Neler yeni
MEGAForum - Teknoloji Forumu

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı yada giriş yapmalısınız. Forum üye olmak tamamen ücretsizdir.

  • Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

DENGELİ BESLENME

PoLy

MFC Üyesi
  • Üyelik Tarihi
    29 Şub 2012
  • Mesajlar
    700
  • MFC Puanı
    3
*Öğretmen her çocuğa en sevdiği yemeği sorar ve söylenen yemekleri yansılar.
*Kahvaltıda süt içenler,akşam yemeğinde balık yiyenler,sabah reçel yiyenler gibi ayrımla gruplar oluşturulur.Sabah kahvaltıda neler yedikleri sorulur ve her çocuk söylenenlerden biri olur.İlk çıkan”ben peynirim”,diğeri”ben zeytinim”vb…
*Aynı çalışma öğle yemeği içinde yapılabilir.
*”Meyve sepeti”oyunu yalnızca kahvaltıda,öğle yemeğinde,akşam yemeğinde yediklerimiz olarak dönüştürülür ve oynanır.Örnek:çocuklar kahvaltıda yenen süt,peynir,ekmek vb. Yiyecekleri seçerler.Bir kişi ebe olur.İki yiyecek ismi söyler,onlar yerlerini değiştirirken ebe de kendine bir yer yapmaya çalışır.”Kahvaltı masası”denilince herkes yer değiştirir,açıkta kalan ebe olur.
*Bir lokanta canlandırması yapılır.Lokantada görev alan aşçı,garson,müşteri vb..roller dağıtılır.Doğaçlama yapılır.Eve dönülür.Çocuklar akşam evde sütlerini içip uyurlar.
Çocuklardan gözleri kapatılarak elleri ve kollarını serbest bırakarak derin nefes almaları ve öğretmeni dinlemeleri istenir.
Bir ilkbahar günü,güneşli bir gün.
Bahçeye çıkıyoruz. Çimenler yeni kesilmiş.Her yer çimen kokuyor.
Çimenlere uzanıyorum. Güneş her yerimi ısıtıyor.
Gökyüzüne bakıyorum. Büyük ve beyaz bulutlar var.
Hiç kıpırdamıyorum.
Bir mavi kelebek geliyor.(Kıpırdadığım zaman uçar kıpırdamıyorum)
Mavi kelebek başıma kondu. Hiç kıpırdamıyorum çünkü uçar.
Şimdi çeneme kondu. Mavi kelebek göğsüme kondu.
Şimdide karnıma kondu.
Yavaş yavaş bacaklarıma doğru geliyor. Hiç kıpırdamıyorum yoksa uçar.
Şimdi ayağımda ve ayak parmaklarıma kondu. Hiç kıpırdamamaya çalışıyorum.Kıpırdarsam uçar.
Ve mavi kelebeğim uçtu.
Çimenlerin kokusunu duyuyorum.
Şimdi 7′ye kadar sayacam ve gözlerimizi açacağız.
( Gözler açıldıktan sonra çocuklara neler hissettikleri ile ilgili sorular sorularak bu konu üzerinde konuşulur.)
ISINDIRMA : Öğretmen sınıfa üzerinde yüz ifadelerinin bulunduğu kartlar getirir.Çocuklarla birlikte bu kartlar incelenip taklitleri yapılır.
DRAMA : Öğretmen sınıfı iki gruba ayirir.Bir grup mutlu canavarın ,bir grup ise üzgün kusun taklidini yapar . Öğretmen mutlu yüz kartını kaldırdığında mutlu canavarlar oynamaya ve kahkaha atmaya başlarlar. Öğretmen üzgün yüz kartını kaldırdığında üzgün kuşlar ortaya gelirler. Öğretmen müziği kapattığında herkes yerine geçip oturur.
OLUŞUM : Öğretmen sizi mutlu eden durumları ve sizi üzen durumlara örnek verin der.
DEĞERLENDİRME : Sizce kuşumuz neden mutsuz ,sizce canavarımız neden mutlu olduğu hakkında konuşulur.
Siz uçmak isteyen çocuğun öyküsünü hiç duydunuz mu? Şimdi size bu çocuğun öyküsünü anlatmak istiyorum.
Birge, tatlı mı tatlı, akıllımı mı akıllı, bir o kadar da meraklı bir kızmış. Ama en büyük merakı, en büyük isteği neymiş biliyor musunuz? Uçmak. Gece gündüz, oynarken, uyurken, yolda yürürken hep uçmayı düşlermiş.
Bir gün gökyüzüne bakıp hayaller kurarken, aklına bir fikir gelmiş. Neden bir balona binip uçmayı denemiyorum? Diye düşünmüş. Hemen evlerinin altındaki oyuncakçıya gidip birkaç tane balon almış. Büyük bir heyecanla balonlarını şişirmeye başlamış. Ama o kadar heyecanlıymış ki, balonlarını bir türlü şişiremiyormuş. Birge’ye biraz yardım edelim mi? Haydi hep beraber üfleyelim. (hep beraber üfleme hareketi yapılır, bir balonu üflüyormuş gibi.) Bir ses duyuyorum, galiba balonlar patlak. Dinleyin, bakın fıss, fıss. (Fıss, fıss) Tekrar şişirelim (üfleme). Yine olmadı (fıss, fıss).
