Neler yeni
MEGAForum - Teknoloji Forumu

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı yada giriş yapmalısınız. Forum üye olmak tamamen ücretsizdir.

Ebû Zer Gifârî

GirL

MFC Üyesi
  • Üyelik Tarihi
    16 Nis 2013
  • Mesajlar
    1,857
  • MFC Puanı
    5
Ebû Zer-i Gıfârî
virgs.gif
yağmacılık yapmalarıyla tanınmışlardı.



Ebû Zer-i Gıfârî de çevresinin te’sîriyle bir müddet kervan soygunlarına katılmıştı. Kavmi arasında atılganlığı ve cesâreti ile şöhret bulmuş
virgs.gif
kuvveti ve yiğitliği ile o çevrede pek meşhur olmuştu.



Putlardan nefret ediyordu



Fakat o
virgs.gif
putlardan nefret ediyordu.



Nihâyet bir gün herşeyin tek bir yaratıcısı olduğuna inanarak
virgs.gif
yol kesme işinden vazgeçti. İnsanlardan uzak bir hayat yaşamaya ve Allahü teâlânın rızâsına kavuşmak için kendisine yol gösterecek bir rehber aramaya başladı. Üç sene böylece devam etti.



Ebû Zer-i Gıfârî hidâyete adım adım yaklaşmakta iken
virgs.gif
müşrikler ise engellemek için çâreler arıyordu.



Nihâyet bu haber Benî Gıfâr kabîlesinin yurduna da ulaşmıştı. Mekke’den gelen biri
virgs.gif
Ebû Zer-i Gıfârî’nin “Lâ ilâhe illallah” dediğini işitince dedi ki:



- Mekke’de bir zât var
virgs.gif
senin söylediğin gibi “Lâ ilâhe illallah” diyor ve Peygamber olduğunu bildiriyor.



Ebû Zer heyacanla sordu:



- Hangi kabîledendir?



- Kureyş’tedir.



Ne haber getirdin?



Ebû Zer-i Gıfârî bu hâlleri işitir işitmez kardeşi Üneys’e dedi ki:



- Hayvanına bin
virgs.gif
haberini bana getir.



Üneys
virgs.gif
sohbeti ve ihsânları ile şerefledi. Hayran kaldı. Sonra tekrar memleketine döndü. Kardeşi Ebû Zer kardeşine sordu:



- Ne haber getirdin?



- Vallahi öyle yüce bir zâtı gördüm ki
virgs.gif
kötülüklerden sakındırıyor.



- Peki insanlar
virgs.gif
onun hakkında ne diyorlar?



Zamanın meşhur şairlerinden olan kardeşi Üneys şöyle cevap verdi:



- Şair
virgs.gif
kötülükten de sakındırıyor.



Ebû Zer-i Gıfârî hazretleri kardeşinin bu sözü üzerine:



- Sen bana
virgs.gif
dedi.



Kardeşi Üneys dedi ki:



- İyi olur
virgs.gif
ona karşı son derece kin besliyorlar ve onunla görüşenleri takip ediyorlar.



Ebû Zer
virgs.gif
hemen Mekke’ye gitmeye ve Peygamberimizi görüp Müslüman olmaya karar verdi. Eline bir değnek ve biraz da azık alarak büyük bir şevkle Mekke yoluna düştü.



Kimseye sormadı



Mekke’ye varınca hâlini kimseye anlatmadı. Çünkü bu sırada müşrikler Peygamberimize ve yeni Müslüman olanlara şiddetli düşmanlık yapıyorlar ve bu düşmanlıklarını safha safha ilerletiyorlardı. Bilhassa Müslüman olup da
virgs.gif
kimsesiz ve garip olanlara işkence yapıyorlardı.



Ebû Zer-i Gıfârî de Mekke’de kimseyi tanımıyordu. Garip ve yabancı idi. Bu bakımdan kimseye bir şey sormadan Kâ’be’nin yanına varıp oturmuştu. Peygamberimizi görmek için fırsat kolluyor
virgs.gif
nerede olduğunu öğrenmek için bir işâret arıyordu. Burada Zemzemden başka bir şey yiyip içmiyordu.



