Enginar oldukça şifalı ve mitolojik hikayesi olan bir sebze. Tanrıların Tanrı’sı Zeus Cynara isimli bir kıza aşık olur. Ancak kız ona kafa tutar, onu istemez, buna çok sinirlenen Zeus, onu bir sebzeye çevirir.

İşte o sebze, enginardır. Hikayeye göre bilimsel adı cynara scolymus burdan gelmektedir. Enginar, Tanrıları kendine aşık edebilecek çekicilikte, ama ona kafa tutabilecek inatta ve aynı zamanda da, kalbi olan bir sebzedir.

Enginar, kalp hastalıkları ve kanser gibi ciddi durumları önlemeye yardımcı etkileri, karaciğer ve sindirim sistemi üzerindeki besleyici etkileri, tehlikeli vücuda yayılan enflamasyonu azaltma kabiliyeti ve enfes tadıyla oldukça şifalı bir bitkidir.

Enginarın kalbi, en yaygın kullanılan ve en çok tüketilen kısmı olmasına rağmen, enginar yapraklarını da atmamalısınız- yapraklar aslında enginardaki en güçlü besinlerin saklandığı yerlerdir.

Kalp sağlığını arttırıcı çeşitli yararları nedeniyle son yıllarda oldukça popüler hale gelen enginar özü takviyeleri, genellikle sebzenin yapraklarında bulunan antioksidanlar ve bitki besinlerinden elde edilir.

Enginarın Sağlık Faydaları

• Kanseri Önlemeye Yardımcı Olabilecek Antioksidan Yönünden Güçlüdür
• Kardiyovasküler Hastalıklarla Mücadele Eder
• Karaciğer ve Sindirim Sistemi Detoksu Sağlar
• Kilo Vermeye Yardımcı Olan Mükemmel bir Lif Kaynağıdır
• Anemiyi Önleyen İyi Bir Demir Kaynağıdır
• Cilt Sağlığını Geliştirir

Enginar, Kanseri Önlemeye Yardımcı Olabilecek Antioksidan Yönünden Güçlüdür

Enginarlar, quercetin, rutin, gallik asit ve sinarin gibi bazı hayati antioksidanlar ve fito-besleyicilerle doludur.

Enginar, yüksek ORAC (oksijen radikal emme kapasitesi) skoruna ve dolayısıyla vücuttaki oksidatif stresle savaşmada güçlü bir yeteneğe sahip olmaları açısından beslenmenizde bulunması gereken bir besindir.

Yüksek miktarda antioksidan içeren bir gıdanın en önemli faydalarından biri, kanser hücreleri kontrolsüz kaldığında vücutta oksidasyon ve serbest radikal birikmesi nedeniyle kanser büyümesini engeller ve kansere karşı koruma sağlar.

Antioksidanlar, serbest radikallerle savaşmak ve yaşlanma ile görülen hastalıkların başlangıcını yavaşlatmak için vücudun tam olarak ihtiyaç duyduğu şeydir. Enginarlarda bulunan antioksidanların – özellikle rutin, kersetin ve gallik asit – kanser hücrelerinin büyümesini azaltması ve bu nedenle kanserli tümörlerin çoğalmasını önlediği çalışmalarda görülmüştür.

Enginarın özellikle etkili olduğu iki kanser türü vardır, meme kanseri ve hepatosellüler karsinom. Hücresel Fizyoloji, Oksidatif Tıp Dergisi ve Hücresel Ömür Dergisi’nde yayınlanan araştırmalar, enginarın yenilebilir kısımlarından polifenolik ekstraktların apoptozu (programlanmış hücre ölümü) indüklediğini (başlatmak, uyarmak) ve meme kanseri hücre dizisi MDA-MB231’in istilacı potansiyelini azalttığı bulundu.

Ulusal Araştırma Merkezi’nin, Mısır Dokki Giza’daki Tıbbi Kimya Bölümü tarafından yapılan bir başka çalışma, sıçanlarda balık yağı ve enginarların hepatosellüler karsinoma üzerindeki koruyucu etkilerini araştırdı. Araştırmacılar, sıçanları sekiz gruba ayırdıktan sonra “sonuçların %10 balık yağı ve %1 enginar yaprağının hepatosellüler karsinomadan belirli bir dereceye kadar korumayı başardığına dikkat çekti.

Ayrıca enginar ve omega-3, anjiyogeneze (Kanser hücresinin, var olan damarlardan yeni damar uzantıları oluşturmasına denir) karşı koruyucu gıdalar olarak da değerlendirilebilirler.