Birge kızmış ve balonu yere atmış. O sırada aklına bir şey gelmiş. Zaten kendi şişirdiğim balonla uçamam ki, bir uçan balon bulmam gerekir diye düşünmüş. Tam bu sırada uzaktan geçen baloncuyu görmüş. Hem de baloncu uçan balonlar satıyormuş. Baloncuya doğru koşmaya başlamış. (Olduğu yerde koşma hareketi) Baloncu amcanın yanına gelmiş. Ama doğrusu nefes nefese kalmış. (kesik kesik nefes alıp verme) Biraz dinlendikten sonra baloncu amcadan tam beş tane balon almış. Artık uçmam için hiçbir engel kalmadı diye düşünmüş. Balonları eline almış ve kollarını yukarı doğru uzatmış. Uzatabildiği kadar yukarı uzatmış, ayaklarının üzerinde yükselmiş, yükselmiş. (ayak ucunda yükselerek elleri yukarı doğru uzatma) ellerini uzattıkça uzatıyormuş; ama gücü kesilmiş ve birden yere doğru eğilmiş. (nefes bırakıp, kollar aşağıda, belden eğilme). Tekrar uzanmış (uzanma), eğilmiş (eğilme), uzanmış, uzanmış, uzanmış. Galiba oldu derken, aslında hala ayaklarının yerde olduğunu fark etmiş. Birge nasıl üzülmüş, size anlatamam. O kadar üzülmüş ki, yanındaki duvarın üzerine oturmuş. Bu işi nasıl yapabileceğini düşünürken yakınlardan geçmekte olan trenin sesiyle kendine gelmiş. Tren çuh, çuh, çuh (çuh, çuh,) sesleriyle geçmiş gitmiş. Trenin arkasından bakarken bahçedeki güzel çiçekleri görmüş. Güzel bir çiçek kokusu insanı her zaman mutlu eder diye düşünmüş. Çiçekleri koklamaya başlamış. (derin derin koklama). Ne yazık ki çiçeklerde Birge’yi mutlu edememiş. Birge hala mutsuzmuş. Sizce ona ne yapmasını söyleyebiliriz? (Çocuklar kendi fikirlerini söylerler. Aralarından biri uçak fikrini söylemezse eğitimci bunu hatırlatabilir.) Çocuklar, uçağa ne dersiniz? Niye daha önce aklımıza gelmedi. Uçmanın en kolay ve en güzel yolu bu.
Evet Birge de aynı bizim gibi, böyle düşünmüş ve koşarak annesine gitmiş. Olanları anlatınca annesi gülmüş ve ona sıkıca sarılmış. (Kendi kendine sarılma).
Tabii Birgeciğim sen uçmayı bu kadar çok istiyorsan babanla konuşup bir şeyler yapabiliriz. Belki ilk gezimize uçakla gideriz. Hem sana gökyüzünden göstermek istediğim o kadar çok şey var ki, demiş. Ve Birgeler ilk gezilerine uçakla gitmişler. Birge gökyüzünde çok mutlu olmuş ve uçmanın gerçekten çok güzel bi şey olduğuna bir kez daha karar vermiş.
NOT: Eğitimci öykü anlatırken rahatlama çalışmalarını önce kendisi yaparak model olur. Her çalışma birkaç kez yapılmalıdır. Ancak amacın jimnastik değil, rahatlama ve nefes açma çalışmaları olduğu unutulmamalıdır. Parantez içindeki bilgiler (hareket ve ses çıkarma) çocuklara uygulattırılır.
BALONCU
6 kişi seçilir ve balon rolleri dağıtılır ve yazan sözler ezberletilir.
-offf çok sıkıldım
-gidelim
-Ayy bende burada çok sıkıldım
-Kaçıp gidelim arkadaş
-Yaa birde kaçmayı çıkartmayın
-Baloncu çok üzülür.
Der ve kaçarlar….apartmanların arasında yeşil çayırlarda dolaşırlar güneş çok ısıtmıştır dünyayı ve balonların ince bedenleri buna daha fazla dayanamaz ve tek tek sönerler.
Baloncu :Balonlarım balonlarım nerdesiniz?Baloncu balonları bulur ve her birine dokunur ve balonlar canlanır.
-Eğer benden habersiz dışarı çıkarsanız başınıza böyle şeyler gelir der ve biraz da kızar.
Sonra bir bayan gelir ve
-İyi günler efendim ben bu balonlardan almak istiyorum.
Baloncu:
-Bunlar ikinci kez yapıldı hemen patlayabilir der .
-Ben zaten onları süs olarak alacağım
-Peki o zaman der ve balonları veririr.
Bayan eve döner ve çocuğu der ki:
-Anneciğim bu balonları ne için aldın ?
-Doğum günün için aldım yavrum ben şimdi pasta almaya gidiyorum der ve evden çıkar
çocuk balonları tek tek eller ve balonlar söner
çocuk çok üzülür ve başlar ağlamaya,annesi gelir ve;
-Ne oldu neden ağlıyorsun
-Balonlarım patladı..
O sırada baloncu gelir ve
-Balonlarım patladı diye üzülme yeter ki bombalar patlamasın..
Baloncu hepsine dokunur ve dokunduğu balonlar canlanır tüm çocuklar el ele tutuşur
 
Üst Alt