Akşam üstü bir sokak köşesine çekildi. Hz. Ali
virgs.gif
Hz. Ebû Zer de ona sırrını açmadı.



Sabah olunca
virgs.gif
Ebû Zer’i görünce:



- Bu biçâre hâlâ aradığını bulamamış
virgs.gif
diyerek tekrar evine götürdü.



Sabahleyin yine Beytullaha gitti
virgs.gif
sonra oturduğu köşeye çekildi. Hz. Ali tekrar da’vet edip evine götürdü ve ona sordu:



- Senin işin nedir? Bu şehre ne için geldin?



- Eğer bana doğru bilgi vereceğine kat’î söz verirsen
virgs.gif
söylerim.



- Söyle
virgs.gif
hâlini kimseye açmam.



Akıllılık ettin



- İşittim ki
virgs.gif
ondan işittiklerini ezberleyip bana nakletmesi için kardeşimi göndermiştim. Kardeşim gönlüme şifâ verecek bir haber getirmedi. Onun için bizzat kendim onunla görüşmek ve ona kavuşmak için buraya geldim.



- Sen doğruyu buldun
virgs.gif
arkamdan gel ve benim girdiğim eve sen de peşimden gir!



Ebû Zer-i Gıfârî
virgs.gif
onunla birlikte Peygamberimizin mübârek yüzünü görmekle şereflendi. Ve hemen:



- Esselâmü aleyküm
virgs.gif
diyerek selâm verdi. Bu selâm İslâm’da bu şekilde verilen ilk selâm ve Ebû Zer-i Gıfârî de ilk selâmlayan kimse oldu.



Peygamber efendimiz selâmını aldıktan sonra
virgs.gif
aralarında şu konuşma geçti:



- Sen kimsin?



- Gıfâr kabîlesindenim.



- Ne zamandan beri buradasın?



- Üç gün üç geceden beri buradayım.



- Seni kim doyurdu?



- Zemzem’den başka bir yiyecek
virgs.gif
içecek bulamadım. Zemzemi içtikçe hiç açlık ve susuzluk duymadım.



- Zemzem mübârektir. Aç olanı doyurur.



- Yâ Muhammed! İnsanları neye da’vet ediyorsun?



- Bir olan ve ortağı bulunmayan Allaha îmân etmeye ve putları terketmeye
virgs.gif
benim de Allahın Resûlü olduğuma şehâdet etmeye da’vet ediyorum.



Bana İslâmı bildir



Bunun üzerine Ebû Zer-i Gıfârî hazretleri:



- Bana İslâmı bildir
virgs.gif
dedi.



Peygamber efendimiz ona Kelime-i şehâdeti okudu. O da söyleyip
virgs.gif
Müslüman oldu. Ebû Zer Müslüman olmanın verdiği büyük bir iştiyâkla dedi ki:



- Yâ Resûlallah! Allahü teâlâya yemîn ederim ki Müslüman olduğumu Kâ’be’de müşrikler arasında haykırmadıkça memleketime dönmiyeceğim.



Bundan sonra Ebû Zer-i Gıfârî Kâ’be yanına gidip
virgs.gif
yüksek sesle:



- Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühu ve Resûlüh
virgs.gif
diye haykırdı.



Bunu işiten müşrikler hemen üzerine hücum ettiler. Taş
virgs.gif
kanlar içinde kaldı.



Bu hâli gören Hz. Abbâs seslendi:



- Bırakın bu adamı
virgs.gif
öldüreceksiniz! O sizin ticâret kervanınızın geçtiği yol üzerinde oturan bir kabîledendir. Bir daha oradan nasıl geçeceksiniz?



Böylece Ebû Zer hazretlerini müşriklerin elinden kurtardı.



Kavminin yanına dön!



Müslüman olmakla şereflenmenin verdiği şevkle
virgs.gif
ellerinden kurtardı.



