-
- Üyelik Tarihi
- 8 Ara 2012
-
- Mesajlar
- 17,522
-
- MFC Puanı
- 3,901
EKLEM FARESİ NEDİR?
Eklem faresi (loose body) özellikle diz eklemi çevresinde görülmekle birlikte kalça, dirsek ve diğer eklemlerde de görülen, ufak parçalardan oluşan cisimlerdir. Eklem çevresinde eklem sıvısı ya da sinoviyumda görülen kıkırdak ya da kemik parçalarıdır. Eklem farelerinin boyutları birkaç milimetreden birkaç santimetreye kadar olabilir.
Eklem fareleri Romatoid artrit, osteoartrit gibi durumlardan kaynaklanabilir ya da osteoartrite neden olabilir. Diğer nedenler arasında travma ya da kırıklar vardır. Eklem faresinin spor yapan bireylerde görülme olasılığı yüksektir.
Eklem faresinin en sık görülen belirtisi özellikle dizde kilitlenme, takılma hissidir. Özellikle kişiler hareket esnasında bir cismin içeride hareket ettiğini tarifler. Bunlar dışında şişlik ve ağrı gibi durumlar ile de kişi karşı karşıya kalabilir.
Eklem faresinin tespiti Röntgen kullanılarak kolay bir şekilde yapılabilir. Ciddi boyutlarda olan serbest cisimlere cerrahi tedavi uygulanır ve parçacık bulunduğu bölgeden direk alınır. Cerrahi tedavi sonrası kişilerin fizik tedavi süreci başlar. Şişlik, ağrı ve kas zayıflığı, kas kısalığı gibi durumlarda dokuyu eski haline getirerek tedavi süreci tamamlanmış olur.
Eklem faresi gözden kaçan ancak önemli bir problemdir. Detaylı bir inceleme yapılarak sorunun gerçek kaynağı tespit edilebilir ve tedaviye karar verilebilir. Son olarak özellikle kilitlenme ve hareket eden bir cisim hissi direk olarak eklem faresini akıllara getirir.
EKLEM FARELERİ NASIL OLUŞUYOR?
Eklem fareleriyle ilgili bilgi veren Op. Dr. Ata, "Eklem fareleri bazen düşme, çarpma sonucu, spor faaliyetlerinden sonra ya da darbelerden sonra oluşabilir. Bazen de bu hastamızda olduğu gibi eklem zarı buna sebebiyet verebilir. Dizde ağrı, şişlik, ses gelmesi, hareket kısıtlılığı, takılma gibi şikayetler yapabilir. Biz bu hastaları eskiden açık ameliyatlarla tedavi ediyorduk. Şu anda teknoloji ve tıbbın gelişmesi ile kapalı ortamda ameliyat yapabiliyoruz. Bizim önerimiz bu tür şikayetleri olan hastaların çok ileri seviyeye gelmeden, çözülmesi güç hale gelmeden ve komplike durumlar, kalıcı sakatlıklar yaşamadan bir an önce doktorlarına başvurarak operasyonlarını ya da tedavilerini yaptırmalarıdır" dedi.
FONKSİYONEL SINIFLANDIRMA
Oynar eklemler: Kol ve bacak kemikleri bağlantı yerlerindeki eklemler oynar eklemlerdir. Bunlar iki bağlantı kemiğinin, eklem yerlerinde istenen hareketi verecek şekilde oynayabilmesini sağlamış olurlar. Böylece bu eklemlerin bulunduğu kemikler, çeşitli hareket yeteneğine sahip eklemler özelliğini kazanmış olurlar.
Oynar eklemlerdeki kemiklerden birinin başı, öbür kemiğin çukuruna girmiş şekildedir. İki kemik, birbirlerine eklem bağları ile bağlanmıştır. Kemiklerin birbirlerine sürtünmeleri sırasında aşınmaları önlemek için, bu eklem yüzlerinde kıkırdak yastıkları ve buraları yumurta akı bir madde ile sıvayarak kaygan hale getiren eklem kesecikleri bulunur. Eklem aralığındaki bu sıvının korunması ve her iki kemiğin hareket kabiliyetinin sağlanması görevide eklem kapsülüne aittir. Oynar eklemlerin etrafında bir de hareketleri sağlayan ve eklem kapsülünü koruyan ligamentler vardır. Kasların bitiş noktalarını oluşturan ligamentler aynı zamanda eklemin hareketlerinin yönlerini belirler. Bazı oynar eklemlerin iç kısmında yani kapsülün içinde kalacak şekilde menisküs denilen yapılar ve iç ligamentler bulunur.
Oynamaz eklemler: Kafatası kemiklerinin birbirlerine eklendikleri yerlerdeki eklemlerdir. Buradaki eklem yerleri, bir testerenin dişleri gibi birbirlerine geçme şeklindedir. Kemikler, bu girinti ve çıkıntılarla birbirlerine oynamayacak şekilde eklenmiş durumdadırlar.
