-
- Üyelik Tarihi
- 2 Ağu 2016
-
- Mesajlar
- 11,694
-
- MFC Puanı
- -894
Erkeklerin kafası çeşitli konularla dolu olduğu zamanlar, bazı sorunları nasıl çözeceğine karar veremediği, sorunlarla baş edemediği için çevresinden, özellikle de hayatında ki kadından uzaklaşmış, soğumuş, ilgisi azalmış gibi görünür. Oysa o sırada, kafasını meşgul eden sorunlardan uzaklaşmak için asla gerçekleşmeyeceğini bildiği hayallerle kendini avutur. Bu bir nevi stresten kaçış yoludur.
Bu gibi durumlarda sadece sorunlarını kendi kendine çözümlemenin yollarını aramaktadır. Böyle zamanlarda erkekleri sık boğaz etmemeli, onlara sorunluymuş gibi davranılmamalıdır. Çünkü kafasındaki sorunlara çözüm bulunca, her şey eskisi gibi olacaktır.
, yenilgiyi kendine yakıştırmaz. Yenilmezlik, üstünlük ve başarılı olmak duyguları, her erkeği bir ölçüde etkiler. Erkekler yenilgiden korkar. Bu duygusunu açıklamak yerine kendini olduğundan başka türlü göstermeye çalışır. Korkusunu cesaret gösterilerinin ardına gizlemeleri bu yüzdendir. Bu yüzden sorunlarını çözene kadar üstüne gidilmemelidir.
yaradılıştan güçlü olmaya programlandırılmıştır. Evin geçimini erkek sağlar, ailenin can güvenliğini erkek sağlar, zorluklara erkek göğüs gerer. Bir kavga olacağı zaman olaya erkek dahil olur. Kısacası erkek güçlü olmaya programlanmış bir canlıdır. Kendilerini herzaman güçlü ve dev aynasında görmeye alıştıkları için, en basit bir başarısızlık, onlar için ağır bir darbe-yıkım olur. Esasında erkekler yaradılış olarak sürekli onaylanmak, pohpohlanmak ve vazgeçilmez olduklarını bilmek isterler.
Erkekler, kadınlar için yaptıkları şeyler sayesinde değil, olmayı seçtikleri kişi yüzünden sevilmeyi istiyor. Yani size aldığı pahalı hediyeler yada erkeklerin sosyal-maddi durumu için değil sadece "o" oldukları için sevilmek istiyorlar.
Erkekler de kırılgandır. Üzüntülerinin hafife alınmasına içerlerler, ağlamalarıyla dalga geçilmesi daha çok içlerine kapanmalarına neden olabilir. Toplum içinde üzüntüsünü örtbas etmeye alıştırılan erkeklerin, bu duyguyu yönlendirdiği çıkış noktası genelde öfke olur. Bu öfke erkeklerin şiddette daha fazla meyilli olmalarına sebep olur.
Bu gibi durumlarda sadece sorunlarını kendi kendine çözümlemenin yollarını aramaktadır. Böyle zamanlarda erkekleri sık boğaz etmemeli, onlara sorunluymuş gibi davranılmamalıdır. Çünkü kafasındaki sorunlara çözüm bulunca, her şey eskisi gibi olacaktır.
, yenilgiyi kendine yakıştırmaz. Yenilmezlik, üstünlük ve başarılı olmak duyguları, her erkeği bir ölçüde etkiler. Erkekler yenilgiden korkar. Bu duygusunu açıklamak yerine kendini olduğundan başka türlü göstermeye çalışır. Korkusunu cesaret gösterilerinin ardına gizlemeleri bu yüzdendir. Bu yüzden sorunlarını çözene kadar üstüne gidilmemelidir.
yaradılıştan güçlü olmaya programlandırılmıştır. Evin geçimini erkek sağlar, ailenin can güvenliğini erkek sağlar, zorluklara erkek göğüs gerer. Bir kavga olacağı zaman olaya erkek dahil olur. Kısacası erkek güçlü olmaya programlanmış bir canlıdır. Kendilerini herzaman güçlü ve dev aynasında görmeye alıştıkları için, en basit bir başarısızlık, onlar için ağır bir darbe-yıkım olur. Esasında erkekler yaradılış olarak sürekli onaylanmak, pohpohlanmak ve vazgeçilmez olduklarını bilmek isterler.
Erkekler, kadınlar için yaptıkları şeyler sayesinde değil, olmayı seçtikleri kişi yüzünden sevilmeyi istiyor. Yani size aldığı pahalı hediyeler yada erkeklerin sosyal-maddi durumu için değil sadece "o" oldukları için sevilmek istiyorlar.
Erkekler de kırılgandır. Üzüntülerinin hafife alınmasına içerlerler, ağlamalarıyla dalga geçilmesi daha çok içlerine kapanmalarına neden olabilir. Toplum içinde üzüntüsünü örtbas etmeye alıştırılan erkeklerin, bu duyguyu yönlendirdiği çıkış noktası genelde öfke olur. Bu öfke erkeklerin şiddette daha fazla meyilli olmalarına sebep olur.