Bundan sonra Peygamber efendimiz Ebû Zer-i Gıfârî hazretlerine buyurdu ki:



- Şimdi kavminin yanına dön! Emrim sana ulaşınca
virgs.gif
onu kavmine haber ver! Ortaya çıktığımızın haberi sana geldiği zaman yanımıza dön!



Bu emir üzerine Ebû Zer-i Gıfârî kendi kabîlesi arasına dönüp
virgs.gif
onlara İslâmiyeti anlatmaya başladı. Hicrete kadar bu hizmete devam etti.



Ebû Zer-i Gıfârî hazretleri kavmini İslâmiyete da’vet ediyordu. Birgün kabîlesine
virgs.gif
bağıranları susturdu ve dedi ki:



- Durun
virgs.gif
dinleyelim bakalım ne anlatacak!



İşte sizin taptığınız şey



Bunun üzerine Ebû Zer hazretleri şöyle devam etti:



- Ben Müslüman olmadan önce
virgs.gif
buna çok şaşılır.



Herkes başını eğmiş duruyordu. İçlerinden biri cevap verdi:



- Peki senin bahsettiğin Peygamber neyi bildiriyor. Onun doğru söylediğini nasıl anladın?



Bunun üzerine Ebû Zer hazretleri
virgs.gif
yüksek sesle kalabalığa şöyle hitap etti:



- O
virgs.gif
çirkinliğini ve bunlardan sakınmayı emrediyor.



Ebû Zer-i Gıfârî hazretleri İslâmiyeti uzun uzun açıkladı. Kabîlesinin
virgs.gif
kendi kardeşi Üneys olmak üzere çoğu Müslüman oldu. Diğerleri ise daha sonra Peygamberimizi görerek Müslümanlığı kabûl ettiler.



Ebû Zer-i Gıfârî hazretleri bu hizmetleri yaptığı sırada
virgs.gif
daha sonra Medîne-i münevvereye hicret yapıldı.



Her şeyi sorardı



Ebû Zer hazretleri de Medîne’ye hicret etti. Peygamber efendimiz hicretten sonra Eshâb-ı kirâm arasında kurduğu kardeşlikte Ebû Zer hazretlerini de Münzir bin Amr hazretleri ile kardeş yaptı. Daha sonra İslâmı anlatması için tekrar kabîlesi arasına gönderildi.



Ebû Zer-i Gıfârî hazretleri Hendek savaşından sonra Medîne’ye geldi ve yerleşti. Bundan sonra Peygamber efendimizin yanından ayrılmadı.



Bütün zamanını dîni öğrenmeye ayırdı. İlim öğrenmek husûsunda büyük gayret sahibi idi. Herşeyi Peygamberimize sorardı. Îmân
virgs.gif
namaza dâir ince husûsları ve nice şeyleri Resûlullaha bizzat sorarak öğrenmiştir.



Resûl-i Ekrem efendimiz Ebû Zer’i çok sever
virgs.gif
sır dostu idi. Onunla mahrem meseleleri konuşurdu.



Ayrıca Ebû Zer hazretleri
virgs.gif
ne kadar acı olursa olsun dâimâ doğru sözlü olacağına” söz vermişti. Ömrünün sonuna kadar hep böyle kaldı. Bu husûsta Resûlullah efendimiz buyurdu ki:



- Dünyaya Ebû Zer’den daha sâdık kimse gelmedi.



Tebûk seferi



Resûlullaha anlatılamayacak derecede muhabbeti ve bağlılığı vardı. Bir defasında şöyle demiştir:



- Yâ Resûlallah
virgs.gif
insanın kalbi ancak bu kadar muhabbetle dolu olur.



Tebük muharebesinde Ebû Zer-i Gıfârî hazretlerinin devesi pek zayıf ve dayanıksız olduğu için geride kalmıştı. Yolun ortasında devesi çöküp kalınca
virgs.gif
devesinden indi. Eşyasını sırtına yükleyerek orduya yetişmek için yaya yürümeye başladı. Şiddetli sıcak ortalığı kavuruyordu. Bir öğle vakti Ebû Zer orduya yetişti. Resûlullahın yanında bulunan Eshâb-ı kirâm dediler ki:



- Yâ Resûlallah! Tek başına bir adam geliyor.



