-
- Üyelik Tarihi
- 9 Şub 2015
-
- Mesajlar
- 44,845
-
- MFC Puanı
- 29,224
Geçmiş yıllarda 1000$'lık kameralar film kullanan normal bir fotoğraf makinesinin yerini alabilecek kaliitede çözünürlük ve renk vermekten yoksundu. Artık yeni yüksek çözünürlüklü ürünler film ve sayısal resimler arasındaki farkı kapatıyor.
Bügüne dek bir sayısal fotoğraf makinesinin resim kalitesinden etkilenmediyseniz henüz bu alandaki yeni nesil ürünlerden birisini görmemişsiniz demektir. Geçtiğimiz senelerde "giriş seviyesi" bir sayısal fotoğraf makinesi ancak 640x480 çözünürlükte sonuç verebilirken bu yıl aynı giriş seviyesi sınıfındaki ürünler klasik film tabanlı fotoğraflardan neredeyse ayırt edilmesi imkansız kalitede 1280x1024 çözünürlüklü resimler sunuyor. Kuşkusuz bu çözünürlüğün de üstüne çıkabilen sayısal fotoğraf makineleri var ama cüzdan ve akrep olayı derhal devreye giriyor.
Bazı Kavramlar
Şimdi bu işe meraklı olan ya da olmayan herkesin dikkat ettiği gibi piyasada satılan bu tip ürünlerin reklamlarında ortak olan bazı kriterler var
Megapiksel: "Bir Megapiksel"in tam tanımı resmin bir milyon piksel içermesi olarak yapılabilir. Ancak biz kavramda tıpkı bu işin endüstrisinde olduğu gibi biraz daha esnek davranarak boyutlardan herhangi birinin (en ve boy) 1000 piksel içermesini yeterli kabul ediyoruz. Böylece örneğin 1024x768 çözünürlükte çekim yapabilen bir sayısal fotoğraf makinesi teknik olarak 768 bin 432 piksel içermesine karşın Megapiksel kategorisinde bir cihaz olarak değerlerndiriliyor. Son zamanlarda dikkat ettiyseniz artık 2 Megapiksel ve 3 Megapiksel sayısal fotoğraf makineleri sıklıkla bahsedilir oldu. Bu konuda diğer akıllara takılan bir olay da medya kavramı. İlk sayısal fotoğraf makineleri resimleri PC'ye aktarmak için hantal ve yavaş bağlantıları ile sinirimizi bir hayli bozuyordu. Şimdilerde yeni aygıtlar bu aktarımı kolaylaştırmak için taşınabilir depolama medyaları (flash bellek hatta Sony Mavica'larda olduğu gibi disket) kullanıyorlar.
Çözünürlük: En az 1 Megapiksel
Çektiğiniz reimleri Internet'teki homepage'inzide yayılamaktan başka bir amacınız yoksa 640x480 çözünürlük sizi idare edebilir ama bundan ötesi için en azından 1024x768 çözünürlük verebilen bir cihaz talep etmelisiniz. Bu da 1 Megapiksel kategorisi oluyor. Böylelikle
Zoom:
Arabirim ve Medya:
Hem LCD ekran hem de Vizör Olsun
Makro Modu olmalı:
Çıkışlar Önelidir:
Ah bir de değişebilir objektif olsa:
Başka nelere ihtiyacım olacak:
Resim Düzenleme Yazılımı:
Yazıcı:
Her ihtiyaca göre resimler
Dijital fotoğraf makineleri geleneksel film tabanlı makinelere göre bir çok avantaj sunuyor bizlere. Hemen akla gelen film ve banyo parası derdini ortadan kaldırıyorlar. Kullanıcılar dijital fotoğrafçılığın hızına da hayran kalacaklar: Birkaç dakika içinde resimleriniz bir Web sitesinde yer almak bir sunumda kullanılmak veya fiyatı şu günlerde giderek daha da ucuzlayan fotoğraf kalitesinde baskı yapanbilen bir yazıcınızdan çıkış alınmak üzere bilgisayarınıza aktarılmış oluyor. Ve her cihazda bulunan renkli LCD ekranlar da çektiğiniz resmin saklanmaya değer olup olmadığını anında öğrenmenizi sağlıyor. Megapiksel kameraların bu kadar yaygınlaşmasından önce film tabanlı fotoğrafçılık ile dijital resimler arasında ciddi bir kalite çekişmesi yaşanmıyordu. Hatta geçtiğimiz yılda pek çok dijital fotoğraf makinesinin film kullanan bir makine ile çekilmiş ve Visioneer PaperPort One Touch ile taranmış resimden daha kaliteli olarak çıktı verdiği görülmüştü. Bu sebepten her ne kadar 640x480 çözünürlükteki fotoğraf makineleri sıkça ortalarda dolaşıyor ve iyi satıyor olsalar dahi (örneğin Mustek VDC 200P) biz parası yeten kullanıcılara daha yüksek çözünürlüklü kameralara yönelmeleri tavsiyesinde bulunuyoruz. Resim kalitesi boyut büyütme ile doğrudan ilişkili ve bunu da yüksek yoğunluklu CCD (charged-coupled device tarayıcı ve dijital kameralarda veriyi bir arayan getiren yonga) sayesinde başarıyor. Nitekim en başarılı çekim resim çeken Kodak DC260 da 1.6 milyon piksel yoğunlukta CCD taşıyor. Bugün piyasada olan Kodak DC290 ise bu değerin daha da üstünde kullanım imkanı sunuyor.