Yarı oynar eklemler: Omurgayı meydana getiren omurların birbirlerine olan eklemlerindeki eklemlerdir. Bunlar sınırlı olarak hareket ederler.
Eklem faresi (loose body) özellikle diz eklemi çevresinde görülmekle birlikte kalça, dirsek ve diğer eklemlerde de görülen, ufak parçalardan oluşan cisimlerdir. Eklem çevresinde eklem sıvısı ya da sinoviyumda görülen kıkırdak ya da kemik parçalarıdır. Eklem farelerinin boyutları birkaç milimetreden birkaç santimetreye kadar olabilir.
Eklem fareleri Romatoid artrit, osteoartrit gibi durumlardan kaynaklanabilir ya da osteoartrite neden olabilir. Diğer nedenler arasında travma ya da kırıklar vardır. Eklem faresinin spor yapan bireylerde görülme olasılığı yüksektir.
Eklem faresinin en sık görülen belirtisi özellikle dizde kilitlenme, takılma hissidir. Özellikle kişiler hareket esnasında bir cismin içeride hareket ettiğini tarifler. Bunlar dışında şişlik ve ağrı gibi durumlar ile de kişi karşı karşıya kalabilir.
Eklem faresinin tespiti Röntgen kullanılarak kolay bir şekilde yapılabilir. Ciddi boyutlarda olan serbest cisimlere cerrahi tedavi uygulanır ve parçacık bulunduğu bölgeden direk alınır. Cerrahi tedavi sonrası kişilerin fizik tedavi süreci başlar. Şişlik, ağrı ve kas zayıflığı, kas kısalığı gibi durumlarda dokuyu eski haline getirerek tedavi süreci tamamlanmış olur.
Eklem faresi gözden kaçan ancak önemli bir problemdir. Detaylı bir inceleme yapılarak sorunun gerçek kaynağı tespit edilebilir ve tedaviye karar verilebilir. Son olarak özellikle kilitlenme ve hareket eden bir cisim hissi direk olarak eklem faresini akıllara getirir.
EKLEM FARELERİ NASIL OLUŞUYOR?
Eklem fareleriyle ilgili bilgi veren Op. Dr. Ata, "Eklem fareleri bazen düşme, çarpma sonucu, spor faaliyetlerinden sonra ya da darbelerden sonra oluşabilir. Bazen de bu hastamızda olduğu gibi eklem zarı buna sebebiyet verebilir. Dizde ağrı, şişlik, ses gelmesi, hareket kısıtlılığı, takılma gibi şikayetler yapabilir. Biz bu hastaları eskiden açık ameliyatlarla tedavi ediyorduk. Şu anda teknoloji ve tıbbın gelişmesi ile kapalı ortamda ameliyat yapabiliyoruz. Bizim önerimiz bu tür şikayetleri olan hastaların çok ileri seviyeye gelmeden, çözülmesi güç hale gelmeden ve komplike durumlar, kalıcı sakatlıklar yaşamadan bir an önce doktorlarına başvurarak operasyonlarını ya da tedavilerini yaptırmalarıdır" dedi.
FONKSİYONEL SINIFLANDIRMA
Oynar eklemler: Kol ve bacak kemikleri bağlantı yerlerindeki eklemler oynar eklemlerdir. Bunlar iki bağlantı kemiğinin, eklem yerlerinde istenen hareketi verecek şekilde oynayabilmesini sağlamış olurlar. Böylece bu eklemlerin bulunduğu kemikler, çeşitli hareket yeteneğine sahip eklemler özelliğini kazanmış olurlar.
Oynar eklemlerdeki kemiklerden birinin başı, öbür kemiğin çukuruna girmiş şekildedir. İki kemik, birbirlerine eklem bağları ile bağlanmıştır. Kemiklerin birbirlerine sürtünmeleri sırasında aşınmaları önlemek için, bu eklem yüzlerinde kıkırdak yastıkları ve buraları yumurta akı bir madde ile sıvayarak kaygan hale getiren eklem kesecikleri bulunur. Eklem aralığındaki bu sıvının korunması ve her iki kemiğin hareket kabiliyetinin sağlanması görevide eklem kapsülüne aittir. Oynar eklemlerin etrafında bir de hareketleri sağlayan ve eklem kapsülünü koruyan ligamentler vardır. Kasların bitiş noktalarını oluşturan ligamentler aynı zamanda eklemin hareketlerinin yönlerini belirler. Bazı oynar eklemlerin iç kısmında yani kapsülün içinde kalacak şekilde menisküs denilen yapılar ve iç ligamentler bulunur.
Oynamaz eklemler: Kafatası kemiklerinin birbirlerine eklendikleri yerlerdeki eklemlerdir. Buradaki eklem yerleri, bir testerenin dişleri gibi birbirlerine geçme şeklindedir. Kemikler, bu girinti ve çıkıntılarla birbirlerine oynamayacak şekilde eklenmiş durumdadırlar.
Yarı oynar eklemler: Omurgayı meydana getiren omurların birbirlerine olan eklemlerindeki eklemlerdir. Bunlar sınırlı olarak hareket ederler.