Resûlullah efendimiz:



- Ebû Zer midir? Onun olmasını isterim
virgs.gif
buyurdular.



Eshâb-ı kirâm dikkatle bakıp Resûlullaha dediler ki:



- Yâ Resûlallah
virgs.gif
gelen Ebû Zer’dir.



- Allah Ebû Zer’e rahmet eylesin! O
virgs.gif
yalnız başına vefât eder ve yalnız başına haşrolunur.



Daha sonra Ebû Zer’e:



- Ey Ebû Zer! Niçin geride kaldın
virgs.gif
buyurdular.



Her adımına karşılık



Ebû Zer
virgs.gif
devesinin durumunu anlattı ve bu sebeple geride kaldığını söyledi. Bunun üzerine Resûlullah efendimiz:



- Bana gelip kavuşuncaya kadar
virgs.gif
diye duâ buyurdular.



Ebû Zer-i Gıfârî dünyaya hiç değer vermezdi. Son derece kanâatkâr
virgs.gif
“Mesîh-ül-İslâm” lâkabını vermişti.



Ebû Zer-i Gıfârî hazretleri
virgs.gif
Mekke’nin fethine de kendi kabîlesinin sancağını taşıyarak katılmıştır.



Peygamberimize tam bağlanıp
virgs.gif
onun vefâtından sonra Şam’a gitti. Oraya yerleşti.



Bir gün Ebû Zer-i Gıfârî hazretleri
virgs.gif
Kâ'be'nin yanında durarak şöyle dedi:



- Ey ahâli
virgs.gif
azıksız nasıl çıkar?



Âhıret azığı



Orada toplanan ahâli sordu:



- Bizim âhıret azığımız nedir yâ Ebâ Zer?



- Dünyayı iki kısma ayırınız. Birini dünyalık elde etmeye
virgs.gif
fayda vermez.



Ebû Zer-i Gıfârî hazretleri
virgs.gif
hep fakîrlere dağıtırdı.



Bir defasında Şam vâlisi
virgs.gif
uyuyamaz hâle geldi. Hemen kalktı ve fakîrlere dağıttı. Yanında tek altın bile saklamadı.



Ertesi gün vâlinin hizmetçisi gelip dedi ki:



- Aman efendim
virgs.gif
yoksa vâli benden hesap sorar.



Bunun üzerine Ebû Zer-i Gıfârî hazretleri buyurdu ki:



- Oğlum
virgs.gif
o zaman iâde ederiz.



Vâlinin adamı durumu vâliye anlattı. Vâli
virgs.gif
sözünün eri olduğunu anladı.



Ancak
virgs.gif
durumu halîfe Hz. Osman'a mektup ile bildirdi.



Medîne'den ayrıl!



Bunun üzerine halîfe
virgs.gif
diye sordu. Bunun üzerine Hz. Osman buyurdu ki:



- Yâ Ebâ Zer
virgs.gif
iktisat tarafına teşvik eylemektir.



Bunun üzerine Ebû Zer dedi ki:



- Resûlullah bana "Binalar Sel dağına ulaştığı zaman
virgs.gif
ben Medîne'den gideyim.



Hz. Osman müsâade buyurdu. Birkaç koyun ve keçi
virgs.gif
Medîne-i münevvere yakınlarındaki Rebeze adındaki köye gitmesini söyledi. Ailesi de Şam'dan buraya gönderildi.



Ebû Zer-i Gıfârî hazretleri
virgs.gif
dâimâ Allaha şükrediyordu.



Elbisen eskidi



Birgün
virgs.gif
muhterem hanımı hatırlattı:



- Elbisen çok eskidi
virgs.gif
bir yenisini bulamaz mıyız?



- Bize artık elbise değil
virgs.gif
iyi haberlerim var.



