Aşk güçlü bir motordur ve bilgeliğe yönlendirildiğinde bizim bile farkında olmadığımız nice içsel kilitli kapıyı açar.
İyi bir duygu için en iyi besin hangisidir? Ancak birkaç damla hoşgörü... Kendimiz gibi sevdiğimiz şeylerin de mükemmel olmadığını bilmek.
Alçakgönüllülük adalet ve ölçülülük için ihtiyaç duyulan bir adımdır.
Araştırma, zihinsel ve sezgisel yeteneklerin çift taraflı bir akıntı olarak insanın içine ve dünyaya doğru nüfuz etmesidir.
Bilgeliğe ulaşmamıza izin veren, öğrendiklerimizin içselleştirilmesi, gerçek inceleme, araştırmadır.
Gerçek neden istememektir, yapamamak bahanesi.
Zafer istediği için yapabilenlerin çocuğudur.
Bağlılık saftır çünkü ödül arzusu ile hareket etmez; almaktan çok vermekle ilgilenir. Emici bir tutku değil aksine kader denizine ulaşıncaya kadar geniş bir akıntıya yol alan sudur.
Kavramak için görmek yeterli değildir. Anlayış ve bilgelik eksikliği, görüşü önemli ölçüde azaltır.
Bilinçli Olmak duyarlı ve gerçekçi bir kriterle kendini tanımaktır.
Filozof olmayı arzu edenler, bilgelik aşığı olanlar için yapılması gereken ilk ve temel değişim; bilinci uyandırmaktır.
Kusurlarımızın bilincinde olmak başarıyı mümkün kılacak en iyi motordur.
Doğada herşey titreşir, şarkı söyler. Hiçbir şey durgun değildir. Herşey bir yere yönelmiştir, kendi yazgısını yerine getirir.
Sabır umutsuzluğa düşmeksizin ve durmaksızın beklemeyi bilmektir.
Acı, insanın manevi yönden kendini tanımasını sağlar. Zor diye bir şey aslında yoktur. Bilinmeyen, kendini yeni bir şey olarak ortaya koyan zorluk maskesini taşır.
Önlem alma zamanın önüne geçen dikkattir. Savsaklama ve dalgınlığın oluşturduğu kaçınılmaz kayıpları tasarruf ederek zaman ile iş birliği yapar.
Felsefi dostluk sürekli bir gülüştür, her zaman açık bir eldir, bir anlamadır, güvenebileceğiniz bir destektir, hiçbir zaman sönmeyen bir sadakattir.
Mükemmelliği arayarak tekrar eden kimse, yaptığı her işten zevk almakta ve onda gizli kalan kendini aşmanın ufak bir parçasını bulmaktadır.
Düşüncelerin şüphesiz güçleri vardır fakat iyi eğitilmiş bir akıldan yoksun kalırsak, onlar genelde zayıf olurlar ve iradenin desteklemesine her zaman ihtiyaç duyarlar.
Uzak olsa bile ulaşılması amaçlanan şeyi hiçbir zaman göz önünden ayırmadan günbegün coşkuyu sürdürebilmek için yeterli sabra sahip olunmalıdır.
İnsanlığa hizmet insanın en özgür eylemidir ve onun aracılığıyla insan verme ihtiyacını ifade eder ve menfaat gözetmeden eyleme dönüştürülen bu davranışlar sayesinde kazanılan bilinç, insanı sağlıklı ve neşeli kılar.
Kendine sıkça ne öğrendiğini ve ne bildiğini sor; ne yaptığını ölç, böylece kendine yanıt verebileceksin. Böylece, içinde uyuyan filozofun doğumunu sağlayacaksın.
Eğer aktardıklarının örneğini vermezlerse, kişiler dengeli kişilikler oluşturamaz.
Kahramanın kaderi, büyük denemelerini yalnız başına geçmektir.
Hayaller ölmeye bırakıldığı anda ölürler.
İnşa etmenin etkililiği devamlılığa bağlıdır; devamlılık kendini, kendi yapıtlarının kölesine veya makinesine dönüştürmek değildir. Aksine ihtiyaç duyulan sürekli bir bilinçtir.
Tekrarlayan her zaman aynı şeyi değil, her seferinde daha iyisini yapar. Öğrenmenin her yeni eyleminde, büyüdüğünü hisseder.