Piksel sayısı ve resim boyutu her ne kadar yakın ilişkide olsalar da resim kalitesinin esa belirleyicileri değiller. Mercek ve filtreler de çözünürlüğe katkıda bulunuyor. Bir diğer önemli faktör de resmin işlenmesine yardımcı olan algoritm. İşte bu yüzden aynı mercek filtreler CCD'ye sahip Fujifilm MX-500'e daha pahalı olan Fujifilm MX 700'den daha fazla puan verilmiş.
Dijital ile normal fotoğraf makinesi arasındaki temel farklar
Dijital ile normal fotoğraf makinesi arasındaki en temel fark hiç kuşkusuz resmileri kaydetme ortamlarında gizli.
Klasik makineler bu işlem için film kullanırken dijital kameralar ise bilgisayar dünyasından aşina olduğumuz sayısal ortam sunan medyalar kullanırlar.
Her iki tip cihazın da birbirlerine göre artı ve eksileri bulunmakta. İlk aklımıza gelen klasik fotoğraf makinesinin avantajı fiyatının aynı kullanım ortamını sunan bir dijital makineye göre çok daha ucuz olması. İkinci önemli avantajı ise dijital kameralarda olduğu gibi resim işleme süresinin uzun olmaması klasiklerde resimleri birbiri ardına oldukça hızlı çekebilirsiniz. Öte yandan bu kez film banyosu tab edilmesi için zaman kaybı ve ekstra para harcaması zorunluluğu dertler ve dezavantajlar hanesi yazılıyor. Oysa dijital makinelerde "filmi çek kabloyu bağla bilgisayara aktar" mantığı işlemekte. Buradan yola çıkarak klasik bir makine ile çektiğiniz görüntü önce banyo edilecek ardından karta basılacak takiben tarayıcı ile sayısal ortama geçirelecek. Tabii benim bilgisayar ortamında saklamak işlemek düzenlemek. Internet gibi amaçlarım yok diyorsanız orası ayrı. O zaman zaten siz dijital fotoğraf makinesinin hedeflediği kulllanıcı kitlesi arasında değilsiniz.
Bügüne dek bir sayısal fotoğraf makinesinin resim kalitesinden etkilenmediyseniz henüz bu alandaki yeni nesil ürünlerden birisini görmemişsiniz demektir. Geçtiğimiz senelerde "giriş seviyesi" bir sayısal fotoğraf makinesi ancak 640x480 çözünürlükte sonuç verebilirken bu yıl aynı giriş seviyesi sınıfındaki ürünler klasik film tabanlı fotoğraflardan neredeyse ayırt edilmesi imkansız kalitede 1280x1024 çözünürlüklü resimler sunuyor. Kuşkusuz bu çözünürlüğün de üstüne çıkabilen sayısal fotoğraf makineleri var ama cüzdan ve akrep olayı derhal devreye giriyor.
Bazı Kavramlar
Şimdi bu işe meraklı olan ya da olmayan herkesin dikkat ettiği gibi piyasada satılan bu tip ürünlerin reklamlarında ortak olan bazı kriterler var
Megapiksel: "Bir Megapiksel"in tam tanımı resmin bir milyon piksel içermesi olarak yapılabilir. Ancak biz kavramda tıpkı bu işin endüstrisinde olduğu gibi biraz daha esnek davranarak boyutlardan herhangi birinin (en ve boy) 1000 piksel içermesini yeterli kabul ediyoruz. Böylece örneğin 1024x768 çözünürlükte çekim yapabilen bir sayısal fotoğraf makinesi teknik olarak 768 bin 432 piksel içermesine karşın Megapiksel kategorisinde bir cihaz olarak değerlerndiriliyor. Son zamanlarda dikkat ettiyseniz artık 2 Megapiksel ve 3 Megapiksel sayısal fotoğraf makineleri sıklıkla bahsedilir oldu. Bu konuda diğer akıllara takılan bir olay da medya kavramı. İlk sayısal fotoğraf makineleri resimleri PC'ye aktarmak için hantal ve yavaş bağlantıları ile sinirimizi bir hayli bozuyordu. Şimdilerde yeni aygıtlar bu aktarımı kolaylaştırmak için taşınabilir depolama medyaları (flash bellek hatta Sony Mavica'larda olduğu gibi disket) kullanıyorlar.