- Hayırdır İnşâallah efendi...



- İnşâallah yakında
virgs.gif
rûhum Rabbime kavuşmak sevgisiyle çırpınıyor.



Hanımı ağlamaya başladı.



- Niçin ağlıyorsun hanım?



Kadıncağız bir şeyler söylemek için dedi ki:



- Nasıl ağlamıyayım! Gerçekten bir emr-i Hak vâki olsa
virgs.gif
seni nasıl defnedebilirim?



- Şimdi bunları bırak da
virgs.gif
var mı?



Hanımı gözlerini sildi. Kapı önüne çıktı. Uzaklara
virgs.gif
ne giden! Üzüntüyle içeri döndü. Başını salladı:



- Bilirsin ki
virgs.gif
kimin yolu düşebilir?



- Gelirler! Gelirler! Sen şimdi kalk! Bir keçi kes; pişirmeye başla! İyi kalbli Müslüman cemâ’ati gelince
virgs.gif
yemeden onları salıverme!



Hanımı
virgs.gif
yaklaştı.



Gelenler var!



Nihâyet atlılar ve develiler
virgs.gif
açıkça belli oldular. O zaman kadıncağız buruk bir sevinçle içeri koştu:



- Müjde efendi! Söylediğin gibi
virgs.gif
gelenler var!



Yaşlı Sahâbînin gözleri parladı ve dedi ki:



- Elhamdülillah! Çok şükür
virgs.gif
Kıbleye doğru çevirelim.



Sonra Kelime-i Şehâdet getirip vefât etti. Hanımı
virgs.gif
kapı önüne çıktı. Yolcular gelmişlerdi.



Bunlar Abdullah bin Mes’ûd
virgs.gif
gelenlere evi gösterip sordu:



- Ebû Zer içerde
virgs.gif
sevâba nâil olmak istemez misiniz?



Bu ismi duyan kâfile mensupları
virgs.gif
Ebû Zer hazretlerinin hizmetine koştular.



Abdullah bin Mes’ûd’un verdiği kefenle kefenlendi ve cenâze namazını da
virgs.gif
Abdullah bin Mes’ûd kıldırdı. Hazırlanan etten de yiyerek hep birlikte Medîne’ye döndüler. Çoluk çocuğunu Hz. Osman himâyesine aldı.



Hz. Ömer
virgs.gif
temiz giyimli mert birine benziyordu. Biri geliş sebeplerini şöyle anlattı:



-Bu genç
virgs.gif
babamızı öldürdü. Bunun muhâkeme edilmesini istiyoruz.



Üç gün mühlet ver



Hz. Ömer
virgs.gif
her iki tarafın da ifâdelerini aldı. Hâdisenin nasıl cereyân ettiği iyice öğrenildikten sonra kâtil genç suçlu görülerek idâma mahkûm edildi.



Delikanlı kararı sükûnetle dinledikten sonra
virgs.gif
dedi ki:



-Siz
virgs.gif
bu paralar orada kalır. Çünkü benden başka yerini bilen yoktur. Yetim hakkı zâyi olur. Bana üç gün müsaade ederseniz gider emâneti ehil birine teslim ederim. Sonra da gelir teslim olurum.



Hz. Ömer:



-Yerine bir kefil bırakman lâzım
virgs.gif
buyurdu.



-Burada bulunanlardan biri bana kefil olur?



-Kefilini göster!



Genç
virgs.gif
orada bulunanların yüzüne dikkatlice baktı. Sonra Ebû Zer Gıfarî hazretlerini göstererek:



-İşte bu zât kefil olur
virgs.gif
dedi.



Hz. Ömer:



-Ey Ebû Zer
virgs.gif
kefil olur musun?



-Evet
virgs.gif
üç güne kadar döneceğine ben kefil olurum.



Aradan üç gün geçti. Mühlet bitmek üzereydi. Da'vâcı gençler gelmiş fakat
virgs.gif
suçlu genç gelmemişti. Da'vâcılar dedi ki:



-Ey Ebû Zer
virgs.gif
onun cezâsını çekmedikçe buradan ayrılmayız.