Sebatkârlık, zihnin devamlılığıdır veya zihin seviyesine çıkarılmış devamlılıktır. Sebatkârlık, bilinci mümkün olduğu kadar uzun süre yüksek seviyede tutabilmeyi mümkün kılar; bilincin yüksek bir istikrarlılığının fethidir ve yeniden elde edebilmek için istikrarlılığın ve yüksekliğin kaybedildiği anları tekrar tanımak demektir.
Kolay olan şu anda zaten bana bağlı olandır, zor olan ise fethetmem gerekendir.
Zorluklar her zaman olacak. Çünkü mücadelesiz Zafer olmaz. Ama gerçek zorlukların korkudan meydana gelen fantezilerden ayrılması bilinmelidir.
Bizi ilgilendirmeyen şeylerden yoruluyoruz ya da ilgilenmeyi bilmediğimiz şeylerden yorulmaktayız; işimizin arasında nefes almayı bilmemekten yoruluyoruz, bilinçlenmemizi engelleyen sıkıcı mekaniklikten yoruluyoruz. Hepsinden sonra, insan için olan zamanın dışında ve yorgunluğumuza değmeyen şeylerin dışında yorulmamaktır.
Fantezisiz hayal etmek, pratik olarak düş kurmak, hesaplanmış risklerle maceraya atılmak, sınırsız bir biçimde sevmek iyi temeller üzerine kurulmuş bir mutluluğun özellikleridir.
Kalp bizi mert davranmaya iter, bu mertlik kısa süreli ve kaba bir duygu değildir; ama büyük kalptir, evren ile harmonik olarak titreşebilendir, diğer kalplerin yanına nasıl yerleşeceğini bilendir.
Basit şeylerden yararlanmaya başlayacağımız zaman, dudaklarımız kolayca gülümseme ile dolduğunda, her gün yeni şeyler anlamaya ve belirlediğimiz hedeflere doğru acele etmeksizin ve durmaksızın ilerlediğimizde mutlu olacağımızı göreceğiz.
Gönüllü dikkat, insanın içinde açıklık ve düzen kurar, hayatı ve evreni daha iyi tanımamıza, kendimizi daha iyi tanımamıza izin verir.
Mutluluk insanın istediğini bilmesi ve onu coşku ile istemesidir.
Değişkenlik, cehaletin sık sık ardına gizlendiği hüzünlü bir maskedir.
Eminlik psikolojik, zihinsel ve iyi temeller, modeller, tecrübeler, açıklık ve nedenler üzerine kurulmuş gelişmiş bir inançtan ahlaksal sorumluluk olarak yükselmiş bir durumdur.
Canlı olmak hayatın derinliğini keşfetmektir.
Tüm erdemlerin temel özellikleri, yükselme yolunda sürekli bir çaba, bizzat kendinle cenkleşme, daha büyük ve derin bir saflığa, bilgeliğe, iyilik ve sevgiye yönelik doymak bilmez bir istektir.
Birleştirme olmazsa, değişken durumlarla, varlığın anlamının bulmasının çok zor olduğu ve sürekli bir kaos içerisinde yaşamak zorunda kalacaktık.
Devamlılık bir amaç yön duygusuna sahip olarak ısrar edebilme kapasitesidir ama mekanik olarak değil. Rotayı kaybetmeksizin ısrar etmektir.
Gönüllü dikkat, insanın içinde açıklık ve düzen kurar ve evreni daha iyi tanımamıza, kendimizi daha iyi tanımamıza izin verir.
Ölçülülük bizim daha yüksek benliğimiz ve daha alçak benliğimiz arasındaki uyum ve harmonidir.
Devamlılık her zaman sakin bir bilinç durumudur, her zaman uyanıktır, her zaman fethetmek için yeni bir şey arayışındadır. Devamlılık sürekli bir bilinçtir, tüm zamanların, yerin ve şartların ötesinde düz bir çizgidir.
Disiplin, iradeden düzene, yasadan dengeye kadar her şeyi kapsar.
Cömertlik, fazla olanları değil bizde olan en iyi olanları vermektir. Cömertlikte miktar kadar kalite de önemlidir.
