerleşimler yapmak mümkündür. En basiti yemek bölümüyle salonu ayırmak için yapacağınız çift taraflı kullanıma sahip kitaplık bile bu görüntüyü kırmaya yetecektir. Aksi takdirde ortasında dans pistine yer açmak için eşyaların duvar kenarına dizildiği hissi yaratan o acayip manzaraya sebep olacaksınız.
Tabloları çok aşağıya ya da yukarıya asmak
Tablolar ya da birden çok çerçeveden oluşan sanat eseri öbekleri için ortalama boya sahip bir insanın göz hizası esastır. Daha aşağıya ya da daha yukarıya astığınızda şaşkınlık yaratan, bir şey eksik kalmış ya da olmamış hissi yaratan bir görüntüye yol açarsınız.
Küçük halı almak
Mekanda yüzüyormuş gibi görünen halı ve kilimler kullanmak, dekorasyonda yapılabilecek en büyük hatalardan. El dokuması, kaliteli halılar da el yakıyor, metrekaresi büyüdükçe fiyatları astronomik olarak artıyor, farkındayım ama eğer mekana yakışacak büyüklükte bir halı almaya paranız yetmiyorsa halı almayıverin. Ya da daha az kaliteli ama yine de sentetik olmayan çözümlere yönelebilirsiniz.