Ebû Zer hazretleri gayet sakin bir şekilde:



-Daha vakit var
virgs.gif
ben hazırım.



Sözünde durdu



Nihâyet bildirilen vakit doldu. Ebû Zer hazretleri de ortaya çıkıp
virgs.gif
o gençten başkası değildi.



Genç geciktiği için özür dileyerek:



-Parayı bulup dayıma teslim ettim. Kardeşimi de ona emânet ettim. Dayımın yeri haylı uzak olduğu için ancak bu zamanda gelebildim.



Orada bulunanlar
virgs.gif
gencin sözünde durmasına hayran kaldılar. Bu husûsu kendisine söylediklerinde:



-Mert olan hakîki Müslüman sözünde durur. Arkamdan
virgs.gif
"Artık dünyada sözünde duran kalmadı" dedirtmem.



Ebû Zer hazretlerine
virgs.gif
genci tanımadığı hâlde neden kefil olduğunu sorduklarında:



-Genç bana güvenerek
virgs.gif
dedirtmem.



Bu durumu gören da'vâcılar:



-Biz de bu dünyada kerem sahibi
virgs.gif
dediler.



Peygamber efendimiz Ebû Zer hazretleri hakkında buyurdu ki:



-Benim ümmetimde Ebû Zer
virgs.gif
Meryem oğlu İsâ'nın zühdüne sahiptir. Bu fıtrat üzere yaratılmıştır.



-İsâ aleyhisselâmın tevazuuna bakmak kendisini mesrur eden kimse
virgs.gif
Ebû Zerr'e nazar eylesin.



Ebû Zerr-il Gıfârî Peygaberimizden bizzat işiterek 281 hadîs-i şerîf rivâyet etmiştir. Kendisinden Enes bin Mâlik
virgs.gif
hadîs-i şerîf rivâyet etmiştir. Ondan rivâyet edilen bu hadîs-i şerîfler Kütüb-i sitte denilen meşhur altı hadîs kitabında yer almıştır.



Ebû Zerr'in rivâyet ettiği bir hadîs-i kudsî şöyledir:



Allahü tebâreke ve teâlâ hazretleri buyurdu ki:



Ey kullarım! Şüphesiz zulmü kendime haram kıldım. Ya'ni zulümden münezzehim. Bunu size de haram kıldım. Sakın kimseye zulüm etmeyin.



Ey kullarım! Hepiniz
virgs.gif
sizi hidayete kavuşturayım.



Ey benim kullarım hepiniz açtınız. Fadl ve keremimle sizleri yedirip içirip doyurdum. Benden yiyecek içecek talep ediniz ki size bunun sebeplerini ve yolunu kolaylaştırayım.



Ey benim kullarım hepiniz çıplaktınız
virgs.gif
hepinizi ben giydirdim. Benden giyecek talep ediniz ki sizi giydireyim.



Ey benim kullarım! Şüphesiz siz bana hiç bir zarar veremezsiniz ve bana hiç bir fâide sağlayamazsınız. Ben bunlardan münezzeh ve müberrâyım. Ben ganiyy-i mutlakım siz de fakir-i mutlaksınız.



Ey benim kullarım! Eğer sizin öncekileriniz ve sonrakileriniz
virgs.gif
benim mülkümde zerrece artış olmaz. Zühd ve takvânızın fâidesi yine sizedir.



Ey benim kullarım! Sizin öncekileriniz ve sonrakileriniz insan ve cinleriniz
virgs.gif
ziyânı size ulaşır.



Ey kullarım! Öncekileriniz ve sonrakileriniz
virgs.gif
her istediğinizi veririm. Böylece benim mülkümden bir şey eksilmiş olmaz. İğne denize daldırıldığı zaman iğne denizden birşey eksiltir mi? Ucunda kıymetsiz bir yaşlık kalır.



Ey kullarım! Sizin amel ve ibadetlerinizi
virgs.gif
irâde-i cüz'iyyeleri ile kendi nefslerine uyarak günâh işliyorlar.