Cömertlik sadece verme arzusu ile değil ama verdiğimizi sürekli geliştirerek ve artırarak gerçekleştirilir.
Çaba hayatın yasasıdır, sınırlar ve sınırlamalar için panzehirdir.
Devamlılığı, kendi yerine girinceye kadar durmadan çivinin başı üzerine vuran bir çekicin darbelerine benzetmek mümkündür. Devamlılıkta hedeften gözünü ayırmaksızın, gelen-giden çekicin ritmi de vardır.
Çaba, bizim gerçek boyutumuzu kazanmamızı sağlar. Sınırlarımızı aşarak, neyi başarabileceğimizi ve hangi düzeye ulaşabileceğimizi biliriz.
Tüm doğa, bir düzenin, bir yasanın yansıması olan gözle görülen bir ritme göre hareket eder.
Kederliliğin ve neşenin şeylerin içinde olmadığı aşikârdır. Bizim içimizdedir.
Evrim, ne iyi niyet ve ilhamla ne de tokatla elde edilemez. Uygulamak için bilgi ve inatçılık gerekir yani düzen.
Işığını yak. Bir gülümseme yak. Başlangıçta o sana zor gelse bile, yeni bir şey öğrenmek için veya şimdiye kadar anlamadığın bir şey için ilgi yak. Seni çevreleyenleri dinleme kapasitesi yak. Senin çevrende olan şeyleri dikkatli bir şekilde görme kapasiteni yak, beklemediğin harikalar bulacaksın. Gelecek gün için ve hatta bugün için umut yak. Yaptığın şeylere neşe ile bak ve tatmin olmak için onu iyi yap. Diğerlerinin yaptıkları veya yapmadıkları için acı çekme; kendi işine yoğunlaş ve başlangıçta inandığın gibi diğerlerinin o kadar kötü yapmadığını göreceksin. Başarmak için maceraya fırla: Düşünce olarak bile yenilgiye yol açma. Basit olsa bile kaderinin önemini algıla, çünkü o zaman kendi hayatını değiştirebilirsin ve hatta yer aldığın tarihi bile. Çünkü o zaman gecede (zor zamanlarda galip gelmeye) yenmeye başlamış olacaksın.
İyi bir duygu için en iyi besin hangisidir? Ancak birkaç damla hoşgörü... Kendimiz gibi sevdiğimiz şeylerin de mükemmel olmadığını bilmek.
Alçakgönüllülük adalet ve ölçülülük için ihtiyaç duyulan bir adımdır.
Araştırma, zihinsel ve sezgisel yeteneklerin çift taraflı bir akıntı olarak insanın içine ve dünyaya doğru nüfuz etmesidir.
Bilgeliğe ulaşmamıza izin veren, öğrendiklerimizin içselleştirilmesi, gerçek inceleme, araştırmadır.
Gerçek neden istememektir, yapamamak bahanesi.
Zafer istediği için yapabilenlerin çocuğudur.
Bağlılık saftır çünkü ödül arzusu ile hareket etmez; almaktan çok vermekle ilgilenir. Emici bir tutku değil aksine kader denizine ulaşıncaya kadar geniş bir akıntıya yol alan sudur.
Kavramak için görmek yeterli değildir. Anlayış ve bilgelik eksikliği, görüşü önemli ölçüde azaltır.
Bilinçli Olmak duyarlı ve gerçekçi bir kriterle kendini tanımaktır.
Filozof olmayı arzu edenler, bilgelik aşığı olanlar için yapılması gereken ilk ve temel değişim; bilinci uyandırmaktır.
Kusurlarımızın bilincinde olmak başarıyı mümkün kılacak en iyi motordur.
Doğada herşey titreşir, şarkı söyler. Hiçbir şey durgun değildir. Herşey bir yere yönelmiştir, kendi yazgısını yerine getirir.
Sabır umutsuzluğa düşmeksizin ve durmaksızın beklemeyi bilmektir.
Acı, insanın manevi yönden kendini tanımasını sağlar. Zor diye bir şey aslında yoktur. Bilinmeyen, kendini yeni bir şey olarak ortaya koyan zorluk maskesini taşır.
