- Üyelik Tarihi
- 22 May 2019
- Konular
- 2,801
- Mesajlar
- 9,706
- MFC Puanı
- 60,560
Gıda ve Tarım Örgütü, ormanların durumuyla alakalı bir rapor yayınladı. Raporda, 2000 yılından bu yana toplam 100 milyon hektarlık ormanın yok olduğu yazıyor.Ormanlar, geçim kaynaklarını, temiz su ve havayı sağlarlarken, bir yandan da iklim değişikliğine dur diyebilen alanlar. Anadolu Ajansı, Gıda ve Tarım Örgütünün Ormanların Durumu 2018 ismiyle paylaştığı bir raporu grafik olarak yayınladı.
Rapora göre, ormanlar bahsi geçen süreler dahilinde dünya arazilerinin yüzde 31,6sını kaplamaktan, yüzde 30,6sını kaplayan bir hale geldi. Aynı zamanda bu ormanlar 2000 yılında 4,1 milyar hektarlık bir araziye yayılıyorken, 2015 verilerine göre 4 milyar hektarlık bir araziye çekildi. Dünyadaki ormanların değişimlerini madde madde inceleyecek olursak:
-Avustralya ve Yeni Zelanda bölgesindeki oran yüzde 17,4 iken, yüzde 17lik bir orana düştü.
-Sahraaltı Afrikada oran yüzde 30,6 iken, yüzde 27,1lik bir orana düştü.
-Latin Amerika ve Karayiplerde bu oran yüzde 51,3 iken, yüzde 46,4lük bir orana düştü.
-Avrupa ve Kuzey Amerikada yüzde 40,3lük orandan, yüzde 41lik orana artış gözlendi.
-Doğu ve Güney Doğu Asyada yüzde 28,5lik orandan, yüzde 29,6lık orana artış gözlendi.
-Orta ve Güney Asyada yüzde 9,5lik orandan, yüzde 10luk orana artış gözlendi.
1999 ve 2013 yılları arasında, dünyanın bitki örtüsüyle kaplı yüzeyinde 5te 1lik bir gerileme görüldü. Bu gerileme oranı, yaklaşık 1 milyar insanın geçim kaynağını etkileyecek düzeyde. Bu gerilemeye dahil alanlar olan meraların yüzde 28lik, tarlaların yüzde 19luk ve çayırların yüzde 19luk kısmı yaklaşık 24 milyon kilometrekare arazi ediyor.
Bu olaylar sonucunda, Uluslararası Doğayı Koruma Birliğinin yayınladıği Küresel Kırmızı Liste Endeksi, türü tehlike altında olan hayvanların oranı 0,82den 0,74e gerilediğini gösterdi.
Dünya Sağlık Örgütünün 2017 yılı baz alınarak hazırladığı bir rapora göre, içme sularının hijyen seviyeleri yer üstü, işlenmemiş, kısıtlı, temel, güvenli işlenmiş olarak düşükten yükseğe doğru 5 maddede sıralanıyor.
Bu sıralamaya göre dünya nüfusunun yalnızca yüzde 71lik kısmı güvenli işlenmiş seviyede içme suyu tüketebiliyor. Yaklaşık 844 milyon insanın temel seviyede içme suyu tüketebildiği dünyamızda, yaklaşık 159 milyon insansa yer üstü seviyesinde bulunan içme sularıyla hayatını devam ettirmeye çalışıyor.
Rapora göre, ormanlar bahsi geçen süreler dahilinde dünya arazilerinin yüzde 31,6sını kaplamaktan, yüzde 30,6sını kaplayan bir hale geldi. Aynı zamanda bu ormanlar 2000 yılında 4,1 milyar hektarlık bir araziye yayılıyorken, 2015 verilerine göre 4 milyar hektarlık bir araziye çekildi. Dünyadaki ormanların değişimlerini madde madde inceleyecek olursak:
-Avustralya ve Yeni Zelanda bölgesindeki oran yüzde 17,4 iken, yüzde 17lik bir orana düştü.
-Sahraaltı Afrikada oran yüzde 30,6 iken, yüzde 27,1lik bir orana düştü.
-Latin Amerika ve Karayiplerde bu oran yüzde 51,3 iken, yüzde 46,4lük bir orana düştü.
-Avrupa ve Kuzey Amerikada yüzde 40,3lük orandan, yüzde 41lik orana artış gözlendi.
-Doğu ve Güney Doğu Asyada yüzde 28,5lik orandan, yüzde 29,6lık orana artış gözlendi.
-Orta ve Güney Asyada yüzde 9,5lik orandan, yüzde 10luk orana artış gözlendi.
1999 ve 2013 yılları arasında, dünyanın bitki örtüsüyle kaplı yüzeyinde 5te 1lik bir gerileme görüldü. Bu gerileme oranı, yaklaşık 1 milyar insanın geçim kaynağını etkileyecek düzeyde. Bu gerilemeye dahil alanlar olan meraların yüzde 28lik, tarlaların yüzde 19luk ve çayırların yüzde 19luk kısmı yaklaşık 24 milyon kilometrekare arazi ediyor.
Bu olaylar sonucunda, Uluslararası Doğayı Koruma Birliğinin yayınladıği Küresel Kırmızı Liste Endeksi, türü tehlike altında olan hayvanların oranı 0,82den 0,74e gerilediğini gösterdi.
Dünya Sağlık Örgütünün 2017 yılı baz alınarak hazırladığı bir rapora göre, içme sularının hijyen seviyeleri yer üstü, işlenmemiş, kısıtlı, temel, güvenli işlenmiş olarak düşükten yükseğe doğru 5 maddede sıralanıyor.
Bu sıralamaya göre dünya nüfusunun yalnızca yüzde 71lik kısmı güvenli işlenmiş seviyede içme suyu tüketebiliyor. Yaklaşık 844 milyon insanın temel seviyede içme suyu tüketebildiği dünyamızda, yaklaşık 159 milyon insansa yer üstü seviyesinde bulunan içme sularıyla hayatını devam ettirmeye çalışıyor.