Ebû Zerr-il Gıfârî şöyle anlatmıştır



Bir gün mescid girdim. Resûlullah efendimiz yalnız oturuyordu. Ben de yanına oturdum
virgs.gif
buyurdu ki:



Yâ Ebû Zer
virgs.gif
mescide girince iki rekât namaz (tahıyyet-ül mescid) kılmak gerekir. Kalk kıl.



Kalktım iki rekât tahıyyet-ülmescid namazı kıldım sonra yine Resûlullahın yanına varıp oturdum. Dedim ki
virgs.gif




-Yâ Resulallah
virgs.gif
bana namaz kılmayı emir buyurdunuz. Bu namaz nedir?



-Azı ve çoğu Allahü teâlânın koyduğu bir ibâdettir.



-Yâ Resûlallah hangi amel daha efdaldir:



-Allahü teâlâya imân etmek ve onun yolunda cihad yapmak.



-Yâ Resûlallah imân bakımından en kâmil mü'min hangisidir?



-Ahlâkı en güzel olanıdır



-Yâ Resûlallah mü'minlerin en emini kimdir?



-İnsanlara elinden ve dilinden zarar gelmeyen kimsedir.



-Yâ Resûlallah en efdal hicret hangisidir?



-Günâhlardan uzaklaşmaktır.



-Yâ Resûlallah en efdal namaz hangisidir?



-En uzûn kılınan namazdır



-Yâ Resûlallah
virgs.gif
oruç nedir?



-Ecrini
virgs.gif




-Yâ Resûlallah hangi cihad daha efdaldir?



-Mal ve canı ile yapılan cihaddır
virgs.gif




-Yâ Resûlallah hangi köleyi azât etmek daha efdaldir?



-Madden ve manen kıymetli olanı.



-Sadakanın en efdali hangisidir?



-Az da olsa fakirin gönlünü almak için verilendir.



-Yâ Resûlallah
virgs.gif
Allahü teâlânın indirdiği âyetler içinde en fazîletlisi hangisidir?



-Âyet-el kürsîdir..



Ebû Zer hazretleri devam ederek
virgs.gif




-Yâ Resûlallah bana nasihât et!



-Sana Allah'tan korkmayı tavsiye ederim. İşin başı budur.



-Yâ Resûlallah biraz daha!..



-Sana Kur'ân-ı kerîmi okumayı tavsiye ederim. O senin için yeryüzünde nur
virgs.gif
gökte meleklerin övgüsüdür.



-Biraz daha...



-Çok gülmeyi terket
virgs.gif
yüzün nurunu giderir.



-Biraz daha nasihât buyur
virgs.gif
Yâ Resûlallah!



-Susmayı tercih et sadece hayır söyle
virgs.gif
bu şeytanı senden uzaklaştırır dîne uymakta sana yardımcı olur.



-Biraz daha
virgs.gif
Yâ Resûlallah!



-Cihad et
virgs.gif
çünki cihad ümmetimin zühdüdür.



-Biraz daha...



-Miskinleri
virgs.gif
fakirleri sev onlarla bulun.



-Biraz daha
virgs.gif
Yâ Resûlallah!



-Kendinden aşağı olanlara bak
virgs.gif
çünkü içinde bulunduğun hal senin için nimettir.



-Biraz daha
virgs.gif
Yâ Resûlallah dedim!



-Akrabanı ziyaret et
virgs.gif
onlar seni ziyaret etmeseler de.



-Biraz daha
virgs.gif
Yâ Resûlallah dedim.



-Allahü teâlâya itâat et
virgs.gif
kınayanların kınamasına aldırma.



-Biraz daha nasihât et
virgs.gif
Yâ Resûlallah!



-Acı da olsa Hakkı söyle!



-Biraz daha istedim.



-Tedbir almak gibi akıllılık yoktur. Haramlardan el çekmek gibi vera yoktur. Güzel ahlâk gibi de soyluluk yoktur.
 
Üst Alt