Önlem alma zamanın önüne geçen dikkattir. Savsaklama ve dalgınlığın oluşturduğu kaçınılmaz kayıpları tasarruf ederek zaman ile iş birliği yapar.
Felsefi dostluk sürekli bir gülüştür, her zaman açık bir eldir, bir anlamadır, güvenebileceğiniz bir destektir, hiçbir zaman sönmeyen bir sadakattir.
Mükemmelliği arayarak tekrar eden kimse, yaptığı her işten zevk almakta ve onda gizli kalan kendini aşmanın ufak bir parçasını bulmaktadır.
Düşüncelerin şüphesiz güçleri vardır fakat iyi eğitilmiş bir akıldan yoksun kalırsak, onlar genelde zayıf olurlar ve iradenin desteklemesine her zaman ihtiyaç duyarlar.
Uzak olsa bile ulaşılması amaçlanan şeyi hiçbir zaman göz önünden ayırmadan günbegün coşkuyu sürdürebilmek için yeterli sabra sahip olunmalıdır.
İnsanlığa hizmet insanın en özgür eylemidir ve onun aracılığıyla insan verme ihtiyacını ifade eder ve menfaat gözetmeden eyleme dönüştürülen bu davranışlar sayesinde kazanılan bilinç, insanı sağlıklı ve neşeli kılar.
Kendine sıkça ne öğrendiğini ve ne bildiğini sor; ne yaptığını ölç, böylece kendine yanıt verebileceksin. Böylece, içinde uyuyan filozofun doğumunu sağlayacaksın.
Eğer aktardıklarının örneğini vermezlerse, kişiler dengeli kişilikler oluşturamaz.
Kahramanın kaderi, büyük denemelerini yalnız başına geçmektir.
Hayaller ölmeye bırakıldığı anda ölürler.
İnşa etmenin etkililiği devamlılığa bağlıdır; devamlılık kendini, kendi yapıtlarının kölesine veya makinesine dönüştürmek değildir. Aksine ihtiyaç duyulan sürekli bir bilinçtir.
Tekrarlayan her zaman aynı şeyi değil, her seferinde daha iyisini yapar. Öğrenmenin her yeni eyleminde, büyüdüğünü hisseder.
Sebatkârlık, zihnin devamlılığıdır veya zihin seviyesine çıkarılmış devamlılıktır. Sebatkârlık, bilinci mümkün olduğu kadar uzun süre yüksek seviyede tutabilmeyi mümkün kılar; bilincin yüksek bir istikrarlılığının fethidir ve yeniden elde edebilmek için istikrarlılığın ve yüksekliğin kaybedildiği anları tekrar tanımak demektir.
Kolay olan şu anda zaten bana bağlı olandır, zor olan ise fethetmem gerekendir.
Zorluklar her zaman olacak. Çünkü mücadelesiz Zafer olmaz. Ama gerçek zorlukların korkudan meydana gelen fantezilerden ayrılması bilinmelidir.
Bizi ilgilendirmeyen şeylerden yoruluyoruz ya da ilgilenmeyi bilmediğimiz şeylerden yorulmaktayız; işimizin arasında nefes almayı bilmemekten yoruluyoruz, bilinçlenmemizi engelleyen sıkıcı mekaniklikten yoruluyoruz. Hepsinden sonra, insan için olan zamanın dışında ve yorgunluğumuza değmeyen şeylerin dışında yorulmamaktır.
Fantezisiz hayal etmek, pratik olarak düş kurmak, hesaplanmış risklerle maceraya atılmak, sınırsız bir biçimde sevmek iyi temeller üzerine kurulmuş bir mutluluğun özellikleridir.
Kalp bizi mert davranmaya iter, bu mertlik kısa süreli ve kaba bir duygu değildir; ama büyük kalptir, evren ile harmonik olarak titreşebilendir, diğer kalplerin yanına nasıl yerleşeceğini bilendir.
Basit şeylerden yararlanmaya başlayacağımız zaman, dudaklarımız kolayca gülümseme ile dolduğunda, her gün yeni şeyler anlamaya ve belirlediğimiz hedeflere doğru acele etmeksizin ve durmaksızın ilerlediğimizde mutlu olacağımızı göreceğiz.
Gönüllü dikkat, insanın içinde açıklık ve düzen kurar, hayatı ve evreni daha iyi tanımamıza, kendimizi daha iyi tanımamıza izin verir.
