Neler yeni
MEGAForum - Teknoloji Forumu

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı yada giriş yapmalısınız. Forum üye olmak tamamen ücretsizdir.

  • Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Estetik Düşünme Yeteneği Doğuştan mı Gelir?

Asrevya

Özgürlük=Öze B/akış
MFC Üyesi
  • Üyelik Tarihi
    14 Ocak 2014
  • Mesajlar
    1,409
  • MFC Puanı
    354

Estetik kavramı kısaca güzel olanı aramak, güzel üzerinde düşünme sanatı olarak bilinir. Peki estetik düşünme yetisi doğuştan mı gelir yoksa sonradan öğrenilebilir bir şey midir?

Estetik Lüks müdür?

Honore de Balzac, “Güzellik, çoğu zaman kusurları gizleyen bir örtüdür.” der.

Güzel olan aynı zamanda “daha iyi”, “daha başarılı”, “daha güçlü”, “daha kaliteli” olarak algılanır. Dünyanın farklı yerlerinde yapılan araştırmalar, güzel/yakışıklı olan insanların, daha zeki ve daha iyi olarak algılandığını ortaya koyar. Bu genelleme sadece insanlar için değil nesneler için de geçerlidir. Bir nesnenin güzel olması, onun cazibesini artırır. Güzellik değer katar. (Güzeller Zekidir!)

Güzelliği simetri ve orantılarla açıklamak mümkün olsa da güzellik değişmez bir kavram değildir. Aksine, güzellik içinde yaşanan toplum tarafından belirlenir, zamanın ruhuna göre anlam ve biçim değiştirir. Rönesans ressamlarının çizdikleri güzeller, bugünün anlayışına göre epeyce kilolu kalırlar. (Güzeli Tarif Edebilir Misiniz?)

Güzellik sübjektiftir, kişiden kişiye değişir; ama estetik objektif ölçütleri olan bir disiplindir. Güzellik görecelidir; estetik ise evrensel.

Eski Yunan felsefesi kâinatın kaosuna düzen getirmek iddiasıyla hep kurallara sarılmıştır. Aristo’ya göre estetik bir orantı, uyum ve düzendir. Bir resimdeki renk uyumu veya müzikteki güzel bir armoni o eserin yapısındaki düzeninin yansımasıdır. Bundan yüzyıllar önce belirlenmiş olan bu ölçütler estetiğin evrensel ölçütleridir, her alana uyarlanabilirler.

Kaosun içinde de bir estetik olabileceği gibi, uyum ve simetrinin de sıkıcı bir tekrara düşmesi mümkündür. Sanatçılar ürettikleri eserlerde hem durağan hem de hareketli simetri yakalayabilirler. Klasik müzik eserleri, hareketli simetrinin örneğidir. Bu eserlerdeki tekrarlanan simetrik kalıplar onlara estetik katar. Bir ressam ise meydana getirdiği eserinde durağan simetri kavramını kullanabilir. Sadece sanat eserleri değil doğadaki canlılar da göz kamaştırıcı bir estetik barındırır. Tavus kuşunun kuyruğu, kelebeklerin kanatları son derece estetiktir.

Herhangi bir ürüne ya da deneyime estetik bir boyut katarak onu daha arzulanır, haz uyandırır kılmak mümkündür. Estetik değerler taşıyan her şey- bir ürün, bir eşya, bir mekân, bir metin, bir tasarım, bir ambalaj, bir hizmet hatta üslup, davranış, hitap, liderlik ve yönetim anlayışı… daha değerli olur.

Bir toplumun estetik anlayışının en somut göstergelerinden birisi yemek kültürüdür. Bir ülkenin, bir yörenin yemekleri oranın karakterini ve estetik anlayışını gösterir. Sadece toplumların değil bireylerin de hayata bakışlarını anlamak için sofralarına bakmak kâfidir. Bir evde yemeğin ve sofranın ne derece göze hitap ettiği o evde yaşayanlarla ilgili çok şey anlatır. En ekonomik malzemelere estetik değer katarak bir ziyafet hazırlamak mümkünken, en pahalı malzemelerden “felaket” yemekler ortaya çıkarmak mümkündür. İyi ütülenmiş keten bir örtü, sade ama zevkli servisler, taze çiçeklerle son derece estetik sofralar kurmak mümkündür. Hayatımıza her an estetik katabileceğimiz, yaratıcılığımızı ortaya koyabileceğimiz alanların başında yemek gelir.

Estetik bir kaynak ya da yetenek sorunu değil bir bakış açısıdır. Daha estetik çözümler sunmak için daha fazla parasal kaynağa, daha ileri teknolojiye sahip olmak gerekmez. Estetik bir anlayış meselesidir, her insan daha estetik çözümler elde etmek için kendini geliştirebilir.