Çözünürlük: En az 1 Megapiksel
Çektiğiniz reimleri Internet'teki homepage'inzide yayılamaktan başka bir amacınız yoksa 640x480 çözünürlük sizi idare edebilir ama bundan ötesi için en azından 1024x768 çözünürlük verebilen bir cihaz talep etmelisiniz. Bu da 1 Megapiksel kategorisi oluyor. Böylelikle
Zoom:
Arabirim ve Medya:
Hem LCD ekran hem de Vizör Olsun
Makro Modu olmalı:
Çıkışlar Önelidir:
Ah bir de değişebilir objektif olsa:
Başka nelere ihtiyacım olacak:
Resim Düzenleme Yazılımı:
Yazıcı:
Her ihtiyaca göre resimler
Dijital fotoğraf makineleri geleneksel film tabanlı makinelere göre bir çok avantaj sunuyor bizlere. Hemen akla gelen film ve banyo parası derdini ortadan kaldırıyorlar. Kullanıcılar dijital fotoğrafçılığın hızına da hayran kalacaklar: Birkaç dakika içinde resimleriniz bir Web sitesinde yer almak bir sunumda kullanılmak veya fiyatı şu günlerde giderek daha da ucuzlayan fotoğraf kalitesinde baskı yapanbilen bir yazıcınızdan çıkış alınmak üzere bilgisayarınıza aktarılmış oluyor. Ve her cihazda bulunan renkli LCD ekranlar da çektiğiniz resmin saklanmaya değer olup olmadığını anında öğrenmenizi sağlıyor. Megapiksel kameraların bu kadar yaygınlaşmasından önce film tabanlı fotoğrafçılık ile dijital resimler arasında ciddi bir kalite çekişmesi yaşanmıyordu. Hatta geçtiğimiz yılda pek çok dijital fotoğraf makinesinin film kullanan bir makine ile çekilmiş ve Visioneer PaperPort One Touch ile taranmış resimden daha kaliteli olarak çıktı verdiği görülmüştü. Bu sebepten her ne kadar 640x480 çözünürlükteki fotoğraf makineleri sıkça ortalarda dolaşıyor ve iyi satıyor olsalar dahi (örneğin Mustek VDC 200P) biz parası yeten kullanıcılara daha yüksek çözünürlüklü kameralara yönelmeleri tavsiyesinde bulunuyoruz. Resim kalitesi boyut büyütme ile doğrudan ilişkili ve bunu da yüksek yoğunluklu CCD (charged-coupled device tarayıcı ve dijital kameralarda veriyi bir arayan getiren yonga) sayesinde başarıyor. Nitekim en başarılı çekim resim çeken Kodak DC260 da 1.6 milyon piksel yoğunlukta CCD taşıyor. Bugün piyasada olan Kodak DC290 ise bu değerin daha da üstünde kullanım imkanı sunuyor.
Piksel sayısı ve resim boyutu her ne kadar yakın ilişkide olsalar da resim kalitesinin esa belirleyicileri değiller. Mercek ve filtreler de çözünürlüğe katkıda bulunuyor. Bir diğer önemli faktör de resmin işlenmesine yardımcı olan algoritm. İşte bu yüzden aynı mercek filtreler CCD'ye sahip Fujifilm MX-500'e daha pahalı olan Fujifilm MX 700'den daha fazla puan verilmiş.
Dijital ile normal fotoğraf makinesi arasındaki temel farklar
Dijital ile normal fotoğraf makinesi arasındaki en temel fark hiç kuşkusuz resmileri kaydetme ortamlarında gizli.
Klasik makineler bu işlem için film kullanırken dijital kameralar ise bilgisayar dünyasından aşina olduğumuz sayısal ortam sunan medyalar kullanırlar.
Her iki tip cihazın da birbirlerine göre artı ve eksileri bulunmakta. İlk aklımıza gelen klasik fotoğraf makinesinin avantajı fiyatının aynı kullanım ortamını sunan bir dijital makineye göre çok daha ucuz olması. İkinci önemli avantajı ise dijital kameralarda olduğu gibi resim işleme süresinin uzun olmaması klasiklerde resimleri birbiri ardına oldukça hızlı çekebilirsiniz. Öte yandan bu kez film banyosu tab edilmesi için zaman kaybı ve ekstra para harcaması zorunluluğu dertler ve dezavantajlar hanesi yazılıyor. Oysa dijital makinelerde "filmi çek kabloyu bağla bilgisayara aktar" mantığı işlemekte. Buradan yola çıkarak klasik bir makine ile çektiğiniz görüntü önce banyo edilecek ardından karta basılacak takiben tarayıcı ile sayısal ortama geçirelecek. Tabii benim bilgisayar ortamında saklamak işlemek düzenlemek. Internet gibi amaçlarım yok diyorsanız orası ayrı. O zaman zaten siz dijital fotoğraf makinesinin hedeflediği kulllanıcı kitlesi arasında değilsiniz.