Mutluluk insanın istediğini bilmesi ve onu coşku ile istemesidir.
Değişkenlik, cehaletin sık sık ardına gizlendiği hüzünlü bir maskedir.
Eminlik psikolojik, zihinsel ve iyi temeller, modeller, tecrübeler, açıklık ve nedenler üzerine kurulmuş gelişmiş bir inançtan ahlaksal sorumluluk olarak yükselmiş bir durumdur.
Canlı olmak hayatın derinliğini keşfetmektir.
Tüm erdemlerin temel özellikleri, yükselme yolunda sürekli bir çaba, bizzat kendinle cenkleşme, daha büyük ve derin bir saflığa, bilgeliğe, iyilik ve sevgiye yönelik doymak bilmez bir istektir.
Birleştirme olmazsa, değişken durumlarla, varlığın anlamının bulmasının çok zor olduğu ve sürekli bir kaos içerisinde yaşamak zorunda kalacaktık.
Devamlılık bir amaç yön duygusuna sahip olarak ısrar edebilme kapasitesidir ama mekanik olarak değil. Rotayı kaybetmeksizin ısrar etmektir.
Gönüllü dikkat, insanın içinde açıklık ve düzen kurar ve evreni daha iyi tanımamıza, kendimizi daha iyi tanımamıza izin verir.
Ölçülülük bizim daha yüksek benliğimiz ve daha alçak benliğimiz arasındaki uyum ve harmonidir.
Devamlılık her zaman sakin bir bilinç durumudur, her zaman uyanıktır, her zaman fethetmek için yeni bir şey arayışındadır. Devamlılık sürekli bir bilinçtir, tüm zamanların, yerin ve şartların ötesinde düz bir çizgidir.
Disiplin, iradeden düzene, yasadan dengeye kadar her şeyi kapsar.
Cömertlik, fazla olanları değil bizde olan en iyi olanları vermektir. Cömertlikte miktar kadar kalite de önemlidir.
Cömertlik sadece verme arzusu ile değil ama verdiğimizi sürekli geliştirerek ve artırarak gerçekleştirilir.
Çaba hayatın yasasıdır, sınırlar ve sınırlamalar için panzehirdir.
Devamlılığı, kendi yerine girinceye kadar durmadan çivinin başı üzerine vuran bir çekicin darbelerine benzetmek mümkündür. Devamlılıkta hedeften gözünü ayırmaksızın, gelen-giden çekicin ritmi de vardır.
Çaba, bizim gerçek boyutumuzu kazanmamızı sağlar. Sınırlarımızı aşarak, neyi başarabileceğimizi ve hangi düzeye ulaşabileceğimizi biliriz.
Tüm doğa, bir düzenin, bir yasanın yansıması olan gözle görülen bir ritme göre hareket eder.
Kederliliğin ve neşenin şeylerin içinde olmadığı aşikârdır. Bizim içimizdedir.
Evrim, ne iyi niyet ve ilhamla ne de tokatla elde edilemez. Uygulamak için bilgi ve inatçılık gerekir yani düzen.
Işığını yak. Bir gülümseme yak. Başlangıçta o sana zor gelse bile, yeni bir şey öğrenmek için veya şimdiye kadar anlamadığın bir şey için ilgi yak. Seni çevreleyenleri dinleme kapasitesi yak. Senin çevrende olan şeyleri dikkatli bir şekilde görme kapasiteni yak, beklemediğin harikalar bulacaksın. Gelecek gün için ve hatta bugün için umut yak. Yaptığın şeylere neşe ile bak ve tatmin olmak için onu iyi yap. Diğerlerinin yaptıkları veya yapmadıkları için acı çekme; kendi işine yoğunlaş ve başlangıçta inandığın gibi diğerlerinin o kadar kötü yapmadığını göreceksin. Başarmak için maceraya fırla: Düşünce olarak bile yenilgiye yol açma. Basit olsa bile kaderinin önemini algıla, çünkü o zaman kendi hayatını değiştirebilirsin ve hatta yer aldığın tarihi bile. Çünkü o zaman gecede (zor zamanlarda galip gelmeye) yenmeye başlamış olacaksın.