Estetik, daha zevkli olanı aramaktır. Somut bir “güzellik” tarifi değil, daha zevkli olanı aramayla ilgili sonu olmayan bir yolculuktur. New York Modern Sanat Müzesi küratörüPaola Antonelli’nin de vurguladığı gibi “İyi tasarım, teknolojiyi, psikolojiyi ve estetiği birleştirerek insan ihtiyaçlarını çözen bir Rönesans tavrıdır.” (Tasarım Bir İş Yapma Biçimidir), (Tasarım Bir Dünya Görüşü, Bir Duruştur)

Öte yandan estetik sadece güzellikle ilgili bir değerlendirme de değildir. Bir şeyi estetik kılmak onu illa ki güzelleştirmek anlamına gelmeyebilir. Kimi çirkinlikler de -bazı kriterler çerçevesinde- estetiğe konu olabilir. Kant, Shiller, Wittgenstein gibi düşünürler trajik, komik, ilginç, çocuksu hatta çirkin olan bir şeyin bile estetik olabileceğini söylerler.

Goya‘nın en önemli yapıtları arasında yer alan ve savaşın yıkıcı, yok edici yanlarını anlatan, 1814 tarihli yapıtı “Üç Mayıs Katliamı” tablosuna güzel demek zordur. Ancak şiddeti ve ölüm korkusunu son derece çarpıcı anlatan bu tablo bütün sanat eleştirmenlerince son derece estetik olarak değerlendirilir.

Picasso’nun Guernica tablosunun da güzellikle pek alakası yoktur; ancak bu tablo da son derece estetiktir. İspanya iç savaşında Franco ve Hitler’in yeni silahlarını deneme amaçlı bombaladıkları ve yaklaşık üç bin insanın öldüğü Guernica kentinde yaşanılan acıları, bu tablodan daha vurucu, daha şiddetli ama aynı zamanda da daha estetik ortaya koyan bir başka eser bulmak zordur.

Estetiği bağımsız bir bilim olarak ele alan Alman düşünür Alexander Baumgarten, estetiğin konusunun duyusal yetkinlik olduğunu söyler. Alexander Baumgarten’in izinden giden düşünürler de, gerçek estetiğin “gözle gördüğümüz şeyler” değil “ruhumuzda meydana gelen özel duygular” olduğunu söylerler. (Estetik kelimesi de zaten Yunanca hassasiyet ve duygu anlamına gelen “Esthesis- Aeshetikos” kelimesinden türemiştir.) Bu açıdan bakıldığında, hiçbir askeri önem taşımayan savunmasız bir kasabaya yapılan saldırıyı, dolayısıyla bir savaş suçunu ortaya koyan Guernica’yı estetik kılan, bu tablonun bir güzellik olmasından çok, Picasso’nun o dönemde yaşanan vahşetin ortaya çıkardığı duyguyu çarpıcı bir şekilde ifade edebilmiş olmasıdır.

Estetiğin güzelleştirmenin çok daha ötesinde duyarlılığımıza dokunma, duygularımıza seslenme, bizde coşku yaratma, bizi heyecanlandırma ya da yabancılaştırma gibi bir gücü vardır. Herhangi bir konuda duyusal hazdan (hoşlanma) bahsettiğimizde aslında sadece pozitif bir duygudan bahsederiz. Ancak estetik hazdan bahsettiğimizde sadece pozitif değil, trajik duyguları da çerçevenin içine alırız. Örneğin, estetik hazzı yüksek bir müzik bizi ağlatabilir ama bu aldığımız hazzı düşürmez.

İsteyen herkes, hiç paraya gerek duymadan, yaptığı her işe bir anlayış, bir incelik, bir zevk ve özen katarak çok daha estetik durumlar yaratabilir. Estetiğin doğuştan gelen seçkin bir yetenek olmaması estetik zevkler edinme konusunda herkesi eşit kılar. Eğer estetik değerler sahibi olmak bir yetenek meselesi olsaydı ve sadece doğuştan gelseydi hayat çok umutsuz bir yer olurdu. Kimse daha iyiyi, daha güzeli, daha zarif olanı öğrenme imkanına sahip olmazdı. Oysa bu konuda hevesi olan herkesin zevklerini ve estetik anlayışını geliştirmesine imkan vardır. Estetik değerlere ulaşmak için önce bu konuya ilgi ve merak sonra insanın kendisini eğitmesi için zaman ve emek harcaması gerekir.

Bir kır otelinin hiçbir konfor ve lükse sahip olmadan estetik olması mümkündür. Ya da tam tersi bir saray dünyanın en sakil yapısı olabilir. Bir fabrikanın, bir hastanenin ya da en kirli en karışık olması beklenen çalışma ortamlarının bile daha estetik bir hale getirilmesi mümkündür. Bir evi estetik yapan, içindeki pahalı eşyalar değil, o evin sahiplerinin hayat görüşleridir. Estetik pahalı ve lüks olmak zorunda değildir.

Sadece mekanlar ya da ürünler değil tavrımız, üslubumuz; iş yapma biçimimiz… Hayatımıza değen her şey estetik olabilir.

Estetik ölçütler gözetilerek üretilen her iş her yaklaşım her çözüm kendi zamanının da ötesinde kalıcı ve arzulanır olur. Estetik kaygılarla üretilen her şey tasarımındaki fikri derinlik ve özgünlükle evrensel olma potansiyelini taşır.

Estetik anlayışımız yaptığımız her işte imzamız olur. Bizi farklılaştırır.

Temel Aksoy



 
Üst Alt